Okyanus Mavisi
Klasik bir karışma olayı. Motorcu olan Okyanus yıllardır gerçeğin peşindedir. Gökte ararken yerde bulduğu gerçek ailesi kim bilir onu nasıl karşılayacak.
|
Saklambaç
Çocukken her şey çok temizdir, saftır. Eğer çevrenizde sizin çocuk kalbinizi yoracak bir şey yoktuysa kolaydır da. Tek derdiniz o gün oynanacak oyunu seçmek, araya kaynak yapmaya çalışanları engellemek ya da hangi renk salıncakta sallanmak istediğinize karar vermektir. Bazen hangi peri kızı olacağınızı seçmek ya da hangi süper kahramanın daha güçlü olduğuna karar vermek hayatınızın en mühim konusu gibi görünür. Oysa büyüdüğünüzde tam olarak şu cümleleri kurardınız: "Çocukken her şey ne kadar da kolaydı. "
Hayat, çocuk kalplerin masumiyetini sınamaktan geri durmaz. Her şey bir mektupla başlamıştı, her şey bir mektupla bitmişti. Sadece bir mektup, bir kâğıt parçası bir aileyi parçalara ayırmıştı. Henüz on bir yaşındaki bir çocuk, sadece ailesinden değil, evinden, çocuk kalbiyle bağlandığı arkadaşlarından, kendi benliğini bulduğu o dünyadan kopmuş; karanlık, soğuk, kalabalıklar içinde yapayalnız bir dünyaya düşmüştü.
|
İki Yabancı
"En büyük dileğimdin; Hem gerçekleşmesini deliler gibi istediğim hemde gerçekleşmesinden çok korktuğum."
...
"Evlenmek için kaçarlarken trafik kazası geçirip birbirini tamamen unutan çiftin, iki yabancı gibi yeniden tanışıp birbirine aşık olmasının anlatıldığı gözyaşı dolu bir hikaye."
...
"Hayat ikisine de ikinci bir şans vermişti ama tek bir farkla; birine yaşaması birine ise veda etmesi için."
...
"Doğumda canı yanar diye `baba` olma hayalimden vazgeçen biriydim ben. Şimdi nasıl canını en çok yakan kişi olurum?"
...
"Zamanın yokluğuna alıştırması gerekmiyor muydu? Neden gün geçtikçe canımı daha çok acıtıyor?"
...
"Onlarınki ailelerine ve çevrelerine rağmen kısacık zamanda büyük bir aşka dönüştü. Aşk uğruna her şeyi göze alıp kaçma planları yaptılar ama evliliğe giden yolda ani bir kaza ikisinin de geçmişine bir silgi vurdu"
...
- Ask gerçekten söylendiği gibi büyüleyici miydi?
Bu hikayede, iki Yabancı olarak yeni bir hayata başlayan ve geçmişlerinden bir haber yeniden tanışan Ekin ve Ömer`in duygu ve gözyaşı dolu imkansız hikayesi anlatılmaktadır.
....
Okurken gözyaşlarınızı tutamayacağınız imkansız bir aşk hikayesi.
...
Alınması / Çalınması / Kopyalanması durumunda yasal işlem yapılacaktır.
-Türü
#Romantik/Dram
|
UNUTMA
Eski bir şarkının melodisi, fütursuzca asfaltı ağlatıyordu. Geçip gidilen yollarda ,süslü kelimelerin izi yoktu. Etrafı saran melodinin içinde, sıkışıp kalmış bir kaybediş vardı. O gün sokağın başındaki bir restorantta , eski bir şarkının melodisi kol geziyordu. Ve o gün , şarkı gökyüzündeki biri için açılmış gibiydi. O şarkı ve o sokak... bir zamanların en büyük aşkına şahitlik etti. Seksen üç yaşındaki Alicia Clark tam da o gün hayata gözlerini kapattı. Alzheimer hastası bu kadının gökyüzüne gitmeden önce son sözü " Unutma!" oldu. Kim bilebilirdi ki bu hasta ve yaşlı kadın için, bu kelimenin ağırlığını. Bir söz vardır. Birinin sesini, kokusunu, adını unutabilirsiniz. Ancak onun size ne hissettirdiğini unutamazsınız, diye. Ne kadar doğru söylenmiş bir söz!
