Yeni Üyelik
26.
Bölüm

26. Bölüm

@yazarzeeyzey

Yeni yayınladığım "Önce Aşk Sonra Aşk" kitabıma bekliyorum 🪷

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayııın 💕

🖱🖱️🖱️

Elimi ağzımdan zor zar çektim. Yüzündeki o masum bakış o kadar tatlıydı ki yanaklarını ısırasım gelmişti.

"Ama ben."

Bir anda kaşları çatıldı.

"Ama sen?"

Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım. Onu sevdiğim kadar onu delirtmeyi de seviyordum, elimde değildi.

"Ben evlenmek için hazır değilim Doğan, o sorumluluk bana uzak, en bir sene daha sevgili kalırız diyordum ben."

Tabi ki de babama dediği günden beridir teklif etmesini bekliyordum.

Çarpılmazsam iyiydi!

Ağzı açık öyle dururken doğruldu.

"Ben sandım ki..."

Bir kaç adım geriledim.

"Konuşmak istemiyorum Doğan."

Arkama dönüp seri adımlarla dışarı doğru adımlarken daha fazla kıyamayıp ona döndüm. Elleri iki yanında arkası dönük oturmuş öylece duruyordu.

Koşarak yanına adımlayıp kollarımı boynuna sardım.

"Tabi evlenirim deli! Seninle evlenmeyeceğim de kiminle evleneceğim?"

Bir anda doğrulurken bana doğru döndü.

"Ama sen?"

Pis pis sırıttım.

"Geçmişinin intikamını almam gerekiyordu."

Yüzü aniden değişirken kolumdan tutup beni iki adım ötemizde duran koltuğa yatırdı.

"Bu iki oldu, üçüncüsünde sen benim değil, ben senin nefesini keserim. Ve bu emin ol dünkü kadar yavaş olmaz."

Kaşlarım aylayla kalkarken kollarımı ensesinde birleştirdim.

"Bak sen..."

Gözleri dudaklarımdan saniye ayrılmazken hala boş olan parmağımı işaret ettim.

"Ama hani yüzüğüm? Parmağım bomboş duruyor."

Başını sallayıp kenarda bıraktığı yüzüğü parmağıma taktı.

Yüzüğü kendime çevirdim. Büyük bir taşın çevresine sıralanmış minik taşlarla çok zarif duruyordu.

"Şimdi müsade edersen babama haber vermem gerekiyor, sonuçta o vermezse biraz zor evlenirim seninle."

Gülerek kenara devrildiğinde yattığım yerden kalktım. Telefonum salonda durduğundan koşar adımlarla bahçeden çıktığımda evin içinden bize doğru gelen Dağhan ve babam ile istemsizce durdum.

"Baba?"

Önüne eğdiği başını hızla kaldırdı.

"Kızım."

Yanına gittiğim gibi kollarını sıkıca bedenime sararken kocaman gülümsedim.

"Artık evimize dönebilecek miyiz?"

Kollarını çözmeden konuştu.

"Evet kızım, artık evimize döneceğiz."

🖱🖱🖱

Babamın gelmesi üzerine Doğan istemsizce bana karşı biraz daha mesafeli dururken ben bakışları yüzüğümden alamıyordum.

"Uçak bir saate burada olacak, içim rahat etmedi bende gelmek istedim."

Doğan ellerini birleştirip hafifçe doğruldu.

"Aslında bende sizinle bir şey konuşmak istiyordum."

Babamın bakışları benden Doğan'a çıkarken konunun ikimizi kapsayacağını anlamak pek de zor değildi.

"Ben ilk size söylediğim gibi Hira ile evlenmek istiyorum ve o da istiyor."

Büyük bir sırıtışla elimi kaldırarak yüzüğümü işaret ettim.

"Ve artık eve de döndüğümüze göre ben Hira'yı istemek için size gelmek istiyorum."

Babamın bakışlarına garip bir hüzün yerleştiğinden yüzümdeki gülümseme sönmüştü.

"Yarın akşam gelirsiniz oğlum."

Doğan küçük bir tebessümle başını sallarken babamın karşısına geçip elini öptü.

Her ne kadar babama daha yeni kavuşmuş olsam da şu anın varlığı beni mutluluktan ağlatacaktı.

Bir ay öncesine kadar ezeli düşmanına oğlum diyen benim babamdı. Bir ay öncesine kadar öldürmek için gün saydığı kişiden kızını isteyip elini öpende benim sevgilimdi.

Varlığına dua ettiğim iki adam.

"Bir yemek yiyelim o zaman? Madem her şey usulüne göre olacak damat tarafı olarak sizi yemeğe götürmemiz gerekiyor."

Kenarda duran Dağhan büyük bir tebessümle konuşurken babam bana döndü.

"Hadi o zaman kızım, sen hazırlan damat tarafını daha yakından tanımak için davetlerine icabet edelim."

Hızla yerimden doğruldum.

"Hemen babacım."

Doğan'a göz kırparak yukarı koştugumda arkamdan hepsinin gülüşme sesleri geliyordu.

Odama, daha doğrusu odamıza çıkıp dolabımın önüne geçtim. Kısa bir düşünme faslının ardından mavi, hafif yandan bir modeli bulunan elbisemi alıp üzerime geçirdim.

 

Arkamı ilikleyemezken makyaj masasına geçip saçlarımı düzelttim.

"Güzelim?"

Doğan başını uzatıp içeriye girerken elimle sırtımı işaret ettim.

"Şunu kapatır mısın? Uzanamıyorum."

