Yeni Üyelik
7.
Bölüm

7. Bölüm

@uykuluhatun

Ahmet Kaya - Bundan öte ayrılık var

09.06.2013

" Karga güzelim, telefonu elinden bırakır mısın? " diye söylendi Bekir. Ondan mesaj gelecek nasıl bırakayım? " Anıl, hala mesaj atmadı. " diyerek oflayarak nefesimi verdim. " Bırak atmasın, tipini maymun kovaladığımın çocuğu. "

Konu Anıl olunca Bekir yeni küfürler türetiyordu. Gülüseyerek baktım. " Kıskanç arkadaşım benim! " diyerek öpücük attım.

"Dua et, o eşek arısı tipli çocuk seni üzmesin. Affan'la bir olur döveriz. "

" Affan ve sen.." dudaklarımın birbirine bastırdım. " Biriniz çok çalışkan biriniz çok tembel, tam kavga eden tipler! " diyerek alay ettim.

Yüzüne baktığımda gözlerinin altında ki morluklar çoğalmıştu, biraz daha kilo verdiğini farkettim. Yese de kusuyordu , narin bir vücudu olduğu için hemen hastalanıyordu. Artık dans etmiyorduk çünkü fazlasıyla halsizdi.

" Azıcık yemek ye ya, şuna bak ben senin iki katın oldum. "

" Çamış gibi yeme sende, ben fitliğimi koruyorum. " diyerek geri yaslandı eline gitarını aldı. " Niye gelmiyosun okula canım çok sıkılıyor. "

" Sınavlara girdim yeter niye geleyim? " diyerek muzipçe güldü.

" Ben yalnız kalıyorum. " diyerek dudaklarımı büzdüm.

" Sevgilin var, ne yalnızı? "

" Neden sürekli Anılı ön plana koyuyorsun? " omuz silkip gitarını tellerine dokundu. Hasta olduğu zaman yüzü daha da soluyordu. Neyin var diyince üşüttüm diyip geçiştirdi. Birinci dönem hastaneye gitse de ikinci dönem hastane ile ilişkiyi kesmiş evde zaman geçiriyordu. Oraya kıymetlisi olan baykuş gidiyordu. Geceleri uyumayan sadece iki saat uyku ile gelen Affan.

" Çünkü liseye başladığımızdan beri ön planda o. Ben yokken seni üzmez. " tek kaşımı kaldırarak ona baktım, * Nereye gidiyorsun, pardon? "

" Üniversiteyi yurt dışında okuyacağım. " gitarı bıraktı. Pofuduk koltuktan kalktı. " Birlikte hayalimizdi. "

" Karga güzelim aşk kuşuna dönmeden önceki hayalimizdi."

" EbuBekir Bilmiş, beni sinirlendiriyorsun. " başını sallayıp balkondan kendi odasına baktı.

" Eve gitmem gerekiyor, sonra görüşürüz. "

" Azıcık daha dur, okula da gelmiyosun evine de çağırrmıyorsun. "

" Yorgunum, uyumam lazım, görüşürüz. Ev bu ara çok dağınık ve Affan bizimle kalıyor erkek odasına kız giremez. " diyerek kapıdan çıktı.
Sadece dil çıkardım.

Geri yaslanarak gözlerimi kapattım sevdiğim iki erkek arasında kalmak çok zordu, birisi ilk aşkım diğeri ise ilk dostum. İkisi de birbirlerinden nefret ediyor. Ne yapacağım ben?p

Telefonun çalması ile gülümserken buldum kendimi, arayan Anıl'dı.

" Sevgilim, " dedi açar açmaz. Dişlerimi göstererek gülümsedim.

" Efendim bitanem. "

" Yarın buluşmasak sorun olur mu? " Kalbimin kırdığını hissetmiştim, yarın 5. ayımızdı. " Hayır, sorun olmaz. "

" Seni çok seviyorum, görüşürüz. " dedi. Bu kadar mı? Bugün okula da gelmemişti. " Görüşürüz. " diyerek telefonu kapattım.

İçim huzursuzdu. Kapı tıklatıldı. Çağla içeri girdi, " Film izleyelim mi? Canım sıkıldı. "

" Olur tabi de, diğer sınavın 3 gün sonra değil mi? "

" Sayısal bölümü atlattım, tarih ve coğrafyaya sonuçta. "

" Bence doktor olacaksın. " diyince güldü. " İnşallah kazanırım. "

" Sen okul birincisinin ablasısın olsun o kadar. "

**

Film izledikten sonra biraz sohbet ettik, Anıl'ı onaylayan bir tek ablam vardı. Anıl onun bir alt sınıfıydı. Çağrı ve Anıl okulun en yaramaz ve en tembelleri idi.

Ona Anıl'ı anlattıkça içimde ki sevgi büyüyordu. Onu sevmek çok güzeldi.

Yatağıma doğru ilerlediğinde balkondan Bekir'in penceresine baktım. Pencereden bir yere bakıyordu büyük ihtimalle gözleri dalmıştı.

Affan'da benden sonra çalışkan çocuktu. Sayısalımın ondan iyi olması dışında.

