Yeni Üyelik
30.
Bölüm

30. Bölüm

@wassel

Tabi ki. İkinci olup ödülümü almalıyım.

Neden birinci olmuyorsun?

Ben böyle iyiyim. Fazla dikkat çekmeme gerek yok.

O sırada seviye 15-20 sınıfı çalışma sahasına çıktı. Kendi aralarındaki turnuva başlamıştı. Herkes onları izliyordu. Umarım ilk üçe Murat girerdi. 1 saat kadar sonra sonuçlar belli oldu. Murat sınıfında birinci olarak katılacaktı. Yanıma geldiğinde çok mutluydu. Seviye 21-29 arası sınıf turnuvası başlamıştı. İyi mücadele ediyorlardı. 1 saat kadar sonra onlarında sıralaması bitmişti. Birinci sırayı Derman adında bir öğrenci almıştı. Sıra seviye 30 ve üstü sınıfların turnuvasına gelmişti. Herkes bunu bekliyordu. Kolunu kırdığım çocukta turnuvadaydı. 1 saat kadar sonra onlarında turnuvası bitmişti. Cem adında bir öğrenci birinci olmuştu. Seviye 30 ve üstü sınıfından ilk 10 kişi okul sıralaması sınavına girmeye hak kazanmıştı. Demek sınıfın seviyesi arttıkça okul sıralamasına giren öğrenci sayısı da artıyordu. Seviye 15-20 sınıfından üç öğrenci, seviye21-29 sınıfından beş öğrenci, seviye 30 ve üstü sınıfından on öğrenci, seviyesiz sınıfından girmek isteyen herkes girebiliyordu. Öğlen olduğu için okul sıralaması turnuvası öğleden sonra yapılacaktı. Murat ile beraber yemekhaneye gittik. Murat çok mutluydu. Ben onun kadar iyimser bakmıyordum. Sonuçta turnuvaya katılan seviyesi yüksek öğrenciler vardı. Murat’ında seviyesi yüksek olsa iyi olurdu. Yapacak bir şey yok. Umuyorum ki iyi işler başaracaktır. Yemekhane her zamankinden daha gürültülüydü. Herkesin aynı anda burada olması bunun bir nedeniydi. Ne kadar çok kalabalık o kadar çok sorun var demekti. İki masa ötede hemen bir kavga çıkmıştı. İtişmeler, bağrışmalar derken Cem denen çocuk olaya el attı ve kavgayı durdurdu. Sonrasında bizim masaya geldi.

Sende katılacak mısın turnuvaya?

Düşünmüyorum.

Anladım. Bertun söylemişti yine de sormak istedim.

Sonrasında arkadaşlarının yanına gitti. Murat meraklanmıştı.

Neden senin katılıp katılmayacağını soruyorlar?

Planlarını ona göre yapacaklar ondan herhalde. Bertun zaten birinci olmak istemiyor. Cem birinci olmak istiyor. Benim onların planını bozmamı istemiyorlar.

Sen neden katılmıyorsun?

Canım istemiyor. Şimdilik seni izlemek bana yeter.

Yemeklerimizi yedik. Yemeğini bitiren çalışma sahasına gidiyordu. Okul müdürü Ayla Hanım konuşma yapmak için herkesin gelmesini bekliyordu. Bütün öğrenciler toplanınca konuşmasına başladı.

Okulumuzdaki her öğrenci yeteneklidir. Bu turnuvadaki amacımız öğrencilerimizin motivasyonlarını yükseltmek, deneyimlerin oluşmasını sağlamak ve ödüller ile onların gelişimine destek olmaktır. İlk üçe girecek öğrencilerimiz her zaman olduğu gibi ödüllerimiz olacaktır. Üçüncü olan öğrencimize 500 altın ve bir parşömen verilecektir. İkinci olan öğrencimize 1000 altın ve bir parşömen verilecektir. Birinci olan öğrencimize 2000 altın ve bir parşömen verilecektir. Önceki senelerde parşömen vermemiştik. Bu sene farklı bir şekilde ilerleyeceğiz. İlk üçe öğrenciler hafta sonu kazandıkları parşömenleri kullanabilecekler. İster öğretmenleri ile isterlerse arkadaşları ile beraber. İyi olan kazansın.

Coşkulu bir alkışlama oldu. Artık işler değişmişti. İşin içinde parşömen vardı. Yine de merak etmiştim. Seviye kaç parşömen vereceklerdi. Seviyesi yüksek ise girmeye değerdi ama yüksek değilse girmeme gerek yoktu. Ayla Hanım’ın yanına gittim. Ödüldeki parşömenlerin seviyesini öğrenmek istiyordum.

Merhabalar Ayla Hanım, bir şey sorabilir miyim?

