karanlık bir yer deydim etrafta hiç kimse yoktu bir tek ben vardım yürüdüm sadece yürüdüm korku yoktu acıda hüzün yoktu ama mutluluk heyecan sevgide yoktu... hiç bir şey yoktu sadece boşluk ve yalnızlık vardı. adım adım yürüdüm boşluğa ve yalnızlığa doğru adım adım gittim hiç bir şey düşünmeden bir uçuruma vardım havada fırtına vardı ürkütücü bir rüzgar vardı yüzüme doğru esti rüzgar bir adım daha attım uçuruma. uçurumdan aşağı baktım denizin kıyıya sertçe vuran dalgaların sesi kulağımda yankılanıyordu deniz her geçen saniye daha da kızgın laşıyordu havada şimşekler çakıyor rüzgar her geçen saniye artıyor saçlarımı savuruyordu ellerime baktım sonra üstüme üzerimde uzun çiçek desenli bir elbise vardı ben çiçekli bir elbise giyin miştim kafamı gök yüzüne kaldırdım güzel mavi gökyüzü yoktu onun yerine karanlık kasvetli bir gökyüzü vardı beyaz yerine siyah bulutlar vardı gök yüzünde gök yüzüne doğru fısıldadım

"ben ne yapmalıyım..."

yüksek bir ses duydum erkek sesiydi bu ses beni tehdit eden o kişin sesiydi

"ÖLMELİ SİN!" sese doğru döndüm uçurumu arkamda bıraktım bir adam vardı yüzü yoktu karanlık bir silüet vardı "SEN KİMSİN ?"

kahkaha sesi yankılandı kulak larımın acıdı ğını hissetim "BUNU BİR GÜN ÖĞRENİCEKSİN AMA OZAMAN ÇOK GEÇ OLACAK MARİA ÖLÜCEKSİN BU SAVAŞI BEN KAZANICAM SEN İSE HER ZAMAN YALNIZLIĞA MAHKUM OLUCAKSIN AİLEN BİLE YANINDA OLAMIYACAK" canımın yandığını hissetim gözümden bir damla yaş düştü acı hissediyordum sadece acı bir ses daha duydum bu başkasının sesiydi bu onun sesiydi draco'sesiydi "ONU DİNLEME AFET SEN YALNIZ DEĞİLSİN ÖLMİYECEKSİN " draco bana doğru yürümeye başladı tüm ihtişamıyla bana doğru geliyordu üzerinde simsiyah bir takım elbise vardı tam karşımda durdu " draco..." karşımda durmuş bana en güzel gülümsemesini gösteriyordu "merhaba afetim "

"draco ben ne yapıcağımı bilmiyorum..."

" güzelim benim afetim benim sen kazanıcaksın ben yanındayım asla yalnız değilsin ben yanındayım afetim" bana elini uzattı tereddüt etmeden tuttum elini

"draco korkuyorum ne yapıcağım ben burayı sevmedim gitmek istiyorum"

" önce yaşa afetim yaşamayı seç benim için"

"ben bilmiyorum draco"

"benim için yaşa afetim benim için uyan"

"üşüyorum draco burası çok soğuk " "

uyan afet uyan benim için uyan sana ihtiyacım var" tekrar karanlık nefes alıyordum ciğerlerim acıyor boğazım kavruluyor yanıyordu göz kapaklarım gözlerimin üstünde ağır bir örtüydü bir elin elimi tuttuğunu hissetim sonra bir ses "uyan artık afetim yalvarırım uyan" dedi bu draco'ydu bir eliyle saçlarımı okşadığını hissetim saçlarımı kok ladığını hissetim ve saçlarımın arasına bir öpücük bıraktığını "hepsi benim suçum özür dilerim yalvarırım uyan artık nefes alamadığımı hissediyorum afet kalbim ağrıyor beni bırakma afet benim için yaşa afetim " göz kapak larımı zorlukla araladım elimi tutan elini sıkmaya çalıştım onu gördüm bitkin bir haldey di gözleri kızarmış göz altı morar mıştı ama yine de okyanus mavisi gözlerinin büyüsü olduğu gibiydi

Draco yüzüme baktı şaşırmıştı

" Draco" dedim zorlukla sesim yavru kedi gibi çıkmıştı

" UYANDI UYANDI HEMŞİRE HEMŞİRE DOKTOR AFET UYANDI YARDIM EDİN !"

