Yeni Üyelik
1.
Bölüm

1. Bölüm

@uykuluhatun

Giriş 1.Bölüm#

Hırçın, adama acıyarak baktı can çekiştiğini bilmesi ona inanılmaz bir haz veriyordu.

Derin nefes aldı hırçın, kanlı ellerini buz rengi bilekte biten keten pantalonuna sildi.

Her zaman ki gibi yorulduğunda oturduğu pofuduk koltuğuna geçti. Masanın üzerinde ki Parlement yazan sigara paketine uzandı. Yavşaça kapağını açıp içinden bir dal aldı. Sigara dalına dudaklarının arasına alıp turkuaz zipposunu alıp sigarasını yaktı.Dolgun dudaklarına her zaman kırmızı ruj sürerdi.

Kırmızıyı seviyordu hele de kan kırmızısını.

Derin nefes çekti, duman ciğerlerine dolarken huzurlu hissetti kendini Hırçın. Kafasını geri yaslayıp dumanı salışını izledi. Gri dumanlar şekilli şekilli yukarı havalanıyordu.

Düşündü Hırçın Mavi

O her zaman maviyi sevmişti. Namı buna göre yayılmıştı zaten.

O maviydi, siyaha ihanet eden mavi. Siyahtan kaçamayacağını biliyordu , herkes bir gün siyah olacaktı biliyordu. Ama mavi kalmak için elinden geleni yapıyordu. Siyah bütün renkleri yuttuğu için oda mavisi yutacağı günü sabırla bekliyordu.

Karanlık geçmişine mavi tül takmak istemişti. Ne buna geçmişi neden şuanki şartlar elvermişti.

Bu depoya ilk adım attığı günü hatırlamıştı karşındaki genç delikanlıya tiksenircesine nasıl baktığını hatırlıyordu. Herşey dün gibi hafızsasındaki sandıkta depolanıyordu. Biliyordu sandığının dibini kazırsa lanet geçmişiyle karşılaşacaktı. Yaratık üveyliği annesinin çaresizliği ve küçük kız kardeşi. Onlar saklıydı en altında ama şuan aklında bile değillerdi.

Geçmişi unutmuştu nerde yaşadığını , adını , kim olduğunu hepsi karanlıktı. Karanlıktan korktuğu için geçmişi merak etmiyordu , şimdilik.

"O delikanlının neydi adı" diye sordu kendine.. Sigarasını art arda çekti, hatırlamadığı şeyleri böylelikle hatırlıyordu. "Tabii yaa Durhan Kök." başını koltuğa yaslarken sigarasınından bir nefes daha aldı.

İlk işiydi o genç adam Hırçın'ın.

Depoda o genç adam yalnız kalmıştı. Korkuyordu , o geceyi unutamıyordu. Genç adamı sedyeye bağladıkları için az da olsa kaygıları gitmişti. Olayın üzerinden 2.5 yıl geçmiş olsada hergece rüyalarındaydı. Genci döverek öldürebilirdi, sokak dövüşünde çok iyiydi. Mavi saçlarını topuz yapıp rahatladı.

İşkence aletlerine dokunarak hissetti. Nasıl yanardı canı diye düşündü. Aletlerin yanındaki mavi dosyayı alıp okudu. Karşındaki adam genç bir kıza tecavüz edip bıçaklamıştı.Hepsi dosyada yazılıydı.

Hırçın sinirden kudurdu. Bizim suçumuz belki de sadece kadın olmaktı diye düşündü. Kızın acısını biliyordu kendiside o acıları yaşamıştı hemde birden fazla..

Eline çekiçle çivileri aldı. İlk olarak dirseğinin üzerine koydu çiviyi...

İlk çekiç darbesiyle genç adamın çığlığı bütün depoda yankılandı. Hırçın dudağını ısırarak adamın çığlığının hazzını duyuyordu. İlk defa çığlık melodi gibi geldi, sevdi bu sesi. Her çiviyi sapladığında adam çırpınıyordu ama Hırçın durmuyordu.

Kanın kokusunu almıştı artık durmak imkansızdı. Kendini vampir gibi hissetti bir an. Kan vardı durmak yoktu. On yedi yaşında ki bir kızın izlemeyeceği bir vahşeti o yaşta Hırçın yaşamıştı.

Geçmişindeki düşüncelerinde sıyrıldığında sigarasının son demindeydi. Sigarasını gümüş küllükte söndürüp ayağa kalktı. Şuanki kurbanındaydı işkence sırası.. Adam ayağa kalktığını görünce çırpınmaya başladı..

" Yalvarırım öldür artık " diye bağırıyordu adam.

