Profilimdeki "Gastronot frambuaz" kitabıma hepinizi bekliyorum 🌸

Beni takip etmeyi, oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayıııın ✨🫶🏻

🧚🏻‍♀️🧚🏻‍♀️🧚🏻‍♀️

"Kaynanam melek gibi
Görümcem çiçek gibi
Oğlunu sorarsanız
Çekilmiş ipek gibi"

Resmen bütün salon piste dökülmüş göbek atıyordu. Köşede kalan Ekin ile ben teyzemin özenle seçtiği tabakları yerken insanları izliyorduk.

"Biz ne zaman nişanlanacağız?"

Derin bir nefes alıp kuru pastamı ağzıma attım.

"Bu yedinci soruşun Ekin. Bilmiyorum, gelecekte bir gün. Seni evlenmeden boşamazsam eğer."

Gözlerini fal taşı gibi açarken hızla başını iki yana salladı.

"Boşanmak mı, o ne? Küfür mü?"

Kıkırdadım.

"He canım küfür. Al şundan da ye."

Tuzlu olan kurabiyeyi ağzına sıkıştıracağım sırada teyzem yanımıza adımladı.

Hayır teyze. Bu şarkıyla olmaz.

Kış kış!

"Hadi kalkın."

Hızla başımı iki yana salladım.

"Olmaz teyze başka şarkıda kalkarız."

Asla itiraz kabul etmeyen teyzem ikimizi de ayağa kaldırdığında zoraki adımlarla piste geçtik.

"Oh ya oh ya aldım ya
Sonunda gelinin oldum ya."

Karşılıklı oynadığımız sırada Ekin pis pis sırıtıyordu.

"Annem bu anı kaçırmamalıydı."

Alayla kaşlarımı kaldırdığımda ellerini çırpmaya başlamıştı.

Pistteki bütün kızlar açık bir ağızla Ekin'i izliyorlardı ama bana bakmaktan başka bir şey yapmayan minnoş sevgilim bunu asla fark etmiyordu.

Şarkı çok şükür değişirken Ekin iki elini de belime koyup yüzümü yüzünün hizasına getirdi.

"Olmaz olsun cüzdanımda milyonlar
Kalbimde sevgin oldukça."

Bir yandan dans edip bir yandan şarkıya eşlik ediyordu. Yan tarafımızdaki kızın Ekin'e bakarak büyük bir iç geçirmesi beni son raddeye getirirken etrafı umursamayıp öylece duran ellerimi Ekin'in omzuna yerleştirdim.

"Zenginlik, mal, mülk, para neye yarar
Yanımda sen olmayınca..."

Gözlerinin içine bakarak bende şarkıyı devam ettirdiğim sırada dudaklarındaki gülümseme büyüdü.

İkimiz de gözlerimizi birbirimizden ayıramazken Ekin alnıma uzun bir öpücük kondurup dudağını çekmeden şarkının son kısmına eşlik etti.

"Bir tek içten gülüş
Bir tatlı söz, bir öpüş
Sevdalı bir tek bakış yeter bana."

Nefes almayı unuttuğum sırada derin bir iç çekip fısıldadı.

"Seni seviyorum."

Gözlerimi gözlerine çıkartıp kocaman gülümsedim.

"Bende seni seviyorum."

Şarkı sona ererken elimi tutup masamıza doğru yürümeye başladı. Sanki az önce hiç o anları yaşamamışız gibi tekrardan yemekleri yemeye başlarken hafifçe yaklaştı.

"Harbiden biz ne zaman nişanlanacağız?"

"Ekin!"

Gülerek başını salladı.

"Tamam tamam."

🌾

"Teşekkür ederim oğlum. Annenlere selam söyle."

Kemerimi açıp arabadan indim. Annem apartmana doğru giderken Ekin'de bana doğru döndü.

"Yarına kadar özleminle baş etmeye çalışacağım güzelim. Kendine iyi bak."

Yanağına ufak bir öpücük kondurup başımı salladım.

"Sende."

Annemin yanına ilerledim. Açıkçası Ekin konusundan ondan bu kadar büyük bir tolerans beklemiyordum.

"Beğendin mi müstakbel damadını?"

