Hayatına son vermek isteyen bir kadın ve ölümün tanrısı.
Silva intihar etmek üzere bir uçurumdan atladığında kendini beş tanrının hükmettiği Wienor`da bulur. Ölüm Krallığı`nda Ölüm Sarayında kendini bulan Silva yaşama son bir şans vermek isterken büyük bir tehlike sinsice diyara sızmaktadır.
Ölüme ardından da Ölüm Tanrısına çekilen Silva kendinin de normal bir insan olmadığını öğrendikten sonra tehliklerle ve aşkıyla karşı karşıya kalacaktır.
En korkunç sonun, ölümün tanrısıyla mutlu bir son düşlemek mümkün mü, üstelik kıyamet bu kadar yakınken?
"Sen benimsin, benim kadınımsın ve ben hayatımın sonuna dek sana köle olmaya razıyım."
Başlangıç Tarihi: 31.08.2024
Sol yanağını kaplayan doğum lekesini saklamak istercesine kafasını çevirdi. Benden tahminimce 15 santim uzundu, buz mavisi gözlerine eşlik eden uzun kirpikleri vardı. Bembeyaz teniyle bütünleşen yanağındaki doğum lekesini eliyle kapattı.
"İlk kural!" dedi boğuk bir sesle. "Yüzüme üç saniyeden fazla bakmak yasak!"
Bir annenin içinde kalan ukdesiydi o.
Ayyaş bir babanın bankası.
Kumar borcu için satılan, hayalleri elinden alınan bir kızdı Ukde.
Yeni hayatında karşısına çıkan insanlar ona neler katacak ya da ondan neler alacaktı...
Memul, bazen bir his, bazen bir kişi ve bazen bir andı. Memul beklenendi...
"Relicta, anlamı ne?"
"Terk edilen."
"İnsanlar terkedilir kiraz çiçeğim"
"İnsanlar terk eder Arel"
Bütün kitaplarda erkeklerin çapkın olacağını kim söylemiş? Bu hikayede ise sarışın,yeşil gözlü ve çorap değiştirir gibi erkek değiştiren çapkın Yağmur
Çekingen ve çalışkan olan Umut.Bu kitap da böyle bir hikaye lise sonda yaşadıkları o iyi de kötü de olan aşklarını anlatıyor.Yaşadıkları entirikalar,kaoslar,aşklar,özlemler.Bakalım bu hikayenin sonu iyi mi bitecek kötü mü? Bunu okuyarak öğrenebilirsiniz ;) İyi okumalar 💐☘️🥀
“İnsanın en güzel tesadüfleri başka bir kalpte kendi kalbinin benzerine rastladığı an başlar”
Bir amacı olmalı insanın yada bir hedefi. Ama bu öyle yada böyle bir amaç değil. Kendini,çevresini,hayatını değiştiren bir amaç.
Bazense bu amaç için çabalamalı insan , öyle bir amaç olmalı ki bakış açısını değiştirmeli, yapabileceklerinin gücüne varmalı insan.Öyle bir amaç ki tam boşver dediği anda sıfırdan başlatmalı ama daha güçlü daha yıkılmaz...
Her şey bitti derken başlamaz mı yeni maceralar,yeni hayatlar,yeni hayaller... Hayaller bir insan için çok önemlidir.Amacı olmayan bir insanın hayali olamaz. Olsa bile sadece hayalinde kalır. Ama bir amaca bağlanırsa hayalleri hayalden öte olur .
Hayallerimizin baş kahramanları genelde annelerimizdir yada en azından benim için öyle.
16yıl bir yalana inandırılan Nazlı(LAVİN) KORKMAZ hayatına dair oynanan bu kötü oyunda rol model olarak aldığı annesinden kopabilecek mi?
Hayatına rol model olarak aldığı annesiyle birlikte mi başındaki zorlu oyunlardan kurtulmayı başarabilecek yoksa tüm zorluklar karşısında yalnız kalmayı mi tercih edecek?
Kimsezizdim. Benimle gurur duyan bir annem, saçımı okşayan bir babam. Beni seven bir ailem yoktu. Sonra hayatıma dans girdi. Dans ederken özgürdüm. Bir yetimhanede zorbalık görmüyordum. Güzel Yetimhanesi benim büyüdüğüm, acı çektiğim, nefret ettiğim bir yerdi. Dans kursuna gidebilmek için müdürden yediğim o dayağı unutamıyordum. Normalde de şiddet görüyordum ama hiç biri bu kadar ağır değildi. Zorla müdürü ikna ettikten sonra bir kursa yazılmıştım. Ancak orada da öğretmenden şiddet görüyorduk. Hiç bir zaman pes etmeyi düşünmedim. Çünkü ben böyleydim. Dans için bu dünyaya gelmiştim.
