Yeni Üyelik
8.
Bölüm

8. Bölüm

@uykuluhatun

Kalbim.. Dengesiz güzel organım, ufacık bir şey kırılıp paramparça olanım.. Onun sesiyle gülüşü ile coşanım yeter benim dengemi bozma lütfen yeter!

" Gece bekle! " nefes nefese gelen sesle durdum.. Topuklarıma basarak arkaya döndüğümde onu gördüm. Deniz'imi..

Bana ilk defa Gece demişti , ismim onun ağzından daha güzel çıkmıştı. Dudaklarına benim ismi çok yakışıyordu, ah güzel dolgun öpülesi dudakları.. Lanet sapık iç sesim!

Eğilip elini dizlerine koymuş nefesini düzene sokmaya çalışıyordu, iyi ki Şükran abla gelinin yanına gitmişti bizi bu şeklinde bu saate burada görse kesin terlik fırlatıldı. Evet etrafımda bana terlik fırlatmak için sıraya dizilmiş insanlar var.

" Yürüyelim mi? " sesiyle göz göze geldik bir cama baktım bir Deniz'e .. Esra camda degildi o zaman Destan'la geziyordu kesin , kızlara mesaj atıp yürümeye başladık..

Ne o konuşuyordu ne ben, bence konuşan tek geveze benim kalbimdi. Bu kadar hızlı atıp beni utandırması cabasıydı.

" Deniz" dedim ilk defa ismi dudaklarıma dökülüyormuş gibi.

" Efser" dedi o da aynı anda sanki ismim onun dudaklarından çıkınca daha bir güzeldi.

İkimizde aynı anda isminizi söyleyince gülümsedik, o güldü ben yaşamayı unuttum desek daha doğru.. Yandan yandan ona bakarken ne kadar özlediğimi farke ttim sadece 2 gün görmemiştim. Bu hasrete anlam veremedim 2 gün 2 hafta bile değil 2 aydır görmemiş gibiydim! Bunu nasıl yaptı bilmiyorum acaba kara büyüyle falan mı uğraşıyor? Tövbe de kız, dedim kendi kendime. Gerçekten çok gereksiz muhabbet yaptığım şu an.

" Kadınlara öncelik, " dedi ve kıkırdadı. ah gülüşü o kadar güzeldi ki
kısılan gözlerinden bahsetmiyorum bile..

" Hediye için teşekkür ederim, çok pahalı bir hediye bu Tunç sağlığım tehlikeye girer demeseydi almayacaktım. " derin nefes verdim, gülümsedi eliyle sakallarını kaşıdı.

" Bende özür dilerim diyecektim, konu ailem olunca birden gözüm dönüyor ne dediğimi bilmiyorum inan seni kırmak istemedim." durup yüzüme baktı , ne ara sahil kenarına geldik anlamadım. " Önemli değil aile kutsaldır hakkını veriyorsun " deyip yapmacık bir şekilde sırıttım. Aile gerçekten önemliydi ama herkes anne baba olamazdı. Ailemi düşünüp şu harika anı bozamazdım , sevdiğim iki denizin yanındaydım Allah'tan başka ne isterdim ki ?

" Bu yine kalbini kırmadığım anlamına gelmiyor Efser. " banka doğru yürümeye başladı omuzundan bakıp tebessüm etti, yavaş yavaş yanına yürürken denizin hızlanan dalgalarına gözlerim takıldı. Denize aşık ama içine giremeyen biriydim , bu olay Deniz Güney içinde geçerliydi. Deniz'e karşı duygularım gittikçe büyüyor ve ben ona gittikçe bağlanıyordum..

" Önemli olmadığını söyledim Deniz." oturduğumuz bankın tuttuğum yeri sıktım.. Yalan söylediğimde ellerimi koyacak yer bulamıyordum , yanaklarımı şişirip yavaş yavaş nefesimi verdim. Deniz yanında olduğumu hatırlayınca utandım çocuk gibi davranıyordum.

' Hi hi öyledir." dalga geçti bariz ortadaydı elimi önüme alıp kafamı onun olduğu yere çevirdim " Kapatsak şu konuyu olan oldu , geçen geçti. " dedim tebessüm ettim, iki gündür ne yaşadığımı bir Allah bir yastığım bir de ben biliyorum valla. Rüzgarın onun kokusunu burnuma getirdiğinde istem dışı ona döndüm hala bana baktığını görünce midemdeki hayvanat bahçesi harekete geçti. Ben ona bakmadan onun bana bakması dünyadaki en iyi histi.

" Bayan asosyal , benimle sosyal olmaya evet dediniz , sosyal olmanın zamanı gelmedi mi? " yukarı kıvrılan dudakları dikkatimi bozuyordu o yüzden söylediği cümleye geç cevap verdim

" Şey .. immm.. olabilir yani ama biliyorsun yeni işe başladım."

