Kitap Tür Kategorileri

Ben Nefexis de megistus malevriara, gözlerimi ishaver ve liok un ikinci kızları olarak açtım. Ablam Halein ve küçük kardeşim Everia ile yaşıyordum ta ki ailem beni güçsüz olarak nitelendirip saraydan atana dek. Kendi diyarimdan sürgün edildikten sonra kendime uygun yeni bir yuva arayışına girdim ve dünyanın benim için en iyi yer olabileceğine karar verdim, yaklaşık bin yıl önce buraya ayak bastım ve kendime yeni bir düzen kurdum, uzun uzun yıllar sonra oshian (nefexisin yurdu) dan bir elçi geri dönemem için bana haber verdi ancak onu dinlemek yerine burada kaldım, sonuçta ne olumluler ne de bizler kovulduğumuz yere geri donemeyiz, ölümlülerin tabiri ile bu gurur sanırım...

"Bazılarımız ait olmaya zaman bulamadık çünkü güçlü olmakla çok meşguldük. İncinmişler en güçlü olanlardır. Sen de en güçlülerden birisin. Dünyanda aradığını bulmak için hala umudun var mı? Ancak umut yaşamayanlar için bir kötülüktür. Eğer çoktan kaybetmişsen zaten ölmüşsün demektir. Yok olma isteğiyle kalbin taştığı zaman bana gel." Herksin hakettiği ikinci şansa...

Andoalen Diyarı: Gece Kraliçesi Kraliçe Irene`nin gizemli kayboluşundan elli yıl geçti ve Andoalen Diyarı hâlâ bu kaybın gölgesinde yaşıyor. Fakat eski kehanetler yeniden gün yüzüne çıkmaya başladı: Gece Kraliçesi uyanacak ve diyarı sonsuz karanlıktan kurtaracak mı, yoksa daha büyük bir felakete mi sürükleyecek? Alisa, annesi Irene`nin mirasını ve gücünü geri kazanmak için tehlikeli bir yolculuğa çıkmak zorunda. Ancak bu yolculukta onu bekleyen tehlikeler ve zorlu seçimler var. Mührü mü yoksa kraliçeyi mi seçecek? Kendi kaderini mi, yoksa sevdiği adamınkini mi tercih edecek? Alisa, diyarı yeniden şekillendirecek kararı verebilecek mi? Kehanet gerçekleşecek mi? Gece Kraliçesi gerçekten kim? Ve bu dönüş, Andoalen’i karanlıktan kurtaracak mı, yoksa daha derin bir kaosa mı sürükleyecek? Alisa’nın seçimleri sadece diyarın değil, kendi kalbinin de geleceğini belirleyecek.

Liva, hayatını tüm üniversite öğrencileri gibi geçirirdi, Tıp fakültesinde okurdu ve deli gibi çalışırdı. Fakat bir gün kalktığında hiç tahmin etmediği bir olayla karşı karşıya kalmıştı…

Tanrı`nın verdiği ceza hiç bu kadar acımasız olmamıştı ya da kurulan bir oyuna göz mü yummuştu? Şeytan bir tanrının yarattığı birine aşık olduysa ne olabilirdi ki? Aşk... Gerçek aşk hiç bu kadar acıtmamıştı... "Seni sevmek bir suçsa o günahı tekrar işlerim."

İki sıradan arkadaşın zamanı kurtarma hikayesidir

1480 Yıllarında başayıp üç asır boyunca cadıların kanını yere sermeye and içmiş cadı avcıları nesilden nesile aktarılan salt nefret ile tanınmıştır ve ailesinin atalarının intikamını almak için ikinci bir bedende hayat bulan genç Katherine` i bu yolda neleri tadacak ? Günün sonunda aşk mı kazanacak nefret mi ?