Küçüktüm gerçekten küçüktüm daha kaçtı ki yaşım? 17 ya sadece 17 ama yok " Sen kızsın okuyup başımıza adam mı olacaksın?" Demişti babam. Liseyi bitirmeme bile izin vermesi mucize gibi geliyordu tıpkı seni görmem gibi, hakkım olmadan sevmem gibi hâlbuki sen benim Matematik öğretmenimdin bir rica sonucu gönüllü olarak hizmet edip gidecektin ama ben senden gidemedim. Her bakışın kalbimi yaktı, her sözün mıh gibi kalbime çakıldı. Bir çift mavi değildi gözlerin her baktığımda iki elimle geçmeye çalıştığım bir okyanustu. Sevdim ama masum ve safça sende sevdin mi hocam beni? Ayıptı, haksızlıktı biliyorum ama kaltpti ve lanet olsun ki kendi seçiyordu kapılarını kime açacağını.
Küçüktü, çok küçük çocuktu benim için halbuki sadece güzel bir şey yapıp gidecektim buradan yapamadım o kadar güzel, o kadar masumdu ki baktıkça sanki bakışlarım kirletiyor gibi masumluğunu yapamadım. Adın Kardelendi, kıyamadım narin taç yapraklarına dokunmaya.
Bir karanlık ki ölümsüzleri bile öldüren.
Kısa hayatını uzun dünya için harcayan bir gencin başından geçen fantastik olaylar dizisi.
Hem aşk hem macera içinde bir hayat nasıl geçer.
Siz hiç düşünebilir miydiniz?
Doğum gününüzde hediye edilen bir çantanın tüm hayatınızı yerle bir etmesini, ben düşünememiştim, o yüzden buradaydım zaten. Hiç tanımadığım ama bir o kadar da tanıdığım insanlarla yan yana oturuyordum…
Ta ki o güne denk, ilk bilmece verildiği zaman oyun başlamıştı. Hepimiz birer kuklaydık ve kuklaları yöneten ölümün sırrı bizim için bir oyun düzenlemişti.
Bilmece verilmiş ve biz kuklalar için süre başlamıştı. Tik, Tak, Tik, Tak…
Yapmamız gereken tek şey ölümün sırrının dediklerini yapmaktı. Burada başka bir şey yapamazdık çünkü biz kuklaydık ve oyun anca ölümün sırrının kim olduğunu bulduktan sonra son buluyordu…
Alya ve Eymen’in 2019’daki aşkıyla başlar, ancak Eymen, Alya’yı para karşılığında otel odasında başka bir adama satar ve ardından kaybolur. Alya, gece kulübünde hayat kadını olarak çalışırken, yıllar sonra Eymen’in kaybolduğu odaya dair bir ipucu bulur. Geçmişin karanlık sırları ve kaybolan sevgilisiyle yüzleşirken, Alya, aynı zamanda acıları ve kaderiyle de hesaplaşır.
" Saçlarımın kızıllığı gibi aktı sevdiğim insanların kanları. İçimde biriken intikam ateşini nasıl söndürecektim?"
Köy kızından işin nasıl buralara kadar geldiğini bilmiyordu Asel. Bildiği tek bir şey vardı o da intikamı. İntikam için yanıp tutuşurken birini sevmek de neyin nesi? Peki ya mühürün gücüne bu aşk yenilecek mi yoksa yenecek mi ?
Çift yumurta ikizi olan Nehir ve Mete birbirlerinden tamamen farklı hayatlara sahiplerdir.Nehir müzik tutkunu iken Mete basketbola ilgilidir. İkiz olsalarda ailelerinden farklı muamele görürlerdi.Aileleri Mete`nin isteklerine karışmazken Nehir`in hayallerine ulaşması için sanki önüne bir duvar örmüşlerdi.Hayatında ki değişiklikler,yeni tanıştığı insanlar,hayalleri,rekabetleri,hissettiği yeni duygular gibi pek çok şey Nehir`in peşini bırakmayacaktı.
Sende Nehir`in önündeki engellerle hayallerine ulaşma çabasına ortak olmak ister misin??