" Su" dedim zorlukla içeri bir hemşire girdi

" DOKTOR CHARLİE HEMEN BURAYA GELİN MARİA AFET SLYTHERİN UYANDI "

Tekrar dedim zorlukla " su"

" Lütfen ona şu verebilir miyiz " dedi draco ağlamaklı sesle

İçeri biri daha girdi muhtemelen doktordu

" tabi su verebilirsiniz sakınca yok "

Draco baş ucundaki şişeyi aldı kapağını açtı ve benim içmem için bana yaklaştırdı elini boynumun grintisi ne itti başımı hafif yukarı kaldırdı ve suyu ağzıma getirdi

" Hadi güzelim yavaş yavaş iç "

Yudum yudum içtim suyu yılardır su içmemiş tim sanki vücudumun susuzluktan kuru duğunu hissediyordum

Suyun geçtiği her yeri hissettim

Ciğerim yanmıştı suyu bitirdikten sonra draco başımı yastığa geri koydu

" Evet Maria nasılsın bakalım" dedi doktor

" İyi değilim vücudum çok ağrıyor ve ciğerlerim acıyor başım ağrıyor "

" Hmm anladım şu ışı gözlerinle takip et bakalım"

Gözlerime ışık tuttu gözlerim çok acımıştı ama ışığı takip edebildim

" Tamam şimdi vücudunda kalıcı

Bir hasar yok bir duman zehirlenmesi geçirdin ciğerlerin bu yüzden acıyor biraz öksür men olabilir bir kaç gün onun dışında bir problem yok ama vücudun çok susuz kaldığı için ve vücudun çok zayıf düştüğü için serum ve vitamin takviyesi vereceğim bir kaç günüde kendine ayır iyileşir sin geçmiş olsun hemşire carol hemen serum ve takviye verin ve serumun içine ağrı kesici de ekleyin" doktor ve hemşire odadan dışarı çıktı draco ile odada baş başa kaldık

" Uyandın şükürler olsun afetim"

" Uyandım senin için..."

Yüzüme doğru eğildi alnını alnıma yasladı

" Benim için uyandın..."

Kafasını geri çekti

Alnımdan öptü

" Çok korktun ha?" Hafif gülümsedim oda gülümsedi

" Korkmak ne kelime ömrümden ömür gitti özür dilerim benim suçumdu "

" Hayır sakın bir daha söyleme senin suçun değildi senin elinde değildi tammı deminde söylüyordun duydum hiç bir şey senin suçun değildi bunu aklından çıkar "

" Ama seni yalnız bırakmasaydım belki de şuan bu durumda olmazdın"

" Belki de benim yanımda olsaydın ikimiz beraber odada mahsur kalıcaktık ve sen beni kurtaramıyacaktım "

" deme öyle şeyler"

Bir elimi yüzüne koydum

" Dedim bile her şeyin kötü tarafını düşünme benim müstakbel kocam bu kadar karamsar olamaz ret ediyorum tamam mı" güldü

" Tamam peki öyle olsun"

Ben ne güzel tatlı tatlı naz yapıl müstakbel kocamla vakit geçirirken tak odaya bizimkiler girdi tabi ki şaşırdık mı ? hayır bende şans olsa zaten

" Hey çocuklar Maria uyanmış ah canım arkadaşım nasılda korkuttu bizi " dedi harry

" İşte benim yemek arkadaşım yediğimiz yemeklerden sonra geçirdiğimiz mide fesadından sonra bunu da atlatıcağını biliyordum"

