Azna Han( Fesatlık Tanrıçası)
Yer altının biricik güzelliği. Bütün doyarın imkânsız aşkı.
|
Yaralı Ceylan
Yaşarken ölebilir miydi insan?
Ben kaç defa ölüp yeniden dirilmiştim?
Yaşıyordum,bir ölüden farksız nefes alıyordum.Düşmüştüm,sürünmekten başka bir şey yapmıyordum.Çabalıyorum,olduğum yerde dönüp duruyorum.
Bana neler oluyor?
Ölüyor muydum yoksa sürünmeye devam mı ediyordum?
|
Mutluluk Tanrıçası
"Ona sevdiğimi söylemem her şeye bedel olmuştu, canıma bile."
Edalyn adındaki cennet muhafızının karşılaştığı sorunlar ve çözümlerini anlatan bu hikâye "Cennettin Kapıları" serisinin ilk kitabıdır ve bakalım Edalyn istediği şeye ulaşıp katili bulabilecek mi?
|
Kan ve Gölge
Ailesi gece vakti ıssız bir sokakta kanları emilmis şekilde bulan Ayaz yıldız.
|
UNUTULMAYAN ANLAR
Hayatı yaşama sebebindir aslında hayat.
Senin hayata tutunma sebebin, öğrendiyin hayattır aslında.
ALLAH`tan istediğindir.
Dua`nda kalbinde, ruhunda.
Olanı dilemek, istemektir aslında.
Kendine belirlediğin yol üzerinde, engellerin zorluğuna göğüs gererek.
Rabbinden sabır dileyerek, sevdiklerine bütün kalbinle güvenerek.
Hayat aslında, herkesten, herşeyden bıkarken, seccade`ne sarılıp, Rabbine yalvarışına duana, isteğine seni yaratanın dua kapısını çalmandandır, aslında hayat.
Senin geçmez dediğin günlerin ardından gelen yeni günler.
Senin artık ölmek istiyorum dediğin anlarında, o güzel yüreğine, kalbine Rabbinin bir sabır göndermesinde.
Herkes seni eleştirirken, Rabbinin seni dinlemesin de sana istediğini vermesin de ve her seferinde dönüp dolaşıp ALLAH`IN kapısını çalmandandır aslında hayat...
|
Leza
İnsanlar cennete uzak, cehenneme yakındı. Cehennemin Kıyısında yürüyorlardı. Her yalanlarıyla, her günahlarıyla.
İnsanlar yer yüzünde şeytandan kaçardı, çünkü bilirdi ki şeytanın ve kötülüğün onlara verebileceği tek ışık ateşin ışığı olurdu.
Cehennem yer altındaydı, azaplarla ve günahların bedelini ödemek zorunda olan insanlarla doluydu. İnsanlarda oradan korkuyordu, oradan kaçıyordu.
Asıl garip olan ise insanların şeytandan kaçmasına rağmen sığındığının yine şeytan olmasıydı.
Yer altı ve yer yüzü birbirine bağlandığında ise herkesin öncelikli korkusu oydu...
Bu hikayenin bir gölgesi bir de avcısı vardı. İkisi de Şeytanın hizmetkarıydı, görevlerini yapmadıklarında herkesin korktuğu o ateşe girmiş, cehennem azabını tatmışlardı. Bu acıyı duyan ve hisseden yer yüzünde ki tek insan ise ben olmuştum. Onların yer altında yandığı ateşte, ben yer yüzünde yanıyordum.
|
Bir Gün Gelir Mi?
"Haykırmak zamanı, yok mu söyleyeceğin?"
|
Ölümün Kizi Seri̇si̇ : Ruh Bükücüler
Lanetli ruhları görebildiğini fark ettiğinden beri tek bir isteği vardı, o da bir Ruh Bükücü olmaktı.
Başına gelecek her şeyin kıvılcımını çakanın bu olacağını nereden bilebilirdi ki?
Ölümün kızı, eşi benzeri görülmemiş bir sınavın eşiğinde gezindiğinden, bir uçurumun kenarında yürüdüğünden habersizdi.
Asıl sorun ise yürüdüğü o tekinsiz yol değil, yol arkadaşının kim olduğuydu...
"Bütün insanlar meleklere inanmayı bıraktı. Çünkü artık yalnızca şeytanları görüyorlardı."
bu isimle yayınlanan ilk kurgudur ve tamamen bana aittir, hiçbir şekilde çalınamaz. Bir yerde benzerini görürseniz lütfen bana bildirin.
|
Tutsak Kanatlar
İnsanlığın iki yarısı olan iyiliği ve kötülüğü, aydınlığı ve karanlığı temsil eden, koruyan Cennet ve Cehennem Krallıkları, karanlığın ötesindeki; Cenneti ve hatta Cehennemi yok etmek, hükmü altına alıp kendi adaletini sağlamak isteyen bir güçle tehdit altında.
Fakat; Krallıklar asla dost olamaz, anlaşma yapamaz, birlikte savaşamazlar.
Bu iki Krallığı birbirine bağlayabilecek tek şey yasak bir aşkın meyvesi; Cennet ve Cehennemin utancı.
Cehennemin karanlık kapılarının ardında gizlenmiş; Cehennem Ateşinin sahibi, yüz bin yıllık zincirlerinden kurtuldu ve hak ettiği tacı giymeye, hak ettiği tahta oturmaya, yönetmeye geldi.
Yüz bin yıl önce onu yenilgiye uğratan Cennet Kralı, geçmişteki gibi Varisini korumalı; Cennetin Işığının sönmesini engellemeli.
Karanlığın ötesinin başlattığı bu kanlı savaş ancak fedakarlık ve acımasızlıkla, iyilik ve kötülükle, ışık ve ateşle sona erebilir.
|
Cennetten Kovulan
Cennetten kovulan bir meleğin ölümlü bir kadına aşkı
|
İzler & Küller Senfonisi
Cennetten üç elma düştü. Biri bana, biri sana, üçüncüsü de henüz farkında olmayana. Farkına varınca o, dokuza bölecek elmayı, sonra diyecek; biri bana, diğerleri adaletini kendi yazacak olanlara.
|
0% |