Alicia Clark`ın sessiz sedasız gidişinin ardından, torunu büyükannesinin evine yerleşir. Ve orada büyükannesinin sır gibi tuttuğu geçmişinin kapılarını açar. Evin arkasındaki ağacın altında gömülü bir defter bulur. Ve defterin adı "UNUTMA" `dır. Defter Alicia`nın 20`li yaşlarındaki unutulmaz aşkını ve onunla geçirdiği anlarına ev sahipliği yapmaktadır. Gabriel adındaki genç bir adamla çok büyük bir aşk yaşamış olan Alicia , hayatının büyüleyici anlarını yaşamış ve sevdiği adamı bir kaza sonucu kaybetmiştir.
Gabriel ve Alicia`nın birlikteliğinde , Gabriel`in sevdiği kadından istediği tek söz " Lütfen Beni Unutma ! " dır. Bu sebeple Alicia, Gabriel`le geçirdiği her anı günlüğüne yazmıştır. Fakat zaman içerisinde Alzheimer hastası olan kadın, her şeyi unutmuştur. Tek bir şey dışında! Unutma kelimesinin kalbinde bıraktığı yakıcı hissi…
Alicia`nın ölümüyle birlikte , Alicia ve Gabriel` den geriye sadece " UNUTMA" kalır. Ve bu günlüğü bulan Alicia`nın torunu ,büyükannesinin bir zamanlar yaşadığı büyük aşkını, onun satırlarından dinleme şansını yakalar.
|
Zihnimdeki Mahzen
Onu öldürmek isteyen bir adamdan kaçarken kaza geçiren Gece, gözlerini açtığında hafızasını kaybettiğini farkeder. Kendini bir anda sindirilmiş bir kaosun ortasında bulduğunda ise zihninde yavaş yavaş canlanan anılar ona kendini koruması gerektiğini hatırlatır.
Peki hafızasını kaybetmesine sebep olan bu olay gerçekten kaza mıydı?
"Zihnimizdeki yaşanmışlıklar bize doğruyu ve yanlışı öğretirdi. Peki ben nasıl yaşayacaktım? Zihnim kayıptı benim, hatıralarım benden alınmıştı."
|
Canhıraş
"Sev..." dedi, gözlerinde gördüğüm acıya rağmen benden bir uzaklaşmayı başarmıştı. "Önce kendini, sonra başkasını.."
"Bilirsin beni, denizden korkarım. Yüzemem. Ama bak.." dediğinde bakışlarını arkasında görünen denize çevirdi. "Şimdi ona geldim. Ne kadar garip değil mi?""
Başımı onu onaylarcasına salladığım zaman arkasını bana döndüğünde kafasını gökyüzüne doğru kaldırdı ve güldü.
"Denizden korkan bir adam ölümü için denizin kucağına koşuyor."
|
TAKAS Sakine çiçek |
TAKAS
Takas al ver durumudur alacağın şey karşılığında vereceğin şeyin kıymeti de önemlidir sadece kazan kazan durumu söz konusu bile olamaz kazandığın kadar kaybedeceksin takas bir kumardır her şeyi kaybedebilirsin ya da bir kısmını kazanabilirsin
|
Hüzünlü Palyaço
Bir zamanlar, hüzünlü bir palyaço varmış.
Ve bu masal böyle başlamış....
Hayatı insanları güldürmek olan, Fransanın en ünlü sihirbazı GİZEMLER KRALI RAFA ve onun meleksi güzellikte ki yardımcısı DARİA. Onlar Fransayı kasıp kavuran, dilden dile dolaşan efsane olmuş gösterilere imza atmışlardı. Birbirlerinin en yakın dostu ve tek yakını olan bu ikili,yaşadıkları talihsiz kaza sonucu bu, şaşalı hayattan bir anda kopacaktı.
Sahnelere olan hasretiyle kıvranan bir sihirbaz...
Ve herşeye rağmen, sihirbazını yalnız bırakmayan, vefakar bir yardımcının yeniden doğuşunun masalı...
|
0% |