HAKKINDA
21🎈
Betülay Belen🖋️
Benm için bu adımı atmak oldukça zor ve heyecan verici oldu.Dilerim ki yazılarımla kalbinize dokunabilirim ve bir şeyler kötü giderken hikayelerimi okumaya başladığınızda hayatınızı biraz olsun güzelleştirebilirim. Aranıza hoşbuldum.💖
İyikilerle dolu bir yolculuk olması dileğiyle…
Merhabaa!✨🤍✨
YAZDIĞI KİTAPLAR
devam ediyor 6a önce güncellendi Noktalı Virgül
@betulaybln
Okuma
1.93k
Oy
1.3k
Takip
42
Yorum
157
Bölüm
22
Noktalı virgüldü onlar. Tek onlar değil, hepimiz. Zihniyle savaşanlar, kendine düşman olanlar, ağlayanlar, korkanlar, hayatından vazgeçenler, ruhuna yabancılaşanlar... Biliyorum, en yakından tanıyorsunuz hepsini. İşte bu yüzden noktalı virgülüz biz. Hikayesi devam edenlerdeniz. Bütün hücrelerimiz `VAZGEÇ` derken `YAŞA` diyen tek bir parçaya tutunanlardanız. Düşmekten kanlar içinde kalmış dizlerimizi bir yara bandıyla kapar yine koşmaya devam ederiz. Ruhumuz bedenimize tutsakken Özgürlüğü düşleyenlerdeniz. O halde siz de tekrarlayın ` Hikayem bitmedi, devam ediyor.` Çünkü bu hepimizin hikayesi... " -Peki sence... Sen tam olarak kimsin Özgür? - Ben Özgür Akal. Bipolarım... "
devam ediyor 2h önce güncellendi Kuzeyden Güneye
@betulaybln
Okuma
27
Oy
11
Takip
7
Yorum
2
Bölüm
2
Karadeniz’in hırçın dalgaları, on dokuz yaşındaki Marin için bir sığınak değildi artık, acımasız bir hapishaneydi.Karnında sır gibi sakladığı bir mucize, sırtında ise güvendiği adamın ihanetinin sapladığı hançeri vardı. ‘Elâlem ne der’ utancıyla suçlandığı, babasının çaresiz gözyaşları ve annesinin öfkesiyle dolu bir evde kapana kısılmıştı. Marin’in tek kurtuluşu, o sonu belli olmayan İstanbul uçağıydı. Belki de Karadeniz’in bu hırçın denizinden daha karanlık bir belirsizlikdi bu.Marin, Karadeniz’in inadından kaçarken; yüzlerce kilometre ötede, Mardin’in kadim topraklarında, Alaz da kendi kanlı kaderinden ve aşiretinin ateşinden kaçıyordu.Biri ATEŞ, diğeri SU.Biri GÜNEY, diğeri KUZEY.İstanbul, bu iki yaralı ruhu bir araya getirdiğinde, Marin’in hırçın dalgaları Alaz’ın ateşini söndürebilecek miydi?Yoksa Alaz’ın ateşi, Karadeniz’in inadını ilk defa küle mi çevirecekti?“Kader, bu ülkenin iki ucundan alıp bir araya getirmişti bizi.Ben Karadeniz’in hırçın, dalgası dinmeyen deniziydim;o ise ,Mardin’in taş duvarlarıydı.Benim dalgalarım onun duvarlarında kırılacaktı;onun duvarlarıysa, bu fırtınalı denizime inat, dimdik duracaktı.‘Döneceğim Karadeniz. Beni boğduğun denizinde tekrardan dirileceğim. Ha bu da sana Laz kizi sözü olsun!’
Loading...