Gece gökyüzü olması gerektiğinden daha berrak görünüyordu. Herkes alanda toplanmış ayin için hazırdı. Parlayan yıldızların arasında üç ay belirginleşerek birbirine doğru yaklaşmaya başladı. Elfler kendi dillerinde bir şarkı mırıldanmaya başladılar. Sesleri büyüleyici bir tonda birleşerek havada süzülüyordu. Lady Shava ayine önderlik ederek diğer konsey üyeleriyle birlikte alanın ortasındaki yıldıza doğru yürümeye başladı. Şarkı söyleyen elflerin sesi onlar yıldıza yaklaştıkça daha da yükseliyordu. Lady Shava yıldızın önüne geldiğinde durdu ve başını gökyüzüne çevirdi. Üç ay üçgen konumuna gelmişti. Lady Shava’nın dilinden bir takım sözler dökülmeye başladı. Ellerini glorya elmasına doğru uzattı. Elması eline alarak havaya doğru kaldırdı.

“Nesatimus elenorya, nesati el glorya, nedemus nasrin viktorya”

Konsey üyeleri başlarını eğerek öylece beklemeye başladı. Lady Shavanın ağzından son kelimeler de dökülüverdi.

“El Nasr bi tedeni la glorya”

Bir anda gök gürlemesi gibi bir ses duyuldu. Glorya elmasının içinden bir şimşek geçerek yerden gökyüzüne kadar onu aydınlattı. Lady Shava elması sütunda duran kılıcın tam ortasına yerleştirdi. Elmasın kenarları parlayarak söndü. Kılıçla bir bütün haline gelmişlerdi. Lady Shava kılıçı yerinden çıkarak iki eliyle yatay bir şekilde tuttu. Başını öne eğip Getsun’u ona gelmesi için çağırdı.

Getsun, Lady Shava’nın önüne gelerek diz çöktü.

“Getsun Kimberlade, bundan sonra kılıç taşıyıcısı olarak anılacaksın… Şimdi ayağa kalk ve onu Elenordin’in huzuruna taşı. Eğer Elenordin sana itaat ederse bu güç ve kudretle Glorya şehrini düşmanlarından kurtarmaya vakıf olacaksın.”

Getsun, Lady Shavanın elinden kılıçı aldı. Kılıcı elinde tartarak inceledi. Sapından iki eliyle kavradı. Havada savurarak birkaç kılıç hamlesiyle gökyüzünü dövdü.

“Bana vermiş olduğunuz bu hediyeyi hakkaniyetle taşıyacağıma söz veririm Ladyim.”

“Şimdi Elenordin ile buluşmalısın. Elfler sana yolu gösterecek. Gün doğmadan mavi ejderha sana itaat etmeli.”

“Bu görevi başarıyla yerine getireceğimden emin olun ladyim. Gün doğar doğmaz Mavi ejderhayla birlikte Glorya’ya süzüleceğiz. Orklar defolacak ve Glorya esaretinden kurtulup özgürlüğüne kavuşacak.”

Elfler hep bir ağızdan yüksek sesle marşa benzer bir şarkı söylemeye başladılar. Getsun aralarından geçerek ormana doğru yürümeye başladı. Zırhlı yedi elf savaşçısı Getsun’un etrafında birleşti. Bir süre sonra, elfler şarkı söylemeyi sonlandırdığında, ağaçların arasında kayboldular.

Adrick Trix’e dönerek, “Bu ayinler hep beni acıktırıyor. Elflerin iştahımı kesecek bir yiyeceği yok mu?”

“Var tabi ama sever misin bilmem. El Shutuya ne dersin?”

“Bir çeşit çorba sayılır.”

“Öhhh…”