Yeni Üyelik
34.
Bölüm

34. Bölüm

@yazarzeeyzey

Profilimdeki "Gastronot frambuaz" kitabıma hepinizi bekliyorum 🌸

Beni takip etmeyi, oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayıııın 🤍💫

🚓🚓🚓

Ne diyordum ben?

Dudaklarım dudaklarındaydı.

Şuraya biri kalp fırlatsın benimki istifa etti de.

Ne kadar göz göze birbirimize baktık bilmiyorum en sonunda kapı tıkladığında kendimi odanın en uç köşesine attım.

"Abi biz gidiyoruz."

Lila Leyla'nın aksine mutlulukla gülümserken başımı önüme eğdim. Yüzüm artık kırmızıdan mora dönecekti anasını satayım.

Pars hala bıraktığım gibi dururken gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım.

Kıyamam bir öpücük ile çarpıldı resmen.

Evet evet bende asla öyle olmadım.

"Bi-bizde gidiyoruz zaten."

Lila çantasını alıp yanıma geldi.

"Tanıştığıma memnun oldum Laçin."

Gülerek başımı salladım.

"Bende çok memnun oldum Lila."

Leyla Pars'a başıyla selam verip odadan çıktığında gururla gülümsedim. Tamam az daha heyecandan bayılacak olabilirdim ama bu Leyla'yı böylesine mort ettiğimin ve buna sonuna kadar değdiği gerçeğini değiştirmezdi.

Odada tekrardan yalnız kalınca Pars yavaşça bana döndü.

"Gidelim mi?"

Başımı sallayıp uzattığı elini tutarak odasından çıktım. Babamın toplantısı bittiğinden yemeğini alıp odasına doğru ilerledik.

"Ooo hoşgeldiniz. Gelin bir kahve içelim."

Elimdeki torbayı ona uzattım.

"Biz gidiyoruz baba, Kiraz'lar bekliyor."

Babam sırıtarak başını salladığında Pars atıldı.

"Benim işlerim bitti zaten müdürüm. Yarın için olanları da hallettim, bir sıkıntı olursa Necati burada."

Bir dakika, yarın cumartesi.

Pars'ın sürpriz yapacağım dediği gün!

Pars bana dönüp göz kırptığında asla gözümün önünden gitmeyen beş dakika öncesi ile derin bir nefes aldım.

Ben onu öpmüştüm değil mi?

🚓🚓🚓

"Nasıl yani yarın siz de mi geliyorsunuz?"

Sürprizden bir haber olan bir tek bendim sanırım.

İkisi de başını salladığında kendimi tekrardan kabine atıp bana verdikleri elbiseyi üzerime geçirdim.

Bu diğer denediklerimden daha güzel durmuştu ama ben bununla on dakika dursam kaba tabirle götüm donardı.

 

"Kiraz bu çok uzun daha kısasını bulamadın mı caniko?"

"Sus ve çık şu kabinden Laçin."

Son kez üzerime bakıp kapıyı araladığımda Kiraz'ın ağzı da kapıyla aynı oranda açılmıştı.

"Oha lan. Zeytin Laçin'i kaçırıp yerine afeti devran birini koymuşlar."

Ağlanır gibi hızla Zeytin'in yanına geçti.

"Sana uzaylılar var demiştim!"

"Yarabbim sen şu aciz kuluna biraz sabır yanımdaki üretim hatasına da birazcık akıl ver ne olur!"

Gözlerini devirip yanıma gelen Zeytin etrafımda dönüp başını salladı.

"Olmuş bu. Alalım."

Elimle bacaklarımı işaret ettim.

"Zeytin eğilsem her şey meydana çıkacak farkında mısınız?"

Kiraz omzunu silkti.

"Eğilme sende Laçin. Güzellik ve rahatlık ters orantılıdır. Güzelsin kalanı teferruat."

İmdat.

🚓🚓🚓

Evet sakinim, sakinim. Yok olamıyorum!

"Uyuyamıyorum ben kızlar."

"Te Allah'ım!"

Zeytin yataktan doğrulup bana döndü.

"Yarın sabah seni uyandırmaya kalktığımda ağzını olumsuz tek bir laf için açarsan yemin ederim gidip Arslan amcama hamile olduğunu söylerim."

"Ne? Hamile mi?"

Kapı bir anda açıldığında içeriye elindeki tepsi, yüzündeki dehşet ile annem girdi.

"Laçin ne hamilesi?"

Yatağımdan doğruldum.

"Anne şaka yapıyorlar. Ne hamilesi Allah aşkına? İnsan hiç öpüştü diye hamile kalır mı?"

"Öpüştünüz mü?!"

Çenemin bağına tükürecek birileri var mı?

"Hayır hayır sadece dudağım dudağında öylece bekledi. Valla bir şey olmadı ya!"

"Daha ne olacaktı?"

Yatağımın kenarındaki eşarbı başına bağlayıp ayaklandı.

"B-ben gidiyorum."

"Anne."

Yavaşça bana döndü.

"Laçin çeyizlerini hazırlamam lazım kızım. Sabah görüşürüz."

"Zeytin senin ağzına sıçayım tamam mı?"

"Susun lan artık. Uyuyoruz burada!"

🚓🚓🚓

"Ben hazırım Kiraz, iniyorum aşağıya."

Elindeki parfümü üzerime boca edip başını salladı.

"Tamam şimdi inebiliriz."

Tek bant topuklu ayakkabılarımı ayağıma geçirip kızların peşinden aşağıya indim.

Kerem'de Pars'da Kağan'da aşağıda bizi bekliyordu.

Merdivenleri bitirdiğimde kapıyı açıp dışarıya çıktım. Hepsi takımlarını giymiş arabalarına yaslanmış şekilde bizi bekliyordu.

Ortadaki arabada bekleyen Pars beni gördüğünde doğrulurken duymayacağımı tahmin edip Kağan'a doğru fısıldadı.

"Oğlum beni dürt bir şey yap, ben uyanık halde rüya görüyorum."

🚓🚓🚓

Hihihihihihi Pars bey daha durun bismillah djfjdjd

Nasıldı bölüm, beğendiniz mi?

Oy ve yorumlarınızı, kitabın gidişatı hakkındaki düşüncelerinizi buraya bekliyorum.

Kocaman kocaman öpücükler, bir sonraki bölümde görüşmek üzere. Hoşça kalın 🍀🤍

 

Loading...
0%