Instagram: azimet340 Garanti veriyorum. Hikayeyi bitirdiğinizde ben bu hikayeyi neden daha önce görmedim diyeceksiniz!! Kan Borcu isimli ilk Fantastik ve mafya hikayesidir. Hikâyenin bütün hakları şahsıma aittir. En ufak taklit veya kopyalamada gereken yapılacaktır. Ateş Yıldırım. Ela Dinçer. Kırmızı bir göz geleceğe açılan bir pencere olabilirmi? Kırmızı bir göz olacakları ve ölecekleri görebilir mi? Bulunamayan bir kan Ateş`in geleceğini değiştirebilir mi? +18 şiddet içeren sahne ve konuşmalar geçecektir. Bunu bilerek okuyunuz. "Kan grubu ne biliyormusunuz ?" Dediğinde iki adam baktı sadece. AB Rh negatif dedi dede sıkıntıyla. Hemşirenin bakışları değişti. Bin kişinin sadece yedisinde olan bir kana sahip olmak nasıl bir kaderdi. Şansı varsa kan bankasında vardı. Yoksa ne olacaktı, yada yetmezse. ***** "Bana artık kan borcu var Ateş Yıldırım`ın. Zamanı geldiğinde isteyeceğim." Yaman Bey sayıklar gibi konuştu. Kan borcu.! Kan borcu.!

Ölüyordum. Ölüm ağzımdaki sıcak kan değildi. Ölüm soğuktu. Sizi buz parçasının içine alıp her bir zerrenizi donduruyordu. Üşüyordum. Kimse yardım etmiyordu. Çığlık atıyordum ama sadece o duyuyordu. O benim sessiz çığlıklarımı duyuyordu. “Neden ben?” derken ağzıma dolan tuzlu su kan tadıyla karıştı. Midem bulanıyordu. “Neden beni sevmedin?” . . . Bu kitabı Wattpad üzerinden yazıyordum ancak uygulamanın getirdiği erişim engeli yüzünden kitabım, hayallerimle beraber içinde kaldı. Bir şansı hak ettiğini düşünüyorum, iyi bir kitap okuyabilmeniz için elimden geleni yapacağım. 🤍

Elif ve Zeynep`in ailesini kaybetmeleri, aileleri öldüten sonra psikoplağ`a gitmeleri. Ama, psikoploglarının başka bir şehre taşınmaları sonucunda oluşan maceralar

Zühre ve arkadaşları bir araba kazasına uğrarlar, bir araba onlara çarpmıştır. Gözlerini açtıklarında ise kendilerini bambaşka bir yerde bulurlar, işleyişi kas gücü değil de sihirle olan bir yer.. Bir şans verirseniz çook sevinirim

Bir felsefeye göre insanlar iyi ve kötü olarak ikiye ayrılır. Fakat ya ikisinde değilsem?

Bir felsefeye göre insanlar iyi ve kötü olarak ikiye ayrılır. Fakat ya ikisinde değilsem?

❄️🔥Buz varisi ile Ateş varisinin imkansız aşkı...❤️‍🔥 Artık iliklerime kadar üşüdüğümü hissediyordum. Bir buz kadar soğuk olan bir kız üşüyebilir miydi? Bilincim yavaş yavaş giderken canımın bir parçası dediğim adam vardı karşımda. Elini oluk oluk kan akan göğsüme bastırıyordu. İlk defa gözlerinin dolduğu ve bakışları daha önce onda görmediğim bir duygunun esiriydi. Çaresizliğin. "Güzelim sakın kapama gözlerini. Bana bak." Onun güzel gözlerine bakmayı çok seviyordum ama şuan bunu yapacak gücü kendimde bulamıyordum. "Aaron." Dedim cılız çıkan sesimle. "Söyle canımın içi yeter ki kapama gözlerini." Tebessüm etmeye çalıştım. Ama anında ağzıma gelen kanı tükürdüm. "Aaron, hâlâ beni seviyor musun?" "Seni her şeyden, herkesten çok seviyorum herşeyim." Bu bile beni gülümsetmeye yetmişti. "Seni seviyorum Aaron." Gözlerim kapandı kapanacaktı. Sanırım fazla zamanım kalmamıştı. "Asterya hayır! Kapama gözlerini! Bana bak! Lütfen bana bak!" Dedi sonra gözünden bir damla yaş düştü. "Benim yüzümden oldu." Dedi derin bir kederle. Onun yüzünden olmadığını söyleyecekken artık gözlerimi açık tutamadım ve sonsuzluğa kapadım. Son duyduğum şey Aaron acıyla haykırışıydı.

