1 hafta sonra...

"Lan uzasana oğlum, ne öyle her saniye dibinde bitiyorsun kardeşimin?"

Evet, bu konuşan abimdi. Kovmaya çalıştığı da karnımda bebeğimizi taşıdığım Kortaç'dı.

Ama ona göre dizinin dahi dizime değmesi yasaktı. Ah be abi, sen neler bilmiyorsun neler...

"O benim sözlüm, senin haberin var mı?"

Başını sinirle çevirip Pusat'a döndü.

"Pusat şu kardeşini al canımı sıkıyor bak. Döverim söverim aramız bozulmasın."

Pusat abi omzunu silkip elini Asya'nın omzuna atarak önüne döndü.

Bunlar da iyice... neyse onu Asya'dan öğrenirsiniz artık.

Evet gıcığım ve evet size spoi vermiyorum.

"Abi benim canım acayip cips çekiyor ya, gidip alsana ama iki paket."

Abimden önce Kortaç ayaklanırken abim omuzlarından tutup onu yerine oturttu.

"Ben kardeşime gidip alırım, sen otur oturduğun yere."

Cüzdanını aldığı gibi kalkıp parktan çıktı. Hep beraber üst mahalledeki parka gitmiştik ve oturmuş çekirdek çitliyorduk.

"Benim bebeğim annesine bir şeyler aşertiyor ama babası hiçbir şey yapamadan oturuyor. Ne ala memleket."

Gülerek yanağına uzun bir öpücük kondurdum.

"Derman Ilgaz bir, benim abim ikidir kıskançlıkta. Senin işin yaş, zor görürsün bundan sonra yüzümü."

Çatık kaşlarla geriye çekildi.

"Derman Ilgaz kim?"

Pis gülüşüm anında yüzüme yerleşirken bakışlarımı tırnaklarıma taşıdım.

"Evlenilebilecekler listemin top 1'inde bulunan sonsuz kişiden sadece biri."

Kaşları daha da çatıldı.

"Ne ne ne?"

ALLAH'IM HEP BU DEVA ILGAZ AREN REPLİĞİNİ KULLANMAK İSTEMİŞTİM.

"Ney değil zurna. Kapat ağzını uzaklaş benden abim geliyor."

Oflayarak yanımdan kalktı.

"Alnıma Ela'nın sözlüğü iki çocuğunun babası yazacağım şimdi o olacak."

"Al güzelim."

Abim bir poşet cipsi kucağıma bırakırken sevinçle ona döndüm.

"Canım benim, bir tanecik abim."

Annem abime yürümemem gerektiğini ayağımın burkulmasıyla açıklarken beni parka kadar kucağında taşıması gerektiğini söylemişti.

Kortaç ortaya atılırken tabi ki sonuç abimin beni getirmesiyle son bulmuştu.

Kürşat diyorum, boru mu? Tövbeee.

"Ben diyorum ki hep beraber bizim Bodrum'daki eve gidelim. Hem eğleniriz Hem de kafamızı dağıtırız."

Abim tekrardan kolunu omzuma attı.

"Kafanı dağıtmamı istiyorsan karşıma geç Kortaç. Kardeşimle aynı evde rüyanda bile kalamazsın."

Kahkaha atmamak için dudaklarımı birbirine bastırdım.

Evet abi biz karnımdaki bebeği de zaten başka evlerde kalarak yaptık.

"Kıskançlık yapma Kürşat, sende gelirsin olur biter."

Bakışları Asya'ya döndü.

"Sen gelmek ister misin miniğim?"

Onun da bakışları Aytaç'a döndü.

Ah hepimiz tutsaktı şu abilerimize. Aman aman hep var olsunlar da ben onların kıskançlıklarına razıyım.

"Bana bakma ben göreve gidiyorum akşam, ama izin istiyorsan şayet gidebilirsin. Ben bazıları gibi öküz bir abi değilim."

Abim yandaki topu hızla kafasına atarken eğilip hamleden kaçtı.

"Kalk lan adam gibi dövüşeceğiz."

"Bende varım."

Kortaç hızla atıldığında Asya Pusat abiye döndü.

"Sende katıl, eğer kazanırsan istediğin şeyi yapacağım."

Pusat abi tek kelime etmeden ayaklandı.

Ah hanımcılık sen nelere kadirsin be kardeşim....

"Kazanamayacağız şeye girmeyin kardeşim, ben varım burada dağılın."

Pusat abi ortaya geçtiğinde önce abimle o, Aytaç abiyle de Kortaç kapışmaya başladı. Bildiğiniz yağsız güreşiyorlardı.

"Ne istedi kız senden Pusat abi?"

Omzunu silkip gülümsemeye devam etti.

"Yazar kızıyor spoi verince, yaptığımda söylerim."

Hay senin yazarına.

On dakikaya yakındır dördü de dövüşmeye devam etmişti. Kortaç Aytaç abiye karşı yenilirken, abim de Pusat abiye karşı yenilmişti.

