Yeni Üyelik
16.
Bölüm

16. Bölüm

@yazarzeeyzey

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın canikomlar🫶🏻

Ayrıca yeni kitabım "Önce Aşk Sonra Aşk " a hepinizi bekliyorum 💕
🌸🌸🌸

Acaba biraz suyu olan varsa benim üzerime dökebilir mi? Ben ufak çaplı bir yangına kurban gidiyorum da şu an....

"Ama gerçekten ya-" yine ve yine dudağımın kenarını bulan baş parmağı bu sefer diğer elinin de belimi kavramasıyla başka bir boyuta atlarken olabildiğince sakin kalmaya çalışıyordum.

Yapabilirsin Nida! Gözlerini kapatıp kendini rezil etme yeter.

Nefesini dudağımın üzerinde hissederken artık bu sefer öpeceğinden emindim. Gözlerimi açık tutmak için fazlasıyla çaba sarf ederken dışarıdan gelen çığlık ile hızla geriye çekildim.

"Allah'ım çok özlemişim! Yazlığım da yazlığım! Aylardır hayalini kuruyordum be!"

Nil'in bağırışlarının ardından kapı da aynı sertlikle açılırken hala iki eli tezgahta ve o tezgahla kendisinin arasında duran bana rağmen hareketsizce kardeşine baktı.

"Bu kız sınavım. Ben ne güzel sevgilimi öp-"

Yanağına küçük bir öpücük kondurdum.

"Ben ettiğin teklifi kabul ettiğimi hatırlamıyorum Oflazcım. Bence bunu bir ara konuşalım olur mu?"

"Aaa abi sizde mi buradaydınız? Yoksa yine mi bastım sizi?"

Alaycı sesi sayesinde gözlerini devirerek yüzünü boynuma gömen Oflaz beni tekrardan etkisiz hale getirmişti.

"Yok ben en sonunda hem Nil'i hemde kendimle beraber seni bir odaya kilitleyeceğim sonra olanlar olurken sıkıyorsa görümceyim bahanesiyle rahatız etsin bizi."

"Olanlar olurken derken? Ne olacak ki?"

Tezgahtaki ellerini belime sardı.

"Masumum benim, yok bir şey yaşarız alasını o zaman görürüz beraber. Ama sen yalnız kaldığın ilk an mektubu okumaya bak benim için şimdilik yeter."

✨✨✨

"Yenge benim valiz seninkiyle karışmış olabilir mi? Çünkü en son benim valizimin içinde beyaz bir kağıt yoktu. Ve o kağıtta da hanımelim yazmıyordu. Açabilir miyim?"

Mektubun, Oflaz'ın mutfakta beni sıkıştırdığı zaman bahsettiği mektup olmasının korkusuyla hızla yattığım yerden doğruldum. Kapıyı açtığım gibi sırıtan yüzüyle ve hala kapalı olan mektupla biraz olsun rahatlarken ona bunu belli etmeden elindeki mektubu ve uzattığı valizimi odamın içine ittirdim. Oflaz'ın geniş hayal gücünün sınırından emin olamadığım için Nil bu mektubu okuduğunda ne kadar rezil olacağımızı da kestiremiyordum.

"Yok yengeciğim açma sen mektubu. Sonra senin bana abin hakkında söylediğin o güzel sözlerden bir kısmını kendin için görürsen mektupta bu güzel tatili mahvetmek için başlangıç yapmış oluruz. Boş ver sen."

Dediklerimin tam olarak hangi kısmı için elini ağzına kapatarak aşağıya koştuğunu anlamasam da kapıyı yavaşça kapatıp tekrardan yatağımın üzerine oturdum.

Şu an bu mektubu okumak iki, üç parça olan kıyafetlerimi yerleştirmekten çok daha önemliydi.

Ciddi ciddi zarfa koyup üzerine yine hanımeli etiketi yapıştırmıştı. Her ne olursa olsun, ne yaşanırsa yaşansın o bu dünyadaki herkesten ve her şeyden çok daha özel ve farklıydı.

