Hepsi sizin sayenizde Ayla Hanım. Bana parşömen hediye etmeseydiniz bu kadar güçlü olamazdım.

Beni yendiğin için sana bir ödül daha vereyim. İstediğin iki parşömeni alabilirsin. Hüseyin sana inanmayabilir. Bundan dolayı parşömenleri almak istediğinde Albert ile git olur mu?

Ciddi misiniz? Çok teşekkür ederim. Cem olayında yalnız gidebilirim değil mi?

Sonuçta okul müdürü olarak bende orada olacağım. Birlikte gideriz. Sonrasında Albert ile ben geri döneriz. Sen kafana göre araştırmanı yap. Olur mu?

Çok iyi olur.

Müdürün odasından çıktık. Albert gururlu bir şekilde yanımda yürüyordu.

Niye baştan söylemedin ki?

Bunu anlayamazsın. Uzun zamandır ilk kez yeniliyor. Hem iddiayı ben kazandım.

İddia neydi?

Ayla Hanım kazanırsa ona akşam yemeği ısmarlayacaktım. Ama sen kazandığın için akşam yemeği ona kaldı. Şimdiden teşekkür ederim.

Harbiden siz ikiniz çok fenasınız. Kaç yıllık arkadaşsınız?

Bu okulda üst sınıfımdı. Bana çok yardımcı olmuştu. O zamandan beri arkadaşız.

Bayağı eski bir arkadaşlık. Çok iyi ya.

Öyle. Kendisi çok iyi bir insandır. Her öğrenciye ayrı değer verir. Baksana Cem ayrılmıştı ama halen onun intikamı peşinde koşuyor.

Evet. Tutucu bir insan. Öğrencilerine çok değer veriyor.

Yani. Ben kazanmış olsaydım düelloyu bana yapmadığını bırakmazdı. Ama sen kazanınca o kadar çok sevindi ki, gözleri ışıl ışıldı.

Evet, benimde dikkatimi çekti. Bir an kızacak zannettim ama o bana mutlu gözlerle bakıyordu.

Yarın sabah seni almaya gelirim.

Tamam.

Yurda odama dönmüştüm. Murat mışıl mışıl uyuyordu. Bende yatağa uzandım. Sabah olmuştu. Murat çalışma sahasına gitmek için hazırlanmıştı. O sırada Albert geldi. Ben durumu Murat’a anlattım. Eğer kendilerine güvenmezler ise sende onlarla zindana girebileceğini söyledim. Albert ile müdürün odasına gittik. Ayla Hanım hazırlanmıştı. Hep beraber okuldan ayrıldık. Şehir merkezinin kuzeyinde bulunan bölgeye yol aldık. Yarım saat kadar gittikten sonra Cem’in ailesinin bulunduğu konağa gelmiştik. Konak diğer evlerin merkezinde küçük bir kale gibi duruyordu. Konağın girişinde korumalar durdurdu. Cenaze için geldiğimizi söyleyince içeri aldılar. Biraz bahçede bekledikten sonra ailenin reisi Besim Bey geldi. Yanında eşi Meral Hanım ve kızı Ayşe’de vardı. Cem’in cenazesi işlemeli bir sütun üzerinde duruyordu. Cenaze törenine gelen herkes üzgünlüklerini paylaşıyorlardı. Bizde başsağlığı dileyip cenazede bulunduk. Bir saat kadar sonra Besim Bey bizim yanımıza doğru geldi.

Merhabalar, okul müdürü Ayla Hanım değil mi?

Evet. Öğrencimiz Cem’i severdik. Tekrar başınız sağ olsun.

Sağ olun. Cem’in arkadaşı Yavuz yanınızdaki kişi mi?

Evet. Onu koruyup gözeten okul arkadaşı.

Cem Yavuz’dan çok bahsetti. Hatta onu suikastçılardan korurken, heyecanla anlattığı anları halen kulaklarımda. Onun iyi bir arkadaşı olduğun için ve bugün cenazesine geldiğin için teşekkür ederim.

