Vampir Günlüklerinden esinlenilmiştir. Sürükleyici ve gizemli bu kitap beklenmeyecek ters köşeler ile dolu. İyi okumalar 💕

“Ben sadece bir konsere gitmek istemiştim. Ama kader dediğin şey tam bir baş belası!” Hacer, Adana sıcağıyla, yanık tostuyla ve sinir bozucu çalar saatiyle baş etmeye çalışan sıradan bir öğretmendi. Ta ki BTS konserine gitmek için çıktığı yolda önce üzerine biri uçup düşene, sonra da kendini kaçırılmış bulana kadar! “Bu bizim ilk tanışmamız değil, vahşi prenses.” Tanımadığı, hatta tanımak bile istemeyeceği ukala ve fazlasıyla yakışıklı bir adam ona, “sana aylardır aşığım," diye bağırıyordu. Tokatlar atıldı, saçlar çekildi, kafalar ısırıldı… Ama Hacer’in başına gelenler sadece bununla sınırlı değildi. Aşk, kaos, bolca kahkaha ve adrenalinin hiç düşmediği bu hikâyede, Hacer’in ruh hastası bir adamdan kaçma mücadelesine hazır olun!

Siz hiç bir vampire aşık oldunuz mu? Olmadınız çünkü öyle bişey yok:)

Bir vampir olan min joon un tamamen aşk insanina dönüşüp olaylar yaşamasıni anlatan bir vampir kitap türüdür

Motor severler

herkes tarafından nefret edilen kız ormanda kaybolur ve bir şato ile karşılaşır şatoda vampir kabilesine aitdir kabilenin başkanı bu kıza aşık olur ve bu kıza vampirmi değilmi diyerek bı test yapılır kızın ise peri kabilesina ait olduğu oratay çıkar ancak vampir kabilesinin başkanı kıza aşık olduğu için bunu herkesten saklar ve bir gün ortaya çıkar

Argo küfür içermez (ilk kitabım bazı hatalarım olabilir kusura bakmayın)

Mafya geçmiş Aşk ve Seyahat...

"Karanlık, sadece onlara ev sahipliği yapar;biz avcılar,bu karanlıkta adalet ararız."

Kim bile bilirdi ki ormana gittiğim gün neler yaşayacağı mı?

Vampirler tarafından ailesi ölen Lidya içindeki intikam ateşi yanıp tutuşur. İntikam için gittiği Vampir Akademisi nin sırlarını ve efsanelerini çözmeye yaklaştıkça uzaklaşıyordu . Herşey yolunda Giderken vampirler hakkında daha cok bilgi almaya yaklaşmışken bir anda aşk ve intikam arasında kalır.

Kimimiz insanların düşüncelerini okadar merak ederiz`ki hür dikkatimizi o insana odaklarız bir an gözümüzün önüne "yüzü çok gülüyor Allah bilir o gülüşün arkasında hangi acı dolu perde var" deriz, yada keşke ben x yerinde olsaydım gece gündüz geziyor uyuyor herşeyi yapıyor ama ben yapamıyorum! İşte o insanın da belki size karşı aynı düşünceleri olamazmı. Bilmiyoruz ki nekadar yüz hatlarımız vücut hatlarımız bir birimize benzese bile insan oldumuğumuzu ve eksiksiz herşeyimizin aynı olmasını düşünmüyoruz! Evet sadece kaderimiz yada hayatımız farklı olabilir ama unutmayın hepimiz aynıyız hepimizin bir derdi var! Hepimiz ayrı kaderlere mahkumuz... En mutlumuzun acısı gülüşüyle belli.,

Bir vampirle evlendim normal bir insan zannederek

Kimimiz insanların düşüncelerini okadar merak ederiz`ki hür dikkatimizi o insana odaklarız bir an gözümüzün önüne "yüzü çok gülüyor Allah bilir o gülüşün arkasında hangi acı dolu perde var" deriz, yada keşke ben x yerinde olsaydım gece gündüz geziyor uyuyor herşeyi yapıyor ama ben yapamıyorum! İşte o insanın da belki size karşı aynı düşünceleri olamazmı. Bilmiyoruz ki nekadar yüz hatlarımız vücut hatlarımız bir birimize benzese bile insan oldumuğumuzu ve eksiksiz herşeyimizin aynı olmasını düşünmüyoruz! Evet sadece kaderimiz yada hayatımız farklı olabilir ama unutmayın hepimiz aynıyız hepimizin bir derdi var! Hepimiz ayrı kaderlere mahkumuz... En mutlumuzun acısı gülüşüyle belli.,

