HAYALDİR DUYGU
Bu bir şiir kitabıdır...
Şiir kişilerin duygularını ya da onların hayal dünyasını yansıtır...
Şimdiden iyi okumalar💙💫
|
MEMUL
Memul, bazen bir his, bazen bir kişi ve bazen bir andı. Memul beklenendi...
"Relicta, anlamı ne?"
"Terk edilen."
"İnsanlar terkeder kiraz çiçeğim"
"İnsanlar terkedilir Arel"
|
BİR TUTAM KAHVE KOKUSU
Eylül onaltı yaşında abisinin kaçırdığı kızın nişanlısına diyet olarak verilmişti. Bilmediği bir hayata o gün açılmıştı kapılar. O gün kurban edilmişti Eylül. Peki ya sonra? Hayat denilen şey sonsuz bir serüven onun serüveninde neler vardı peki?
Bazen ne yaparsanız yapın hayat size dönüp tebessüm bile etmez. Hele ki bir sonbahar Eylül-seniz.
|
Meskensiz
Mesken; anlamı ev, yuva demek ancak bazı insanların evi tek bir kişidir...
Bugün bilmemem kaçıncı ihanetin ve intikamından hatırlamadığım uzun vakitten sonraki yuvam başıma yıkıldı. Tıplı ruhumun yok olduğu gibi...
|
Gerçek ailem
Hayat acı hemde çok acı
|
Lanetli Ilahiler
Ben içimdekileri yazıyorum.
Ister türkü olsun
Ister ağıt...
Kelimelerim yettiği kadar
Bendimin yettiği kadarını
Taşıyamadıklarımı, dayattıkları kalıplarımı
Ben içimdekileri yazıyorum
Boğazımdaki yumruyu, hayalimdeki boşluğu...
Ben beni, sizi, herkesi yazıyorum.
Sesi kısıldığı için soluğunu kestikleri herkesi...
|
Ben İstemedim Ki
Arka Kapak Yazısı:
Bak, her yer kırıldı.
Şurası da çok kirlenmiş.
Lekeler de çıkmıyor.
Oysa okşamaya kıyamazlardı.
Hata ile mi olmuş?
Görmemişler mi?
Görmek istememişler mi?
O kelimeyi de artık kullanma!
"Değerden" bahsetme bana!
"Değerli idi!" deme!
Görüyorsun sen de,
Bütün o "değerli" diyenlerin,
"Değeri" nereye düşürdüğünü.
|
Avucumun İçinde Saklıyorum
Arka Kapak Yazısı:
"Bilmem kendimi nasıl anlatsam? Biraz neşeli, biraz hüzünlü, biraz da hayallerle ve ümitlerle dolu bir insanım. Her duyguyu yaşamaya çalışıyorum ve her duygu beni "Ben" olarak gösteriyor. Duygu dolu bir insanım ve duygularla insanlığımı, özümü belirtiyorum. Bir gün pencereden bakarken, barışı ne kadar özlediğimi hissettim. "Biraz dağınık ve karışık bir dünyada yaşıyoruz." dedim kendime.
"Düşünmemek olur mu seni?
Belki sana şiirler yazarım?
Belki kitaplar uçar gökyüzünde?
Sonra boş bir duvarın önünde durur
Ve bir eser yaratırız.
Düşünmemek olur mu seni?
Şiirlere, gökyüzüne,
Duvarlara yazarım belki seni."
|
Can Kırıkları
Arka Kapak Yazısı:
Başımı ona doğru çevirdim ve gülümsedim. Tek içimde, kırıklarla yaşamıyordum artık. Bakışlarım da insanlara kırık bakıyordu. Karşı karşıya otururken hiç fark edilmeyen bir insan olmuştum. Yıllar geçmişti ve benimle tanışma isteğini, şimdi açıklıyordu bu insan. Olup bitenleri anlamanın zorluğunu çekmeye başlamıştım. Ve hiç cevap vermeden, elimdeki kitaba sarılarak kaçar gibisine oradan ayrıldım. Artık bu tür insanlar beni boğuyordu. İçimde sakladığım ruhum, daralıyor ve nefes almak için çırpınıyordu.
"Hiçbir şeyden korkmadık.
Yaktık, yıktık,
böldük, parçaladık.