Benim için burada bulunmak gerçekten zor bir durum. Onu koruyacağıma söz verdiğimde bana güvendi. Yüzünün üzerine savrulan kılıçtan kurtardığımda bana minnettar bakışları halen gözümün önündedir. Besim Bey, bunu yapanları bulabildiniz mi?

Halen araştırıyoruz.

Bunu yapanları bulmayı ve gerekli cezayı almalarını görmek bana mutluluk verir. Sizin içinde uygun olursa burada biraz kalsam size yardımcı olmaya çalışsam olur mu?

Bize yardım edebileceğine inanıyor musun?

Yaşıma bakarak beni hor görmenizi anlıyorum fakat burada benden daha iyi iz bulan birini bulamazsınız.

Hım… Cem’in senin hakkında anlattıklarını düşününce, neden olmasın. Burada bizimle kalabilirsin. Ama zaman öldürmek için buradaysan şimdiden gidebilirsin.

Benim niyetim hızlı bir şekilde yapanları bulmak.

Ayla Hanım siz Yavuz’un burada kalmasına ve bu araştırmayı yapmasına izin verir misiniz?

Aslıda Yavuz’u buraya yapanları bulması için getirdim. Sonuçta Cem benim öğrencimdi. Okulumuzun ününü bilirsiniz. Hiçbir öğrencimize kimse kolay kolay bulaşamaz. Sonuçta cezayı kendimiz veririz. Yavuz bunu burada çok rahat sağlayacak güçte ve bilgede. Bizim ondan yana bir sıkıntımız yok.

O kadar güveniyorsunuz yani.

Evet. İzninizle biz Albert ile okula dönmemiz lazım. Tekrar başınız sağ olsun.

Cenazeye geldiğiniz ve bizi yalnız bırakmadığınız için teşekkür ederim.

Yavuz, istediğin gibi yap, benden sana izin.

Siz nasıl isterseniz Ayla Hanım.

Etrafımda iki tane gölge klon oluşturdum. Diğer gölgelerimi cenaze törenine gelen misafirleri dinlemesi için yönlendirdim. Bu sırada Besim Bey bana bakarak,

Bunlar nedir?

Benim gölge klonlarım. Etrafımda olan biten her şeyi bana bilgi olarak getirirler.

Anladım. İstihbarat sağlayan uzmanlar gibi.

Öylede sayılır. Sizin başkomutan ile görüşmemde bir sorun olur mu?

Hayır, dur çağırayım.

O sırada birkaç kişiye el işareti yaptı. Kalabalığın arasından üzerinde iyi eşyalar olan iri yarı bir adam bize doğru geldi.

Başkomutanım Metin. Bu arkadaşta Yavuz. Bize Cem’i öldürenleri araştırmada yardımcı olacak. Lütfen ona istediği bilgileri sağlayın ve saygıda kusur etmeyin.

Emredersiniz Besim Bey.

Ben sizi yalnız bırakayım, Yavuz yatacak yerini dert etme. Sonrasında başkomutan sana kalacağın yeri gösterir.

Teşekkürler Besim Bey.

Karşımdaki adamı iyice süzdükten sonra, beni hor gören gözlerini önce oymak istedim ama sonra hor görmeye devam etmesi işime gelirdi.

Merhaba Metin Bey. Adım Yavuz. Cem’in sınıf arkadaşıyım. İstihbarat sağlamakta iyi bir yeteneğim olduğu için sizin işinize yarayabileceğimi düşündüm. Umarım bana bu yolda deneyimlerinizle yardımcı olursunuz.

Haha… Ağzın iyi laf yapıyor. Neyse sormak istediğin şeyler neler?

Gerek yok. Ben sizin fazla zamanınızı almayayım.

Ne oldu? Bir anda geri bastın.

Bana buraları gezdirecek birini ayarlarsanız sevinirim.

Olur. Burada bekle yanına birini göndereceğim.

