Kitap Tür Kategorileri

Vampirler terk ettikleri toprakları Cadılar ile kurt adamlardan almak için geri dönmüşlerdir. Vampirlerin dönmesiyle büyük bir savaşın ilk kıvılcımları yanar ve büyük bir savaş başlar. Cadılar ve vampirler yıllar süren bir savaşa girer. Fakat savaş bittiğinde herkes köşesine çekilir. Ama şehirde beklenmedik bir tehlike baş gösterince Cadılar, kurtadamlar ve vampirler arasındaki sessizlik anlaşması bozulur. Artık şehir büyük bir tehlikeyle karşı karşıyadırlar. Not: Kitabım şimdiki zamanda başlayıp çokça geçmişten detaylara yer verecek. Lanetli Soy serisinin ilk kitabı.

"Her gülüş bir yara izi, her tebessüm bir maske..."

Uncle Rick kitaplarda sizi çok mu üzdü? Merak etmeyin melezler! Pjo-HoO-ToA gibi Rick Riordan okurlarının safe place`i kitappad`e katıldı!

Ana karakterimiz Athena annesininSu Krallığı tarafından kaçırılması ve babasının kaybolması ile halkı için tahta çıkar.O artık Ateş Krallığının Kraliçesidir , ataları , halkı ve annesi için söz veren Kraliçe...

"Karanlık ve aydınlık her zaman diliminde peşinde olucak Seçilen.Çünkü sen Gölgenin Kristalisin." Evrenin kendine ait bir zeka ve güç seviyesi sistemi vardı.Her şey bir sistem ve büyü düzeninde ilerlerken karanlık tarafa olağanüstü zeka seviyesine sahip bir büyücü bahşedildi.Evrenin dört büyük Profesörü karşı çıktıkları bu düzende ayakta kalmak için dünyadan bir kız çocuğu getirdi.Fakat getirilen kız çocuğunun yaşayacaklarından ve yaşatabileceklerinden hepsi habersizdi. Ve kehanetin bahşettiği kız adını tarihe siyah harflerle kazıdı,Esil.

Eski çağlarda yaşayan soylu bir adam ve Gelecekten aniden uykusunda onun zamanına gelen bir kadın. Kadını bekleyenler nelerdi? Kendi zamanına dönebilecek miydi? Ya da aralarındaki çekim onları hangi gerçeklere sürükleyecekti? İçinde sihir büyü güçler olan hafif fantastik sayılabilecek bir kurgu.

Orta çağ hikayelerinden hoşlanır mısınız?Şovalyeler falan filan.Ğeki bir de büyücüler olsa daha da keyifli olmaz mı?İŞte bu kitapta bunu yapmaya çalıştım.Sevka krallığında başlıyıp diyarın kurtulmasına doğru yöenelen bir hikaye adım atmak üzeresiniz.Kahramanlarımızın yaşadığı zorluklara tanık olucaksınız.O zaman hadi okumaya başlayın. (Dip not:Kitabı yazdığımda yan harfler o sırada gerçekleşen olayları temsil edicekti.Örn:Burası çok huzurlu bir yer (yan harflerle) kuş cıvıltıları.Fakat buraya geçiriken malesef yan yazılar silindi.O yüzden sıkıntı olabilir.İyi okumalar)

Marsel latin kökenli bir kelimedir. Anlamı Güneş ışığı , güçlü, şanslı demektir Sâhir ise geceleri uyanık kalan uyuyamayan demektir. İki çekirdekten gelen Ruh bir seçim yapar . İnsan bedenine kendini hapsetmeden önce kendine bir yansıma seçer. Ruh eşi bu demektir ne de olsa . İnsan bedenine hapsolan Ruh sürekli eşini arar. Ancak insan bedeni sadece seçimler ile yaşar . Ruhun ızdırabını göremez olur, bilemez olur, unutur. Ta ki beden eşi bulup da ruhun dili çözülene dek . Ruh huzura kavuşur. Peki ya Ruh huzura kavuşamazsa ve kendine yeni bir ruh eşi bulursa ?

