Bana uyar. Nöbet işini nasıl yapalım?

Gölgelerim nöbet tutarlar. Biz arabada yatsak yeter.

Çok iyi.

Arabayı şehrin girişine yakın, görünmeyecek bir yere koydum. Murat görsün diye iki gölgemi oluşturdum. Arabanın etrafında geziyorlardı. Bu arada biz de yattık. Sabah bir gürültü ile uyandık. Murat bana ne oluyor der gibi bana bakıyordu. Alfa bilgi aktarmaya başladı.

Kralım, kaçak mal sokmaya çalışan bir grubu yakaladılar. Mallar için belirtilen ceza parasını da ödemek istemediler. Bundan dolayı tartışıyorlar.

Anladım.

Murat, gölgem diyor ki, kaçak mal sokmaya çalışırken yakalanmışlar.

Öyle mi! Bende korktum. Bize saldırdılar zannettim.

Kahvaltı yapalım da okula gidelim.

Şehir girişine gelenleri izleyerek kahvaltı yaptık. Korumalar sıkı denetliyordu. Arada para veren kafileleri hızlıca geçiriyorlardı. Parası olana ayrımcılık vardı. Bu ayrı bir sorundu. Bizde toparlandık ve girişe gittik. Koruma bana gelerek;

Ne için geldiniz?

Okula girmek için geldik.

İsimleriniz nedir?

Yavuz ve Murat.

Bir dakika bekleyin, okula girecek listesine bakayım.

Yanımızdan ayrıldı. Diğer korumadan bir liste aldı. Yanımıza tekrar geldi.

Tekrar ismini söyle, listede var mı bakayım?

Uç köyünden Yavuz

Tamam. Senin adın var. Arkadaşının ismini söyle?

Sahra köyünden Murat.

Murat… Tamam, senin isminde var. Arabada ne var?

Yolda yemek için birkaç yiyecek var.

Arabayı inceledikten sonra,

Tamam, siz geçebilirsiniz.

Okula hangi yönden gideceğiz?

Düz içeri girin. Yol 3’e ayrılınca sağ taraftan devam edin. Okul karşınıza çıkar.

Teşekkürler.

Şehir merkezine girmiştik. Okula doğru ilerledik. Yol ayrımına gelince sağ taraftan devam ettik. Yolu takip ettik. Büyük bir arazi üzerine kurulmuş okul girişine vardık. Okulun etrafı çitlerle çevriliydi. Giriş kapısında bir kişi vardı. Sırayla herkesi içeri alıyordu. Araba ile okul girişine vardım. Görevlinin yanına gittim. Murat’ta beni takip ediyordu.

Merhaba, okul için geldik.

Adlarınız ne?

Uç köyünden Yavuz ve Sahra köyünden Murat.

Evet. Listede isminiz var. İçeri girebilirsiniz. Yolu takip edin.

Bahçenin kapısını açabilir misiniz? Arabamı içeri alayım.

Arabalar giremez.

Babam kalacak yer için arabayı okula vereceğini söyle sana yardımcı olurlar demişti.

Anladım. Araba karşılığında kalmak için yer istiyorsunuz. Tamam. Beni bekle. Yerime birini bulup geliyorum.

15 dakika kadar bekledik. Sonunda birini yerine bulup geldi.

Hadi arabaya geç. Ben bahçenin kapısını açacağım. İçeri gir ve beni bekle.

Tamam.

Bahçenin kapısını açtı. Biz de arabayı içeri soktuk. Biraz ilerleyip gelmesini bekledik.

Tamam, geldim. Şimdi ilerleyelim. Yol ayrımına gelince sol taraftan yatakhanelerin olduğu yere döneceğiz.

Tamam.

Adım Burak. Danışman öğretmenim. Sorularınız olacaktır elbet. Şu kalacak yer olayını halledelim önce.

Biraz ilerledikten sonra U biçiminde 4 katlı bir binanın önüne geldim.

Burada iniyoruz çocuklar. Eşyalarınız alın ve beni takip edin.

Tamam, Burak danışman.

Binanın etrafı çok güzeldi. Çiçekler, ağaçlar, süs eşyaları birbirleri ile güzel bir uyumda konumlandırılmışlardı. Girişten içeri girdik. Bizi 2. katta bir odaya götürdü.

Burası iki kişilik oda. Tam size göre. Arabanın karşılığında bu odada okul bitene kadar kalabilirsiniz. Anahtarları üstünde. Anahtarı kaybetmeyin ve odanızı kilitlemeden çıkmayın.