" Ron her şeyi nasıl yemeğe bağlıyorsun bilmiyorum ama doğru söylüyorsun evet o mide fesattını atlattıysan her şeyi yaparsın sennnn " dedi hermonie " helal benim arkadaşıma be aslan aslan" dedi cedric "yeter bi susun kız kendine gelsin" dedi ginny güldüm onların bu halini seviyordum gerçi şuan başım çıldırıyordu ses çıkaran her insanı boğmak istiyordum ama sorun değil tabi " sorun değil ya ee tam olarak ne oldu benim bilmediğim canlar hayal meyal hatırlıyorum ben allak bullak karanlık her şey" yerimde doğrulmaya çalıştım draco hemen yastığımı düzelti sonra benim doğrulmamda yardım etti " evet yangın baya büyümüştü insanlar yaklaşamıyordu kapı kilitliydi insanlar yaklaşamıyordu bende hemen kapıyı kırdım ve sen içerde solonda öylece uzanıyordun seni kucakladım aldım ve revire götürdüm" yüzündeki ifadeden korktuğu yorulduğu o kadar çok belliydiki gerçekten korktuğunu anlamıştım ve biraz şımarmıştım yalan söylemiyeceğim " anladım of ya vücudum çok ağrıyor özellikle goğüs kafesim " " merak etme doktorlar ilaç verecek sana iyileşeceksin iyi ki tam vaktinde ciğerleri fazla zedelenmeden kurtarmışım seni" güldü " bu kadar mütavazı olma ya gözlerim yaşardı ya off canım acıyor bığtımmm yağğğğğ" komik bi şekilde isyan ettim herkes kahkaha attı " harbi maria draco'yu bir görecektin var ya ne kadar güçlüymüş odanın kapısını kırarken görmeliydin sonra bi anda seni alevlerin ortasından çekti aldı kucakladı böyle şerefsizj super man oldu aq" dedi cedric " harbi ya o kadar spor yapınca tabı amına koyayım" dedi fred herkes güldü yine kahkaha atabiliyordum şükür gerçi peşimde beni öldürmek isteyen belki de isteyenler vardı ama olsun " pardon ya ben neden şerefsiz oluyorum amına koyayım" güçlü bir kahkaha patlattım "niye olacak pezevenk ben geçen gün yemek yerken boğazıma yemek kaçtı su istedim ölüyordum can çekişiyordum bana ne uğraşamam dedin su vermedim amına koyayım" yatakta anıra anıra gülüyor dum sanki az önce ölümden dönen ben değildim anasını satayım "asıl pezevenk sensin la piç neden vermedim orda su çünkü sende bana hatırla 1 yıl önce derste kalem istedin vermedin amına koyayım "

herkes gülmekten yarılırken cedric ve draco tartışmaya devam ediyordu " hele hele çüküme bak hele bir yıl önce olmuş amına koyayım kinci piç sadece bi tane kalemim vardı amına koyayım ne yapsaydım" " siktir oradan amı-"

draco sözünü tamamlayamadan ben kestim " hay size amına koyayım kelimesini öğrettiğim günün sabahın doğan güneşin öten horozun eşik tekini beşikte kinin ben ta amına koyayım" herkes bi anda patladı odada bir gülme tufanı vardı yıllardır gülme mistik sanki " of maria doğruyu söyle bu küfrü kaç yıldır içinde tutuyorsun" dedi neville gülmekten akan göz yaşlarını siler ken " doğduğum andan beri bekliyorum kardeşim " " işte benim kızım!" dedi draco elleriyle beni göstererek

İkimizde elerimizi uzatarak kocaman bir çak yaptık

Çocuklar bize ihanete uğramış gibi baktı

" Vayy öyle olsun Maria eskiden bizimle el çakar dın bunu bana nasıl yaparsın " dedi harry elini

Göğüs Üne koyarak acınası bir tavır aldı abartarak nerdeyse ağlıyacaktı

Luna harrynin kafasına vurdu

" Yeter ya bı susun "

" Of gerçekten bı susun kız yani uyandı Maria bı nefes alsın" dedi hermonie

" Tamam apla niye kızıyon " dedi George

" Ablalar kovalasın sizi başımı şirşirdiniz" Harry draco'ya bir kez daha ihanete uğramış gibi baktı ve tükürür gibi yaptı