Hayata dair umutlarımın birer birer söndüğü, mesleğimi yapma hayalimin yok olmaya yüz tuttuğu dönemde kiramı ödemek amaçlı çalışmaya başladığım kafede tanıştığım birinin hayatımda önemli bir dönüm noktası yaratacağını kim bilebilirdi ki?
Bezden yapılma valizinin içine bir kaç parça kıyafetini sıkıştırırken yarının hayallerini kuruyordu. Gidecek kimsesi yoktu ve böyle bir adım atmak onu korkutuyordu. Unutmadan dolabın içinden kendine ait olan tek varlığı altın bileziği aldı, valizin içine koydu. Unuttuğu bir şey var mı diye bakınırken masasının üstünde bugün yazdığı sayfaları gözleri dolu dolu bir kez daha okudu.
"Her zaman yazdığım gibi yazıyorum sana sevgili günlüğüm ama bugün hiç iyi değilim Yamaç Demir Karadeniz`e reklam çekimi için gelmiş gidecekmiş, hemen terk edecekmiş beni. Zaten kim yanımda oldu ki...
Annem bile istememiş beni, bugün teyzem bağırarak söyledi ölmeden önce son sözü "Alın şunu benden" olmuş. Annesi sevmiyeni kim severmiş tek yaptığım şey boş işlerle uğraşmakmış.Oysa bir parça ekmek uğruna senelerce köle gibi kullanılmaya razı olmuştum ama artık gözlerim açıldı ya da aşktan kör oldu. Ben biraz da kendi hayatım için sürünmek istiyorum, ben onun peşinden gidiyorum.o ise beni tanımıyor bile"
Dudaklarına yerleştirdiği buruk gülümsemeyle defterini çantasına koydu. Telefonunun sesini kısıp cama yöneldi. Evet kesinlikle bu hapishane kılıklı yerden kaçacaktı.
Ordu`dan İstanbul`a kaçış hikayemdi benim. Ben sevmediğim biriyle evlenmemek için ailemi ardımda bırakıp kaçmıştım. Bu hayat benimdi kimse benim üstümde hak iddia edip kaderimi belirlemeyezdi! Bana iki seçenek sunmuşlardı.Ya boyun eğecektim,yada kaçıp kendime yeni bir hayat kuracaktım bende yeni hayatımı seçtim.
Peki bu hayata atılınca pişman olacakmıydım?
"Hiç birinci seçeneği seçmek istedin mi?"
"İstemedim, düşündüm ama acaba ikinciyi değilde birinci seçeneği seçseydim nasıl bir hayatım olurdu?Aslında biliyordum o yüzden bilinmezliği seçtim"
"Peki mutlumusun?"
"Bilmiyorum, ama ne anladım biliyormusun?İnsan oğlu acıyı seçmekte özgürmüş,ben bir acıdan kaçarken başka bir acıyla karşılaşacağımı tahmin etmiyordum.Hep şunu derdim;çok çalışıp bir ev tutacaktım sonrada annem ile kardeşimi yanıma alacaktım.Ama hepsi hayalde kaldı."Ordu`dan İstanbul`a kaçış hikayemdi benim. Ben sevmediğim biriyle evlenmemek için ailemi ardımda bırakıp kaçmıştım. Bu hayat benimdi kimse benim üstümde hak iddia edip kaderimi belirlemeyezdi! Bana iki seçenek sunmuşlardı.Ya boyun eğecektim,yada kaçıp kendime yeni bir hayat kuracaktım bende yeni hayatımı seçtim.
Peki bu hayata atılınca pişman olacakmıydım?
"Hiç birinci seçeneği seçmek istedin mi?"
"İstemedim, düşündüm ama acaba ikinciyi değilde birinci seçeneği seçseydim nasıl bir hayatım olurdu?Aslında biliyordum o yüzden bilinmezliği seçtim"
"Peki mutlumusun?"
"Bilmiyorum, ama ne anladım biliyormusun?İnsan oğlu acıyı seçmekte özgürmüş,ben bir acıdan kaçarken başka bir acıyla karşılaşacağımı tahmin etmiyordum.Hep şunu derdim;çok çalışıp bir ev tutacaktım sonrada annem ile kardeşimi yanıma alacaktım.Ama hepsi hayalde kaldı."Ordu`dan İstanbul`a kaçış hikayemdi benim. Ben sevmediğim biriyle evlenmemek için ailemi ardımda bırakıp kaçmıştım. Bu hayat benimdi kimse benim üstümde hak iddia edip kaderimi belirlemeyezdi! Bana iki seçenek sunmuşlardı.Ya boyun eğecektim,yada kaçıp kendime yeni bir hayat kuracaktım bende yeni hayatımı seçtim.