Tamamdır danışman Burak. Okula giriş işlemlerine nereden devam edeceğiz.

Eşyalarınızı yerleştirince binanın girişinde bekleyin. Arabayı bırakıp geleceğim. 15 dakikada burada olurum.

Murat ile beraber odaya geçtik.

Yavuz, benim burada kalmam doğru olmaz. Sonuçta araba senindi. Bizi beraber sandığı için direk bu odaya getirdi. Belki tek kişilik büyük bir odaya götürecekti. Bence danışman gelince söyleyelim. Yanlışlığı düzeltsin.

Tek kişilik bir odada yalnız kalmak istemem. Beraber çalışır ve güçleniriz. Benimle kalmak istemez misin?

Seninle kalmak isterim ama kalmak için sana verecek param yok biliyorsun.

Senin için uygun olursa bu odanın temizliği sende olsun. Böylece için rahat eder, bende yalnız kalmış olmam.

Hım… Yine de yeterli olur mu?

Olur. Benim için çok iyi olur. Zaten bu okulda kimseyi tanımıyorum. Senden daha iyi bir arkadaş bulamam değil mi?

Bana güvenebilirsin. Anlaştık o zaman.

Eşyalarımızı yerleştirdikten sonra anahtarın birini Murat’a verdim. Odadan çıkarken kilitleyip çıkacağımız ortak karar aldık. Binanın girişine inip danışman Burak’ı bekledik. Biraz zaman sonra geldi.

Evet çocuklar. Şimdi giriş sınavına götüreyim sizi. Sınavı geçerseniz o gösterdiğim oda da kalırsınız. Geçemezseniz odaya da arabaya da elveda deyin. Haha.

Arabayı da mı?

Evet. Risk almak lazım değil mi?

Peki.

Buradan başka bir binanın yanına gittik. Fazla uzak değildi. 2 katlı bir binaydı. Oldukça geniş duruyordu.

Bu binanın bir adı var mı?

Çalışma sahası diyoruz. Binanın içinde alıştırma odaları var. Öğrenciler öğrendikleri şeyleri orada deneyimliyorlar. Giriş sınavlarınızı yaptıktan sonra seviye kısmına geçeriz.

Sınavda neyi sorguluyorsunuz?

Yeteneğinizi öğrenip, bu yetenekle neler yapabileceğiniz görüyoruz. Eğer düşündüğümüzden daha başarısızsanız okula almıyoruz.

Binadan içeri girdik. İsimlerimizi başka bir danışman sordu. Bize sıra verdi. Sıramız gelince odalara tek tek alıyorlar. Benim sıram 23, Murat’ın sırası 28 idi. Sıra bana gelince ismimi seslendiler.

Yavuz burada mı?

Buradayım.

Lütfen odaya girer misin?

Tamam.

Odaya girdim. İçerde Burak danışman vardı.

Evet, Yavuz, gelelim senin yeteneğini görmeye. Yeteneğin nedir?

Karanlık ruh bilekliğine sahibim. Gölge adam yeteneğim var.

İlginç. Nadir görülen bir yetenek. Seviyen ve özelliklerin neler?

Seviyem 32, her 10 seviyede 1 gölge adam oluşturabiliyorum. Şu an 4 gölge adam oluşturabilirim.

Neden 3 değil de 4. 32 seviye olduğuna göre 3 tane oluşturman gerekmez mi?

Yeteneğimi aldığımda 1 gölge oluşturabiliyordum. 32. Seviye olunca 3 tane daha oluşturabiliyorum.

Bu gölgeler ile ne yapabiliyorsun?

Her işi yaptırabiliyorum.

İşleri yaptırabiliyorsun peki savaştırabilir misin?

Yerden taş toplayıp onlara haydutlara karşı attırdım ve bu sayede kazandığım savaşlarım var. Haydutların başlarına taş gelince yere düştüler. Bende kılıcımla öldürdüm.

Anladım. Farklı bir çalışma şeklin var. Güzel. Şimdi benimle aynı şekilde savaşmanı isteyeceğim. Sorun olur mu?

Benim için sorun olmaz ama sizin için iyi olur mu?

Haha. Çok iyi. Hazır olunca haber ver.

Ben hazırım.

Başla dediği anda gölgelerimin ikisini yanında oluşturup kollarından tutarak hareket etmemesini sağladım. Diğer ikisini bacaklarından tutmasını sağladım. Kılıcımı danışmanın boynuna dayadım.

