Yeni Üyelik
12.
Bölüm

12. Bölüm

@wassel

Kralım, seviyenizin neden fazla arttığını düşünüyorsunuz değil mi?

Aynen öyle düşünüyorum. İçerde güçlü bir canavar mı vardı?

Hayır kralım. Sadece canavarların biraz daha gelişmesini bekledik ve sonra öldürdük. Benim kazandığım deneyim ayrı size geldi. Beta’nın kazandığı ayrı. Tabi Şaman’ın kazandığı da ayrı geldi. Bundan dolayı sizin seviyeniz daha fazla artmış oldu.

Bende sizinle gelseydim kazandığım kendi deneyimde olacaktı değil mi?

Evet kralım. Fakat canavarların gelişmesini beklerken zaman çok geçeceği için zindandan çıktığınızda çok fazla etkilenirdiniz. Mesela bizim ile beraber olsaydınız en az bir hafta dinlenmeniz gerekirdi.

Ne diyorsun? O zaman burada sizin zindanları temizlemenizi beklemem daha mı iyi?

Siz gelişene kadar böyle yapsak iyi olur. Sonrasında sizin de zindanlara girip deneyim kazanmanız daha iyi olacaktır.

Pekâlâ. Siz devam edin. Şuradaki yatakta uzanıyor olacağım.

Alfa ve ekibi zindanlara girmeye devam ettiler. Yaklaşık iki hafta kadar geçmişti. Seviyem 33 olmuştu. Alfa 29, Beta 27, Şaman 25 ve Kılıç Ustası 8. Seviye olmuştu. Kılıç Ustasına Katana ismini vermiştim. Elimizde 30-40 seviyesindeki karanlık parşömen kalmıştı. Bunun için iyi bir plan yapmamız gerekiyordu. Sonuçta son kalan parşömenimizdi. Bende zindana girmek istiyordum. Biraz heyecan ve deneyim iyi gelecekti. Sonuçta iki hafta sıkıntıdan moralim bozulmuştu. Özellikle babamın gelip gidip beleşe deneyim kazanıyorsun diyerek beni bunaltması yok mu? Annem de farklı değildi. Aslında kardeşlerim de aynı şekilde davranıyorlardı. Uf çok sıkmışlardı beni. Tarlada çalıştım. Evde anneme yardım ettim. Kardeşlerime baktım. Yine de bana takılmadan edemiyorlardı. Belki de beni çok sevdiklerinden, mutlu oldukları için benimle uğraşıyorlardı. Neyse ne? Boş verdim. Şimdi elimdeki son zindanıma girmem gerekiyordu. Bunu kaçıramazdım. Akşam Alfa’nın nasıl bir plan yaptığını sordum.

Alfa nasıl bir plan düşünüyorsun?

Kralım, diğer zindanlarda yaptığımız gibi bunda da önce canavarların seviye atlamasını bekleyeceğiz. Ne zaman sınırımız olan seviyeye gelirlerse saldırıp öldüreceğiz. En sona liderlerini bırakacağız. Onun seviyesinin artmasını bekleyeceğiz. Sonrada onu öldürüp deneyim kazanacağız.

Harika bir plan. Yarın sabah hep beraber gidiyoruz. Bende sizinle geleceğim.

Sizin de olmanız bizim için daha iyi olur kralım. Sizin gücünüz ile daha fazla seviye atlamalarını bekleyebiliriz.

Öyle mi? Benim gücüm o kadar etkiler mi?

Evet kralım. Şu an 33. Seviyedesiniz. En az 40. Seviye canavarı rahatlıkla tek başınıza öldürebilirsiniz. Sonuçta bizim karakter özelliklerimizin yarısı size geçtiği için seviyeniz 33 olsa da 40. Seviye üstü canavarlardan daha güçlü olacağınızı düşünüyorum.

Haklısın. Hiç karakter özelliklerime bakmamıştım. Dur bir bakalım.

Vay canına. Alfa’nın dediği kadar var. Aşırı güçlü olmuşum be. Haha. Tamamdır. Yarın zindana girebiliriz. Sabah erkenden depoya indim. Bu zindandan en iyi şekilde faydalanmak istiyordum. Parşömeni sütunun üzerine koyup kelimeleri söyleyince zindana ışınlandık. Ormanlık alanın ortasında kendimizi bulduk. Hava yağmurluydu. Yağmur damlalarının üzerime düşmesi harika hissettiriyordu. Haritada gösterilen yöne doğru hareket etmeye başladık. Bu arada Alfa’ya sorular soruyordum.

Kaç görev var belli mi?

3 görev var kralım.

Aralarında güç farkı nasıl?

İlk görevde biraz fazla bekliyoruz canavarlar daha fazla gelişsinler diye. 2. Görevde zaten daha seviyesi yüksek çıktıkları için fazla beklemiyoruz. 3. Görevde patronları da oluyor. Etrafındakileri öldürüp patronu biraz daha gelişmesi için bekleyip hep beraber saldırıp öldürüyoruz.

Anladım. Devam edelim.

