Bazı çığlıkları duymak için kulaklarınızın olması yetmez. Duyabilmek için delirmeniz gerekir. Yada öyle olduğuna inanır herkes. Ya deli olan ben değilsem? Kimsenin görmediği birinin bana işkence etmesi benim deli olduğum anlamına gelir mi? Ama ben onun varlığını ve gerçekliğini biliyorum. Kimseyi inandıramazsam bile gördüklerimin halüsinasyon olmadığını benim bilmem yeterli benim için. Bunun bir hayal olduğunu söyleyen doktorlar şimdi gelip anlatsınlar o havalı cümleleriyle bunun nasıl bir hayal olduğunu. Hiçbir doktor, hiçbir söz, hiçbir ilaç beni bunun gerçek olmadığına ikna edmez. Ben ne gördüğümü biliyorum. Çünkü BEN DELİ DEĞİLİM!

Özgür irade diye bir şey mümkün mü?Yoksa hepsi bir ilizyonunun parçası mı?Farklı biri deneyim sizi bekliyor,hikayenin gidişatı tamamen sizin seçimlerinize bağlı bir öykü.Birden fazla final sizi bekliyor.Hikayede her seçiminizin bir sonucu olacak.Zaman köşkü size farklı bir deneyim sunuyor.

“Bazı acılar insanı değiştirir.” SONU TAHMİN EDEMEYECEĞİMİZ KADAR FARKLI BİTEN BİR HİKAYE

Bu 2. Kitabım umarım beyenirsiniz

Edgar ve dostları gizemli elmasların, garip davranışların ve yaşadıkları yerin gizemini çözmeye çalışıyorken, arkadaşlarının yarısını kaybeden Edgar kontrolü kaybediyor…

İki kızın paranormal olaylarla karşı karşıya gelmesi...

Umarım beyenirsizin

Gizemli bilmecelerle dolu bu kitabı okumadan geçmeyin. Paranormal olaylar mevcuttur. Etkilenen kişilerin okumamasını tavsiye ederim

Düşmüş Melek Cennet... Saf ışığın ve adaletin evi olarak bilinir. Ama ya her şey göründüğü gibi değilse? O, bir zamanlar masum bir melekti. Kanatları saf beyaz, ruhu huzurla doluydu. Fakat cennetin derinliklerinde saklanan adaletsizlikleri, baskıyı ve sessizce acı çekenleri gördüğünde, sorgulamaya başladı. İtaatle susturulan bir dünya, onun için artık bir cennet değil, bir hapishaneydi. Sorularıyla gökleri titretti, cevaplarıyla cenneti sarstı. Ama isyanın bedeli ağırdı... Günahkâr ilan edildi ve kanatları siyaha bulanmış halde dünyaya sürgün edildi. Şimdi o, bir zamanlar koruduğu insanlığın ortasında, hem cennete hem de cehenneme meydan okumak için güç topluyor. Düşmüş bir meleğin öfkesi, tanrıların bile korktuğu bir şeydir...

Zamana karşı...

Bu kitabı bir arkadaşımla tasarladık. 8 Arkadaşın okullarında gizemli bir oda bulmasıyla başlıyor. İyi okumalar.

"İnsanların ruhları nerde sanıyodunuz? " John Parker

Bir arkadaş grubu birgün okulun yaptığı kampa giderler.Neler olacağını daha bilmiyorlar

Yakın zamanda bebeğini kaybetmiş acılı bir annenin ürkütücü sanrıları...

Anonim olarak yazılmış, açıklanması zor, paranormal hikayeler. `Onlar` yaşanmış gerçek cin hikayeleri kitabımla alakası yoktur. Başınızdan geçen `Cin` hikayelerini gönderin yayınlayalım.

"Baba" "Baba yardım et çok korkuyorum" "Baba hani beni bırakmazdın ? " "Baba o mezardan kalkım gel kızım seni koruyacağım demeni o kadar çok istiyorum ki!" "Ama olmuyor işte olmuyor"

Kocasının ihaneti sonucu feci bir kaza geçiren Türkân, yaralı halde zorlukla en yakındaki kasabanın ışığı yanan ilk eve varmayı başarır. Gizemli bir adam olan Gazi Yüzbaşı Kürşat`ın evine sığınır. Lâkin bu kasaba çok gariptir. Çünkü ne bir telefon ne de dışarı ile iletişim kurabileceği herhangi bir şey vardır. Kasaba halkı güler yüzlü ve samimidir. Özellikle iyileşene kadar gitmesine izin vermezler. Bu da Türkan`ı korkutur. Gerçek ve yalanın birbirine karıştığı bu eseri okurken sakin kalamayacaksınız. Gerilim ve gizemin bir an bile eksik olmadığı "Gri" yeni bölümleri ile gelmeye devam edecek.

ilk bölümü okur musunuz?

Umarım bu kitabı beyenirsiniz.İlk defa böyle birşey yazıyorum yazmamın nedeni ise bu kitapta yazdıklarımı 2,3defa rüyamda gördüm ve yazmak istedim alıntı sözler olabilir ışıl ışık tan veya biraz Beyza alkoçtan geriye kalanlar bana ait zaten çok bir alıntı yok kitap korku,paranormal olaylar ve gizem içerir şimdiden iyi okumalar 🪽

İnsanlar cennete uzak, cehenneme yakındı. Cehennemin Kıyısında yürüyorlardı. Her yalanlarıyla, her günahlarıyla. İnsanlar yer yüzünde şeytandan kaçardı, çünkü bilirdi ki şeytanın ve kötülüğün onlara verebileceği tek ışık ateşin ışığı olurdu. Cehennem yer altındaydı, azaplarla ve günahların bedelini ödemek zorunda olan insanlarla doluydu. İnsanlarda oradan korkuyordu, oradan kaçıyordu. Asıl garip olan ise insanların şeytandan kaçmasına rağmen sığındığının yine şeytan olmasıydı. Yer altı ve yer yüzü birbirine bağlandığında ise herkesin öncelikli korkusu oydu... Bu hikayenin bir gölgesi bir de avcısı vardı. İkisi de Şeytanın hizmetkarıydı, görevlerini yapmadıklarında herkesin korktuğu o ateşe girmiş, cehennem azabını tatmışlardı. Bu acıyı duyan ve hisseden yer yüzünde ki tek insan ise ben olmuştum. Onların yer altında yandığı ateşte, ben yer yüzünde yanıyordum.

Bir kız düşünün herşeyi şakaya vuran mizahlı komik ve bir gün eğlence olsun diye okulda belalı grubun liderine yazar ve o gün den sonra onu hiç beklenmedik şeyler karşılar.

Bu kitak 4 arkadaşın paranormal bir gecesini anlatıyor zevkle okumanızı dilerim

Daha öğle vakti kanlı canlı gördüğünüz bir adam bir kaç saat içerinde yok olsa ne yapardınız? Muhtemelen bir merak uğruna o adamın evine giderdiniz. Ranya da merakına yenik düşüp gittiği bu eve adımını atar atmaz hayatının tamamen değişeceğini bilmiyordu. Muhteşem bir ters köşe paranormal hikayesi sizi bekliyor...

Ormanlara güvenin

belki de o gerçektir dedim kim bilir belkide