Pes ediyorum. Bu kadar hızlı bir şekilde koordine olacağını düşünmemiştim. Aferin. Bir an öleceğimi düşündüm.

Teşekkür ederim. İyi bir öğrenci olarak öğretmenlerimin iltifatlarına layık olacağım.

Konuşmasını da çok iyi biliyorsun. Aferin. Sınavı geçtin. Hiç bu kadar hızlı pes etmemiştim. Giriş sınavları sıralamasında ilk sırayı alabilirsin. Göstermiş olduğum oda senindir. Arkadaşınla kalabilirsin. Buradan çıkınca seviye tespit bölümüne gidebilirsin ya da seviyesiz gireceğini söyleyerek kaydını tamamlatabilirsin.

Teşekkür ederim.

Sınav odasından çıktım. Murat karşımdaydı.

Nasıl geçtin mi Yavuz?

Evet geçtim.

Ne yaptırıyorlar?

Kendi özelliğini kullanmanı istiyorlar. Rahat ol. Sende geçersin. Sopa üstünde ateşi gezdirsen yeter bile.

O sırada Murat burada mı diye ses geldi ve Murat sınava girmek için odaya girdi. Aradan yarım saat geçti. Sonunda Murat çıkmıştı.

Ne oldu?

Zar zor geçebildim. Şimdi seviye tespit bölümüne gidelim.

Tamam. Hadi gidelim.

Seviye tespit için bize söyledikleri yere gittik. Karşımızda iki kapı vardı. Seviye tespit ve kesin kayıt kapısı. Kapıların önünde başka bir danışman duruyordu. Ona yaklaştık. Murat öne atıldı.

Merhaba, adım Murat. Seviye tespiti için geldim.

Murat bu kapıdan içeri gir. Peki, sende aynı şey için mi geldin?

Yok. Ben seviyesiz kaydımı yaptırmak için geldim.

Anladım. Sen diğer kapıdan gir. Direk kadını yaparlar.

Murat şaşırmıştı. Bana biraz baktıktan sonra seviye tespit odasına girdi. Ben kayıt odasına geçtim. Danışman benimle beraber geldi. Masanın çekmecesinden formu doldurmam için verdi. Formda istenilenleri yazdıktan sonra danışmana verdim. Bana bir öğrenci kartı çıkarttı. Üzerinde ismim ve sınıfım yazıyordu. Kartımı aldım. Kapının dışında bekledim. Murat seviye tespit odasından çıktı. Kayıt odasına girdi. Biraz zaman sonra öğrenci kartı ile beraber çıktı.

Artık öğrenci olduğumuza göre okulu gezelim mi Murat?

Evet.

Murat ile beraber okulu gezdik. Kütüphanenin nerede olduğunu, çalışma sahasının nerede olduğunu, öğrenci yurdunun nerede olduğunu, yemekhanenin nerede olduğunu öğrendik. Tabi gezerken sohbetlerimiz de oldu.

Yavuz, neden seviyesiz gireceğini söylemedin. Zaten seviyeni bana söylemiştin.

Seviyemi danışmana da söyledim. Ama ailem seviyesiz girmemi istedi. Bende onları kıramazdım.

Yani seviyeni sorduklarında 32 olduğunu söylememde sakınca yok mu?

Benim için sorun değil.

Seviyesiz girince öğrenme hızın daha yavaş olacak. Bunu biliyorsun değil mi?

Evet biliyorum.

Seviyesiz sınıfına her dersi kısa özet gibi anlatıp geçiyorlar diye duydum.

Öyleymiş.

1. Sınıf, 2.sınıf ve son sınıf birlikte okuyormuş. Yeni geldiğin için biraz kaba davranabilirler. Dikkatli olmalısın.

Dikkat ederim. Senin nasıl geçti?

Biraz zorlandım ama sonunda geçtim. Danışman Burak kendisi ile dövüşmemi istedi. Ekipmanım olmadığından onun üzerinde ateş oluşturdum. Diğer türlü pes etmezdi.

Anladım. İnsanların üstünde de alev oluşturabiliyorsun demek. Güzel. Yeteneklerini kimse ile paylaşma. Sınıfındakilere de dikkat et. Ben elimden geldiğince yanında olacağım.

Teşekkür ederim. Öğlen oldu. Odaya gidip bir şeyler yiyelim.

Yemekhaneye gidelim. Okula girmemizin şerefine ben ısmarlarım. Ne istiyorsan yiyebilirsin. Benden.

Ciddi misin?