17.Piyon"Demir" kitabıma bekliyoruuum 💙
✨✨✨
Mis gibi, tadı adeta limonlu bir cheesecake gibi olan uykumu bir anda bölen sallantı ile gözlerimi bir anda açtım.
"Bismillah!"
Yataktan doğrulduğum gibi bakışlarım avizeye kayarken asla hareket etmemesi ile Ekin'e döndüm. Ayağını resmen uyuduğu halde deli gibi titretiyordu.
"Ekin yeter artık uyuyamıyorum."
Omzunu dürtsem de uyanmazken koluna hafifçe vurdum.
"Ekin."
Hala uyanmazken iki çocuklu karısı olmanın bana verdiği yetkiye dayanarak ağzının ortasına fazlasıyla sert bir tokat attım. Hızla geri yatıp gözlerimi kapatırken bu sefer sıçrayarak uyanan kişi biricik kocamdı.
"Ne oluyor be?"
Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırıp numara yapmaya devam ettim.
"Başak sen mi vurdun bana?"
Ses çıkarmadım.
"Ya Başak biliyorum uyumadığını."
Sesimi olabildiğince çatallaştırarak gözlerimi ovuşturdum.
"Ne oluyor ya gece gece?"
Daha da doğrulup oturur hale geldi.
"Bana vurdun."
Rolümü harika bir şekilde oynamaya devam edip şok olmuş gibi durdum.
"Kocacım iyi misin sen?"
Eli hala yanağı ile dudağı arasındaki o kısımdaydı. Fazla sert vurmuştum sanırım.
"Başak çok acıyor ama."
Omzunu yavaşça okşayıp gözlerimle yastığı işaret ettim.
"Kabus görmüşsündür aşkım sen, uyu uyanınca geçer."
İstemeye istemeye yastığına yatıp gözlerini kapattı.
Kendi tarafıma yatıp gözlerimi kapattım. Anında geri mayışırken Cheesecake tadındaki uykuma devam ettim.
🌾
"Ama valla hala acıyor, doğru söyle sen vurdun dimi? Horladım mı ben? Ondan mı vurdun?"
Başımı iki yana sallayıp ağzıma büyük bir lokma peynir attım.
"Hayatım sen iyi misin? Uğradılar mı sana gece gece yoksa? Ne vurması?"
Korkuyla sandalyesini yanıma çekti.
"Gece uyandırdım ya seni."
"Ekin bak korkutuyorsun beni, ne uyandırması? Gece deliksiz uyudum ben."
Benim yerime ikidir işi tercih eden kocamın hazin dolu sonu. Oh olsun anacım! İçimin yağları eridi.
"Ben hocaya gidicem."
Önce beni, daha sonra çocukları öpüp hızla masadan kalktı. Montunu giyerken bir yandan da buraya sesi geliyordu.
"Oğlum çarpıldım ben! Valla uğradılar bana gece! Kalk hocaya gidiyoruz."
Portmanto mutfak kapısının direk karşısında kalırken ne yaptığını direk görebiliyorum.
Selim beklediğinin aksine bir cevap vermiş olacak ki bir anda durdu.
"Ne demek gelemem lan? Sen benim kankam değil misin? Çarpıldım diyorum oğlum gel hem bana hem sana muska yazdıralım. Salak salak işler yapıyorsun bari önlem alalım."
Telefonu kapatıp cebine koyarken bana döndü.
"Görüşürüz aşkım ben kendime koruma kalkanı yaptırıp geliyorum."
Hızla kapıdan çıkarken içimde tuttuğum kahkahayı bıraktım.
Gökay'da gülmeye başlarken yanağına kocaman bir öpücük kondurdum.
"Annesinin aşk paresi, sen ne anladın da gülüyorsun acaba?"
O da bana yaklaşırken yanağımı ufacık dudaklarıyla öptü.
Ulan iyi ki yapmışım be!
Kahvaltı masasını toplayıp oğluşumu kaptığım gibi yatak odasına çıktım. Bugün bebişleri anneannelerine bırakıp gezme günüydü.
Dün akşamdan seçtiğim kombinimi üzerime geçirip saçlarımı ve makyajımı yaptım. Fazlasıyla iyi duruyordum.
Oğluşuma da rahat bir takım ayarlayıp eşyalarını çantasına koydum.
"Anneanneyi üzmek yok tamam mı? Bak dünyaya gelecek diğer kardeşlerine de o bakacak arayı sıcak tutmak lazım."
🌾
"Ulan çok özlemişim be böyle sizinle bebekler yokken oturmayı. Hayatım yemin ederim annelik, eşlik arasında gidip gelmeye başladı sadece."
Damla konuşurken Hümeyra hızla başını salladı.
"Valla bende çok özlemişim. Kafam rahatlıyor resmen."