"Ben bırakıyorum, Pusat'a karşı sikseniz güreşmem."

"Azıcık terbiyeli ol beyinsiz!"

Pusat abi Aytaç abiye karşı konuşurken başını Asya'ya çevirip ellerini iki yana kaldırdı.

"Şimdi kaç benden kaçabilirsen."

"Bir de sen bu düdükle evleneceğim diyorsun, iki yumruk atamadı."

Abim her zaman olduğu gibi Kortaç'ı överek! yanıma oturdu ve etrafa bakınmaya devam etti. Bense kucağıma doldurduğum cipslerden bir bir tırtıklıyordum.

"Gidiyor muyuz yani tatile?"

Kortaç tekrardan atıldığında Pusat başını salladı.

"Evet, sen Kazım amcaya söyle dolabı falan doldursun temizletsin evi. Hep beraber gideceğiz, merak etme Kürşat da gelecek. Bakma gıcık, salak, beyinsiz falan ama.... ya da evet aynen öyle boş ver."

***

"Bunlar benim valizime sığmıyor! Bu ikinci valizim ama kimse bana sen hamilesin fazla eşya alabilirsin diye tolerans sağlamıyor. İki canlıyım ben be iki !"

Tabi ki bu söylenmelerimi kimse duymazken valizimin üzerine oturup fermuarını çektim.

"Kortaç, sevgilim, bir tanem, canım müstakbel kocam gelip alabilirsin beni."

Her ne kadar doktor ilk anlardaki kadar tehlike kalmadığını gayet güzel kendim yürüyebileceğimi söyleseler de kucakta taşınmak hoşuma gidiyordu.

Koridordan koşuşturma sesleri gelirken nefes nefes duran Kortaç kapıyı açıp hızla içeri daldı.

"Abin damlamadan seni ve bebeğimizi arabama götürmeliyim yoksa arabalarımızı bile ayıracak. Uçakta seni cam kenarına beni diğer cam kenarına almış. Deli edecek bu adam beni."

Ellerimi iki yana açarken bir yandan da kahkaha atıyordum.

"Dedim ama abim çok kıskanç diye o Kürş-"

Bir anda dudaklarına dudaklarıma kapatıp sözümü yarıda kesti. Ah canım ciğerim benim nasıl da özlemiş özlemiş öpüyor.

Kıyamam!

Kapı bir anda açıldığında başımı önüme eğip gözlerimi kapattım. Kortaç role girmek için başını hızla iyi yana sallayıp omzumda ve dizlerimin altındaki ellerini sıktı.

"Uyuyor ve uyanmasını istemiyorum Kürşat abi."

Yandan geçip abime konuşma fırsatı vermeden kapıdan çıktık. Gözlerim kapalı fısıldadım.

"Oha abime posta koydun."

"Seni özledim."

Gözlerim kapalı olduğundan ne tepki verdiğini bilmeyerek tekrarladım.

"Abime diyorum."

Derin bir iç çekti.

"Seni diyorum."

"Farklı odalarda kalacağız."

Diretti.

"Yanıma gelirsin ya da yanına gelirim."

Yavaşça gözlerimi açtım.

"Abim bunu düşünmedi mi sanıyorsun? Seninle aynı odada kalacakmış."

Başı hızla bana döndü.

"Yok artık."

Yavaşça omzumu silktim.

"Maalesef."

Bir şey düşünüyor gibi başını sallayıp tekrardan bana döndü.

"Şu tatilden bir dönelim hemen evleniyoruz. Sonra görelim bakalım karımı uzak tutabilecek mi benden?"

💐💐💐

Kortaç dediğini yapıp beni kendi arabasına bindirip o şekilde havalimanına götürmüştü.

Uçağa binip tekrardan arabaya binmemiz ortalama üç saati geçerken biz akşam saat yedide ancak eve varabilmiştik.

Hepimiz pertimiz çıktığı için odalarımızda dağılmış dinleniyorduk.

"Gece yanına Kortaç gelirse çığlık at ben hemen gelirim."

Gülerek abime döndüm.

"Abi köpekten değil, nişanlımdan bahsediyoruz farkında mısın?"

Yüzünü buruşturdu.

"Hem gelmez Kortaç merak etme sen. O öyle senin san-"

Sözümü kesen kapı ile ikimizde oraya döndük. Kortaç içeri girerken bakışları abime döndü.

"Böyle şansın ızdırabını."

💐💐💐

HEHEHEHEH AY ARTIK SONLARA GELİYORUZ FARKINDA MISINIZ?

Nasılsınız canlarım, nasıl gidiyor hayat?

Beğendiniz mi bölümü?

Oy ve yorumlarınızı, kitabın gidişatı hakkındaki düşüncelerinizi buraya bekliyorum.

Kocaman öpücükler, bir sonraki bölümde görüşmek üzere. Hoşça kalııııın 🤍