Nouseland Akademisi/ Ejderin Kehaneti 1
Sayfalar sayfaları takip eder, hayaller hayatları. Bir taşıyıcı gelir, bir taşıyıcı gider ama ruh hayvanı yeni sahibini ancak kendisi seçer.
18. Yaşına gelen Drake doğum gününde ejderha şeklinde bir bileklik alır ve bilekliği takınca ruh hayvanı yani nouserı ile tanışır. Fakat fazla anlayamadan akademi adlı bir yere gitmesi gerektiğini öğrenir. Ve Drake akademiye başlar. Orada gökyüzü ve tanrılar bir kehanet bahsederler ve Drake zorlu görevler verirler. Akademide neler olacak? Tasıyıcılar ruh hayvanlarına kavusabilecekler mi? Peki ya kehanet gerceklesebilecek mi?
Harry poter, mucize uğur böceği ve kara kedi, winx gibi filmleri seviyorsanız bu kitabı sevebilirsiniz. Çünkü bir nevi hepsinin harmanlanıp üzerine eklenmiş hali.
|
Ruh Yansırsa Yüz Bulanıklaşır
Léane, her ırkın kendi krallığının olduğu ama hemen hemen çoğu ırkın tek bir krala bağlılık yemini ettiği bir ülkede yaşıyor, ülkesinin kralı ise diğer krallardan farklı olarak en yaşlısı doğmadan bile önce hüküm sürüyordu.
Cadılar, şifacılar, biniciler, yaratıklar, şövalyeler, kahinler daha nice bir çok ırkın yaşadığı bu dünyada Léane bu kralın gizemini çözmek, hakkı olanı almak istiyor ve bunun için önüne gelen tüm fırsatları kullanarak kendini başkente davet ettiriyor.
Peki ya başkente geldiğinde ülkesinin prensesinde farklılık sezer ve kral hakkında daha kolay bilgi alabilmek için prensesin bedenine gireceği bir plan yaparsa neler olur?
"Kendinden ve benden başka kimseye güvenmemen gerektiğini ne zaman anlayacaksın?" diye sordu üstüme yürüyerek. Gözleri kendi ellerim ile yarattığım hayal kırıklığıyla doluydu ama bu bana geri adım attırmadı. "Aileler bile aileden olana ihanet eder. Biz seninle aileden de öteyiz. Benden başka hiçbir şeye ihtiyacın olmadığını göremiyor musun?"
|
Gecenin Dileği
Bir çok krallığı olan bir kıtada Sappen kralının bir hayali vardı.
`Tüm kıtayı birleştirmek`
Bunun için birçok savaş çıkardı. Neredeyse tüm kıtayı fethetti bir bölge hariç orada kara ağaçlar bulunması yüzünden Penumbra* ormanı dendi. Bu ormanı alamamasının sebebi orada yaşayan bir kabile toplulukları olması. O kadar çok kendilerini soyutlamışlardıki varlıkları bu savaşlar ile tanınmıştı.
Onlara unutulmuşlar anlamında Oblivion dendi.
Onlara her fetih için savaş açıldığında krallık üzerine birçok felaket geldi. En sonunda halkın ve soyluların zoru ile kral o topraklardan vazgeçti.
İnsanlar böylelikle çocuklarına onların hikayelerini anlattı. Bu anlatılan hikayeler büyüdükçe büyüdü.
Bu hikayeler içerinde tek doğru olan Oblivionların ruhlar tarafından kutsandığıydı.
|
0% |