Bazı isimler kaderi çağırır. Bazı kanlar ise, dünyayı yakar. Ayça İda Göksu, sıradan bir genç kız olduğunu sanırken karanlık bir dünyanın tam ortasında uyanır. Adı bile kehanetlerde fısıldanan, kadim bir mühürün taşıyıcısıdır. Onun kanı, vampirler için ya ölüm ya da sonsuzluk demektir. Ve gece, onu avlamaya hazır. Mirhan Alpagan, vampirlerin en eski soyundan gelen Ateş Prensi… Bir zamanlar yalnızca karanlığın hizmetkârı olan Mirhan, şimdi Ayça’nın kanında kendi kurtuluşunu arıyor. Alara Boranlı, fırtına kadar yıkıcı ve güzelliğiyle tehlike saçan kızıl vampir büyücüsü… Onun tek arzusu, Ayça’nın gücünü ele geçirip gölgeler dünyasını diz çöktürmek. Bir kızın kanında mühürlenen kehanet Bir prensin geçmişten gelen intikamı Ve bir büyücünün gölgeleri saran tutkusu Gökyüzü kırmızıya döndüğünde, Kim kaderine boyun eğecek? Kim dünyayı kanla mühürleyecek? “Kızıl Gölgeler” Kehanet başlıyor. Kaçacak yer kalmadı.

Konusu: London `da yaşayan lsabel hayatında çok başarılı bir kızdır. Tek isteği iyi bir avukat olmaktır. Ayrıca vampirler onun fobisidir. Bir gün arkadaşı onu bir partiye çağırır. Isabel partiden eve dönerken hiç iyi şeyler olmaz. Bakalım lsabel`in başına neler gelecek? Görüşüm:Merhaba, bu benim ilk kitabım ve çok heyecanlıyım. Ve fazla okunacağını sanmıyorum :) Kitabımı eleştirebilirsiniz yada önerileriniz varsa yazabilirsiniz herkese saygı duyarım.Kitap ilk başlarda sıkıcı gelebilir ama ileriki sayfalarda heyecan verici olur.Kitabı aralıklarla yazmaya çalışacağım yani daha yazma aşmasındayım. Yavaş yavaş okursunuz artık :) Şimdiden okuyan herkese iyi yorumlar yapana teşekkür ediyorum. Hoşçakalın! Not: Kitap vampir kitabıdır. İçinde olumsuz ögeler içerir. Lütfen bunun bilincinde okuyun. Kitaptaki bazı mekanlar, kişiler ve sözler kurgusaldır.

O bir vampirdi ve bu olağan dışı olsa da ona güveniyordum.

Lavinia üniversite öğrencisidir Bir gün ders çalışmak için bir kütüphaneye gider Raflardaki kitapları incelerken bir kitap çarpar gözüne Kitabı inceler ve kitabın içini açar Lavinia o gün hayatının hatasını yapmış olur...

Benim rengim kırmızı, Kimsenin dokunamadığı dikenli bir gül gibi. Benim rengim kırmızı, Tıpkı kehanetlerin rengi gibi. Benim rengim yanlışların, ve yalanların rengi. Benim rengim kırmızı, Tıpkı onlar gibi...

Almira, kendi soyunun karanlık sırlarını keşfetmek için tehlikeli bir yolculuğa çıkar. Hem sevdiği adamı kurtarmak hem de geçmişinin gölgelerinde saklı gerçekleri bulmak zorundadır. Ancak her cevap, yeni bir tehdit getirir. "Gece tüm sırlarını saklar, ama Almira’nın kaderi onları açığa çıkarmak..." Karanlık, aşk ve tehlikelerle dolu bu büyüleyici hikâyeye hazır mısınız?

Güç, sadakat, kan ve sırlarla örülü bu hikayede... Kael mi kazanacak, yoksa Mira mı karanlığı delip geçen tek ışık olacak? Yoksa ikisi de birbirinin sonu mu? Sınırların ötesinde bir aşk romanı. Karakterlerin ötesinde bir savaş. Ve hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığı bir hikâye. “İtaat et ya da yok ol.” Bu hikâyede üçüncü bir seçenek yok.

Kitabımı okur musunuz?????

Eğer aşk kitabı arıyorsan bu kitabı kaçırma

Kanın Değerli Olduğu Gibi,Sen De Değerlisin... Sen Benimsin...

"Bunu yapmamalıyız." dedi dudaklarıma doğru fısıldayarak. Konuştuğunda dudakları dudaklarıma sürtünüyordu. "Sikeyim," dedi ve dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Elleriyle belimi sıkıca kavrayıp beni kendisine çekti. Ben ve o. Bu imkansızdı. Babamın yaptığı hayatıyı bende yapıyordum. Biz diye bir şey olamazdı. Babamın ve annemin laneti üzerimdeyken bunu yapamazdık. Ellerimi göğsüne koyup ittirdim. "Sonum olacaksın kadın."