Ardent
Kıtaları aşan bir imparatorlukta, insanların düşünceleri ve zevkleri tek bir kalıba sokulmuştu. Herkes aynı düşünüyor, aynı şeyleri seviyor ve aynı hayatı yaşıyordu. Ancak bu eşitlik maskesinin ardında, farklılıklarını korumaya çalışan küçük bir topluluk gizleniyordu. Onlar, imparatorluğun monoton düzenine meydan okuyor ve değişim için fısıldıyorlardı. Farklı olmanın yasak olduğu bu dünyada, onlar özgürlüğün sesini yükseltmeye kararlıydılar.
Bu topluluğun umudu, imparatorluğun en küçük prensindeydi. Dışarıdan bakıldığında, prens de diğerleri gibi normal biri gibi görünüyordu; ancak o, Asperger sendromuna sahipti ve bu durum ona farklı bir perspektif sunuyordu. Topluluk, prensin de onlar gibi düşündüğüne inanıyor ve onu devrimin bir parçası yapmak istiyordu. Ancak prens, sorumluluk almak istemeyen ve mevcut düzenden memnun biriydi.
|
KARANLIĞIN RUHU
Bazı gerçekler vardır, insanın canını yakacak. Bazı gerçekler vardır, insanın kurtuluşu olacak. Bu iki gerçekleri tatmak ise bir hayata bedeldir. Ben bunları bile bile bir hayatı feda etmeyi seçmiş, geleceğimi sonsuza kadar karanlığa boğmuştum. Karanlık bir leke misali etrafımı sardığında her şeyin o zaman farkına varmış, kaçmaya başlamıştım. Ben Adrienne. İnsanların küçük çocuklara anlattığı korku masallarının içindeki kötü kız, karanlığın içindeki gölgeyim.Ben, hep yanlış anlaşılmış bir yaratığım...
|
PERS KRALLIĞI
Kızıl saçları rüzgarda savurulurken karşıdan gelen atlılara baktı genç kız. O kadar kendinden emindiler ki atlarının her nal sesi kalplere korku salıyordu. Genç kız atlıların başında ki krallarına baktı, kalbi nedensizce hızlanmaya başladı acaba onu fark etmişler miydi? Korku her geçen saniye kalbini kaplarken saklanma ihtiyacı hisseti yasaklı bahçeye girmeye cüret etmesi onun idamına dahi sebep olabilirdi. Yasaklı bahçe sadece kraliyet ailesi içindi halktan basit bir insanın buraya girmesi demek ölmek istemesi demek ama bu bahçenin ihtişamını duydukça bu bahçeye girmemek için kendini zorlaması bir şey ifade etmedi. Kimseye yakalanmayacağını düşünmüştü ne var ki kral her öğlen bahçe de gezinmek için atlılarıyla geliyordu.
Peki şimdi ne yapacaktı onun orda olduğunu biliyorlar mıydı, fark ederler miydi? Peki onu burada gördüklerinde ne yapacaklardı. Korku her geçen saniye genç kızı ele geçirirken atların nal sesleri sustu ortada sessizlik hakimken kızın tek duyduğu ses kendi kalbinin gümbürtüsüydü. Ayak sesleri gelirken olduğu yere daha çok sindi. Genç kızın olduğu yere doğru gelen adım sesleri genç kızı daha da korkutmaya başladı tam o esnada duyulan ses adeta kızın kurtarıcısıydı.
"Gökkuşağında ki bütün renkleri önüme serseler gene de senin kızıllığını seçerdim."
Bu bir tarihi kurgudur.
İLK 3-4 BÖLÜM GEÇİŞ BÖLÜMLERİDİR.
22. 10.2022
|
Kötü Kadını Oldum
İntikam
Taht
Güç
Bunlar yaşamamı sağlar herkesin bana saygı duymasını sağlar bana saygı duymak zorundalar kitabın kötü kadını olmam öleceğim anlamına gelmez
|
Kitabın İçine Düşüş
Bir insan nasıl kendi ölümünü yazabilirdi ki? Bu çok saçma biliyorum fakat gerçekten olmuştu. Kendi elimle yazmıştım sonumu. Yazdığım romanın içine nasıl girebildim? Tanrım galiba deliriyorum... O kadar karakter varken neden kötü karakter olmuştum ki!
|
Efsaneler Diyarı WOLERİA
Yıldız Analar Woleria`yı yarattıklarında her bir bekçiye birer özellik verdiler
Ama bekçiler bu güçleri hor kullanarak Woleria`yı yıkıma sürüklediler.Yıldız Analar yarattıklarını cezalandırmak için çeşitli varlıklar yarattılar sonra diyar savaşı başladı.
Savaşın sonunda halk bir imparator seçti.
İmparator yaratıkların kadim`leri ile bir antlaşma yaptı savaş bitecek ve diyarı ikiye
ayırıcaklardı. Savaşın bitmesini kutlamak için şenlik düzenlendi ama hayinler vardı.
İmparator`un kendi kardeşi onu öldürdü ve
taht`a geçti halkın bir kısmı iç savaş çıkardı.
Masumlar katledildi. Yeni imparatorun 10 çocuğu oldu imparator öldü taht savaşı başladı.
Çocuklardan biri bir teklif sundu, diyar 10 krallığa ayrılacaktı öyle de oldu.
Ama bilmedikleri bir şey vardı ilk imparatorun anlaşması yaratıklar savaştı.
Bir kazanan olmadı. Yıldız Analar yaratıklara
bir öneride bulundu her 1000 yılda bir savaş
olsun kazanan diyara hükmetsin kadim`ler bir şartla dediler savaş başlamadan 10 yıl önce sadece efsaneler gerçekleşecekti.
Bilgeler böyle anlatırdı ama gerçek tamamen farklıydı...
|
࣪ ִֶָ☾. KGAKD Serisi 1 | Okyanusun Fısıltısı .𖥔 ݁ ˖
Özet için biraz erken, ama yeni şeyler denemek pek de güzel olur değil mi?
|
Zifiri Nova |
Zifiri
Umutlardan doğma vakti.
…
Güneş yine doğuyor. Ay battı.
Umut doğdu. Zaman durdu mu? Zamanımız yok. Ümitsizliğe vaktimiz yok. Gecenin en karanık vakti, gün doğmadan önceki zamandır. Önce şafak sökecek, sonra güneşle birlikte nice umutlar, nice biz doğacak.
Bu bir baş kaldırının ilk çığlıkları. Şafak sökmek üzere..
Bu kurgu, kuruluş, millet ve bahsedilenlerin tümü hayal ürününden ibarettir.
|
0% |