Bu arada size söylemeden geçmeyeyim. Öykü ve Damla birer saat arayla dünyalar güzeli iki kız bebiş dünyaya getirmiş, bu hayatın anne kısmını tatmaya başlamışlardı.
En son bizde yapıyorduk evet.
"Buradan sonra bir alışverişe mi çıksak?"
Başımı salladım. Bu terapiye fazlasıyla ihtiyacım vardı.
Kahvelerimiz bittiği gibi kalkıp alış veriş merkezine geçtik. Önceliğimiz tabi ki bebişlerimiz olurken bilmem kaç torba dolmuş sıra anca bize gelmişti.
"Bunu alacağım ben."
Melisa yeni gelin takımlarından fazlasıyla iddialı bir takım seçerken Öykü gülerek yanına geçti.
"Hayırdır kanka üçüncüye mı niyetin var?"
Melisa'nın gözleri büyürken hızla başını iki yana salladı.
"Bana iki tane yeter ben fazlasıyla tamamım şu an."
Hepimiz haline gülüp kendimize bazı şeyler bakmaya başladık. Ben biraz daha pijama kısmına girsem de rengi ve modeli hoşuma giden geceliklerden de almayı ihmal etmemiştim.
Bir diğer durağımız kıyafetti. Bir kaç parça bir şeyler alıp çıktığımızda hepimiz resmen resetlenmiş gibiydik.
"Cidden ihtiyacımız varmış böyle bir şeye."
Melisa'nın sözüne başımı sallarken cebimde çalan telefonumu aldım. Kocam arıyordu.
"Efendim aşkım?"
"Güzelim ben Ayça'yı okuldan aldım, holdinge geçiyoruz haberin olsun."
"Kızıma ve babasına dikkat et."
Kahkahası kulaklarıma doluştu.
"Ederim, sende hayatıma dikkat et."
Çağrıyı sonlandırdığımızda kızlar bana dönmüş bakıyordu.
"Ay bir de sinemaya mı gitsek Başak?"
Omzumu silktim.
"Bana uyar."
Hızla telefonunu açıp hepimize bilet alırken bir yandan da konuşuyordu.
"Ben geçen gün Kıray'ın üzerine atladım bir anda tamam mı? Beni çok sinir etti, bende baya baya pata küte atladım. O sıra da annem de yukarıda çocuklara bakıyor. Sen bizim iş farklı bir boyuta kaymadı mı? Annem gelip bizi basmadı mı? Bir de gidip Kerim'e size kardeş geliyor demiş bütün gün ağladı kuzum benim."
"Ulan kadın sizi haftada bir basıyor zaten, bunda anormal olan ne?"
Yeni dank etmiş gibi başını salladı.
"He evet doğru."
Biletleri aldıktan sonra hemen yanında durduğumuz kısma geçtik. Kendi salonumuzu zor zar bulurken hepimiz kucağımızdaki mısırlarla yan yana dizildik.
Film aksiyon filmi olmalıyken çok farklı konulara gittiğinden hızla Melisa'ya döndüm.
"Grinin elli tonuna mı getirdin lan bizi?"
Başını iki yana sallarken sağına soluna baktı.
"Pardon mümin kardeşlerim bu film ne?"
Arkamızı döndüğümüz gibi görünen yarı çıplak çift ile ellerimi gözlerime siper ettim.
"Allah kahretmesin sizi!"
Kızlara işaret edip hızla ayaklandım. Sadece bu çift değil hepsinin işi aynı yöne çıkıyordu.
"Niye bizim bir arada olduğumuz herhangi bir işte sonumuz iyi bir şeye çıkmıyor ya?!"
Hümeyra gözlerini kapatarak yürürken düşmemek için koltuğa tutunuyordu.
"Lan aramızdaki cenabet kim?"
"Ben regl zamanındayım."
Öykü konuştuğunda Melisa hızla başını iki yana salladı.
"Dalga geçiyorum kanka, kim cenabet gezer ki?"
Arkadan bir çocuk bağırdı.
"Ben geziyorum abla, çok zevkli."
Melisa tekrardan atılırken bu iğrenç muhabbetle kusmamak için zor duruyordum.
"Bir ağzın münasip yerine girsin, çarpıl da gör ondan sonra ne zevkliymiş ne değilmiş."
🌾
Ay ben bunları yazmayı çok seviyorum ya fjdjd
Nasıldı bölüm, beğendiniz mi?
Oy ve yorumlarınızı,kitabın gidişatı hakkındaki düşüncelerinizi buraya bekliyorum.
Mizah kitabım olan "Önce Aşk Sonra Aşk"a hepinizi bekliyorum. Profilimde 💕
Kocaman öpücükler, bir sonraki bölümde görüşmek üzere. Hoşça kalııııın 🌾💕
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
40.72k Okunma |
3.23k Oy |
0 Takip |
65 Bölümlü Kitap |