" Puh sana yazıklar olsun sana hani Maria çirkindi hadi zorla evleniyor dunuz iyiki sattın hemen bizi tükürdüğü yalıyosun puh sana"

" Harry bir laf daha edersen seni doğduğun yere geri sokarım"

" İyi öğle olsun hadi çocuklar biz gidelim aşıklar yanlız kalsın "

Tam o sırada içeri hemşire Girdi

" Evet hastanın etrafını biraz açalım serum takı caz "

Hemşire yanıma geldi koluma serum taktı

" Tamam içine ağrı kesici de koyduk ağrın olursa söylersin kendini fazla yorma elinden geldiğince stresten uzak dur ve hastamızı yormayalım!" Dedi imalı bir şekilde bizim çocuklara bakarak

" Haklısınız çocuklar hadi biz gidelim Maria dinlensin canım arkadaşım sen iyice dinlen tamammı " dedi luna

" Tamam hayatım görüşürüz"

" Bana öyle hayatım demedin" dedi draco trip li bir şekilde

" Yaş yorma beni ya"

Herkes odadan gülerek ayrıldı

Odada draco ile yalnız kaldık tekrar

" Artık iyisin ya bende mutlusu yok" dedi draco gülümseyerek

" Yia beni şımartıyosun bak "

" Şımarmayı ha ediyorsun güzelim" ona doğru döndüm yavaşça serum lu koluma dikkat ederek yan yattım sağlam kolumun elini avuç içi yüzüme doğru gelecek şekilde koydum şirince gülümsedim

" Güzelin miyim gerçekten"

" Evet öylesin sen benim bir tanecik güzelimsin" dedi ve anlıma minik bir buse kondurdu

" Peki benim yakışıklı supermanim şimdi sen benim için canını tehlikeye mi attın"

" Yani öylede dene bilir "

" Hmm peki herkes için böyle canını böyle tehlikeye atarmısın ?" Sorarken gözlerimi kısıp imalı bir şekilde sırıttı

" Hayır gene söylüyorum başka insanlar umrumda bile değil bir tek sen senin için canımı tehlikeye atarım"

" İnşallah umarım öyledir malfoy" heceleyerek ve üstünü basarak söylemiştim

" Oy oy yerim senin nazını "

" Lütfennnn" dedim gülerek

" Neyse odama ne oldu " dedim odamı merak ediyordum

" Yandı mağalesef oda kurtulamadı"

" NE! İNANAMIYORUM YA BÜTÜN KIYAFETLERİM MAKYAJ MALZEMELERİM HEPSİ GİTTİMİ ALLAH'IM BEN NE YAPICAĞIM BİR SERVET GİTTİ! AAAHAAAAĞAA"

Draco saçlarımı okşadı

" Hey merak etme ben halledicem bu arada ailenin durumdan heberi var odamda kalcağından vs yarın geliyorlar"

" Peki annem çok endişelenmiştir şimdi "

" İyi olduğunu biliyorlar merak etme"

" Peki teşekkür ederim yakışımlïm" dedim ve çapkınca göz kırptım

" Senin o ağzını varya yer-" sözünü kestim

" Hadi ya Lütfennn"

" Neyse sen bir iyleş görüşürüz "

" Olurrr görüşelim"

" Bak ya deli"

" Ama sana " dedim çapkınca göz kırptım draco ağzınï açıcak tı ki içeri dumbledore girdi ah kara bahtım kör talihim bı yalnız kalamadık

" Merhaba Maria nasılsın "

" İyiyim profesör teşekkür ederim"

"İyi güzel bir geçmiz olsun demem istedim"

" Tekrar teşekkür ederim"

" Ha kamera kayıtlarını hala bakıyoruz ve kendine dikkat et Maria yalnız kalma"

" Merak etmeyin profesör bu konu ile bizzak ben alakadar olucam dinlenmesini sağlıyacağım"

" İyi çocuklar görüşmek üzere kendinize iyi bakın tekrar görüşmek üzere "

🌊🔥

Güzel bir uykudan uyanmıştım draco ile bize revirin verdiği yemekten yedik ve toparladık ve odanın kapısına geldik draco karşıma geçti ve elleri ile dur işareti yaptı

" Dur!"