Kim Taehyung 203 yıllık hayatında kimsenin kalbine dokunmasına izin vermemişti. Jeon Jungkook’un da izin alarak yaptığı tek bir şey bile yoktu.

Hepimiz Pamuk Prenses masalını okuduk, peki ya üvey annesinin?

Instagram: azimet340 WATTPAD` de SÜRGÜN ( 1001 ) isimli ilk Fantasik kurgu. KEHANET!! 3 ayrı dünyadan 3 ayrı melez.. Kan ve yıkımdan saklanacak herkes. Gece bitmeyecek gün doğmayacak. Şeytan olan hüküm sürecekken iki dünyada, kurtuluş zayıf olanda. Zayıf kan güçlü kana karışacak. Zaman duracak, kapılar açılacak. Geçmiş ve gelecek birbirine karışacak. Âsa`nın sahibi bir seçim yapacak. Yüzlerce kalp için iki kalp duracak. Elinde kalp tutan hayatı bulacak. Kehanet ya değişecek ya gerçek olacak. Hikayede +18 şiddet içeren sahneler bulunacak bunu bilerek okuyunuz. Soğuk bir kalbi ve ruhu olan gerçekte başka bir dünyaya ait olan bir adam ve yarı cadı yarı vampir bir melez olan kızımız. Yaşama dönmek için önce ölmek, ölmek için önce yaşamak gerekir. Dönmek için de önce kovulmak...

Gökleri inletecek derecede yağan yağmur küçük köyümüzü bertaraf edebilir güçlükteydi. Şimşeklerin çıkardığı korkunç seslerle bedenim bir kez daha titrerken yersiz olan bu korkuma mâni olamamıştım. Bir süre gözlerim kapalı bir hâlde gök gürültüsünü ve yağmur damlalarının pencereme sert vuruşunu dinledim. Çok geçmeden gözlerimi istemeye istemeye araladım. Uyumadan önce odamı aydınlatması için yaktığım üç mum yavaş yavaş etkisini yitirerek erimişti. Uyuşuk adımlarla yatağımı terk edip pencereden dışarıya doğru kaçamak bir bakış attım. Yoğun yağan yağmurdan dolayı dışarıyı pek net görememiştim. Derin iç çekişimle birlikte sırtımı dönmek üzereyken ansızın duyumsadığım ve anlamlandıramadığım bir koku genzimi yakarak etrafımı sardı. Kaşlarım anında çatılırken hemen arkamda bir gölgenin, sıcak bir nefesin tazeliğini hissetim. Nefesimi tutarak hareketlendiğimde hissetiğim o sıcak nefes yüzümü okşayarak geçmişti. Kalp atışım anında hızlandığında korkumu varlığını bilmediğim adamdan gizlemek istedim. Evimde daha doğrusu gecenin bir vaktinde yatak odamda tanımadığım bir adamla bir başımaydım! Kim bu yabancı? Gözlerim karanlığın örtemediği çehresini incelerken alıp verdiği sıcak nefesler yüzümü yalayıp geçiyordu. Boğazımda düğümlenen bağ yavaşça çözümlenirken kendimi ona bu sözleri söylerken buldum. Kesinlikle çıldırmış olmalıyım! "Bir katil olmayacak kadar güzel, bir yabancı olmayacak kadar yakınsın. Söyle bana... kimsin yabancı?" Dilimden firar eden sözlerin şaşkınlığından sıyrılamadan yabancı halimden keyif almışcasına bir ses çıkararak dudaklarını araladı. "Buldum seni ukala eşim." Not: Burada yayınlanan ilk Suyun Fısıltısı adlı kitabıdır.