Hiçbir şeyden kaçmadık.
Güldük, eğlendik,
yedik, içtik.
Tek korkumuz olan,
tek ulaşamadığımız,
şu `insanlığa`,
bir türlü yakın olamadık."
|
Ah Benim İnce Sızım
Arka Kapak Yazısı:
Seni tanımanın mutluluğunu yaşayan, ne çok insan olacağını bilseydin, içinde taşıdığın o acılar hafiflemez miydi?
İnsanlara duyduğun bu kırıklık, bu güvensizlik,
duygularla üflense idi, bakışların değişir miydi acaba?
"Dilimin ucunda bir söz var.
Yüreğimin ta derininde bir acı var.
Sözü bulsam, acımı anlayan olmaz.
Acımı anlatsam, sözü duyan olmaz."
|
Adın İle Savaşıyor İnsanlar
Arka Kapak Yazısı:
Ve bir gün,
Susmak bilmeyenlerin, sesini duydum.
Acı verenlerin yumruğunu, boğazımda hissettim.
Beni görmek istemeyenlerin, bakışlarını yine gördüm. Bir de duymak istemeyenler vardı.
Onların da sesli kahkahalarını, arkamdan işittim.
Sonra da "Öyle olsun..." dedim.
"İstediğiniz savaş ise, o da olsun..." dedim.
"Eğildim, büküldüm.
Parçalandım, dağıldım.
Kırıkları sessizce topladım.
Sessizce içime her şeyi haykırdım.
Herkesi sessizce bir bir içime gömdüm.
İşte benim de savaşım...
İnsanlarla savaşım, böyle idi.
İnsanları içime göme göme,
Kocaman bir mezarlık
Oluşmuş içimde..."
|
Ben Büyümedim
Arka Kapak Yazısı:
Hani, kendinize güvenmediğiniz veya çekindiğiniz an, biri arkanızdan size, "Hadi yürü! Çekinme!" der ya? İşte öyle bir an, bir adım atmaya başladım. Kendi kendime, "Yürü!" dedim. Kendi elimi, kendim tuttum.
"Yazmasını biliyor muyum? Üzer miyim okuyanları? Kötü bir söz, duyar mıyım?" gibi soruları, hiç düşünmedim.
Aslında kendim için, kendimi düşünerek; yazmaya başladım. O nedenle, bir beklentim de yok. Seven olur veya seven olmaz. Beğenen olur veya beğenen olmaz. Belki de yazmaya başladığım an gibi olur? "Yalnız ve sevilmeyen" bir kitap olur.
Ama bir farkı olur yine de. Adım bir yerde yaşar.
"Benim adım yaşamalı." dedim. "Bir emanet bırakmalıyım. Yürüdüğüm yollar, izlerim, kendi hislerim, yaşadıklarım silinemez. Hayatımı, sözlerimi ve düşüncelerimi, kimse belirleyemez. Kimse tanımasa da; çocuklarım, büyüyünce beni okumalı. Torunlarım beni tanımalı." dedim.
Şimdi bir yazar mıyım? Bilmiyorum.
Şair miyim? Bilmiyorum. Belki siz biliyorsunuz?
Benim bildiğim tek şey; hissettiğim, gördüğüm, duyduğum, kendimden, ondan, bundan, güzel doğamızdan veya da bir nesil hakkında yazmam.
Bir zamanı var mı ki yazmanın? Sonu geliyor mu veya bir "son" görünüyor mu? sorulara da, bir yanıt veremem.
Yazacağım kadar yazıyorum. Belki de yaşadığım kadar yazacağım? Yaşadıklarım kadar yazacağım...
Kim engelleyebilir?
- Feride Gerdelmann
|
Acı Benim Önümde Eğilecek
Arka Kapak Yazısı:
Doyasıya tada tada yaşamadıklarımın acısını çekiyorum. Sanki kırmızı rengi, az görmüş gibi, bütün kırmızılara sarılıyorum. Sanki bulutları izlerken, soluğumu özgürce serbest bırakmamış gibi, derin derin nefes alıp veriyorum.
"Acı Benim Önümde Eğilecek
Ve bir gün acı benim önünde eğilecek.
Benim boynumu büken o acı,
Benim önünde eğilecek iki gözüm."
|
0% |