Yeni Üyelik
25.
Bölüm

25. Bölüm

@yazarzeeyzey


Yazar coştuuu djdjdjd

Canlar yorumlarınızı bekliyorum 🌸🫶🏻

🪷🪷🪷

"Anne ne demek yarın ya? Söz kesilecek diyoruz komşuyu çaya almak değil."

Omzunu silkip Yaz'ı yatağına yatırdı.

"Kızım sözün kesilir nişanı sonra hallederiz."

Kortaç dediğini yapmış annemi ve babamı ikna etmiş yarın akşam beni istemeye geliyordu. Ve şu an saat gece iyiydi biz oturmuş sarma sarıyorduk.

"Al telefonunu Kortaç mesaj atıp duruyor, bak damadım ne diyor."

Uzattığı telefonu alıp elimi peçeteye sildim. Kortaç arka arkaya yazmıştı.

Ay sinir. Bir cümle mesajı ne diye yirmi satırda yazıyorsa sanki.

❤: Ela

❤: Güzelim

❤: hala kızgın mısın

❤: Tamam birazcık acele olmuş olabilir

❤: Ama şimdi sevgilisi demek yerine sözlüsü demek çok daha güzel geliyor be kulağa...

Siz: Senin yüzünden ev ayakta Kortaç

Siz: Evde en az on saatlik iş var

Siz: Hem söyle bakayım senin en sevdiğin yemek ne?

❤: Senden sonra mı?

Siz: Terbiyesiz

❤: Bu terbiyesizlikse öyleyim

❤: Beni ilgilendirmiyor bu kadar güzel olma, güzel kokma, her bakışımda biraz daha aşık etme beni

Siz: Yarın ben sana bir tuzlu kahve yapayım da gör anyayı konyayı

❤: İtirazı olan mı var?

"Senin bu damadın lafı eviriyor çeviriyor yine istediği yere getiriyor anne. Babama diyeyim de süründürsün azıcık. Ben yıllarca boşuna mı aşık aşık durdum?"

Çatık kaşlarla bana döndü.

"Ne yıllarcası?"

Omzunu silkip bir yaprağı daha önüme koydum.

"Hani sana abim şehit olduğu ilk gün benim bir abim daha var diyip Kortaç'ı anlatmıştım ya sana."

Başını salladı.

"Evet."

"Ben onu size anlatırken bendeki yerinin abi olmadığını fark edememişim. Kendimi dinledim anne uzun süre, bu sevginin adı başkaydı, aşktı işte."

Sanki o an fotoğraflarına bakarak uyuduğum her gece gözlerimin önünden geçiyordu. Mutlu olduğumda, üzüldüğümde hatta ağladığım anlarda bile her anımı ona anlatışlarım geliyordu.

Kortaç benim her anımda vardı. İyi ki de vardı.

"Sonra da zaten kendi kendime kıskançlıklarım, her konuşmasından kendime bir pay çıkarışım derken ben onu hayatıma ondan izinsiz almıştım. Sonra yazdım ben ona, sarhoşum sandı ama gayet ayıktım, sonra o geldi sarhoş kafasıyla itiraf etti bana duygularını, ayıldığında çok da kırdı kalbimi ama haberi yoktu ki kırdığı kalbimin her tarafında o vardı."

"Nasıl kırdı o hayta benim kızımın kalbini?"

Sardığım sarmayı tencereye bırakıp arkama yaslandım. Garip bir duyguydu platonik yaşadığın aşkın bu denli hızlı şekilde değişip de büyüyüşü.

"Aman anne bitti gitti işte. Bak şimdi yarın beni istemeye geliyor ve kızımız içeride uyuyor, ben daha ne isteyebilirim ki?"

Yanıma oturup kollarını sıkıca boynuma sardı. O da benim yaşlarımda evlenmişti ve babam onun dünyası olmuştu. Tıpkı Kortaç'ın şu an bana olduğu gibi.

"Anne ben yarın ne giyeceğim ya, bir türlü bir şey bulamıyorum. Yarın en geç sekizde gelirler ben yarın alışverişe asla çıkamam anne."

Bir süre daha bana bakıp ayaklandı. Odasına girip elinde büyük bir elbise askısıyla geri geldi.

"Ben bunu daha önce almıştım kızım, hani böyle gördüğünde bu onun için dikilmiş denir ya bazı elbiseler için, bende görünce bunu aklıma sen geldin."

Fermuarı açıp elbiseyi bana uzattı.

Pembe uçuş uçuş bir elbiseydi. Ve cidden çok güzeldi!

"Anne çok güzel, ben çok beğendim!"

Hızla elbiseyi alıp kollarımı boynuna doladım.

"Ben hemen deneyip geliyorum."

Odama geçip elbiseyi üzerime geçirdim. Tam oturmuştu ve çok güzel duruyordu.

"Anneeee! Çok güzel oldu! Ben kendi saçımı makyajımı da yaparım, hatta Asya'ya kitlerim o yapar mis gibi."

Poşetin içinden çıkan ikinci elbise ile durdum. Tam Yaz için benim elbisemin aynısındandı.

"Bunu Ne zaman aldın?"

Omzunu silkti.

