Oy ve yorumlarınızı bekliyorum canlarııım 💫🫶🏻

🌷🌷🌷

Doğan'dan...

Nerede yanlış yaptığımı bilmiyordum. Oydu. Üstündağ holdingin sahibi Yavuz Üstündağ'ın kızıydı. Vicdanımı susturmam fazlasıyla zorlaşırken boynuma yaslı anlı git gide ısınmaya başlamıştı.

"Hira."

Bedenini biraz uzaklaştırıp elimi alnına ve yanaklarına koydum. Resmen yanıyordu.

"Hira uyanman lazım!"

Kollarını iki yandan tutup hafifçe sarstım. Ama sadece mırıldanmaya başladı. Bedenimde yükselmeye başlayan korku ile kollarımı bedenine sarıp koşar adımlarla banyoya adımladım. Yüzünü ve boynunu ılık su ile yıkayıp yatağına götürdüm.

"Doğan."

Fısıldar gibi konuşuyordu.

"Buradayım."

"Üşüyorum."

Üzerine çekmeye çalıştığı yorganı kenara atıp koşar adımlarla mutfağına geçtim. Sirke bulmam gerekiyordu. Dolaptan bulduğum kaseye azıcık su ve bolca sirkeyi döküp herhangi bir bez bulmak için etrafı aramaya başladım.

Elimin ayağıma dolandığı yetmiyor gibi bir de en ufak bir parça bulamıyordum.

"Hay sikeyim!"

Üzerimdeki tişörtü çıkartıp hızla iki parçaya ayırdım. Ayaklarım beni ona götürdüğünden kaseyi baş ucuna bırakarak yatağın kenarına oturdum. Sirkenin kokusunu almış gibi yüzüne ekşitiyordu.

"İğrenç."

Pijamasının açık bıraktığı boynuna ve anlına tişörtümün parçalarını koyup belirli süreden sonra değiştiriyordum. Yirmi dakikadan fazla geçmişti ama vücudu hala sıcacıktı.

"Bunu yaptığımı görsen beni öldürürdün Hira."

Bedenini oturur pozisyona getirip sırtına sirkeli beyi koydum. Yüzünde anlaşılmayan bir tebessüm vardı.

"Baba, sen mi geldin?"

Halüsinasyon görmesi imkansızdı, bu kadar ateş buna sebep olmazdı. Sırtındaki bezi çıkartıp karnına koydum.

"Benim Hira."

Daha hızlı etki etsin diye sırtına ikinci parçayı koyacakken kollarını bedenime sıkı sıkı sardı.

"Bir gün geleceğini biliyordum baba."

Başını omzuma koyduğunda kalbim patlamak ister gibi atıyordu.

"Beni terk etmediğini, bir gün seni göreceğimi biliyordum."

Kafam fazlasıyla karışmıştı. Evet, Yavuz Üstündağ denen o şerefsizin kayıtlara geçmeyen bir kızı vardı. O da Hira'ydı. Düzenli olarak maddi destek sağlayıp, hesabına para yatıyordu da nasıl bir kere olsun görüşmemişlerdi?

Kollarını yavaşça çekip yatağına geri yatırdım, gözleri kapalı hala konuşuyordu.

"Sana anlatmam gereken çok şey var baba."

Son yirmi dakikadır yaptığım her şeyi bir daha yaptım. Yavaş yavaş düşüyordu ateşi. Ama hala ne olduğunu anlamayan tarafım dediklerinden anlayabilmek için onu dinliyordu.

"Hayatım çok değişti. Sanırım aşık oldum."

Boğazıma sert bir yumru otururken hareketimi sıfırladım.

"Sana en yakın zamanda Doğan'ı anlatacağım baba. İlk defa bir adama sarılırken sana sarılıyormuş gibi hissediyorum."

🖱🖱🖱

Az çok ne olduğunu artık anlatmaya başlıyorum.

Nasıldı bölüm, beğendiniz mi?

Oy ve yorumlarınızı, kitabın gidişatı hakkındaki düşüncelerinizi buraya bekliyorum.

Kocaman öpücükler, bir sonraki bölümde görüşmek üzere. Hoşça kalııııın 💕