YENİ KİTABIM "GÖNDERİLİYOR;HANIMELİ" yayındaaa, HEPİNİZİ ORAYA BEKLİYORUM 💝
Aynı zamanda Profilimdeki "Gastronot frambuaz" kitabıma da bekleniyorsunuuuz 🌼
Beni takip etmeyi, oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayııııın 🪻
💐💐💐
"Öldük biz, Bittik biz. Kesin burada geberip gideceğiz."
"Oha Hümeyra! Alt tarafı dört gün. Bir şey olmaz, dönünce söz alacağım sana en son model telefonu."
Bakışlarım hala telefonlardaydı. Ulan gitti kaç aylık maaş.
Bilmem kaç köşeli jetonum en nihayetinde düşerken hızla Melisa'ya döndüm.
"Ekin sıyırır! Doktor iyi olsun diye uzaklaş dedi, adamı iyice akıl hastası edeceğim! Deli olacak, deli!"
Oflayarak yerdeki telefonlara uzandı. O da bu hurdalarla bir halt edemeyeceğimizin farkındaydı.
"Ya tamam özür dilerim. Ama daha fazla üstüme gelmeyin ya!"
Bir anda hıçkırarak ağlamaya başladığından Hümeyra ile bakışlarımız birbirine döndü.
"Bilerek kırmadım ya! Bende anneyim, artık her halta ağlamaya hakkım var. Benden değerli mi bir telefon?!"
"Ulan ikisi hamile biri doğurdu. Bir kendinize gelin, biz tatile geldik. Her şey geride kalıyor ve siz öpüşüp barışıyorsunuz."
Dolu gözleriyle bana bakan Melisa'yı tutup sıkıca sarıldım.
"Tabi ki de senden değerli değil çatlak. Sadece korktum, o yüzden öyle bağırdım. Özür dilerim.'
"Bende. Korkumu yanlış ifade ettim."
Hümeyra'da yanımıza gelip ikimize birden sarıldığında Öykü dudağını büzdü.
"Hadi götüm dondu burada, içeri girelim."
Pis pis sırıtmaya başladım.
"Canım arkadaşım ben ve Melisa hamile olduğumuzdan ve Hümeyra'nın tıpkı bizim gibi ağır bir şey kaldırması yasak olduğundan bütün bagaj elinden öper."
"Ulan bebeği yapan siz, cefasını çeken ben. Nerede lan adalet?"
Üçümüz kol kola girerken Öykü ağlanarak bagaja doğru ilerledi.
Ananın fendi bekarı yendi.
🌾
"Tamam yeter bu kadar. Belim bitti, temiz oldu artık."
Koltuğa yayılırken Melisa karnını tutarak yanıma devrildi.
"Ki ben bütün gün holdingde kafam kadar topuklu ile oradan oraya sekerdim akşam yorulmak için spora giderdim. Şimdi kat çıksam ölüyorum."
Gülerek ona döndüm.
"Çok normal içinde can var can."
"Bir aylık bir can."
Bir anda yüzünü bana döndürürken ellerimi tuttu.
"Başak, kalk markete gidelim. Ay benim canım deli divane çikolata çekti. Ne olur gidelim."
Ağzımı açacağım sırada kapı deli gibi yumruklanmaya başladı.
"Ne oluyor lan?"
Öykü fısıldarken gözlerim korkuyla kendimizi koruyacak bir şey arıyordu.
"Açın lan kapıyı, kemiklerim dondu burada!"
"Damla?"
Hızla yerimden kalkıp kapıyı açtım. Burnu kıpkırmızı olmuş, kafasındaki beresi ile duran Damla beni kenara itip içeri girdi.
"Bu Allah'ın unuttuğu yerde ne tatili yapacaksınız da, beni çağırmıyorsunuz?"
Hepimiz kilitlenmiş gibi ona bakarken Melisa burnunu kıvırdı.
"Geldi koca köylü."
Evet arkadaşlar, bir bebek iki kankanın arasını böyle güzel de bozuyordu işte.
"Bana bak Melisa, buranın konumunu Kıray'a atarım."
Yüzü aniden düşerken karşımdaki koltuğa oturdu.