" Hey ne oldu draco iyimisin"

" Sana süprizim var hazır mısın?"

" Ne süprizi?"

" Süpriz dedim ya " güldüm ne yalan söyliyim başta çok korkmuştum bir şey oldu sandım

" Tamam peki hazırım"

" O zaman bir iki üç ... " Diye saydı ve kapıyı yavaşça açtı ve benim için kapıyı tuttu

" Bayanlar önden" içeri girdim ve draco konuşma devam etti

"Tamam bu rası artık tamamen ikimizin oadası ve şimdi dolaba bakmanı ve tamamen sana ait olan makyaj masasına ve ikimize ait olan büyük çalışma masasına ve sana ve bana ait kitaplık taki sevdiğin ve okumak istediğin kitaplar alındı ve yerleştirildi"

Ağzımdan şakınlıkla tek bir kelime çıktı

" Yok artık draco ..." Çok şaşırdım bunu beklemiyordum

Benim bedenime uygun ve hatta zevkime uygun kıyefetler pijimalar almıştı makyaj malzemeleri bile almıştı odada canım sıkıllnca kitaplardan bahsetmiştim unutmayıp sevdiğim kitapları almıştı

En son dolabım bir çekmecesini açtım odayı tamamen baştan yaratmıştı çekmeceyi açtım ve şok oldum iç çamaşırları bile almıştı şakınlığımı gizleyemeden ona bakmıştım kapıyo kapatıp içeri geçmişti ve utanmıştı galiba yok artık draco ve utanmak

" Şeyy ben hermonie'den istemiştimde oda almış ben ihtiyacın vardır diye şey ettim kızdınmı özür dilerim fazlamı ileri gittim?" Dedi masum ve korkmuş ve endişeli bir şekilde bu hali gözüme tatlı gelirken çekmeceyi kapattım ve yanına

Gittim " hayır hayır ileri gitmedin kesinlikle çok teşekkür ederim gerçekten herşeyi düşünmüşsün çok sağol "

" Rica ederim tüm eşyaların odada yanınca hiç bir şeyin kurtulamadı mağalesef ve son olarak bir şey daha var sana hediyem"

" Draco zaten herşeyi fazlasıyla yapmışsın daha ne yaptın kendini zora sokmaya gerek yoktu..." Mahçup olmuştum

" Lütfen sen müstakbel karım sın bayan malfoy lafı bile olmaz " kitaplığa doğru gitti ve sarılmış bir hediye kutusu aldı ve bana uzattı bende aldın

" Bu nedir ?" Diye sordum meraklı meraklı

" Kendin açıp öğrenmeye ne dersin güzelim ?" Dedi gülümseyerek Bende gülümsedim ve oturdum hediye paketi açtım yavaşça

Ve şok içinde draco ya baktım oda yanıma oturmuş gülüyordu

Muhtemelen şaşırmam hoşuna gitmişti bana son model bir tablet ve telefon almıştı ve bir sim kar vardı

" Draco sen ne yaptın..." Dedim şaşırmış bir şekilde

" Bak sakın kabul edemem filan deme gayet güzel kabul edersin

Ne yapsaydın telefonun tabletin

Herşeyin yangında yanmıştı hiç bir şey yapmadan duramazdım sen benim müstakbel karıcım sın sonuçta..."

" Ben çok teşekkür ederim" dedim ve ona sarıldım sarılışıma hemen karşılık verdi yanağından küçük bir öpücük bıraktım afalladı suratıma öyle bı bakıyorduki sanırım beyni gitti

Güldüm " iyimisin?" Dedim

" Ha?" Kahkaha attım " iyimisin draco!"

" İ -iyiyim ya gülme çok komik "

" Bu kadar niye şoka uğradınki sen beni öpmüştün hissetim"

" Dur bı saniye gerçekten hissettin ve beni duydunmu?"

