Bu kitabı açıklamama gerek yok sanırsam başlık gayet de yeterli. Ama ven yine de baştan uyarılarımı yapayım. UYARI: -Küfür, şiddet ve bazı uygunsuz sahneler içerebilir, -`Ergence` gelebilir, yazar bir `Ergen` olduğu için çok da takılmayın, -Ölüm sahneleri içerebilir, -HİÇBİR SAHNEDE SANSÜR OLMAYACAKTIR!

Klasik mı bilmiyorum ama aile kitabı olduğu kesin

Kardeşim mvldşsiaaicöxnxısıamma

Annesi ve babası öldükten sonra babasının günlüğünü okumuya başlayan kızın hikayesi

Kızın lisesine yeni gelen dilsiz mafyayla aşkı

4 yaşında kaçırılan Alçin ve gerçek ailesini bulma hikayesi ............................... Arkadaşlar kitap gerçek ailem klişesidir beğenmeyen kitabı okumasın pliss💗💗

Bir aşk hikayesi

Fake hesaptan okulun popülerine yazan, Berfin hayatının aşkını bulacağını sanar, Fakat Abdullah her zaman korkar. Berfin`e bişey olmasından ölümüne korkar. Devaamını okuyuncaa öğreenirsiniiz ballarrıımm

Abisinin gerçek ailesini bulması üzerine hayatı değişen menekşe, aynı zamanda kalp kırıklıklarına maruz kalır. Hayatından bunalması onu gerçek aşkına götürür...

fgddgdd gfdf yok

Hayatım sanki bir kısır döngüden ibaretti. Ücra bir sokak kenarında başlayan hayatım kısa bir süreliğine yetimhane uğramış ve tekrar ruhsuz sokaklara dönmüştü. Hani derler ya "Şanslı olsam zaten anamdan erkek doğardım" yok öyle değil işte. Şanslı olsam sıcak bir yuvaya doğardım. Ben Asil Sena Güngör, hayatına güneş doğmayan güngörmeyen Asil... ************** Hayatım boyunca her zaman birileri için bir şeyleri, kendimi feda etmiştim. Şimdi yine kendi hayatımdan bir şeyleri feda etmemi bekliyorlardı ve vereceğim bu karar hiç kolay bir kara değildi. Benden yeğenimin canı için bir çocuk istiyorlardı ve ben annelik nedir bilmezken nasıl bir anne olacağımı hiç bilmiyordum. *Seçim senin Asil ama her şeye rağmen senden tek bir şey istiyorum Poyraz`ın canı için bir bebek* Oturduğum yerde başımı kaldırarak hemen önümde ayakta duran adama baktım. "Ben... bu alelade verebileceğim bir karar değil Selim" *Biliyorum farkındayım ama Poyraz`ın zamanı azalıyor* İki ucu b*klu değnek dedikleri tamda bu olsa gerekti. Yeğenimin canı elbette benim için çok değerliydi ona bir şey olmasını asla istemem ama bir yanda da böyle bir dünyaya bir çocuk getirme düşüncesinden korkuyordum. Benim hiç annem olmamıştı, bizi doğuran kadın birer çöp parçası gibi çöpün kenarına atıp gitmişti. Sokaklarda ise size annelik yapacak birisi olmuyordu. *Asil bak tedavin için ne gerekiyorsa yaparım hem kolun hem de bacağın için doktor bulurum.* Yüzündeki bakışlarım bir anlığına donup kalmıştı. Ne yani beni hiç mi tanıyamamıştı. "Sakın Selim sakın... bunu bir menfaat işine çevirme bahsettiğimiz çocuk ne kadar senin oğlunsa benim de yeğenim." *O zaman niye bu kadar tereddüt ediyorsun

İstanbul’da doktor olan bir kızın,yıllardır görüşmediği mardinli ailesi kızı Mardin’e çağırıyor ve abisinin kız kaçırması yüzünden Doğan ağa ile berdele gidiyor.

Kitaptaki kişiler tamamen hayal ürünüdür. Bir gün maça giden İnci`nin hayatı tamamen değişir ve hayatının aşkını bulur.