" Bu ses" diyordu Hırçın, " beni benden alıyor.." dudaklarını yaladı büyük bir zevkle.

Adamın vucünda bıraktığı izlere dokundu. Adam acıyla inlerken işkece aletlerin olduğu masaya doğru yöneldi.

Elindeki tuz dolu şişeyle sedyede yatan adama yaklaştı. Her yerinde çizik vardı adamın.

Hırçın her kesiğe eliyle sürdü tuzu. Sürerken içine kadar işlesin diye tuzlu ellerini kesiklerin içine daldırdı.Adamın bağırışlarıyla ısırdı dudağını Hırçın. Acıyla inlemelerine bayılıyordu.

"ARİİF " diye bağırdı kadın. Arif Hırçının melodik sesini duyunca koşar adım girdi depoya.

" Buyrun Melek Hanım?"

" Bunun işini yarın bitireceğim, yarına kadar kokmasın diye tuzladım " dedi gülümseyerek. Arif o an öldü. Hırçın'ın gülüşünde nefesi kesildi..

Arif'i es geçip depodaki özel odasına geçti. Üzerindekilerini bir çırpıda çıkarıp tişört ve kot şort giydi. Elini sıvı sabunla yıkadı, mat mavi ojeli tırnaklarını etine geçire geçire duruladı. Kızaran ellerini umursamadan havluyla kuruladı. Onun için canının bir önemi yoktu.

Siyah sırt çantasını aldığı gibi depoyu terk etti. Dışarda bekleyen Harley-Davidson / Night Rod Special model olan motoruna bakıp iç geçirdi. Bu bebeği seviyordu.

İstanbul trafiğinden nefret ediyordu ama altındaki bebekle bu sıkıntısı yok olmuştu.
Herkesten uzaktaydı evi. Fazla komşuya sahip değildi hoş olsada onları görmezden gelirdi. Dışardan en kaz gibi görünen gecekondu içerden yavru saraydan farkı yoktu.

Hırçın bahçesine baktı burda zaman geçirmeyi seviyordu. Burda Melek Hükümdar'dı. Akrep Ali Abisinden hediyeydi burası.

Akrep Ali yer altının kralıydı. Ona karşı gelen kesinlikle Hırçın'a uğruyordu. Uğrayanda pek sağlam çıkmıyordu o depodan. Üç ay sonra 50'ye basacak olan Akrep Ali 30'luk adamlara taş çıkarırdı. Eşi Melisa'da bakımlıydı. Kızları Eylem ise tamamen çatlak biriydi. Hırçın'ın tatlı belasıydı.

Hırçın üzerindekilerinde kurtulup kendini buz rengi banyosuna attı. İlk duşunu alıp sonra sıcak suyla doldurdu. Suyun içinde mayışırken 2 gündür Eylem'i görmediğini farketti. Özlemişti hayatta değer verdiği nadiren kişilerdendi. Annesi gibi esmerdi babasının yanından bile geçmiyordu.

Nefret ettiiği tek şey en yakınına yalan söylemesiydi. Hırçın Mavi olduğunu bilmiyordu. Bilse ondan korkacağını biliyordu ondan korkmasını istemiyordu.
Lacivert havluyu bedenine doladı buharlarla birlikte banyodan çıktı. Grinin tonlarına sahip olan yatak odası girip kapıyı kapattı. Boydan aynanın karşısına geçip mavi saçlarını taramaya başladı.

Mavi ve uzun saçlarına bayılıyordu, saçlarını yanına havlunun düşmesine izin verdi. Ve sırtındaki muazzam görüntü ortaya çıktı. Omuzlarından kuyruk sokumuna kadar dövmeliydi. Sırtındaki kanat dövmesini göz atıp iç çamaşırlarını girdi.

Melek isminin hakkını vermek istiyordu. O yüzden bir çift kanata ihtiyacı olduğunu düşünüp bu dövmeyi yaptırmıştı. Sağ kolunun iç kısmınada yaprakları olmayan bir ağaç dövmesi yaptırmıştı. Eylem onu gördüğü an çıldıracaktı, biliyordu.

Kendini çok yorgun hissetti. Direk olay 10 yıldır 3 taş çatlasa 4 saatlik uykuyla duruyordu. Geçmişi uykusunu kabusa çeviriyordu.

Yatağa uzanıp Haydar'a sarıldı. Onsuz uyuyamazdı. Melisa Ablası ilk zamanlar uyumasına yardımcı olsun diye uzun yastığa saç ve göz yapmıştı. 25 yaşında olması Haydar'sız uyumasına engel olamazdı.

" İyi geceler Haydar"

Derin nefes alıp gözlerini nefret ettiği karanlığa teslim etti.

Loading...
0%