" Yani biraz galiba"

" Hmm anladım"

"Gerçekten nefes alamadınmı ?"

Dedim masum bir çocuk gibi biraz gerildiğini hissetim yada başka birşey elini yüzüme koydu

" Evet nefes alamadım..."

Yüzümü eline doğru eğdim

" Şımardım yalan söylemeyeyim"

Güldü

" Şımarabilirsin " dedi ve beni kendine çekip sarıldı sarılışına karşılık verdim ve bu sarılma bana güven verdi hiç kötü niyeti yoktu tamamen temiz bir niyet ile sarılıyordu bana sevgi ve güven veriyordu güven hayatımda ilkkez bir insana güven diyordum

" Tamam bir şey daha var " dedi

" Ne oldu "

" Seni bir yere götüreceğim"

" Ne nereye ?"

" Hadi ama spor bir şeyler giy çay falanda alırız başbaşa vakit geçirelim ne dersin bizimkiler bı hiç rahat bırakmıyor "

" Doğru ya tamam peki olur"

" Ozaman giyinelim yeni kıyafetlerinden giymiş olursun hem"

" Olur doğru ya ben gideyim de müstakbel kocamın aldığı kıyafetleri giyiyinm"

Üstümüze spor bir şeyler geçirdik ben siyah bir eşofman üstü beyaz crop olmayan bir beyaz askılı geçirdim ve eşorfmannımın içine koydum draco ise siyah eşorfman ve tişört giydi beraber çok uyumlu gözüküyor duk

" Şuna bak draco tam bedenimi almışsın" iç çamaşırların bedeninizde tam tutturmuştu... hermonie beni bitirecekti bundan eminim

" Evet yani bedenini anlamak fazla zor olmadı hermonie den de yardım alınca tam bedenini tutturabildim"

"Yalnız gene çok uyumlu oldu ha"

diyip güldüm

" Aynen öyle oldu "

Okuldan çıktık ve açık güzel bir alana geldik küçük tepeye benzer bir yerdi ve bir elma ağacı vardı bir kaç eşya almıştık onları çıkardık ve yere örtü serdik ve iki minder attık ve oturduk

" Ah burası harika"

" Evet burası benim gizli yerim arda yalnız kalmak istediğimde buraya geliyorum kimse bilmiyor "

" Bak işte bunu sevdim sadece sana ait bir yer bu güzel birşey"

" Artık sadece bana ait değil bize ait" dedi bana doğru döndü ve devam etti

" Ve bu elma ağacını ben diktim herkesten gizli ben baktım büyüttüm ve sadece sana söyledim"

Güldüm

" Tamam bak ozaman bu harika bir ağaç bak ne diyeceğim elma ağacında elma var " dedim türkçe bir şekilde türkçe konuşmak istiyordum draco da bozma normal bir şekilde türkçe cevap verdi

" Elma ağacı olduğu içindir belki"

" aha aha çok komik onu diyorum elma alda yiyelim"

" Nereden ?"

" Ebenin nikahından "

Güldü

" Ya dalga geçme"

" Tamam git manavdan al"

" Alamam param yok"

" Ağaçtan al "

" Param yok alamam" dedi gülerek

" Draco sinirlendirme beni"

" Tamam tamam"

" Yani draco sende elma ağacı var diyorum ağaçta elma var alda yiyelim diyorum nerden alıyım diyorsun sen benimle dalga geçiyorsun"

"Tamam tamam alıyorum ama ağaca tırmanmak gerek

" E yani tırman ne olacak"

" Tamam yapıyorum"

Draco ağaca tırmandı elma kopardı ama dengesi sarsıldı ve

Yere düştü onun yanına gittim tabiki yerden kaldırmak yerine başında durdum

" İyimisin" dedim gülerek

" İyiyim ya bı uzanıyım dedim öyle" dedi hafif tepkili hafif gülerek

" Bak sen eee hahah"

" Eeee si Öyle işte "

"Haha güzel düştün ama " diyip güldüm draco yerinden doğruldu

Daha doğrusu ben öyle sandım doğrulur gibi yaptı ve beni üzerine çekti

" Ah ne yapıyorsun"