Merhaba Yavuz, ne öğrenmek istiyorsun?

Ödülde belirttiğiniz parşömenlerin seviyeleri belli mi?

Evet. Hepsinin seviyesi belli.

Seviyelerini öğrenebilir miyim?

Üçüncü olana seviye 20-30 parşömeni vereceğiz. İkinci olana seviye 25-30 parşömeni vereceğiz. Birinci olana seviye 30-35 parşömeni vereceğiz.

Anladım.

Moralin bozuldu sanki. Daha yüksek bir parşömen mi bekliyordun?

Denebilir.

Girecek misin turnuvaya?

Yok. Şimdilik izlemek bana yeterli.

İyi bakalım.

Öğreneceğimi öğrendikten sonra sınıfımın yanına gittim. Bertun bana döndü.

Fikrini mi değiştirdin? Girecek misin turnuvaya?

Girmeyeceğim. Sadece senden bir şey isteyecektim.

Nedir?

Parşömen kazanınca arkadaşımı da zindana alır mısın? Onun seviyesi bayağı düşük.

Sen neden girip kazanmıyorsun?

Bana faydası olmayacak seviyedeler. Gerek yok.

Çok şaşırmıştı. Böyle bir cevap beklemiyordu. Biraz kendini toparladıktan sonra

Arkadaşını alırım ama bir şartım var.

Nedir şartın?

Sende bizimle geleceksin.

İyi de bana faydası olmayacak. Deneyimi bölmenize gerek yok. Bende gelirsem size az deneyim katar.

Olsun. Ben göze aldım. Ne diyorsun?

Birinci olursan daha iyi olur.

Anlaştık.

Eşleştirmeler yapıldı. Kim kiminle dövüşecek belli olmuştu. Liste oluştu. Dövüşler başladı. 2 saat kadar sonra okul sıralaması oluşmuştu.

1.Bertun 4.Mesut 7.Melek 10.Murat

2.Cem 5.Bekir 8.Demon

3.Aylin 6.Duman 9.Ebru

Acemi sıralaması şu şekilde oluşmuştu.

1.Metin 2.Marki 3.Musa

Bertun ’un birinci olması beni sevindirmişti. Murat onun kazandığı parşömen ile seviye atlayabilecekti. Öğrenciler çok eğleniyordu. Herkes tezahürat yapıyordu. Ayla hanım konuşmak için sahaya geçti.

Herkes eğlendi değil mi? İlk üçe giren öğrenciler yanıma gelsinler.

Bertun, Cem ve Aylin müdürün yanına gittiler.

Arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Bizim için onlar umut olacaklar. Hediyelerini vermek bana büyük bir mutluluk verecek.

Sırasıyla hediyelerini verdikten sonra.

Bir alkış alalım. Arkadaşlarımız yerlerine geçtiklerine göre, turnuvamız bitmiştir. Önümüzdeki ay daha çok çalışıp gelin. Sizlerde başarabilirsiniz.

Turnuva bittiği duyurulunca herkes dağılmıştı. Murat ile birlikte Bertun ’u tebrik etmeye gittik.

Çok iyiydin, tebrik ederim.

Teşekkürler Yavuz. Bizimle zindana girecek arkadaşın bu mu?

Evet. Adı Murat.

Merhaba Murat, tanıştığıma memnun oldum.

Bende. Zindana girmekle neyi kastediyorsunuz?

Yavuz anlatmadı mı?

Neyi anlatacak ki?

Yavuz ile anlaşma yaptık. Seni zindanıma alarak seviyeni yükselteceğim. Anlaşmada Yavuz da bizimle girecek.

İyi de burada senin için bir ekstra kazanç yok ki. Neden kabul ettin?

Büyük ihtimal Yavuz turnuvaya girseydi birinci ben olamayacaktım. Benim kazancım yüksek seviye parşömen. Bir de Yavuzu zindan da görmek istiyorum.

Anladım.

Ne dersiniz, yarın sabah zindana girelim mi Yavuz?

Bana uyar. Murat için de iyi olur ama biraz derslerinden geri kalacaksın Murat.

Niye derslerden geri kalayım ki? Hafta sonu ders yok.

Zindandan sonra anlarsın. Haha…

Parşömen seviyesi kaç Bertun?

Seviye 30-35 parşömen.

Nerede gireceğiz bu parşömen ile?

Çalışma sahasında zindan bölümü var. Orada gireceğiz.

Tamam. Yarın sabah orada buluşuruz.

Biz ayrılıp yurda döndük. Murat endişeliydi.

Yavuz, zindanlar çok zor mu?

Sen dert etme. Ben yanındayım. Beraber kolay geçeceğiz. Gireceğimiz zindan seviyesi senin için yüksek olduğundan iyi deneyim kazanacaksın.