"Torunumu öğrendiğimde aldım."

Asya'ya ve Kortaç'a Yaz ile olan elbiselelerimizin fotoğraflarını atıp sarmalara devam ettim.

Sanırım parmaklarım uyuşmuştu. Saate bakmıyorum çünkü artık gözlerimi de açmak çok zor geliyordu.

"Anne yatıyorum ben, yeter daha yemesin aç kalsın bana ne."

Odama geçip Yaz'ın yanına kıvrıldım.

Yarın cidden çok yorucu bir gün olacaktı ve peşimde her an kudurmak için bekleyen bir Kortaç ile işim zordu.

Ne diyelim. Allah yardımcım olsun.

Amin.

(Amin deyin kız)

💐💐💐

"Her şey tamam, hiçbir sıkıntı yok. Germe beni Asya."

"Minik son üçüncü saatteyiz bitmedi günümüz yanıma gelir misin? Oturamıyorum."

Asya sinirle kalkıp Pusat abiyi koltuğa oturttu ve geri yanıma geldi. Sırf Aysa ile durmak için Kortaç'dan bile erken gelmiş kendini kız tarafı olarak beklemişti.

Oy aşkım kıyamam tek başına gelecekti bir de buraya.

"Geldi Ela!"

Annem hızla üzerini düzeltirken Yaz'ı kucağıma aldım.

"Gel annecim, baba geldi ona bakalım."

Babam odadan yeni çıkarken biz annemle beraber kapının önüne geçtik.

Sanırım kalbim yerinden çıkmakla kalmıyor kendi kendine evi turluyordu.

"Hoş geldin oğlum."

Annem kapıyı açtığı gibi Kortaç kıpkırmızı bir suratla elindeki iki çiçeği bir bana bir anneme uzattı.

"Hoş bulduk anne, bu senin. Senden ömrümün çiçeğini alırken yerini asla tutmasa da bir çiçek vermek istedim."

Ağlamayacaktım hayır.

"Haydi içeri geçelim."

Önden Kortaç, Yaz ve annem geçerken bende arkalarından adımladım.

"Oo kardeşim Hoş geldin."

Pusat ayaklandığında yanında duran Asya'ya bakıp hızla geri oturdu.

"Minik lütfen yardım eder misin?"

Dudaklarımı birbirine bastırıp kenardaki organizasyonun önüne geçtim.

"Hoş bulmadım abi, bu dönekliğini sonra konuşacağız."

Yan yana oturdular. Bende Asya'nın yanına oturduğumda kahve için birazcık bekledik.

Pusat ve Kortaç babamla beraber sanki her gün görüşüyormuş gibi futbol konuşmaya başlamışlardı.

Asya ile kahve yapmaya girip zaten hazır olan fincanlara kahveleri yaptık.

Kortaç'a bir kaşık isot ve bir kaşık tuz atıp iyice karıştırdım. Asya kıs kıs gülüyordu.

"Az mı beni kahretti dua etsin bocalamadım bütün bidonu."

Tepsiye koyup içeri girdim. Önce babama ve anneme daha sonra Pusat abiye ve Kortaç'a kahvelerini verdim.

"İçmeden dua et."

Omzunu silkip kahveyi aldı.

"Benim duam kabul oldu zaten."

Yanına oturduğum gibi kahveyi tekte içtiğinde büyük bir öksürük krizi beklesem de sakince yerine durmaya devam etti.

Cebinden çıkardığı gülü tepsiye bırakıp arkasına yaslandı.

"Ben seninle her zorluğa varım güzelim, bir kahve mi zorlayacak beni?"

"Her ne kadar son dakika kız tarafı olsam da sebebi ziyaretimiz belli."

Hepimiz hafifçe dogrulduk.

"Benim bu kardeşim hayatındaki tek doğru tercihini Ela'dan yana kullanıp onu sevmiş. Bizde onların yuvalarını yapmaya geldik."

Kahvesini Asya'ya uzatıp ellerini önünde birleştirdi.

"Allah'ın emri peygamberin kavliyle kızınız Ela'yı oğlumuz Kortaç'a istiyoruz."

Babamın bakışları yavaşça bana döndü.

"Ela benim baharım. Tek mevsimim. Ama hissediyorum o mevsim seviyor seni. Ben ne diyeyim, Allah mesut etsin."

"Çok şükür Allah'ım."

Hızla ayağa kalktığında babam da gülerek başını iki yana salladı.

Kollarını sıkıca belime sarıp başını omzuma koydu.

"İyi ki varsın güzelim, bana da baharımı yaşattığın için çok teşekkür ederim. Ömrüme Hoş geldin."

💐💐💐

BUNLARIN DA BAŞINI BAĞLADIK ÇOK ŞÜKÜR

Nasılsınız canlarım, nasıl gidiyor hayat?

Beğendiniz mi bölümü?

GASTRONOT FRAMBUAZ yeni bölüm yayında. Sizi oraya da beklerim💕

Oy ve yorumlarınızı, kitabın gidişatı hakkındaki düşüncelerinizi buraya bekliyorum.

Kocaman öpücükler, bir sonraki bölümde görüşmek üzere. Hoşça kalııııın

Loading...
0%