" Elma yemek istermisin istersen başka şeylerde ikram edebilirim"

" Haha çok komik bı yürü git"

" Yooo hiç bir yere gitmiyorum sende gitmiyorsun"

İki eliyle beni belimden tuttu ve daha da beni kendine çekti

Yüzlerimiz birbirine çarptı

Okadar çok yakındık bir nefeslik belkide daha az bir mesafe

Kalmıştık

Hiç bir şey diyemedim itiraz edemedim öyle durdum dilim tutulmuştu kalp krizi geçiriyordum

" Gözlerin..." Dedi

" N-ne "

" Gözlerin diyorum bana diyorsun gözlerin çok güzel diye

Ama senin gözlerin çok güzel"

" Benim gözlerimmi?" Dedim salakça beynimi kapattılar galiba

" Evet gözlerin hayatımda gördüğüm en güzel gözler"

" Sıradan kahve rengi gözler işte"

" Hayatımda gördüğüm en güzel kahverengi gözler" dedi iyice ateş basmıştı kalbimin sesi kulaklarımda çınlıyordu

" B-ben şey kalkıyım " utançla yerden kalkmaya çalıştım ama geri draconun üstüne düştüm

Ve aramızdaki mesafe tamamen kalmıştı dudaklarımızın arasındaki mesafe bir kaç saniyeliğine kapandı kalbim yerinden çıkacak gibiydi öyle durduk ikimizde birşey diyemem dik oda tepki veremedi

" B-be ben özür dilerim düştüm için çok pardon ben şey "

Hemen üstünden doğrulmaya yelten dim çok şükür bu sefer kalka bildim

" Be ben gerçekten özür dilerim yanlışlıkla oldu özür dilerim"

Dracod 'da kalktı yerden

" sorun değil sakin ol gerçekten önemli değil "

"Yok önemli özür dilerim yanlışlık oldu gerçekten "

" Bak önemli gerçekten bana tecavüz etmedin ya"

" Ne ?" Dedim şokla ikimizde bı anda kahkaha atmaya başladık

Söylediği şey bizde bir kahkaha tufanı yarattı

Yanıma geldi iki eliyle kollarımdan tuttu

" Bak sorun değil tamammı biz nişanlı değilmiyiz sorun değil yani hem ilerde çocuklarımız nasıl olacak " dedi pişkin pişkin gülerek

" Yaw bı git draco ya hala dalga peşindesin beni sinirlendir mekten zevk mi alıyorsun ?"

" Evet " dedi gülerek küfür ederek elini ittirdim ama beni belimden tutup kendine çekti

" Ama sinirlenince çok tatlı ve çok daha güzel oluyorsun gerçi sen her halinle mükemmelsin ama ne yapayım seni sinirlendirmek çok zevkli "

" Of iyi tamam bir elma istedim konu nerelere geldi "

" Doğru hadi yiyelim bir elma altrafı ya" dedi gülerek

Oturduk tekrar ve elmayı yemeye başladık

" Elmada çok lezzetliymiş ağacı ben yeteştirdim demiştin değilmi"

" Evet ben yetiştirdim "

" Çok iyi bakmışsın bitki bakmayı böyle iyi bilirmisin?"

" Yani biraz evet ama bu ağacï yetiştirmek için çok emek verdim gerçekten "

" Eline sağlık tebrik ederim harika bir şey "

" Teşekkür ederim bak ne diyeceğim"

" Evet?"

" Olurda bir gün diyelimki kavga ettik "

" Bak ya daha 1hafta oldu biz niye kavga ediyoruz" dedim gülerek

" Ya diyelimki dedim "

" Tamam mesala devam et"

" Ozaman bu ağacı sulamaya gelelim ne olursa olsun kavga ettiğimizde ayrı bile olsak gelip burda bulaşalım ve bu sorunu çozelim tamammı sözmü ?" Dedi

" Tamam söz ne olursa olsun gelip bu ağacın altında elma yiyeceğiz hatta her hafta gelelim burda kendimize vakit ayıralım ne dersin"

" Harika olur derim güzelim "

İkimizde elmadan koca bir ısırık aldık ve anın tadını çıkardık

Yanımıza getirdiğimiz içecekleride çıkardık

" İyiki varsın afet" dedi

" Sende iyiki varsın draco"

Dedim ama aklıma bir şey geldi

" Ya draco baksana bı sen?!"