Kitaptaki kişiler tamamen hayal ürünüdür. Bir gün maça giden İnci`nin hayatı tamamen değişir ve hayatının aşkını bulur.

duygularını göstermek zayıflıktır~Balım Ateş

Feyza lise 2 de okul değiştirir yeni okuluna alışması ve geçmisten kalan bazı kişiler onun hayatını zorlaştırır takı onunla tanışana kadar

Lise 1 den beri bir çocuğa tutulan Eylülun gözü başkasını görmez çocuk eylüle karşı olan hislerini gizlesede sonunda oda dayanamaz

Gülsümun lise 2 de tanıştıgi çocuk hayatını değiştirir kötü ve iyi yanlarıyla gulsume kimseye guvenmemesi gerektiğini gosterir

"Seni bırakacağım. Eğer kaçmaya çalışırsan veya çığlık atarsan ölürsün. Gerçi çığlık atsan bile burada kimse sana yardım etmez. Bu yüzden uslu bir kız ol ve sözümü dinle" Umudun bana sunduğu imkanı fırsat bilerek hemen kafamı onaylar anlamında salladım. Daha az önce elimde olan bıçaklarımın yokluğunu fark etmem uzun sürmüştü. Belki bir umut bıçaklarımı boğazına geçiririm diye düşünmüştüm. "Aferin uslu kız" Güçlü parmaklarını ellerimden ve ağzımdan bırakır bırakmaz hemen ondan uzaklaştım ve az önce yerde düşürtdüğü bıçağımın bir tanesini alarak ona doğru tuttum. Karşımda beni şaşırtan derecede yüzü güzel ve vücudu yapılı bir adam duruyordu. Üstüne giydiği siyah zırh ve belindeki uzun kılıç onu sanki bir muhafız olduğunu gösterir gibiydi. Başında kask yoktu. Bu yüzden yüzüne kan bulaşmış ve uzun dalgalı siyah saçları yüzüne düşmüştü. Yeşil gözleri bedenimi baştan aşağı süzerken titrek elimle bıçağımı ona doğru tutmaya devam ettim. Ondan deli gibi korkuyordum ve o da bunun farkındaydı. Biraz daha onu inceledikten sonra zırhındaki Mortimer İmparatorluğu`na ait arma dikkatimi çekti. Bu oydu. Zayne Robert karşımdaydı. Onu bulmuş olabilirdim fakat yinede emin olmalıydım. "B-ben Zayne Robert`ı arıyorum" dedim titrek sesimle. Karşımdaki adam hiç istifini bozmadan ciddi bir yüz ifadesiyle bana bakıyordu. "Neden?" dedi tek kaşını havaya kaldırıp. Hala elimdeki bıçağı ona doğru tutuyordum. Birşey olsa kazanma ihtimalim yüzde sıfırdı fakat ölmeye de niyetim yoktu. "Yardımına ihtiyacım var. " Artık sesim az da olsa titremeyi kesmişti. Karşımdaki adamın yarattığı gergin atmosfer kalbimi şiddetli bir gümbürtüyle attırıyordu. "Zayne Robert benim." İçim az da olsa rahatlamıştı fakat tam tatmin olamamıştım. Yalan söylüyorda olabilirdi. "Sana nasıl inananilirim?" Heralde canıma susamıştım. Adam beni şuracıkta öldürse kimsenin ruhu duymazdı ve ben kaşınmaya devam ediyordum. Karşımdaki adam bana yaklaştı ve elimdeki bıçağı umursamadan tam dibine sokuldu. "Adımı lekeleme köylü kız. Zayne Robert olmasam sence o yatan ceset ben mi olurdum?" Zayne Robert her zaman kazanırdı. Mortimer da dahil her yerde meşhur olan bir suikastçiydi. Mortimer armalı zırhıda oradan geldiğini gösteriyor olabilirdi. Ona inanıp güvenmekten başka çarem yoktu. Yardıma ihtiyacım vardı ve bu adamın yerde yatan cesetten daha kullanışlı olacağına emindim. Elimdeki bıçağı indirdim ve çantamın içinden dört altın keseyi ona doğru fırlattım. Artık omuzlarımı dikmiştim ve korkumu gidermiştim. Zayne şaşırmış olacakki bana baktı. "Devamını işini bitirdikten sonra vereceğim." Zayne bana bakıp ukalaca güldü. "Bak seeeen. Az önce korkudan altına yapacak olan köylü kızına özgüven gelmiş." Seni aptal diye geçirdim. Karşında prenses olduğunun bile farkında değilsin. Babam bu yaptıklarını öğrenseydi peşine bir ordu yollardı. Ama Zayne`e asla bir prenses olduğumu söylemeyecektim. Babam kesin kaçtığımı öğrenip çoktan peşime beni bulana ödül koymuştur bile. Ona söylersem kesin o da beni geri babama götürürdü.Elimi Zayne`e uzattım. "Anlaştık mı o zaman?" Zayne yeşil gözlerini mavi gözlerime kilitlemişti. Bana şüpheci bakışlar atarken elim havada onun sıkmasını bekliyordum. Sonunda Zayne eliyle elimi sıktı ve aklıma o parmaklarıyla ağzımı kapattığı geldi. Bu düşünceden sıyrılıp şu anki Zayne`e odaklandım. "Pekala köylü kızı. Kimi öldürüyoruz?"