İlk görev bölgesine geldik. Yaklaşık 30-33 seviye arası 15 kertenkele adam vardı. Zamanın geçmesini bekledik. Biz bekledikçe her 1 saatte 1 seviye atlamaya başladılar. Aradan yaklaşık 4 saat geçti. 34-37 arası seviyede oldular. Alfa ekibe etraflarını sarmaları için işaret yaptı. Kertenkele adamların çoğu mızraklıydı. 2 ya da 3 tanesinde kılıç vardı. Neyse bunlara saldırmaya başladık. Yaklaşık yarım saatin sonunda hepsi öldürülmüştü. 37 seviye iki kertenkele adamı hızlı bir şekilde halledebilmem şahaneydi. 1. görev tamamlandı sesi duyulunca haritada yön göstergesi belirdi ve 2. görevin yerini gösteriyordu. Gösterilen yönü takip ettik. 4-5 haneli ufak bir köye benzeyen yere geldik. Gölgelerden biri gelerek köyde 35-38 seviye arası 21 kertenkele adam bulunduğunu söyledi. İlk görevde fazla zorlanmadığımız için bunların seviyesinin 40 olmasını bekledik. Yaklaşık 4 saat sonra 39-42 arası seviyeye geldiler. Artık görevi tamamlama vakti gelmişti. Saldırıya başladık. Yaklaşık 1 saat kadar sürdü. Seviye 42 olan 7 kertenkele adamı öldürdüm. Hançer kullanmaya iyice alışmıştım. 2.görev tamamlandı sesi duyulunca haritada 3.görevin yönü belirdi. Kazandığımız eşyalar ya da deneyimlerden haberimiz yoktu. Zindan tamamlanıp çıkmadan belli olmuyordu. Mecbur son görevi de bitirip çıkmak istiyordum. Yaklaşık 10 saatten fazla buradaydık. Haritada gösterilen yönde devam ettik. Sonunda patronun olduğu yere gelebilmiştik. Patron 40. Seviye soylu kertenkele adam olarak geçiyordu. Yanında 2 tane 39. Seviye, etrafta da 38-39 arası 10 tane kertenkele adam vardı.

Alfa planın ne?

Kralım, Patron hariç hepsini öldüreceğiz.

Hemen mi?

Evet kralım.

Direk saldırıya geçtik 3 gölge klon patronu oyalıyordu. Biz de diğerleri ile kalanları avlıyorduk. Kendimi harika hissediyordum. 3 kertenkele adamı hızlıca öldürmüştüm. Nereden geldiğimi göremediler bile. 15 dakika içinde patronları hariç hepsi öldü. Bizde bir yere durup patronun gelişmesini bekledik. Yaklaşık 45. Seviye olmuştu. Artık onu da öldürme vakti gelmişti. Hep beraber saldırıya geçtik. İyi karşılık veriyordu. Yarım saat kadar sonra yaralarından dolayı sendelemeye başladı. Fırsatı bulur bulmaz hançerim ile boynundan karnına kadar kestim. Yerde öylece kaldı. Zindan temizlendi sesi duyulunca eve geri gönderildik. Seviyelerimiz harika artmıştı. Katana 15, Şaman 28, Beta 30, Alfa 32. Seviye olmuştu. İnanılmaz olanı benim seviyemdi. Tam 38. Seviye olmuştum. Vücudum titremeye başladı. Beni direk odama götürdüler. Gözlerim kendiliğinden kapandı. Ne kadar zaman geçti bilmiyorum ara ara gözlerimi açar gibi oldum. Bu kadar etki etmesi normal mi? Yaklaşık 3 hafta geçmiş. Yavaştan gözlerimi açtım. Yatakta doğrulmaya çalıştım ama yapamadım. Annem özel çorbasından içirmeye çalışıyordu. Çok endişeli görünüyordu. Az biraz içebildim. Sonrasında istemeden gözlerim kapandı. 2 gün daha geçti. Kardeşlerimin yatağımın etrafında oynadıklarını duyabiliyordum. Yavaştan yatakta doğruldum. Onlara doğru baktım. Eylül birden çıktı odadan. Annem ile beraber geri geldi. Elinde çorbası yine beni beslemeye çalışıyordu. Bugün biraz daha iyiydim. Yatakta uzanarak bizimkileri izledim. Ertesi gün odada gezmeye başlamıştım. Sonraki gün kendimi daha iyi hissediyordum. Bir zindanın bu kadar etkileyeceğini anlatsalar inanmazdım. Artık kendimde idim. Babam bana bir şey belli etmiyordu ama çok kızmış çok endişelenmiş. Köyde babam ile biraz gezdim. Ben dinlenirken olanları anlattı. Hasan amcanın beni beklediğini söyledi. Hasan amcanın yanına gittim.

Sonunda kendine gelmişsin Yavuz?

Evet, Hasan amca. Şimdi daha iyiyim.

Bu kadar çok kendine yüklenme. Sonuçta sen iyi isen bizde iyiyiz. Peki, şimdi kaç seviye oldun?

Babam bana öylece bakıyordu. Kaç demeliyim ki acaba? Alfa seviye 5 olduğumu söylememi istedi.

Hasan amca artık seviye 5 oldum.

