Zarif bir ruh, siyah bir hayat. Kapkara gece birgün Ayın ve yıldızın ışığının farkına varırsa ne olur? Karanlık yalnızca arka plan; asıl önemli olan, o karanlığa rağmen parlayan yıldızların ışığıdır. Siyah Gül'ün geceye olan kara sevdasıydı, ona rengini veren. O, gecenin derinliklerinde kaybolmuşken bile, içindeki ışıltıyı asla yitirmedi. Bir gece, yıldızların en parlakları bir araya toplandığında, Siyah Gül bu ışıkların altında oturdu.
O an, karanlıkta kaybolmuş olan ruhu, bu yeni ışıkla yeniden doğuyordu. Zamanla, bu gece ve yıldızlar, Siyah Gül'ün hayatındaki en değerli hatıralara dönüşmeye başladı. Çünkü sevdasını bulmuştu gece de. Gece ona, sevdasını getirmişti. Artık o, sadece siyah bir hayatın sahibiydi; ruhunun zarafetini ve sevdanın ışığını bir araya getirerek, karanlığın en derin köşelerinde bile parlayabilirdi. |
Bunları da beğenebilirsiniz
|
0% |