"Bu mektubu güzeller güzelim, hayatımın tek bahçesinde yetişen hanımelime yazıyorum. Yani aşkımdan oldu ki bir hata yapıp bunu ona iletemediysem ve okuyan bahsettiğim kişi değilsen mektubu ona götür. Evet Nil, bu mektup senin elindeyse daha fazla okursan seni asla kimseye vermem ve seve seve turşunu kurarım. Ama güzelim bu mektup şu an zaten sendeyse küçük uyarım için özür dilerim. Neyse asıl konumuza dönelim.

Bunu sana teklif ettiğim ama yarım kalan konuşmamız için yazıyorum. Burada seni düşünürken gittiğim ( yani evet bütün tatili orada geçirdiğim) sahil kenarındaki yere gitmemiz için bir teklif daha yapıyorum. Yıllar sonra hayallerim gerçekleşmeye başlamışken, en büyüğünü es geçemem. Eğer cevabın evetse bana bunu bir şekilde iletebilir misin? Teşekkür ederim bir tanem."

Dudağının kenarındaki izde yaşamak isteyen Oflaz.

Yüzümde bıraktığı kocaman gülümsemenin eşliğinde telefonuma uzanıp rehber kısmına girdim. Bizimkiler kayıt ettiğini söylese de kendini nasıl kaydettiğini söylememişti.

Kayıtlı dört kişi vardı. Safiye Teyze, Faruk Amca, Çatlak, Toprak Gözlü Çocuk

Çatlak sıfatının kim için olduğunu söylememe gerek yoktu değil mi?

Mesaj uygulamasına girip Oflaz'ın ismine tıkladım.

Siz: Teklifinizi kabul ediyorum Toprak Gözlü Çocuk

Siz: Ama Nil'in telefonumdaki kayıt ediliş şeklini görmesi sanki senin için pek de iyi olmaz gibi?

Toprak Gözlü Çocuk: Ama hak ediyor güzelim ya

Toprak Gözlü Çocuk: Mutfakta en güzel anımı böldü, zaten hep basıyor bizi

Siz: Görümce olduğunu ve bunların onun en doğal hakkı olduğunu söylüyor...

Toprak Gözlü Çocuk: Bir de sen ona yengecim demişsin

Toprak Gözlü Çocuk: Geldi bana anlatıyor heyecanlı heyecanlı

Siz: Ha öyle mi olmuş ya bende halini hatırını sormak için yazmıştım işim var şimdi

Siz: Sonra görüşürüz

Toprak Gözlü Çocuk: Akşam buradaki arkadaşlarımla tanıştıracağım seni, yani sende istersen

Siz: Olur isterim. Toprak gözlünün bensiz kimlerle takıldığını merak ediyorum.

Toprak Gözlü Çocuk: O zaman alış yani

Siz: Neye?

Toprak Gözlü Çocuk: Yenge kelimesine. Çünkü sen yaklaşık olarak onların 12 senelik yengelerisin. Ve seninle alakalı konuştuğumuzda bile biri çıkıp Nida demez, gerçi yenge demekten adını bile hatırladıklarını sanmıyorum

Siz: Neden bu ilişkide hep ben utanıyorum ya?

Toprak Gözlü Çocuk: Beni utandırmak istediğini bilmiyordum😏

Siz: Hep ben mora dönüyorum

Toprak Gözlü Çocuk: Kusura bakma hanımelim ama beni utandırmak için yapman gereken her şeyde sen zaten 20 saat öncesinde mora dönmüş olacaksın.

Toprak Gözlü Çocuk: Ne yaparsın senin de sevgilin böyle, yüzsüz biraz

Siz: Yüzsüz değilsin sen

Toprak Gözlü Çocuk: Ha sevgilinim yani?

Siz: Ben gidiyorum ya

Toprak Gözlü Çocuk: Tamam tamam, yardım lazım mı işler için?

Siz: Ne işi?

Toprak Gözlü Çocuk: Mora dönen yanaklarını kendi haline getirmek?😁

Siz: Seni engelleyeceğim en sonunda

Toprak Gözlü Çocuk: Kapında yatarım

Siz: Odadan çıkmam

Toprak Gözlü Çocuk: Camının önüne merdiven dayarım

Siz: Niye, sapık mısın sen?

