Işık karanlıkta yönümüzü bulmamıza yardımcı olur. Peki Işık`ın ta` kendisi karanlıkta doğru yolu bulabilecek mi? Işık kaldığı yurda ateş açılması ile yeni bir başlangıç yapar. Sizce Işık doğru yolu bulabilecek mi? Sizlere yeni genç kurgu kitabım ile geldim. Keyifli okumalar dilerim...

Gizemin, tutkunun ve kaybın gölgesinde şekillenen bir hikaye... "Sarmaşık ve Küller", geçmişin sırlarının, ruhun derinliklerine işleyen duygularla harmanlandığı, sarmal bir yolculuğu anlatıyor. Azize, hayatının dönüm noktasında, düğün gününde bile içindeki huzursuzluğu bir türlü atamıyor. Bir yanda eski sevgilisi Feda’nın silueti, diğer yanda hayatını paylaşmaya karar verdiği Emir’in güven verici varlığı… Ancak Azize’nin kalbi, karanlık geçmişiyle barışmadan yeni bir geleceğe adım atmakta zorlanıyor. "Sarmaşık ve Küller", kaybolan bir aşkın izlerinin peşinden sürüklerken, Azize’yi, geçmişin kirli sırlarıyla yüzleştiriyor. Geleceği inşa etmek için geçmişi geride bırakmak ne kadar kolay olabilir? Feda’nın yeniden hayatlarına girmesiyle, Azize’nin kaybolan yılları geri gelmeyecek ama bir umutla, bir şansla, ruhunun yeniden doğma ihtimali... Küller arasında yeniden yeşermeye çalışan bir sarmaşık gibi, Azize de içindeki duygusal labirentte yol alıyor. Ama bu yolculuk, onu yalnızca kendisiyle değil, karşısındaki en büyük düşmanla, "gerçek"le de yüzleştirecek. Bir yanda eski bir sevda, diğer yanda yeni bir başlangıç; her şeyin ve herkesin bir bedeli olduğu bir dünyada, kaybolan yılların ardında kalan izlerle nasıl barışılır? "Sarmaşık ve Küller", aşkın ve kaybın, sırrın ve kabullerin bir arada var olduğu, hüzünle dokunmuş bir öykü. Gizem, her sayfada daha da derinleşirken, Azize’nin içsel yolculuğu, sizi de karanlıkta bir adım daha ileriye götürecek. Geçmişin sarmaşıkları, geleceğin küllerine sarılırken, ne kadarını bırakıp ne kadarını alabileceğiz? Bu gizemli yolculukta, bir kadının ruhunun kabullenmesi gereken tüm maskeleri ve hayaletleriyle yüzleşmeye hazır mısınız?

"Sessizce gitti, kimse fark etmedi. Belki de en büyük özgürlük, kimsenin yokluğunu hissetmediği biri olmaktı" İdil Yıldız 19 yaşındadır ve tıp okuyordur. İdil evde şiddet gören, bu zamana kadar okul dışında hiçbir yere gitmeyen bir kızdır. İdil bu aileden nasıl kurtulacağını düşünürken üniversitesinin İzmir`de olduğunu görür ve kendini İzmirin sokaklarında bulur. Arın Akça 21 yaşında babasından kalan servetin ve örgütün tek varisidir . Abisi Alp, bu mal varlığı istememiş ve soyadını dahi değiştirerek ailesi ile olan bağını kesmiştir.Akça ailesi yer altı dünyasının en varlıklı ailesidir. İnsan sevgiyle büyür; fakat acı ile olgunlaşır...

Nelisin hayatındaki gizemler.

Ben Eylül KARA Karahan Holding in davetinde Altan Karamanlı tüm mirasını bana bırakacağını açıklarken ben hedefime ulaşan servet avcısı rolünü üstleniyordum Bu zamana kadar dökülen cam kırıklarımin üstüne basarak sahneye ciktim Evet dedim ben Eylül KARA Tüm servetinizi ellerinizden çekerek alacağım Ben Bahar KARA Şuanda kariyerimin zirvesinde herkesin yerinde olmak istediği biri olsam da hayata yenik başlayanlardanım ben Tek başına yürümek zorunda olanlardan Tüm kampüsü, tüm heyecanlı mezunları izlerken geçmişimin karanlığı, soğukluğu ve yalnızlığına bir kere daha gülümsüyorum ve şimdi geçmişimi de geleceğimi de boş verirken gecenin ve anın tadını çıkarmak istiyorum