" Hey ne oldu "

" Geçen gün Harry bir şey dedi sen bana çirkinmi dedin"

" Ya hayır o öyle değil"

" Nasıl peki?"

" Ben seni tanımıyordum ozaman tanışmıyorduk bende

Evleneceğim insanı tanımıyorum iyimi kötümü güzelmi çirkinmi bilmiyorum dedim sadece gerçekten "

" Ha iyi tamam canım gerilme bende aynı şeyleri düşündüm zaten problem yok aşko " dedim gülerek oda güldü

" Ahaha aşko mu?"

" Evet aşko biliyomusun anlamını kullanım alanını komik bir kelimede o yüzden söyledim"

" Biliyorum hem gıcık oluyorum hemde komiğime gidiyor türkçeyi seviyorum güzel ve bazen eğlenceli bir dil ya konuşması zevkli"

" Evet öyle sen türkçeyi nasıl öğrendin"

" Öğrendim işte niye soruyosun ki?"

" Yani İngiliz bir insanın bı anda türkçe öğrenmesi çok nadir bı olay "

" Senin için müstakbel karıcım " dedi bı anda çok şaşırdım

" Ne!?"

" Evet duydun işte senin için öğrendim senin türk olduğunu öğrendiğimde şaşırmıştım

Ama sonra senin için türkçe öğrenmek istemiştim bı ortak noktamız olsun istedim " dedi

" Vay be bak şımardım şuan bunu düşünmek çok güzel bir şey çok kibar"

" Hoşuna gittiyse ne güzel öğrenmesi zordu çünkü "

" Hahaha bana da ingilizce öğrenmek çok zor gelmişti "

" Peki beni gördüğünde ne düşündün "

" Nasıl yani"

" Hani beni tanımadan önce sormuşsun ya çirkinmi güzel mi diye işte onu soruyorum ne

düşündün beni görünce" dedim

Merak etmiştim güldü

" Lafımı geri aldım "

" ilk görüşte aşıkmı oldun yoksa" güldüm

" Afet beni pişman etme hem ayrıca hastanede ne için lütfen dediğide unutma benim aklımda her an isteğini yerine getirebilirim"

"Hmm olabilir aslında"

" Bak ya günah benden gitti"

Yüzünü bana doğru yaklaştırdı bende yüzümü yaklaştırdım demin yanlışlık üstüne düştüğüm geldi istsizce sırıttım

Oda sırrıtı

" Bu sefer benden kolay kaçamazsın " dedi ve ve elini yüzüme koydu

" Kaçmak istediğimi düşünmüyorum ama merak etme sana tecavüz etmem " dedim gülerek

" İçim rahatladı" dedi gülerek

Aramızda bir nefeslik mesafe kalmıştı tam yakınlaşacaktık ki

Telefon çaldı hassiktir ya sinirle gülümsedim

" Ha si- kim arıyorya "

" Bilmem ben bı bakayım " ikimiz de sinirle gülümsedik

Telefona baktım hermonie arıyordu

" Kim ?"

" Hermonie arıyor"

" Tabiki şaşırdıkmı hayır !" Dedi hafif öfkeli güldüm ve telefonu açtım

"Alo"

" Hemen okula geri gelin Maria"

Sesi dışarı verdim

" Ne oldu"

" Ya vakit yok hemen gelin işte"

" Neyse gidelim ozaman"

" Tamam geliyoruz " diyip telefonu kapattım

" Hemen toplayıp gidelim ozaman"

" Bir şey oldu kesin "

" Hemen kötüye yormayalım abartmışlardır kesin"

" Umarım kötü bir şey yoktur "

🌊🔥