Toprak Gözlü Çocuk: Hayır hayatım sadece seviyorum

✨✨✨

Kot pantolonumun üzerine beyaz bir badi giyip saçlarımı da topladığımda daha fazla oyalanmadan odadan çıktım. Eşyalarımı yerleştirmiş, çiçeğimi vazoya koymuş ve uzun bir duş almıştım. Henüz ilkbaharda olan sıcaklar o kadar bunaltıcıydı ki yazın insanların burada nasıl kaldığını merak etmeye başlamıştım.

Safiye teyze, Faruk amca ve Oflaz eksikleri almak için gittiklerinde bizde Nil'le baş başa kalmıştık. Mutfağa inip ikimizi de kahve yapıp balkonda hararetli hararetli telefonda konuşan Nil'in yanına adımladım.

"Gideyim mi?" Fısıldayışıma başını iki yana sallayıp telefonu hoparlöre aldı.

"Abime anlatmadan çıkamam Çınar. Zaten burada herkes abimin arkadaşı valla biri tanır anlatır ona, ilk falsomuzu vermiş oluruz."

Kaşlarım çatıldı. Çınar kimdi?

"Sevgilim anlat o zaman eve geldiğinde abine, hem bende buradayken isterse oturur konuşuruz."

Kocaman gözlerle Nil'e döndüm. Aslında yaptığı her şakada ciddi miydi bu kız?

"Ağzın burnun kanarken pekte konuşamazmışsın gibi geliyor bana."

Kolundan tutup sallanan iki kişilik salıncağa oturttum.

"Senin için her şeye razıyım ben."

Nil rahatsızca kıpırdanıp bana doğru döndü.

"Seni seviyorum, şimdi yengemle konuşup abimi yumuşatmasını isticem. Kapatıyorum şimdi, öptüm kocaman."

Telefonu kenara bırakıp bana döndü.

"İki yıldır çıkıyoruz biz Çınar'la. En yakın arkadaşımın abisi kendisi. Çok iyi biri, eminim abim de tanısa sever ama korkuyorum anlatmak için."

Hafif bir tebessümle titreyen ellerini tuttum.

"Bak abin ne kadar kıskanç biri bilmiyorum ama nasıl benim sevgilim varsa aynı şekilde senin de sevgilin olacağını tahmin ediyordur zaten."

Bir anda başını kaldırdı.

"Senin sevgilin mi var?"

Bu kız bu zekayla nasıl yazılım okuyordu gerçekten?

"Abin var ya hani, Oflaz Yalçınkaya?"

"Oha kabul ettin mi? Ben olsam etmem abim çekilecek çile değil."

Gülerek arkama yaslandım.

"Abine olan sevgin gözlerimi yaşartıyor."

"Selamlaar."

Nil'in bakışları kapıdan içeriye giren üçlü gruba döndüğünde hızla yerinden kalktı.

"Uygar!"

Uygar mı?

"Gel buraya prenses çok özlemişim seni."

Nil koşarak yanına gittiğinde içlerinden birinin kilitlenmiş gibi bana bakıyor oluşu yaslandığım yerden rahatsızca doğrulmama sebep oldu.

Kimdi bunlar şimdi?

"Abim yok evde ama acayip sürpriz olur sizi görmek ona."

Elini Nil'in omzuna atarak yanımıza gelmeye başladı.

"Olsun, bizde biricik Toprak Gözlü Çocuğu evinde beklemiş oluruz."

✨✨✨

ABOOO KİM Kİ BUNLAR NİDA'NIN OFLAZ'A TAKTIĞI İSMİ BİLİYORLAR? EHHEHEH

NASILSINIZ AŞKLARIM NASIL GİDİYOR HAYAT?

BEĞENDİNİZ Mİ BÖLÜMÜ?🫶🏻

OY VE YORUMLARINIZI, KİTABIN GİDİŞATI HAKKINDAKİ FİKİRLERİNİZİ BURAYA BEKLİYORUM. KOCAMAN ÖPÜCÜKLER YARIN GÖRÜŞMEK ÜZEREEE🫶🏻🤍

 

Loading...
0%