Kdrama tadında hikaye Sadie ve Sam reenkarne olup 1000 yıl sonra tekrar karşılaşır ve birbirlerine aşık olurlar, ancak onları kovalayan acılı kaderleri geçmişte de şimdi de peşlerini bırakmaz. Geçmiş hayatlarında düşman krallıklardan Prens ve Prenses olan Sam ve Sadie birbirlerine aşık olur ve gizlice buluşmaya başlarlar. Fakat yakınları tarafından ihanete uğrarlar ve kendi mutlu sonlarına kavuşamazlar. Günümüzde aktris olan Sadie yeniden eskiden yakın olduğu birinin ihanetine uğrar ve ölümle karşı karşıya gelir. Bu zorlu hayatında Sadie`nin etrafı düşmanlarla çevrilidir ve Sam ona yardım eder. Acaba bu ikisi sürekli kendini tekrarlayan bu acı kaderlerini değiştirip mutlu sonlarında kavuşabilecekler miydi?

Genç büyücü Elara Finsworth, göğsünde bilinmeyen bir mührün belirmesiyle kendini tehlikeli bir yolculukta bulur.

Gerçek mi? Gerçek sandığımız şeyler ya bir yanılsama ise o zaman doğru bildiğimiz her şey gerçeklikten çıkıyor. Ben mi? Bende kim olduğumu bilmiyorum. Gizemli sırrın içinde kayboldum. Bu sırrı ortaya nasıl çıkartabilirim? Beni karanlıklar ardından izleyen kim? Bu okul... Büyük bir sır saklıyor. Bunu ortaya çıkaracağım... Ben Melinia. Gerçeğin peşinde koşan kız.

"Küçükken annemin anlattığı korku masallarındaki yatağın altından çıkan canavar sen misin?"kalbim hala hızlı hızlı çarpıyordu ve ben yapacağımı bilmiyordum. ~ Sarı saçları,yeşil gözleri,zayıf kolları vardı .Bu hâli ile ne kadar masum olduğu görünüyordu,bu yüzden onu korumam lazımdı. ~ Lanet kırılmış ve herşey düzene girmişti. İki büyücünün başlattığı savaş ve lanet onların çocuklarında son bulmuştu ama mutsuz son. ~ "Kral`a haber gönderin onun en değerli hazinesini çalmaya geliyorum" ~ Fantastik kurgudur...

Kraliyet soyundan gelen Elis ve sıran bir hayattan sıkılmış Uras... İki farklı lise de okuyan bu gençler bir şekilde aynı liseye düşer. Newyorkta tek Türkçe isme sahip olan lise, KARDELEN LİSESİ... Taşıyıcılarını bulan bir bileklik ve bir taç... Olayı araştıran Uras ve umursamayarak en büyük yanlışı yapan Elis... Nasıl olurda ona gönderilen bu inanılmaz güce sahip olan tacın özelliklerini herkesin içinde öğrenir? Peki taşıyıcıları seçen kişi onların en başından beri düşmanıysa? Bu hikaye güvenin sadece 5 harfli bir kelimeden oluştuğunu anlatır...

...hemen yan odanın kapı aralığından içeriye baktım. Kloms ve Dren yoktu. Sadece 15-16 yaşlarında kitap okuyan bir çocuk vardı. İçeri giren kadın elinde ki iğne ile yavaş yavaş çocuğa ilerledi. Gölgesi çocuğun üzerine düştüğünde çocuk bakışlarını kadına kaldırdı. Kadın iğneyi kavrayarak hızla çocuğun ağzını kapadı ve şah damarının hemen yanına iğneyi sapladı. Gözleri kayan çocuğa kocaman büyümüş gözlerimle bakarken görevli kadın çocuğu kucağına aldı ve kapıya doğru yöneldi. Hızlı adımlarla odaya döndüm. Lanet olsun. Burada neler oluyor?

Savaş tüm diyarı kasıp kavurdu. Savaş bazılarını açlıkla bazılarını ihanetle bazılarını yok ederek sınadı. Savaşı kazanan gerçekten kazanmış mıydı?. Savaştan arta kalanlar köle oldu. Kadınlar,kız çocukları. Erkekleri öldürdüler. İntikam çanları onlar için çalıyordu. Ama hiçbiri henüz duymamıştı.