" Makbuş her türlü izin verir merak etme." deyip gülerek göz kırptı, tamam bu kadar yaşadığım yeter gömün beni , Allahım kalbimin sağlığı hiç iyi değildi. Öldüm ben görüşürüz.

İç sesime ters bakış atıp yine gözlerim onun gözlerini buldu.

 

" Bilemedim ki nereye gideceğiz." Aferim kız azıcık naz yap, hemen olur dedin ama böyle istemiyormuş gibi davran, diyen iç sesime ters ters baktım. Zihnimde ki dans eden Efser'i görse keşke!

" Sürpriz olsun o zaman ?" yaslanıp denize doğru dikti gözlerini. Bende yaslanıp bacak bacak üzerine attım. Onu seyretmiyorum ne münasebet!

" İki gündür Makbuş deliriyor , benim yüzümden gelmedin dimi?" Gözlerimi ondan zorla koparıp ellerime baktım, tırnaklarımla oynamaya başladım.

" Saçmalama işim vardı, neden senin yüzünden olsun ki? " yandan ona baktığımda gözlerin altındaki morluklar anca dikkatimi çekti , uykusuzluktan yada fazla yorgunluktan olmalıydı , sonuçta Deniz fotoğrafçıydı , düğün nisan olmuş olabilirdi. " Kalkalım mı ? Geç oldu " dedim , karnım açlıktan ölüyordum guruldayıp beni utandırmasına hiç gerek yoktu. Sorusuna cevap vermeyince " Benim karnım acıktı Efser bir şeyler yesek gitsek kızlara haber verdin hem? " o kadar masum bakıyordu hayır dersem kalbim kesin bana küfrederdi. " Bu sefer nereye gideceğiz ? Sizinkiler yine basar bizi. " dedim kıkırdadım sonra ne dediğimi farkında varınca dilimi ısırdım." Şey yani imm sen şey dedin ya ondan şey yani.." kızaran Deniz birden kahkaha atmaya başladı demek ki gülmemek için kızarmıştı. Benim utançtan yüzüm yanıyordu yer yarılsa dibine düşsem ne iyi olurdu, hoş yer bile kabul etmez fırtlatırdı beni. Dudaklarımı kemirmeye başladım. " Bu sefer gelirlerse kesin hastanelikler merak etme. Bildikleri için rahatsız etmezler. " ne dediğini başta idrak edemezsem de sonra dan jeton düştü. " Kalkalım o zaman ? "dediğinde birden kalkınca baş dönmesine engel olamadım kolumdan tutarak sabit durmamı sağladı. "Efser iyi misin ?" Elini kolumda olduğunu yanan kolumdan anladım. Dokunduğu yer yanıyor kalbimden mideme sıcak kaynar bir şeyler iniyordu. Midem ve karnım arasındaki tatlı sızı hem canımı yakıyor hem iyi geliyordu.

" İyiyim Deniz birden kalktım ondan böyle oldu merak etme." gülümsedim onu saatlerce seyredebilirdim üşenmeden bıkmadan.. Yüzünü resmetmesi için birine anlatabilirdim, çok güzeldi ve gözlerimi ondan almak imkansızdı.

Pizzacının önüne gelince sırıttım, bu çocuk benim aklımı okuyordu, başka bir açıklaması olamazdı.

Pizzalarımız önümüze gelince konuşmamız yarım kaldı , okul hakkında konuşsak da onunla sohbet etmek bir başkaydı. Çatal bıçakla pizzayı yiyen Deniz'e ters ters baktım , ulan ben pizzayı hayatta çatal bıçakla yiyemezdim. " Bismillah " diye mırıldandm pizzanın bir dilimini koparıp ısırdım, o kadar lezzetliydi ki bir dilimi çoktan bitirmiştim , ikinci dilimi ısırdığım da Deniz'in bakışlarını üzerimde olduğunu fark ettim, lokma boğazında kaldı o sırada öksürük krizi tuttu. "Öhö öhö öhö " sanırım yemek boruma kırıntı gitmişti.

" Su getirin ! " diyen Deniz'e baksam da öksürük hala devam ediyordum. Deniz suyu içerene kadar öksürmeye devam ediyordum . Saçlarımı kulaklarımın arkasına yerleştirirken gözlerimin içine bakıyordu. " İyi misin canım ?" Dediğinde gözlerinde bakakaldım bana canım demişti , iyiyim canııııım demek istiyordum, kesinlikle öyle uzaltarak söylemek istiyordum. Kalbim yerinden çıkacaktı keşke çıksa beni bu heyecandan bu hislerden kurtarsa, içimde durdukça pimi çekilmiş bomba gibi bekliyordu. Umarım patladığında kimseler enkazda kalmazdı..

Nasılda edebiyat parçaladım be! Ah bu herif beni şair eder be!