Başkomutan Metin yanımdan ayrıldı. Onunda gölgesine gölgelerimden birini yerleştirdim. Bakalım neler biliyor. Metin ilerlemeye devam etti. El işareti ile birini yanına çağırdı.

Beni çağırdınız Metin Bey.

Seni birinin yanına göndereceğim. Burada biraz zaman kalacak. Onunla sen ilgileneceksin. Ona yardımcı ol. Adı Yavuz. Şurada seni bekliyor.

Beni işaret etti. Yanına çağırdığı kişi bana doğru geldi.

Merhaba benim adım Semih.

Bende Yavuz. Tanıştığımıza memnun oldum. Cem’in öldürüldüğü yere gidelim mi?

Tabi ki. Buradan 15 dakika uzakta.

Nasıl oldu olay? Giderken anlatır mısın?

Burgaz ailesi bizim bölgenin işlerine karışınca, Besim Bey uyarılarda bulundu. Sonrasında bunlar yaptıkları eylemlere devam ettiler. Yaklaşık 1 hafta kadar böyle devam etti. Besim Bey çok kızmıştı. Baktı uyarılara aldırış etmiyorlar, bulundukları bir evi basıp herkesi öldürdük. Bu evde Burgaz ailesinin oğlu Rasim de varmış. Onu da öldürmüş olduk. Aslında amacımız adamlarının bir kısmını öldürüp gözdağı vermekti ama şansımız iyi gitmedi. Bunu duyan Burgaz ailesi ertesi gün Cem’in çalıştığı ormanda pusu kurdu. Sabah Cem çalışmak için ormana gittiğinde pusuda öldürüldü. Besim Bey Cem’i çalışmaya gitmemesi için uyarmıştı ama Cem Bey dinlemedi. Tek oğlu Cem Bey ölünce Burgaz ailesini bitirmeden Besim Bey rahat etmeyecektir. Diğer oğlu Mehmet var. Büyük ihtimalle onun için planlar yapıyordur.

Anladım.

Ormanda ilerlemeye devam ettik. Cem’in çalıştığı yere geldiğimizde ortamı okul ortamına benzemesi beni şaşırtmıştı. Cem de okulu çok seviyormuş. Ortalığı biraz araştırması için Haşhaşi’yi görevlendirdim. Yarım saat kadar etrafta dolandım. O sırada Haşhaşi bana olanları anlatıyordu.

Kralım, buraya 4 tane iyi suikastçı gelmiş. Hızlı bir şekilde infaz edip geri kuzeye doğru ilerlemişler. 10 dakika uzakta terk edilmiş ahşap bir evde üstlerini değiştirip, ateş sobasında yakmışlar. Bir parçası burada kalmış. Sonrasında izler Burgaz ailesinin bulunduğu bölgeye doğru gidiyor.

Dinlediklerimden sonra Semih ile kuzey yönüne doğru ilerledim. Buradaki ahşap evin içini gezdim. Ocaktaki sönmüş ateşi ve Haşhaşi’nin bahsettiği kumaş parçasını buldum. Bunu Semih’e gösterdim.

Semih, bu kumaş tanıdık geliyor mu?

Eline alıp biraz inceledikten sonra,

Bu suikastçıların tanınmamak için kendilerini sardığı kumaşa benziyor.

Evet, bende öyle düşündüm. Cem’i öldüren kişiler sonrasında buraya gelmişler. Kanıt olabilecek eşyalarını burada yakmışlar. Sonrasında buradan kuzey yönde devam etmişler.

Kuzey olduğuna emin misin?

Evet, neden sordun?

Kuzeyde Burgaz ailesi var. Hem bunları biz bulamamıştık.

O zaman doğru yoldayız.

O sırada gölgelerimden Alfa yanımda belirdi.

Kralım, bu konak içinde hainler var. İki hizmetçi ve bir koruma Burgaz ailesine bilgi aktarıyor.

Güzel. Hainlerin kim olduğunu bildiğimize göre gerisini daha rahat çözeriz.