Telefona baktığımda hiçbir bildirim gelmediğini görünce kenara bıraktım, çözülmeyi bekleyen testlere baktım. Uykumun gelmesinin en ideal yoluydu.

**

Sabah ezanına karşı gözlerim aralandı, solum garip bir şekilde sızlıyordu. Gökyüzüne baktığımda havanın hala kapalı olduğunu gördüm, büyük ihtimalle yağmur yağacaktı.

İçimde ki sıkıntıdan kurtulamadım, telefona baktım tek bir mesaj atmıştı, son görülmesi ise 05.40 idi. Bir saat önceye kadar çevrim içiydi. Balkona çıkıp İstanbul'un sesini dinlemeye başladım, şimdiden gürültüsü başlamıştı bile..

Bekir'in ışığı açıktı ama gölgesi ona ait değildi. Büyük ihtimalle sevgili kuzeni ondaydı. Neden ayakta demeyeceğim geceleri pek uyumazdı. Telefonumu elime alıp Baykuşu aradım, çalan telefona bakıp odadan çıktı.

" Rüyanda mı gördün?" gülerek açmıştı. " Bekir iyi mi? "

Sıkıntılı nefes verdi, " Ateşi var ama iyi. Bir şey mi oldu? "

" Hayır sadece içimde sıkıntı var. Doktora gidelim mi?" bahçede gördüm onu işaret parmağı ile gökyüzünü işaret etti. Uçuşan kargaları gördüm bizim üstümüzden geçeceklerdi. Çok kalabalıklardı..

" Havadandır, kargalardandır belki.. İlaç içirdim düşer birazdan üşüttü ondan." yüzünü yere eğdi.

" peki..Onların uğursuz olduğunu düşünüyorsun değil mi? Kargaların ölüm habercisi olduğuna inanıyor musun! " gülerek ona baktım. Tebessüm edip etrafa bakındı. " Batıl inanç. " diye soludu.

" Kesinlikle. Test çözmem lazım bazıları beni geçmeye çalışıyor. " dedim imayla..

" Seni geçmeye çalışmıyorum karga güzeli, geçeceğim. "

Bir şey demeden telefonu kapattım. İçim de ki sıkıntı geçmedi. Üstümüzden fazlasıyla karga geçmişti. Sıkıntım ikiye katlandı.

İki saate yakın test çözüp yorulunca boynumu çıtlatıp masadan kalktım. Saçlarımı salıp yanıma aldım, okul formasını giyip son kez aynada kendime baktım, " Anne ben çıkıyorum! " diyerek kapıdan çıktım.

Bekir'i aradığımda güç bela pencereye çıktı. " Karga güzelim, günaydın! " yeni uykudan kalktığı için saçları karışık sesi halsiz geliyordu.

" Günaydın okul kaçağı! "

" Geç kaldın Affan çoktan gitti. " diyerek güldü. " Test çözsün o önden gidip, gelmiyor musun bugün de? "

" Canım istemiyor. "

" tamam..iyi misin peki?
" diyerek dudaklarımı büzdüm. "İyiyim bana bir şey olmaz bu arada Seni çok seviyorum karga güzelim bunu unutma olur mu? "

Gülümseyerek el salladım.

*

Yavaş bir şekilde okula doğru ilerledim, sağ elimi kalbimin üzerine koydum. " Acaba birşey mi oldu? "

Aklım Anıl'a kaydı, birkaç kişiye onu sordum kimse görmediğini söyledi.

Çok samimi olmasakta Şule ile iyi arkadaştık. Yanıma korkarak geldi, " Ümran sana bir şey sorabilir miyim? "

" Tabiki canım? "

" Bir arkadaşın üzüleceğini bile bile ona gerçeği söyler misin? " düşündüm, kötüde olsa doğru olan oydu.

" Evet. " Sıkıntılı nefes verdi. " Çok özür dilerim ama göstermem gerekiyor. " telefondan bir fotoğraf gösterince olduğum yerde dona kaldım. Anıl kızı kolunun altına almıştı, kızın burnu Anıl'ın boynundaydı.

Sol yanım sıkıştı.

" Bu nerede çekilmiş! " gözüm telefonda takılıp kalmıştı.

" Sizin gittiğiniz kafe-" lafını tamamlamadan koşmaya başladım. Gök gürüldümege başladı.

10.06.2013 ilk kalp acım..

Kafenin önüne gelince onları gördüm, yağmur ciselemeye başlamıştı. Kız yemek yediriyordu. Yanağına öpücük konduruyordu. Dizlerimin üzerine çömeldim. Hıçkırarak ağlamaya başladım o sırada Anıl ile göz göze geldik. Islanan kıyafetlerim ağırlaşmıştı.

Canım yanıyordu.

" Ümran bekle! " dedi kendimi yola attığımda araba ani fren yapmamış olsaydı çoktan arabanın altında can vermiştim. Ağlayarak koşmaya devam ettim, parkın birinde durunca kendime gelmeye çalıştım, elimde ki telefonu titreyerek açmaya çalıştım ve Bekir'i aradım.

