Yüzyıllar önce az nüfuslu bir köyde dünyaya gelen Ares, genç yaşta ailesini kaybeder ve eğitilip asker olur. En genç ve güçlü savaşçı olarak nam salarken esir olarak verilmesiyle bütün hayatı değişir...

Başına gelenlerin rüya olmasını umdu. Gerçekler ortadayken inkar etti durdu. Kapının iç gıdıklayan sesiyle başlamıştı merakı. Dolunayın ışığıyla devam etmişti hülyası. ... "Yanıltıcı bir dünya ve kaybolmuş bir rüya. Can mı değerli canan mı? En çok kaybetmek mi yoksa suçluluk mu kavurur kalpleri?" Bu gibi bir çok sorunun cevabını merak edenler zamanın içinde mistik bir yolculuğa hazır olun.

"Benden kukla gibi hareket etmemi beklediler. Ellerimi bağladılar, irademi yıktılar, ruhumu karanlık bir dehlizin derinliklerine gömdüler. Ancak kalbimi unuttular. Sadece bir atış ile kurdukları dünyalar yıkıldı, yalanlar gün yüzüne çıktı ve... Böylece ihtilal vuslat ile dirildi." -Arsen- ... "Hiç oldum, benliğim kara bir delikte kayboldu. Mahkum oldum, etrafım esaretin zincirleri ile kuşandı. Sevgili oldum, kalbime aşkın saflığı dokundu. Hain oldum, pişmanlık duymadan da vicdanım kararlarımı sarstı. Ancak... Rollerim değişse de sadakatimin ışığıyla aydınlattığım yoldan şaşmadım." -Heline-