GULFIROŞ [GÜL SATICISI]
Doksanlar dönemi...
"Kafana silah mı dayadılar benimle evlenmen için Eşref Bey?!" yakarışı evden taşıyordu kadının. "Gideceğim duydun mu beni gideceğim. Senin karın olmak öyle midemi bulandırıyor ki!"
"Bende bayılmıyorum sana Alev Hanım! Amcam yüzünden değil, çıkan dedikodular yüzünden evlendim seninle."
Alayla baktı kocasına. "Namusumu kurtarmak için evlendin yani? Ben kendimi biliyorum Eşref. Millet ne derse desin umurumda bile değil. Senin gibi değilim ben tamam mı? Ben kendimi düşünürüm, milletin benim hakkımda ne düşündüğünü değil!"
Üçüncü sigarasının izmaritini kül tablasında ezip, dik başlı karısına baktı. O artık karısıydı. İstemeden de olsa karısıydı işte. Şimdi onu gönderirse kendisi yüzünden başına kötü bir şey geleceğini biliyordu. "Gidemezsin." dedi ağır bir sesle.
Bal gözleri öfkeyle parladı. "Gideyim de gör." dedi Alev kıyafetlerini koyduğu poşeti aldı yerden adımlarını attı. Ne olduğunu anlamadan kendini kocası tarafından duvara yaslanmış halde buldu. Kocasına ilk kez bu kadar yakın olmuştu. Kaba, güçlü elleri belini ve bileğini sıkıca tutmuştu.
"Gidemezsin. Sen o imzayı atmakla Eşref Yılmaz`ın karısı olmayı kabul etmiş oldun. Duydun mu beni? Sen artık Alev Yılmaz`sın ve ben karımı hiçbir yere göndermem."
Çiçekçi kız ile Kabadayının zoraki evlilikleri gerçek aşka dönüşecek mi?
|
ÇİÇEKÇİ / TEXTING
Genç kız o günden sonra her gün kapısında çiçek bulmaya başlar.
|
0% |