Annem gülerek başını salladı.

"Şimdilik iyi duruyor, ilerde bakacağız."

Bizim kata geldiğimizde kapıyı açıp içeriye girdik. Her şey iyi hoştu da kafam kadar topukluyla durmak berbat bir şeydi.

Pardon yeni bir ayak alabilir miyim lütfen?

Annem benim gibi kısa bir duşun ardından odasına çekilirken bende pijamalarımı giyip telefonumu elime aldım.

Tabi ki Ekin mesaj atmıştı.

Sevgilim 🤍: Başak, sevgilim, aşkım, bir tanem, her şeyim.

Sevgilim🤍: Bir baksana bana.

Siz: Efendim

Sevgilim🤍: Ben diyorum ki sen gel benimle beraber salonda spor yap.

Sevgilim🤍: Beni kapmaya çalışan kızlar var orada, korkuyorum.

Kaşlarım şaşkınlıkla havalanırken istemsizce doğruldum.

Siz: Demek seni çalmaya çalışan kızlar var.

Siz: Ve sen bunu bile bile o salona gidiyorsun?

Sevgilim🤍; Ama ne yapayım hayatım insan benim gibisini görünce aklını kaybediyor.

Siz: Tamam lan geliyorum

Siz: Ama eğer herhangi bir erkek bana bakarsa bende tıpkı senin gibi yapıp durmadan onları keseceğim!

Sevgilim🤍: Ne kesmesi, ben bakmıyorum onlara.

Siz: O yüzden sürekli sana baktığını görüyorsun değil mi?

Siz: Sen onu benim külahıma anlat.

Siz: Neyse Sevgilim ben yatayım malum yarın spora da başlıyorum. Uykumu alayım.

Sevgilim🤍: Sürekli kendi topuğuma sıkan ağzıma ben ta.

🌾

"Ama güzelim Olmaz ki böyle. Ben vazgeçtim sen yapma. Ben konsantre olamıyorum."

Pilates topunu bacağımda iyice sıkıştırırken alayla güldüm.

"Yo ben bu işi sevdim. Çok güzelmiş salonun havası."

"Selam."

Daracık taytın üzerine resmen sütyen giyip de gelen kız bize daha doğrusu Ekin'e doğru seslendiğinde topu kenara bıraktım.

"Ağırlık kaldıracağım da görevli kimse yok, ilk denemem. Yardım edebilir misiniz?"

Ekin yavaşça başını sallarken ses etmeyip onları izlemeye başladım.

Ekin kızın elindeki dambıla kilitlenmişken kız inadına daha çok eğiliyordu.

Sabır!

Ekin'in bakışları beni bulduğunda yüzümdeki ifade onu fazlasıyla memnun etmiş olacak ki sırıtmaya başladı.

Resmen öc alıyordu!

Beş kiloluk ağırlığı alıp kaldırmaya başladım. Düşünme Başak. O zaten senin sevgilin sadece sana inat yapıyor o kadar.

Salonun girişine doğru adımlayıp sebilden kendime büyük bir bardak su doldurdum.

İçmek için hareketlendiğim anda içeri hızla Damla'nın komşusu girdiğinden bütün su üzerime bocalanmıştı.

"Çok özür dilerim. AA Başak?"

Ekin'in bakışları hızla bize doğru dönerken aslında kızgınlıkla ağzına edecek olduğum ama şu an umursamaz bir tavır takınacağım komşuya döndüm.

"Önemli değil."

O da pis pis sırıtmaya başlarken omzundaki havluyu omuzlarıma bıraktı.

"Al bunu. Üşümeni istemem."

Ter içindeyken?

Sahte bir tebessümle havluyu bedenimden ayıracakken bakışlarım Ekin'e döndü.

Ve o da tabana kuvvet adeta koşarak yanımıza geliyordu....

🌾

Komşunun ruhuna bir el-fatiha jdjdjdjd

Nasıldı bölüm, beğendiniz mi?

Oy ve yorumlarınızı, kitabın gidişatı hakkındaki düşüncelerinizi buraya bekliyorum.

Kocaman öpücükler, bir sonraki bölümde görüşmek üzere. Hoşça kalııııın 🌾🤍