Bir tarafta ailesinden gizli bir hayata sahip olan Drake, Diğer tarafta babası gibi iyilik için çabalayan Lona... Drake kendi öz babasından görmediği babalığı onun hayatını kurtaran arkadaşının babasından görmüştü ama bir süre sonra keşke ondanda görmeseydim demişti. Adam oğlu öldükten sonra her şeyi yetiştirdiği diğer oğluna yani Drake`e bırakmıştı. Yeraltının korkulan namını artık Drake sahiplenmişti. Ailesi tarafından iyi yetiştirilen ve başarılı bir beyin cerrahı olan Lona sadece doktor olmakla kalmayıp kendisinin geçtiği yollarsan geçmek için gelen öğrencilerede öğretmenlik yapmaya başlamıştı. Her şey iyi gidiyordu ta ki bu ikilinin yolları kesişene kadar. Drake kafasından ağır darbe alan adamını en yakın hastaneye götürmüş ve onu görmüştü. Çok güzel zarif bir kadın. Siyaha yakın saçları kahve gözleri ile sıradan bir kadındı ama gerçekten ilahi güzelliğe sahipti. Lona ise Drake`i hiç fark etmemişti. Ondan bir haber yeni gelen hastanın durumunu anlamaya çalışıyordu. O günden sonra Drake için her şey değişmişti. Kadının hayatını karartmak istemediği için başta uzak dursada sonra hep onun yakınlarında buldu kendini. Öyle ya da böyle, kadın bir şekilde onu kendisine bağlamıştı tek görüşte... ~~~~~~~~~~ "Nefesin tenimi yakıyor, sesin kulaklarımı büyülüyor, kokun" derince boynumu kokladı "kokun en büyük sarhoşluğum. Bana ne yaptın bilmiyorum ama iyi ki yaptın Lona. Ben artık sen oldum." Bunları söyledikten sonra boynum öpmeye başlayarak yavaşça aşağılara inmeye başlamıştı. Bu adamla ben nasıl bir araya gelmiştik. İkimiz ayrı dünyalardaydık. Birimiz can alıyor birimiz can kurtarıyorduk. Ama şimdi birbirimize can olmuştuk.

Eskiden hayat enerjisi dolu, konuşkan bir insanken şimdi hayattan bıkmış, korkak ve sadece gerektiğinde konuşurdum.

17 yaşındaki bir gencin başından geçen hayat hikayesi düştügünde kalkmasını ögrenen hayatından dersler cıkaran bir genç kızın hayat hikayesini anlatır

Zorba çocuk ve Gizemin aşkı

Hayatın garezi banaydı. Yavaş yavaş küle dönerken yaptığım tek şey adımın hakkını vermekti. Hep bir adım geride başladım hayata. Önce babam olmadan büyüdüm, sonra annesiz kaldım. Sadece sesim değil nefesimde kesiliyordu.

İyi okumalar aşklarım🖤 Noktalama ve yazım hataları olabilir.