17.Piyon"Demir" kitabıma bekliyoruuum 💙
✨✨✨
"Ay acayip heyecanlıyım! İlk defa bir müzayede düzenliyoruz!"
Melisa elbisesini çekiştirerek tuttuğumuz mekandaki antikaları inceliyordu. Belli etmesem de bende heyecanlıydım. Kıray'ın düzenlediği bir geceydi bu. Yeni mesleği olan antika ve galeri işi iyi gittiğinden devlet büyüklerini de dahil ederek güzel bir gece organize etmişti.
"Benim kocam resmen belediyeden iş almış! Koca adam oldu koca adam!"
Kıray dümdüz bir suratla dururken hepimiz kahkaha attık.
"Otuz sekiz yaşında adam iş alınca mı koca adam oldu Melisa? He canım tamam."
Etrafı düzenleme işimiz bittiğinden mutfağa girip hazırlanan kokteylin son kontrollerini hallettim.
"Nar suyunu uzatır mısınız bana?"
Kırmızı koca şişeyi kazana boşaltıp tadına baktım. Hafif ekşimsi bir tat vermesini beklerken fazlasıyla acımıştı.
"Reçetesine bakıp şurup ekleyin biraz buna. İkramdan önce tadına bakmayı unutmayın."
Garson başını sallarken tekrardan salona geçtim. Ayça ve Gökay annemdeydi. Çok kalabalık olacağından çocukları dahil etmemiştik.
Mavi tül minik minik dekolteli bir elbise seçmiştim ve saçlarımı açık bırakarak kombinimi tamamlamıştım.
"Aşkım."
Ekin kolunu belime dolayarak boynuma küçük bir öpücük bıraktı.
"Efendim hayatım."
"Çok güzel olmuşsun. Gözlerimi alamıyorum."
Başımı omzuna koydum. Senelerin almadığı tek şey kokusu ve bana hissettirdikleriydi.
"Sende çok yakışıklı olmuşsun kocacım."
"Sonra sırnaşırsınız birbirinize, ayrılın."
Damla kolumdan tuttuğu gibi beni kızların yanına sürüklerken derin bir nefes aldım. Melisa'nın heyecanı ve Hümeyra'nın onu sakinleştirmesi klonlanmış gibi aynıydı.
"Son iki dakika, başlayacak. Ne olur bir aksilik çıkmasın."
Tek tük insanlar girmeye başlamıştı ama bakanlar henüz gelmemişti. Yanımıza gelen bardakları tutup hepimize birer kokteyl aldım.
"Sakin olun, hiçbir şey olmayacak. Mis gibi bitecek bu gece."
Hadi bakalım inşallah.
Kapılar açıldığından düğün sahibi gibi dizilip gelenleri karşıladık. Beklediğimizden çok fazla kişi gelmişti. En fazla iki yüz kişi beklerken gelenlerin sayısı beş yüzün üzerindeydi.
"Açık arttırma için salona geçtiler kızlar hadi."
Hepimiz içeriye adımladık. Aklım ister istemez Ayça ve Gökay'daydı.
"Şu an para bizde ile göbek atmaz stresim bitmez kanka o derece. En son Gökay oğluşumun sünnetinde döktüm kurtlarımı. Bize acil düğün lazım."
Gülerek başımı salladım.
"E Laçin'in oğlu Gurur'la Ecem evlenir yakında. Onlarda dökeriz inşallah."
Kıray sahneye çıktığında salondaki seslerin kesilmesini beklerken kimse onu görmüyor gibi konuşup duruyordu.
"Ooo dünya dönüyor, bu ne biçim iş."
Davetlilerden biri adeta sekiz çizerek yanımızdan geçerken elindeki kokteyli sallıyordu.
"İçmiş mi bu adam?"
Ekin koşarak yanıma geldi.
"Hayatım bu kokteylin içinde tam olarak ne var?"
"Nar suyu, soda ve özler var. Neden ki?"
Eliyle davetlileri işaret etti.
"Herkes sarhoş gibi davranıyor."
Elindeki kokteylden bir yudum alıp mutfak kısmına geçtim. Garsonlar adeta bembeyaz kesilmiş koşuşturuyordu.
"Çok özür dilerim Başak hanım. Nar özü diye alkol katmışız kokteyllere. Gerçekten bilmiyorduk. Yanlış ambalaj basımı olmuş, bizim suçumuz yok."
İçeriden Kıray'ın salonu toplama çabaları duyulurken bizde içeridekileri ayıltmak için bir çare arıyorduk.
"Kahve veriyoruz herkese, içmeyen kalmasın!"
Bizde mutfağa girişip diğer kahveleri yaptığımız sırada bir anda duyulan yüksek ses ile olduğumuz yere çakıldık.
"Kaldır elleri, polis!"
Çığlıklar ta buraya kadar duyulurken içeri doğru geçtik. Yirmiye yakın polis telsizleriyle içeriye girmişti.
"Buradaki antikaların çalıntı olduğu ihbarını aldık. Hiç kimse hiçbir şeye dokunmasın!"
"Ne?"
"Ne?"
Bakışlarımız birbirine döndü.
"Ulan ne çalıntısı?"
Antikaları tek tek teyit ediyorlar bir yandan da telsizlerinden bir şeyler konuşuyorlardı.
"Bu insanlar niye sarhoş?"
Telsizin ucu ile davetlileri işaret eden polis Ekin'e döndü.
"Fazla kaçırmış bazı arkadaşlar o yüzden memur bey."
İnanmamış gibi etrafa bakıp diğer arkadaşlara döndü.
"Malatya Malatya bulunmaz eşin!"
El çırpa çırpa yanımıza gelen kol kola girmiş Melisa ile Öykü ellerindeki kokteylleri hızla kafalarına dikti.
Bir işin içinde bir varsak o iş ne zaman düzgün gidecekti anasını kardaşını....
"Gönülleri coşturur ayla güneşin."
"Sizde mi sarhoş mu oldunuz?"
Kendilerine baktılar.
"Sen kimsin pis varoş!"
O ikisini ayıltmaya çalışmaktı,polislerin gerginliğiydi derken daha hamile kalmadan doğuracaktım!
Yaklaşık bir on dakika sonra polisler ürünleri incelemeyi bitirmiş tekrardan yanımıza gelmişti.
"Kusura bakmayın, bir yanlışlık olmuş. İhbar sahte çıktı."
Kıpkırmızı yüzü ile derin bir nefes alan Kıray yanındaki sandalyeye oturdu.
Polisler teker teker toplaştığı sırada elindeki bardağı ile dolanan Melisa karşılarına geçti.
Niyet ettim Melisa'nın tutuklanmamasına.
"Ooo alkol bey, polis ister misiniz? Tadına hayran kalacaksınız."
Her ne kadar kolundan tutmaya çalışsak da dinlemiyor daha da konuşmaya devam ediyordu.
"Bakın mesela nasıl güzelleştirdi dünyamı, asla sarhoş etmez bu arada."
Polisler göz devirerek salondan çıkarken Melisa hala bağırıyordu.
"Bir polisin de mi kırk yıllık hattı yok? Ben böyle düzenin ta-"
🌾
Böyle garip ortaya karışık bir şey oldu.
Nasıldı, beğendiniz mi?
Oy ve yorumlarınızı, kitabın gidişatı hakkındaki düşüncelerinizi buraya bekliyorum.
Kocaman öpücükler, bir sonraki bölümde görüşmek üzere. Hoşça kalııııın 🖤
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
40.71k Okunma |
3.22k Oy |
0 Takip |
65 Bölümlü Kitap |