" İyiyim iyiyim sen öyle bakınca boğazımda kaldı." sırıttı anına baktığımda iki üç damlacık ter biriktiğini gördüm benim için korkmuş olması kalbimin hızlanmasına rol oynadı. " Şey yani hiç bir kızı böyle ben rahat yemek yerken görmedim ondan yani ben çekindim yanında çatalla yedim odun dersin diye.." kahkahasına devam etti suna bak hele ya benim düşüncelerim için kibar kibar davranıyordu. " Olduğun gibi görün. " dedim sırıttım. " Özünde nasılsan yanımda da öyle ol, ben öyle olacağım her zaman."

" Güzel konuştun, zevkle kendim olacağım." deyip bir dilim pizzayı alıp yemeye başladı, bir dilimi de alıp bana uzatınca şaşırdım. " Yok yok sen y-" demeye kalkmadan ağzıma pizzayi tıktı, bana yemek yediren bir Deniz hiç hayal etmemiştim. Hoş yedirmekten çok ağzıma tıktı ama olsundu, hiç yoktan iyidir.

Kalbim dakikada kaç kere attığını şuan hesaplayamasam da attığı kadar Deniz diyordu. Ah yine Efser ablanızdan bir söz, yazın bir köşeye facebook da paylaşıp gönderme yaparsınız..

Saat 21. 30 gösterirken bizim mahalleye girmiştik , sakarlıklarımı anlatırken gülerken gözlerinizden yaş gelmişti, hele de Prof. Ahmet Hocaya karşı ödevimi verdikten sonra adama çarpınca kahvesini üzerine döktüm diye puanımı düşürmüştü ona inat gidip en kaynar kahveyle yanında geçerken bilerek bana çarpmasını sağlamıştım. Bana ettiği hakaretler ve düşük puana değmişti tamam iki gün hastane yatmasını istemezdim ama bana öyle yapmayacaktı. İyi oldu, haftalarca o ödevi hazırlamaya çalışmıştım.

" Çok fena bir kızsın Gece yani Efser. " dedi gülerken " İkisi de ismim illa Efser deme gerek yok Deniz. " dedim omuz silkti " Ben Efser demek istiyorum. " dudaklarını azcık büzdü. " Tamam tamam be ne dersen de. " sallana sallana yürüdüğümüz için - dışardan birisi görse kesin sarhoş olmuş derdi- elli ellerime değdi diğer elimle kalbimin üzerine tutum içimden kalbimi sakinleştirmeye çalıştım, " kalbim sakin sakin korkuyorum bir şey olacak küçük bi el değmesi .." diye kalbimi sakinleştirdim biri görse sonum kesin timarhane olurdu hangi manyak kalbiyle konuşurdu ben gibi? Kapının önüne kadar gelmiştik, " Teşekkür ederim böyle olmuyor bir gün bende seni yemeğe çıkaracağım olur mu ?" Bildiğin randevu istemiştim çocuktan.

" Bakarız ama ilk olarak sürprizlerim olacak sonra." göz kırptı, kırpma ulan kalbim yeni sakinleştirmişken kırpma işte.

" Merak ederim ama şimdi. " kafamı omzuma yatırıp en masum bakışımı attım Deniz'in yanın da bu kadar rahat olmam beni rahatsız ediyordu. Kafasını benim yaptığım gibi yaptı.

" Cik cik olmaz sürpriz, ben sana haber edeceğim Makbuş bende. " saçımı kulağının arkasına sıkıştırdı , kalbimin sesini umarım sadece ben duyuyorumdur , Allahım lütfen sadece ben duyuyum. " Şey yüzüne geliyordu ondan. " dişlerini göstererek sırıttı.

" Şey ben gideyim o zaman? " dudaklarımı kemirmeye başlamıştım.

" Ha evet hadi iyi geceler.. " dedi sırıttı " İyi geceler. " diye karşılık verdim bahçe kapısını açıp kapatırken hala bana bakıyordu merdivenlerden çıkmaya başladım ayağımı boşluğa koyunca az kalsın yüz üstü merdivene yapışıyordum ama vücudum düşmelere bağışıklık kazandığı için son anda düşmekten kurtuldum. Yüzüm yanıyordu rezil olmuştu hoşlandığım çocuğa rezil olmuştum kapıyı açtım omzumdan ona baktım gülmemek için dudaklarını birbirine bastırmış kendi zor tutuyordu. Yer yarıl ve bu rezil bedenimi al buradan!

" Ben gitmeden gülersen seni öldürürüm. " gözlerimi kısarak baktım kafasını olumlu bir şekilde salladı demir kapıyı açıp bakmadan kapattım elimin içiyle alnıma iki kez yapıştırdım kahkaha sesleri duyunca kendimi daha da çok kızdım ama sonra kendi halime gülerek merdivenlerden çıktım.

Tımarhaneden yer mi ayırtsam?

 

Loading...
0%