Yeni Üyelik
keyboard_arrow_left keyboard_arrow_left14.
Bölüm
keyboard_arrow_right
@feridegerdelmann
Hastanenin koridorunda yürüyordum.
Bir odanın kapısı açıktı.
Durdum.
Utanarak koridordan, odanın içine baktım.
Yatakta yorgun ve yaşlanmış bir bayan yatıyordu.
Eşinin yüzüne bakmadan,
"Ben hiç yaşamadım, biliyor musun." dedi.

Bu cümleyi duyduktan sonra, tam orada donmuştum.
Dışım kımıldamıyordu.
Ama içim tir tir titriyordu.

Bir dokunuş ile kendime gelmiştim.
"İyi misiniz? İyi misiniz?" diye soruyordu bir hemşire.
Konuşamadım.
Cevap veremedim. Hemen kaçtım.

Arkama bakmadan da, nefes nefese koştum.
"İyi miyim?"
"İyi" ne demek?
Bir bayan "Yaşamadım." dedi.
"Nasıl yaşamadı?
Nasıl eşi yaşatmadı?" dedim kendime.

Evime yaklaşınca, acele acele kapımı açtım.
İlk işim, yüzümü yikamak oldu.
Sanki suyu, ilk defa tenimde hissediyordum.

Sanki bütün su damlaları yüzüme,
yavaş yavaş, sıra sıra dokunuyordu.
Demek ki; su ile daha önce hiç tanışmamıştım.
Demek ki; bu kadar derinden hiç hissetmemiştim.

Günler geçmişti. Değişiyordum.
Yavaş yavaş değişiyordum.
Duyduğum o cümle peşimi bırakmıyordu.
"Ben yaşamadım." cümlesini her yerde duyuyordum.

Yürürken, otururken, ekmeğimi yerken,
nefes alırken, "Yaşamadım" kelimesi ile,
her şeyi daha farklı yaşıyordum.

Gözlerim sanki kapalı idi.
Ve yeni açılmış gibi, ağaçların dallarında sallanan,
yaprakları bir başka görüyordum.
Hatta çimenin üstünde otururken, tek çimeni degil;
toprağı ve toprağın içinde,
toprağın üstünde olanları, derin derin hissediyordum.

Toprak artık tek toprak değildir;
Yaşam veren topraktır.

Ve yaşamı daha çok tatmak için,
adeta savaşmaya başlamıştım.
O boşvermişliğim de kaybolmuştu.
Kendimi artık koruyordum.
Bir başka gözle bakmaya başlamıştım her şeye.
Bir başka güçle koruyordum her şeyi.

"Bayan mı? "Bayanı mı?" soruyorsunuz?
Bir kaç ay sonra hastanede
"Ben hiç yaşamadım." diyen o bayanın,
hayatını kaybettiğini duydum.
Yaşamadan, hayata gözlerini kapatmış.
Yaşatmadan, gözlerini kapatmışlar.
modal aç
modal aç
modal aç