"TRADOLYA`DASINIZ KUYRUĞUNUZU SAKLAYIN!" Öyle bir okyanus ülkesi düşünün ki kraliçe dışında kimse kuyruğunu ortaya dahi çıkaramasın. Bununla da kalmasın buna cesaret eden herkesin kuyruğu canlı canlı kesilerek ölüme terk edilsin. İşte bu ülkenin adı Tradolya`ydı. Burada kraliçenin üstüne kimse söz söyleyemezdi. Ne krallar ne prensler ne de prensesler... Tüm ülke asiller dahil olmak üzere kraliçenin emrine amadeydi. Ta ki Kraliçe Kia`nın kararları giderek doğruluktan uzaklaşınıp Yasaklı Bölge`ye geçiş tüneli olan Gizli kaya tünelini tamamıyla kapattırmak isteyinceye dek... Bu kararla artık ülke büyül bir değişimin eşiğindeydi. Tradolya`da dönüşü olmayan şeyler olurken hiç beklenmeyecek şeyler tahtın varisleri olan prenseslerden gelecekti. Bunlar olurken yasaklı bölgede yaşayan pirana adamlar (Dabadorlar) ve deniz akreplerini (Pillienlar) ise neler olacaktı? Yok mu olacaklardı yoksa buna karşı mı duracaklardı? işte her şey burada başlayacak ve yine burada bitecekti...

İki krallığın tek vârisleri olan Prenses Lyla SNOWFLAKE ve Prens Drago SPARK zoraki bir evliliğe tabî tutulurlar. İki vâris de bu olaya bir anlam veremezken arkadaşları ile birlikte yaşadıkları olaylar ile zoraki evliliklerinin altındaki sırlar birer birer açığa çıkar. Fakat işin içine çoktan âşk girmiştir...

Beyzanur ve Berkcan aynı mahallenin iki en iyi çocukluk arkadaşı olmak için verdikleri yılların ardından çok samimi olmuşlardı.Ama kısa bir zaman sonra beyzanur`un kapısını çalan büyğk bşr avı yüzünden ayrılmak zorundaydılar Yıllar sonra Beyzanur ve Berkcan`ın yolları yeniden kesişmişti.Fakat bu keşisme yeniden mutlu arkadaşlar olarak hayata devam etmek için değilde daha çok,Kaderşn onlar için yazdığı korkunç felaketi yaşamak ve bunu çözüme ulaştırmak için gibiydi.(Yada tam olarak öyleydi) Korkunç bir doğal afet,getirdiğini felaket sonuçlar ve hayatta kalma mücadelesi.Tüm bunların arasında kalmış ve bu savaşı kazanmak için verdikleri iki arkadaşın öyküsü...

Gölge serisinin ek kitabı. Lordların geçtiği tarihi anlatır. Başlarında geçenleri, ihaneti, lanetin çıkış anını ve haleflerin seçimini...

Uzun bir zaman önce yaşayan ve kılıçları bir uzuvmuşçasına kullanan bir klan varmış. Kendilerine Kılıç İblisi derlermiş.........

Uyarı: bu kitapta olumsuz öğeler olabilir. Rahatsız olanlar lütfen okumasın. Şimdiden teşekkürler <3 "Cehenneme gitmek için illa ölmek gerekmez..Hayatın gerçekleri zaten cehennemdir bizim için.." Ailesi tarafından küçük yaşta terk edilmiş, kocası tarafından aldatılan ve hayattan nefret eden bir doktor..Bir gün sarhoşken bir dilek diler..Dilediği dilek her şeyi değiştirir..