Vay. Çok iyisin Yavuz. Artık köyümüzde seviye 5 ruh bilekliğine sahip kahramanımız var. Aferin sana.

Teşekkür ederim Hasan amca. Kasabaya gidecek misin?

Bende senin uyanmanı bekledim gitmek için. Sen yarın da dinlen sonraki gün gideriz.

Tamam. Beni unutma olur mu?

HAHA. Tabi tabi.

Ben dinlenirken gölgelerim boş durmamış köydeki bütün işleri bitirmişler. Köyün kışlık erzağını bile tamamlamışlar. Seviyem 39 olmuş. Bir seviye daha atlarsam mızrak gölgem de oluşacak. Akşam alfa ile konuştum.

Alfa, yarın ormana beraber gidelim. Hem gezmiş olurum hem de deneyim kazanıp seviye 40 olurum. Mızrak gölgemi istiyorum.

Evet kralım. Yarın için bir plan yaptım. Ormanın derinliklerinde bir mağara var. Oradan güçlü bir aura hissediyoruz.

Çok iyi. Gidip avlayalım.

Sabah olmuştu. Kahvaltımı yaptıktan sonra ormana gitmek için hazırlanıyordum. Yanıma Eylül geldi.

Abi, nereye gidiyorsun?

Ormana gideceğim. Avlanacak bir şeyler bakacağım.

Bende gelebilir miyim seninle?

Bilmem. Annemlere sor olur mu?

Aman onlar izin vermez ki.

Bir şey yapamam.

Of ya.

Yavaştan yola koyuldum. Önce Hasan amcanın evine uğradım. O’na yapacaklarımı anlattım. Ormandan dönmemi beklemesini söyledim. Benim seviye atlamak için bu kadar çabaladığımı görünce çok sevindi. Dikkatli olmamamı diledi. Artık ormana yolculuğum başladı. Kısa bir yolculuk olacaktı ama benim için yalnız olduğum ilk yolculuktu. Gölgelerimi saymazsak tabi. Aradan 1 saat kadar geçti. Ormanın içerisinde küçük bir göletin yakınına gelmiştim. Çok güzel bir manzaraydı. Kuş sesleri, havanın berraklığı, gökyüzünün maviliği harikaydı. Göletin etrafına biraz gezindim. Suyun içinde yüzen balıklar görünüyordu. Onları izledim.

Alfa mağaraya ne kadarlık yolumuz kaldı?

Yarım saat kadar kralım.

İyi. Burada biraz daha kalabilirim. Buraya yakın başka yerleşim yeri var mı?

En yakın sizin köyünüz kralım.

Anladım. Buraya kulübe yapsam iyi olmaz mı? Dinlenmek için harika bir yer.

Siz nasıl isterseniz kralım.

Tabi şimdi değil, ilerleyen zamanda bakalım.

Mağaraya doğru devam ettik. Mağaranın önü ağaçlar ile kapalıydı. Dikkatlice bakmazsan ağaçların arkasında mağaranın girişi olduğunu göremezsin. Gölgelerden raporlar gelmişti. Mağaranın içerisinde büyük bir yılan olduğunu tespit etmişlerdi. Nefes alır verirken ortama zehir bırakıyormuş. Mağaranın içi zehirli olduğundan benim girmem uygun değilmiş. Neyse yapacak bir şey yok.

Alfa yılanı mağaranın girişine doğru yönlendirin. Çıkınca öldürürüz.

Evet kralım. Şaman hava büyüsü kullanarak içeride rahatsızlık ver. İki gölge klon gitsin onu mağaradan çıkması için kışkırtsın.

Tamam Usta.

15 dakika sonra yılan mağaranın girişine geldi. Derisi parlak renklerden oluşuyordu. Desenleri belirgindi. Baş kısmında boynuza benzer bir çıkıntısı, yaklaşık 15 metre uzunluğu vardı. Kızgın olduğu gözlerinden belliydi. Çıkışta nasıl bir durum ile karşı karşıya kalacağından haberi yoktu. Kuyruk kısmına gölge klonlar saldırmaya başladı. Kuyruğunu iyi kullanıyordu. 4-5 tanesi mağaranın duvarlarına yapışmıştı. Beta kılıcını orta kısmına geçirmişti. Yılan Beta ’ya hamle yaparken Alfa onu engellemişti. Saldırı sırasının bana geldiği bu fırsattan belliydi. Arkasından hızlı bir hareket ile iki gözünün ortasına hançerimi sapladım. Çığlıklar köye ulaşacak diye çok korktum. Sonrasında yere serildi. Seviyem 40 oldu. İyi bir deneyim verdi. Geldiğimize değdi doğrusu. Artık mızrak ustasını oluşturabilirim.

Mızrak ustası, sana ne isim vereyim?

Siz nasıl uygun görürseniz kralım.

Hım. Aslında aklımda şimdilik bir isim yok. Senin istediğin bir isim var ise onu vermek beni daha mutlu edecektir.

Kralım, eğer sizi daha mutlu edecek ise düşüncemi söylemek isterim.

Dinliyorum.

İzin verirseniz Kozuke ismini kullanmak isterim.

 

Loading...
0%