Başını sallayıp yanıma adımladı. Belimden yukarı çektiği fermuarı tek hareketle yukarı çekmesi gerekirken yavaş yavaş yükseltiyordu.

"Tekrardan ayrılık başlıyor desene."

"Beni istemeye geleceksin Doğan, bu mu ayrılık?"

Derin bir çekip fermuarı kapattı.

"Seni istedikten sonra evleneceğimiz süreye kadar uyanabilecek miyim seninle? Her kıyafetime bulaşacak mı kokun?"

Ellerini kollarımın iki yanından sarıp başını omzuma koydu.

"Bedenim dokunabilecek mi bedenine?"

Sessizce yutkundum. Evet burada fazlasıyla kısa bir süre geçirmiş olsak da birbirimizin her an varlığına alıştığımız en büyük gerçeklerimizdendi.

"Biraz daha mı kalsak biz burada?"

Oturduğum puftan ona doğru döndüm. Ellerim gömleğinin iki yakasındaydı.

"Kafamıza eser, kaçarız arada. Ya da."

Aklıma gelen şeyle ellerimi dudaklarına örttüm.

"Sessiz olacağına söz verip uslu bir çocuk olursan seni odama alabilirim."

Yüzüne yerleşen pis sırıtış ile dudaklarıma hızla yapışıp ellerini belime yerleşti.

Dudaklarımız aynı o geceki gibi birbirine doyumsuz şekilde öpüyordu.

Geri çekildiği gibi nefes nefese alnını alnıma yasladı.

"İşte benim kadınım be!"

Babamları daha fazla bekletmemek adına oturduğum yerden doğruldum.

"Sen giyin, ben aşağıya iniyorum."

Elindeki gömleği işaret etti.

"Tüh bende sen giydireceksin sanmıştım."

Ellerimi belime yerleştirdim.

"Sen ben üzerimi değiştirirken burada mıydın?"

Şok olmuş şekilde durdu.

"Sen beni mi bekledin?"

Ellerimi iki yana kaldırıp kapıyı açtım.

"Gelmiş olsaydın bekledim mi beklemedim mi görürdün hayatım, şansına küs."

Kapıyı kapattığımda içeriden kendine olan söylenmeleri duyuluyordu.

Ben akrep burcuydum ve ondan önce içimde duran her ne duygu varsa hepsi bir anda dışarı çıkıyordu.

Ve her bir duygum ondan taraf karşılık bulduğundan her anımız biraz önceki gibi geçiyordu.

Koridorda duran ayakkabılıktan topuklu zarif bir ayakkabı çıkarıp ayağıma geçirdim.

"Sanırım hala bekliyorsun beni?"

Doğan kol düğmelerini iliklerken odadan çıktı.

"Doğan senin doğum günün ne zaman?"

Beklemiyormuş gibi durdu.

"8 mayıs, neden ki?"

Omzumu silkip merdivenlere doğru adımlaya başladım.

"Hiç, öylesine."

Boğa burcuydu. Şimdi neden duygularımızın karşılık bulduğunu daha iyi anlıyordunuz değil mi?

Aşağıya inip bizi bekleyen Dağhan ve babam ile evden çıkıp arabaya bindik.

Burada kaldığımız şu üç gün boyunca sadece ev ve bahçe arasında geçen maceram şimdi bulunduğumuz yerin çevresi ile devam ediyordu.

Her ne kadar zorundalıklar yüzünden buraya gelmiş olsak da fazlasıyla sevdiğim bir yer olmuştu.

"Ben biliyorum buraları-"

Dağhan'ın sesini bölen telefon ile istemsizce durduk. Sahra diye bir kız arıyordu.

Hızla çağrıyı cevapladı.

"Alo?"

"Yarın müsait misin?"

Çöpçatan modum anında aktifleşirken Dağhan'ı dinlemeye devam ettim.

"E-evet."

"Bir adresini yollarsan bana eğer ablamın sana bitmeyen pişmanlığının yanında bir de pasta getirecekmişim. Ha birde ayak üstü seni dövdügüm için."

Bakışlarım hızla Doğan'a dönerken yüzünü kapatmış sırıtıyordu.

"T-tamam ben sana yollarım adresi, iyi günler."

Dağhan telefonu kapatıp sessize aldığında tekrardan Doğan'a döndüm.

"Bana neden hemen elti geliyor? Henüz o kadar kötü olmaya hazır değilim."

Sarılmak için atılsa da babamı hatırlayıp durdu. Cebinden telefonunu çıkarıp bir kaç şey yazdığında telefonuma bildirim gelmişti.

Sırıtışım yüzümden silinmezken telefonu açtım.

0532***; Senin yeterince kötü olmayan halini yerim.

0532***; Ayağınla dokunup dokunup duruyorsun baban var öpemiyorum da zaten kurban olayım rahat dur.

Ayağımı kenara çekip sırıtmaya devam ettim.

Siz: Ne kadar fesatsın ya öylece duruyor ayağım.

Siz: Hem bir şey diyeceğim

Siz: Sen benim sadece ayağına dokunmama bile dayanamıyorsan elimden çekeceğin var kocacım

Sonrası kısa bir öksürük kriziydi o kadar...

🖱🖱🖱

Siz Doğan'a mı kuduruk demiştiniz? Jdjdjdjd

Nasıldı bölüm, beğendiniz mi?

Sizce Sahra kim ve ogluşum Dağhan'ı nasıl dövdü?

Oy ve yorumlarınızı, kitabın gidişatı hakkındaki düşüncelerinizi buraya bekliyorum.

Kocaman öpücükler, bir sonraki bölümde görüşmek üzere. Hoşça kalııııın 💕🖱

 

Loading...
0%