Derslerden nasıl geri kalacağım. Zindanda çok uzun bir süre mi kalacağız?

Yok. Zindanda geçen her saat burada 10 dakikaya eşdeğer. Mesele o değil. Zindandan çıkınca seviyen artacak. Vücudunun seviyeye alışması için dinlenmesi gerekecek. Özetle biraz uyuyacaksın.

Ne kadar süre?

Onu kestiremiyorum. Ben zindandan çıkınca iki gün uyumuşluğum da var 3 hafta uyumuşluğum da var. Artan seviyene göre değişecek.

Anladım.

Zindanlar güzeldir. İsmi seni korkutmasın. Yarın sabah hallederiz. Ben kitabımı okumaya geçiyorum. Bir dakika sen kılıç öğrenmek istiyordun değil mi?

Evet.

Gel. Bu kitapta metotlar var. Beraber okuyalım.

Olur.

Kitabı okumaya başladık. Zaman hızla akıp geçti. İlk kılıç metodunu öğrenmiştim. Öğrendiğim bilgiyi Murat’a anlatınca kılıç deneyimim daha hızlı arttı. Demek ki öğretmekte deneyim artırıyor. Sabah olmuştu. Kahvaltımızı yapar yapmaz çalışma sahasına gittik. Murat çok heyecanlıydı. Girişte Bertun bekliyordu. Zindan odası diye bir kapının önüne geldik. Ayşe Hanım kapının önünde bizi bekliyordu. Bizi içeri aldı. Bizim evin altındaki gibi bir sütün vardı. Çember biraz farklıydı.

Çocuklar sadece üçünüz mü gireceksiniz? Sizinle gelmemi ister misiniz?

Teşekkür ederiz Ayşe Hanım. Biz halledebiliriz.

Ben seviye 20 Murat için endişelenmiştim. Koruyabilecek misiniz onu?

Kesinlikle Ayşe Hanım.

Peki. Çembere girin. Lider olarak kimi seçtiniz. Kelimeleri o söylesin.

Bertun beni göstererek

Yavuz lider olacak Ayşe Hanım. Kelimeleri o tekrar etsin.

Söylediklerimi tekrarla Yavuz.

Ayşe Hanım’ın söylediği kelimeleri tekrarladım. Birden kendimizi başka bir diyarda bulduk. Gökyüzü masmaviydi. Hava güneşli ve sıcaktı. Dereden gelen su sesi bizi rahatlatıyordu. Murat bana bakarak,

Hani zindana gidecektik, yanlışlık mı oldu?

Bertun ile ben gülmekten kendimizi alamadık.

Burası zindan zaten. İsmi yüzünden tepki vermen normal. Karanlık bir mağara tarzı yer beklediğini anlıyorum ama öyle değil.

İlk kez giriyorum. Bayağı güzel bir yer.

Bertun, sende harita gözüküyor mu?

Hayır Yavuz. Lider kim ise onda görünür.

Tamam. Nasıl yapalım? Var mı bir planın Bertun?

Sen nasıl yapmak istiyorsun?

Patronu sağ bırakacağım. Gerisini öldüreceğim. Fazla beklemek istemiyorum. Hızlıca halletmek istiyorum.

Biz ne yapalım?

Beni takip edin. Bekle dediğim yerde beklersiniz. Zaten görev tamamlandı sesini duyunca gölgemi takip ederek bana gelirsiniz. Gölgemin biri sizinle bekleyecek.

Tamam.

Haritanın gösterdiği yönde hareket ettik. Her zaman ki gibi bir mağara girişi buldum. Mağaranın önünde iki goblin vardı. İstihbarat için gölgemi gönderdim. Biraz zaman geçince,

Neden devam etmiyoruz Yavuz?

Gölgemim istihbarat getirmesini bekliyorum. Birazdan gelir.

Bu arada önümde gölgem oluştu.

Kralım. 10 goblin var. Seviyeleri 30-32 arası.

Kapının girişindekileri bırakın. İçerdekileri öldürün. Giriştekiler ben öldürürüm. Buradakiler sizi görmesin.

Emredersiniz kralım.

Sonra gölgem kayboldu. Bertun ve Murat mağaranın önündeki goblinleri öldürmek için hazırlanıyorlardı.

Siz bekleyin. Ben şu ikisini öldürürüm.

Hızlıca goblinlerin olduğu yere gittim. İkisini de ani bir biçimde öldürdüm. Mağaranın girişinde biraz bekledim. İçeri girdim. Kaçmaya çalışan bir goblini de orada öldürdüm. Görev 1 tamamlandı sesi duyuldu. Arkamdan Bertun ile Murat geldi.

Loading...
0%