Deniz
Deniz gizli olanı yutar derler hep; tüm sırları içinde tutar, dalgalarıyla korur. Peki bu sırlar artık gün yüzüne çıkmak istiyorsa ? O zaman denizin yapabileceği bir şey yoktur; tüm sırları karaya püskürtür.
Denizin`in pek de sakin olmayan hayatında geçmişten gelen sırları karaya çıkmak üzereydi. Gerçeğe ulaşmak veya sırlar denizinin ortasında kalmak ? İşte bu onun seçimi.
|
Teni Tenime • Texting
İki ev arkadaşı ve bir şarkıcı.
En başta hedefi ev arkadaşına âşık olmak değildi.
|
KARANLIK OKUL
Doğum gününün gecesinde ormana giden güneş acayip gözüken bir bina keşfetmişti binayı keşfettiği aynı gece binaya gizlice giren güneş binanın bir akıl hastanesi olduğunu düşünmüştü fakat bu bina aslında karanlık bir okuldu okulun öğrencileri hiç normal değillerdi çığlık sesleri okulun her bir tarafından duyuluyordu okul akıl hastanesini andırıyordu adeta ama okul normal bir öğrencinin gidebileceği bir okul değildi asla.
|
~Zamansız Yolculuk~
Yarış düdüğü çoktan çalmıştı ama gönlümün yarışı daha yeni başlıyordu...
Su Yıldırım, katıldığı bir çok yarışmada birinci olarak çıkan, zor bir kadındı. Son yarışında ki kavgada zamansız yolculuğa çıkacağını bilmiyordu ama öğrenecektir...
BEN SU YILDIRIM VE BU KATILDIĞIM GÖNÜL YARIŞINDA KAYBETTİM
|
Kelebek Mezarlığı (Tamamlandı)
✨WATTPAD ROMANCE TR OKUMA LİSTESİNDE✨
“Kelebek kuşun acılarını gören yeryüzündeki tek canlıydı.”
Luna aşkın en can yakan kısmının aslında ayrıldığı gün değilde kavuştuğu gün olduğunu anladığında hayatı ellerinden kayıp gitmişti. Aşk onu ölümün kucağına bırakmış kalbinde atan kelebeklerin ölümüne neden olmuştu. Kalbi kelebek mezarlığına dönen Luna’ın kalbinde intikamının alınması gereken binlerce kelebek vardı. Bu kelebeklerden biri de oydu. Namıdiğer Profesör…
O, Mahşer denilen suç örgütünün lideri ama aynı zamanda da örgütü içten çökertecek olan kişiydi. Onlar kelebek mezarlığının intikamını almak için bir araya geldi. Onlar karanlıktan korkup da karanlığın kendisi olmaya geldi. Bu hikaye Lu ile Profesör’ün hikayesi. Bu hikaye beyaz kuşun ve onun beyaz kelebeğinin hikayesi.
“Affetmek büyük bir erdemdir Lu. Ancak bir şeyi sakın unutma. Her insan affedilmeyi hak etmez. Tıpkı kalplerimizi kelebek mezarlığına çevirenler gibi…”
|
Sonsuz Aşk
Tanıtım
Ölümden korkmuyordum. Aslında, kaybedecek hiçbir şeyim kalmamıştı. Hayatım, bir yalandan ibaretti. Her şey elimden alınmış, boş bir kabuktan farksızdım. Gözlerimi kapattım, muhtemel sonumu beklerken kalbimde hissettiğim acı bile artık yabancıydı. Ölmekle yaşam arasında fark kalmamış gibiydi benim için. Ancak, gözlerimi açtığımda onu karşımda gördüm.
O, Bora...
Yüzü, her zamanki gibi kararlı ama gözlerinde bir şey vardı, tarifsiz bir derinlik, bir sonbahar hüznü gibi. Aniden, kollarıma yığıldı. Onu tutarken, ellerim titriyordu. Avuçlarımın arasından canı kayıp giderken, hiçbir şey yapamamak... Hiçbir şeye engel olamamak... Bu, içimi paramparça ediyordu. Zaman durmuş gibiydi. Sadece, aramızdaki son anlar, boğazıma düğümlenmiş nefesim, ve kalbimde çığlık çığlığa yankılanan acı vardı.
