@yazarzeeyzey
|
Oy ve yorumlarınızı bekliyorum canlarım 🌷🫶🏻 🖱️🖱️🖱️ Hira'dan... "Makbule teyze bu ne güzel kokular!" Yatağıma kadar gelen yemek kokuları adeta beni uykumdan uyandırdığından sol tarafıma doğru döndüm. Yatağımın başında leş gibi kokan bir kase ile korkuyla doğrulurken aynı kokunun bedenimden de yayılması adeta ödümü patlatıyordu. "Ulan gece beni lanetlediler mi? Tövbe Allah'ım. Valla billa bir daha yalan söylemicem!" Yataktan kalkıp aynamın karşısına geçtim. Görünürde hiçbir şey yoktu. "Makbule ablaaa, acaba evi silmek için kullanacağın sirkeli suyu yanlışlıkla başımdan aşağıya dökmüş olabilir misin?" Odadan çıkıp tıkırtılar gelen mutfağa doğru ilerlerken bir yandan da konuşmaya devam ediyordum. "Yemin ederim eğer çarpıldıysam hepsi o Doğan yüzünden. Hep çirkinsin çirkinsin dedim modellere taş çıkaracak çocuğa. Galiba Allah da belamı verdi." Pijamamı yukarı çekiştirirken duyduğum boğaz temizleme sesi ile olduğum yere adeta çakıldım. "Beni bu kadar beğendiğini bilmiyordum güzelim." Başım yavaş yavaş kalkarken üzerinde benim oversize tişörtlerimden olduğuna yemin bile edebileceğim üstüyle karşımda duran Doğan gülerek kollarını birbirine bağladı. "B-ben sadece. Aman! Çarpılmak istemiyorum, yakışıklısın oldu mu? Çok yakışıklısın." Adımları yavaş yavaş burnumun dibini bulurken iki eliyle beraber belimi kavradı. "Sende benim bu dünyada görüp görebileceğim en güzel kadınsın Hira. Çok güzelsin..." Bakışları dudaklarıma düştüğünden nefesim içeri kaçmış beni dımdızlak ortada bırakmıştı. "Y-yemek yanacak." Derin bir çekti. "Ocak boş." "Çamaşırlar, ya-yağmur yağıyor." "Hava güneşli..." Yüzüme gelen saçımı kulağımın arkasına sıkıştırıp devam etti. "Bu yüzden çok sıcak ya." Ben niye bu adamdan önce dudaklarına yapışmak istiyorum?! "Doğan." Tekrar bir çekti. "Hira." "Sirke kokuyorum. Gece bana uğradılar mı? Artık uğrak mıyım ben? Çarpıldım mı?" Tamda istediğim gibi ortalama turp sıktığımdan gülerek başını omzuma koydu. "Ateşin çıktı sadece, bende sana sirkeli su yaptım." Biraz arkaya doğru çekilirken hızla kendimi kapının önüne attım. "O zaman ben kahvaltımı edip hemen banyoya gireyim. Leş gibi baksana." "Ben hala senin sarhoş eden kokunu alıyorum." Bu da işe yaramadı! Sıçtık! "Aaa öyle miymiş? Tüh tüh vah vah. Hadi gel gidelim yemek yiyelim. Bak o kadar hazırlamışsın." Kolunu tutup kendimle beraber onu da adeta donatılmış masanın önüne çektim. "Ben çayları koyayım." Çaydanlığı alıp bardaklara boşalttığımda o da oturmuştu. "Ne yapacaksın bugün?" Omzumu silkip ağzıma bir Zeytin attım. "Son izin günüm, yarın çalışmaya devam edeceğim için güzel güzel dinleneceğim. Sen? Sandalyemi altından çekip kendi yanına sabitledi. "Dün gece çok önemli bir sorun oldu onu halledeceğim." Bakışlarım ilgiyle ona döndü. "Yapabileceğim bir şey var mı?" Yavaşça başını salladı. "Gelinim gelinim diye başımın etini yiyen annemle görüşsen sıkıntı çözülmüş olacak aslında." O da çayından bir yudum alırken dediğinin çok normal bir şey olduğunu düşünerek bakışlarını bana çevirdi. "Annemin gelinini görmesin izin verir misin?" 🖱🖱🖱 Doğan sen çok fenasın annecim ama karşındaki de Hira unutma bunu djdjjdjd Nasıldı bölüm, beğendiniz mi? Oy ve yorumlarınızı, kitabın gidişatı hakkındaki düşüncelerinizi buraya bekliyorum. Kocaman öpücükler, bir sonraki bölümde görüşmek üzere. Hoşça kalııııın 💕🥲
|
0% |