Terkedilmiş evin etrafında yarım saat kadar daha araştırma yaptıktan sonra konağa geri döndük. Akşam yemeğinde bütün aile bir arada yemek yiyorlardı. Besim Bey’in kardeşleri, kardeşlerinin çocukları, eşleri gibi yakınları ile büyük bir masada oturuyorlardı. Yemek bitince Besim Bey ile görüşmek istedim. Besim Bey beni boş bir odaya götürdü. Yanında Başkomutan Metin de vardı. Benim yanımda Semih vardı. Ormanda bulduklarımızı anlattım. Biraz düşünceliydi.

Yani dört tane suikastçı mı göndermiş, vicdansız herif. Bunlar birde on dakika uzaktaki terk edilmiş evde kanıtları yok etmek için ocakta eşyalarını yakmışlar. Oradan da Burgaz ailesi bölgesine geçmişler. Kısa sürede kaç kişi olduğunu bulman güzel. Cem’in bahsettiği kadar varmışsın. Başka bir şey buldun mu?

Konağınızda üç tane casus var.

Emin misin?

Evet. İki hizmetçi bir tane de koruma

Bunları duyunca çok sinirlenmişti. Başkomutana kızdığı çok belliydi.

Sana demiştim daha ayrıntılı araştıralım diye, bak içimize casuslar yerleşmiş.

Besim Bey, çok iyi araştırdık. Köylerine kadar irdeledik.

Şimdi ne yapacağız?

Kimmiş bunlar Besim Bey önce onu öğrenelim, hem nasıl hemen bulabilmiş.

O sırada kendilerinin gölgelerinden benim gölge klonlarım çıkıp karşılarında belirdi. Bunu gördüklerinde korku ve endişeye büründüler. Besim Bey bana bakıyordu.

Bu senin özelliğin mi?

Evet, Besim Bey. Birçok kişiye gölgelerimi aktardım. Nerede olduklarını ve ne söylediklerini gölgelerim sayesinde öğrendim. Böylelikle casuslarınızı bulabildim.

Bu harika bir yetenek. Cem bu kadarını anlatmamıştı.

Bunları gören başkomutan Metin korkusunu belli etmemeye çalışıyordu. Beni denemek istediğini bakışlarından anladım. Bana kılıcını savurduğu anda, hançerimi belimden alarak arkasına hızla geçtim. Hançerimi boynunun altına getirdim.

Küstahça bir hareket değil mi Metin Bey. Size yardım etmek için geldim. Kılıcınızı indirmenizi tavsiye ediyorum.

Metin ne yapıyorsun? Çıldırdın mı?

Denemek istemiştim. Göründüğünden daha güçlü olacağını tahmin etmiştim. Ama bu kadar bir fark beklemiyordum.

O sırda kılıcını kınına soktu. Benden özür diledikten sonra konuşmamıza devam ettik.

Casuslar kimler?

Casusların kim olduğunu şimdilik bilmiyormuş gibi yapmanızı isteyeceğim. Bunların kimlerle bağlantılı olduğunu bulmam gerekiyor. O yüzden biraz daha sabretmenizi isteyeceğim.

İyi bir plan. Onları da mı gölgelerinle izleyeceksin.

Evet. Şu an üçüne de gölgelerimi aktardım. Kimlerle konuştuklarını öğrenip oluşacak kişi sayısına göre ilerleyelim diyorum.

İş sende Yavuz. Beni ve Metin’i ne zaman olursa olsun bilgilendirebilirsin. Semih seninle ilgilensin. Misafirimizi en iyi şekilde ağırlayalım.

O zaman bana müsaade. Kalacağım yeri gösterir misin Semih?

Semih ile konaktan ayrıldım. Konağın yanında misafir evleri vardı. Semih beni oraya götürdü.

Burada kalabilirsiniz Yavuz Bey. Bir şeye ihtiyacınız olursa beni koruma odasında bulabilirsiniz.