"Sevgilim, lütfen… lütfen beni bırakma!" diye fısıldadım
|
Racih Aşk ~ Aşkın Kaç yolu vardır 1
Aşk ona göre ; Ateş ve küllerin birleştirip oluşturduğu su, denizleri kurutup yok ettiklerini var eden nefes ve karanlığın içindeki tek ve en belirgin çoban yıldızıymış
|
KIRIK HAYATLAR
Hayat... Önüne büyük zorluklar çıkartır.Acı çekersin ama bu sefer daha güçlü kalkarsın ayağa. Ne derdin olursa olsun! Ailevi yönden darbe mi yedin? Kötü insanlar kalbinde büyük yaralar mı açtı? Yalnız mı kaldın? Ne olursa olsun, hep ayağa daha güçlü kalktın. Hepsini atlattın...
Sizi, kalbinde büyük yaralar taşıyan insanların hikayesine çağırıyorum. Var mısınız?
|
Dalgaların Fısıldadığı Aşk
TANITIM
--------------
Hayatın insanı nereye götüreceği hiç belli olmaz lakin Karadeniz`in rüzgarı, insan aklının alamayacağı en kuytu köşeye götürür.
Bir kadın vardı sevgiye sığınan.
Bir adam vardı sevgiyi çoktan kalbinden silmiş.
Bu kadar kolay mıydı kalbinden sevgiyi atmak?
Kolaydı.
Hele ki Karadeniz için çok kolaydı.
Karadeniz dillere destan sevdasıyla bilinirdi.
Yalandı.
Dışarıdan sevdasıyla, içeriden caniliğiyle bilinirdi.
|
Rüzgarla Dans
`kaybedersen kızarım` dedi Efil, yaptığı gülü uzatırken. Rüzgar kaybetmezdi..
"kaybedersem asıl ben kendime kızarım" dedi.
yıllar sonra Efil`in ona uzattığı minyatür gül, boynundaki kolyeydi. onu hiç kaybetmemiş, aksine onu kolye yapmıştı.
..
|
Rastgele Numara
*Bir saniye yoksa o kişi benim arkadaşlarımla buluştuğumuz da aradığım kişi mi hayır ya o değildir sesi benziyordu sadece HAYIRR KESİN O UMARIM BENİ TANIMAZ.*
|
REQUIEM
Rüyamıza bir ağıt yaktım. Sonra seni kurtardım, ardından kendimi astım.
♆
Gök, yere düştüğünde vaat edilen cennet boğulur altın çocuğun dolmayan denizinde. Yaralı hayalperest doğar sabah yıldızının güneşinde. Kendi acısından zevk alarak oynar tragedyasındaki mükemmeli, en ön sıralara dizilmiş tanrılar karşısında. Savurur buklelerini gururla. Alkollü gecelerin uyuşuk tanrıları önyargılarıyla yüceltir hayalperestin gösterisini. Ortasına gelir sahnenin, selamlar kendisini kanatsız bırakan, yüzsüz tanrılarını. Seyircisinden akan birkaç damla gözyaşı takdir etmeye yeter mi çocuğun melodramını?
♆
"Duyuyor musun?" diye sordu kıza. Yerinde hafifçe sallanmaya başlamış sanki bir şarkıya ritim tutturuyordu. "Neyi?" diye sordu kız. "D minör..." dedi adam. "Ne diyorsun Ege bir bok anlamıyorum." diye çıkıştı kız sessizce. "K. 626 Gece, Mozart." Adam sallanıp mırıldanmaya devam ediyordu. Genç kız sabır dilercesine nefes aldı "Mozart falan yok Ege!" diye soludu dişlerini sıkarak. "Requiem, Gece, yarım kalmışların ilahisi, ölülerin ağıtı. Bizim şarkımız çalıyor. Sevgili, Lacrimosa`m çalıyor..."
|
0% |