"Atamam."
Onun telefonu olduğu anca aklıma gelirken oturduğum yerden doğruldum.
"Niye ki?"
"Telefonumu salak gibi evde unuttum ben."
Hümeyra elini alnına vururken kitik telefonları ayağıyla ittirdi.
"Bizim telefonlarımız da kırıldı. Tek salak sen değilsin üzülme kuzum."
Melisa hiç üstüne alınmadan kollarını birbirine doladı.
"Konuyu değiştirmeyin, burada biricik yeğeniniz ilk defa sizden bir şey istiyor, yapmayacak mısınız gerçekten?"
"Hadi kalkın, gidelim. Evde yiyecek zırnık bir şey yok. Hem aşeren bir hamilemiz var bunu yok sayamayız."
Koltuğun kenarındaki montumu alırken pis pis sırıttım.
"Artık iki."
🌾
"Bunu da alalım, bizi beğenen beğendi. Artık homini gırtlak."
Melisa önüne gelen her şeyi üçüncü market arabamıza doldururken kimse bundan şikayetçi değildi.
"Pasta alalım!"
Gözüme ilişen çikolatalı pastayı Öykü'ye onay vererek alıp arabaya koydum.
Elindeki tıpkı benim gibi dolu dolu market arabasıyla yanıma gelen Hümeyra yavru kedi gibi bakarak iç çekti.
"Sen bize şimdi iPhone 14 alacaksın dimi canım arkadaşım?"
Gülerek yanağına ufak bir öpücük kondurdum.
"Evet canım arkadaşım, alacağım. Kocam kartını verdi vurgun yapma dürtülerim coştu şu an."
"Aaaa!"
Melisa bütün marketi inleten bir bağırışla yanımıza gelirken korkuyla ona döndüm.
"Ne oldu, iyi misin?"
"Kıray'ı buldum baksana."
Gülerek bana uzattığı çikolatada kocaman bir öküz resmi vardı.
Kahkahamı tutamazken çikolatayı sepete attım.
"Buraya en yakın mesafede telefon alabileceğimiz yer bir saat. Aldığımızda ilk işim bunu alıp Kıray'ı etiketleyerek paylaşmak."
"Allah kahretsin!"
Hümeyra elini ağzına kapatmış bir şekilde bana döndü.
"Ben telefonları çöpe attım."
Omzumu silktim.
"Zaten atılacaktı."
"İçindeki hatları çıkaramadık ya!"
Bu bir işaretti a dostlar. Kocamın bizim bu tatilimiz ile kafayı yiyeceğinin adeta kanıtıydı.
🌾
"Çok yoruldum, belim koptu. Ben yokum şu an."
Eve girdiğim gibi bütün ısıtıcıları çalıştırıp koltuğa oturdum.
"Hadi Damla sende bebekli ya da hamile değilsin. Akşam yemeğini yap."
"Şu an hamile olduğuma karar verdim."
Israrları her ne kadar çok olsa da kabul edilmemiş paşa paşa mutfağa girmişti.
"Hangi filmi açalım? Burada bir sürü dvd var."
"Susun bi."
Etraf bir anda mavi kırmızı ışıkların esiri olurken kapı hızla açıldı.
"Kaldır elleri polis!"
"Ne?"
"Melisa Yurda, Başak Sezer, Hümeyra Arslan, Öykü Çalı ve Damla Akarsu'yu kaçırma suçundan sizi tutukluyorum. Sessiz kalma hakkına sahipsiniz."
Bir tatilimiz de ilk günden basılmadan geçse şaşardım zaten.
🌾
Nasıldı bölüm, beğendiniz mi?
Artık sonlara geliyoruz canım okurlarım. Ama üzülmeyin. Neden mi? Yeni kitap geliyor da ondan 💕
Oy ve yorumlarınızı, kitabın gidişatı hakkındaki düşüncelerinizi buraya bekliyorum.
Kocaman öpücükler, bir sonraki bölümde görüşmek üzere. Hoşça kalııııın 💕🌾
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
40.7k Okunma |
3.21k Oy |
0 Takip |
65 Bölümlü Kitap |