Yıl 1540. Tarih kendini tekrar yazıyordu. Fakat bir sorun vardı. Kalika kehaneti baştan yazdı. Elementlerin kalbi yer değiştirdi. Yeni doğan varislerin arasından bir bebek seçildi. Evrenin sonu yada kurtuluşu olacak bir bebek ve yeniliklere açık olmayan bir halk. Daha fazla güç isteyen insanlar. Tarihin kabus dolu sırları ile süslenmiş kapılar. Çocukların arasında gezen ölüm fermanı.

Fan yapımıdır.

Birkaç Yüzyıl Önce Önünde duran lahit mezara bakarken yanına yaklaşan yardımcısının önce önünde eğildiğini duyumsamış, ardından da sessizliği dinlemişlerdi bir süre. "Bitti dimi? Artık kimse geri gelmeyecek" "Savaş bitti efendim" "Sence bir gün geri gelir mi?" "Sanmıyorum efendim...Prenses Hidra artık sonsuz uykuda... Kalbini de almışlar amcanız tarafından emredildiği gibi ve nerde olduğu konusunda kimsenin bir bilgisi yok" Zamanın çok öncesinde ortaya dökülen bir yoldu aşk... Hangi insanoğlu yolundan şaşmadan, pusulasını kaybetmeden dahası ona saplanıp kalmadan yoluna devam edebilmişti ki? Diyarlar öncesinde zamanın hükmünde kaybetmişti aşk onları ve bir sonsuzluğa hapsetmişti. Kollarının arasında taşıyıp lahite yerleştirdiği genç kadının varlığını sonsuza kadar kaybettiğini biliyordu, kalbininse bedeninin aksine bir kutuya hapsolacağını... Geçmişten günümüze uzanan bir aşk hikayesi... Bu Gülşah ve Kürşad`ın hikayesi...

Yazdığım ilk kitap bu yüzden çok heyecanlıyım umarım beğenirsiniz

Uyuduğunuzda başka bir yerde macera yaşamak ister miydiniz? Rüyalar aleminde tekrardan kargaşa yaşanmaya başlarken , renkler yavaş yavaş solarken ne gibi olaylar olacak? Bengü, bu durumu nasıl karşılayacak? Üstesinden gelebileceğine inanan onca peri varken o, kendine inanabilecek mi? Rüya tozlarını üzerinize serptim... İyi rüyalar güzel perileeerr...

"Bana ölmemek için bir şey söyle. " "Gözleriniz... gözleriniz çok güzel bayım."

Huzurlu bir gecenin sabahı ne kadar korkutucu olabilirse o kadar korkutucu bir sabaha uyandım.

Ölümün soğuk yüzüyle karşılaşınca intikam uğruna savaşan bir kız kardeş ve yaşadığı esrarengiz olaylar.. Peşini bırakmayan düşmanlar.. Savaşmaktan yılmayan prenses.. Ansızın gelen bir aşk ile harmanlanan dopdolu bir hikaye. Bu bir masal değil, gerçek.

Kitap henüz tamamlanmamıştır. O yüzden kapak ve isim değişecektir. Kitabın gidişatına bağlı..

Herşey düşündüğümüzden farklıysa...

" Saçlarımın kızıllığı gibi aktı sevdiğim insanların kanları. İçimde biriken intikam ateşini nasıl söndürecektim?" Gördüğü şeyleri gizlemesi gerektiğini söylemişti babası. Onları görmezden gelmenin en iyisi olduğunu. Ruhani tarafı çok baskın olduğu için böyle şeyleri gördüğünü de anlatmıştı babası. Peki ya gördüğü şeylerin onun birer parçası olduğunu bilseydi Asel? Hayatı yaşadığı olaylar ile komple değişime uğrayacak. Bakalım kahramanımız bunlarla başa çıkabilecek mi?