" Karga güzelim, derste değil misin? "

" Bekir!" ağlamaya başladım. " Çok kötüyüm yetiş! "

" Ne oldu nerdesin!"

" Be-beni aldatıyormuş ben ben ne yapacağımı bilmiyorum, çok kötüyüm kurban olayım ne olur gel! "

" Nerdesin! "

" Okula yakın parktayım. " ağlamaya başladım.

" Kurban olurum göz yaşına be, ne olur ağlama! " sesi titredi.
" bekliyorum seni ne olur çabuk gel."

Sessizce ağlamaya devam ettim, " Karga güzelim, seni çok seviyorum unutma olur mu? Her zaman yanındayım bunu unutma. "

" sen her şeyimsin Bekir. Nolur sana ihtiyacım var ." diyip kapattım.

İlk sevgilimdi, ilk sığınağım, ilk aşkımdı, ilk ihanete uğradığım. Salıncağa oturup gördüklerimi sindirmeye çalıştım, ayrılsa olmuyor muydu? Neden aldattı?

Neden bu şerefsiziği yaptı..

Telefonun ekranı silip numarasını engelledim, herşeyini sildim.

Anıl artık benim için bitmişti! Bekir haklıydı. Neden ona inanmadım? O her zaman baklıydı.

- 2 saat sonra-

" Bekir, yolumu bulmadın? " etrafa bakındım. Numarasını tekrar ararken hapşırmaya başladım. " Bekir gel artık. "

Telefonu yine açmıyordu. Sonradan aklıma Affan'ı aramak geldi. " Affan Bekir telefonu açmıyor. "

Ağlama sesi geldi. " Affan iyi misin? "

" Bekir... Bekir motorla kaza yaptı -" telefonum yee düştü. Solum sızısı arttı. Parçalanan telefonu elime alıp koşmaya başladım, yağmur tekrar yağmaya başladı ben ağladıkça dahada hızı artıyordu sanki... Yanıyordu. Kalbim kül olacak kadar yanıyordu.

Bekir.. O iyidir değil mi?
Hastaneye gittiğimde danışman ameliyathane olduğunu söyledi.

Nefesim tıklandı, ciğerlerim azıcık oksijen için çıldırıyordu.

Herkes ameliyathanenin önünde bekliyordu. " Bekir.. " döküldü dudaklarımdan. Affan beni görür görmez yanıma geldi.

" Sakin ol. "

" Nasıl oldu? "

" Abim motorunu getirmişti bir anda telefon çaldı ve motoru kaçırdı. Fazla hız yapmış ve arabaya çarpmış." elim ayağım boşaldı bir anda. Yere düşerken Affan tuttu.

" Benim yüzümden oldu. " sadece bunu tekrar ediyordum. " Ümran kendine gel! "

Kaç kere tekrar ettim bilmiyorum ama sonunda doktor çıktı. Yüzü asıktı. " Bunu nasıl söyleyeceğim bilmiyorum.. Hastayı kurtaramadık, bünyesi çok zayıfmış. Buraya geldiğinde durumu kritikti-" Leyla teyze ağlamaya başladı.

" Yalan söyleme! O ölmedi! " diye bağırdım. " O ölemez! O daha çocuk! " Affan kolumdan tutmuştu.

" Affan ölmedi o! " dedim gülümseyerek. " o ölemez. "

Kolumu çekiştirmeye başladı, Leyla teyzeye eşlik etmeye başladım. Ameliyathaneden çıkan kişinin üzeri beyaz örtü ile kapatılmıştı. Leyla teyze ağlayarak örtü açtı.. O uyuyordu.

" Ölmemiş.. " diyerek gülümsedim " uyuyor. " herkes bana baktı.

" Bekir kalk. Okula gel demeyeceğim ama kalk. " yüzüne dokundum. " Üşümüşsün eve gidelim sana çorba yaparım. Bu sefer kötü olmayacak! "

Omuzlarımdan tuttu biri Bekir gidiyordu.

" Bırak beni! Bekir uyan! Uyanmak zorundasın. " Saçlarımı çekiştirmeye çığlık atmaya başladım, ta ki koluma yediğim bir iğneye kadar.

*

" Benim yüzümden öldü.. " bütün cenaze boyunca bunu söylemiştim. "Hadi güzel kızım gidelim. " dedi annem. " Ben onunla kalacağım. " toprağa sarıldım. Yağmur yağmaya devam ediyordu. Üstüm başım çamur oldu. Görünmez el boğazımı ve kalbimi sıkıyordu.

" Bekir benim ölmem gerekiyordu. Senin değil! " toprağı sıktım. " Kalk kurban olayım, çok kötüyüm ben. Sen karga güzeline nasıl kıyıyorsun! Bunlar rüya değil mi! Kalkınca sen bize geleceksin şimdi." Karan başını mezarlığa koydu.

" Gelecek oğlum bizi bırakmaz o. "

Toprağa başımı koydum, ölmek istiyorum. Ölüp yok olmak. " Senin katilin benim değil mi? Seni öldüren benim! "

 


 

 

Loading...
0%