Peki bu hayata atılınca pişman olacakmıydım?
"Hiç birinci seçeneği seçmek istedin mi?"
"İstemedim, düşündüm ama acaba ikinciyi değilde birinci seçeneği seçseydim nasıl bir hayatım olurdu?Aslında biliyordum o yüzden bilinmezliği seçtim"
"Peki mutlumusun?"
"Bilmiyorum, ama ne anladım biliyormusun?İnsan oğlu acıyı seçmekte özgürmüş,ben bir acıdan kaçarken başka bir acıyla karşılaşacağımı tahmin etmiyordum.Hep şunu derdim;çok çalışıp bir ev tutacaktım sonrada annem ile kardeşimi yanıma alacaktım.Ama hepsi hayalde kaldı."
Aslında bir balık türü olan ama sudan çıkınca insana dönüşen biriyim. Bu yüzden annem ve babam doğduğum andan itibaren sudan çıkmamamı söylerlerdi. Bende onların sözünü dinlerdim.
Taki onunla tanışıncaya kadar ...
Devamını istiyorsanız hemen okuyun.
Hayatını sıradan ve hayallerle geçiren Jack, Dünya`nın başka bir ucundan gelen kız ile hayallerini açığa çıkarmaya ve gerçekliğe dönmeye başlar. Sadece hayalperestlik, şarkılarla dolu yaşamına birdenbire giren kız ile bütün kişiliği değişmeye başlar. Herkesin "kaçık" dediği kıza aşık olup bütün hayatını ve ilhamlarını o kızdan alarak yaşamaya başladığını fark eder. Eksik olan tek şey gerçekte düşmanının kim olduğunu bulmaktır.
Hayat bazen zor ve bir o kadarda acıdır. Şartlar ne olursa olsun hayat ne kadar zor olursa olsun yaşamak gerekir. Ben bu konuyu dize aldığımda çok şey değişti. Çoğu törelerimiz adetlerimiz neyse kural onu gerektiriyor dedikleri şeyler bile. Bu kitaptaki kişi ve şahıslar yaşanan olaylar tamamen hayal ürünüdür gerçeğini asla yansıtmamaktadır.
TAMAMLANDI*
Oysa onunla hayatında bir defa bir araya gelmiş ve hiç konuşamamıştı. Şimdi bu kadar etkilenmesini, mantığı kavrayamıyordu. Aklına artık oynamadığı için dağıttığı oyuncak bebekler arasındaki o küçük, biraz çizilmiş, lacivert, oyuncak araba geldi. Karton kutuya ilk onu koymuştu. Dudak kenarları yukarı kıvrılırken, klavyenin üzerine bir damla düştü. "Dayanmalısın," diye geçirdi içinden.
"Demek tanrılar bana bu kaderi dokudu."
Odysseia
Maladaptive day dreaming(Hayal Kurma) hastası Hüma, hayal dünyasında başka bir yaşam sürmektedir. Hayallerindeki adamla karşılaştığı gün gerçeklik perdesi kalkacak ve pandoranın kutusu tüm kötülükleri salacaktı. O güne hazır mısınız?
Hayali öğretmenlik olan Defne sonunda bu hayalini gerçekleştirmek üzere,tayininin çıkmasıyla Hakkari -Yüksekovaya gelir.
Yüzbaşı Yağız, albayın verdiği görevle Defneyi almak için hava limanına gider.
Onlar için pekte güzel bir tanışma olmamıştır.
Bakalım bizi neler bekliyor?
★
★
★
"...işte böyle böyle tanıştı seninle kalbinin diğer yarısı. Bir dalarak, bir çıkarak. Ehli değildi dalgalar, ehil değildim ben. Ama yine de kayıp gitmedin kalbimden sen. Biliyorsun bundan sonra ne olduğunu. Biliyorsun `sen ve ben`e ne olduğunu, gördün sonundaki noktaya kadar. Ama sen hep `sen`i gördün. Hep `sen`i bildin. Şimdi devam edeceğim anla diye `ben`i. Kızsan da bana, reddetsen de artık beni. Gör gözlerimden bir saniyeyi."
Hayatın çiçekleri hayallerdir, diyen sen değil miydin?
Peki sen, benden önce, Aşksiyahı nedir bilir miydin?