Tutku Kadehi; İNTİKAM
“Bu sen değilsin Lavin. Kendine gel.”
“Son kez.” diye fısıldadım rüzgara doğru, boynumda kolye olmuş çaresizliğimi yüzümü yalayıp geçen esintisiyle almasını dileyerek.
“Son kez beni bırakma Aren.” dedim titreyen sesimi artık kontrol aktında tutamayarak. Gözlerim gecenin karanlığında parıldayan yıldızları süzüyordu. Yüzüme hoş dokunuşlar konduran hafif esinti, ruhumun bir parçasıydı.
“Sevapkar cennetteki günahkar çiçeğim..” dedi Aren. Yüzümü yavaşça ona doğru çevirdim. Yüzünde birkaç saniye süren bir endişe görmüştüm. Karanlıkta bile yüzünü sanat eseriymiş gibi ezberlemiş olduğum için ayırt edebiliyordum. Üzerinde yıllar boyu uğraşılmış olduğunu düşündüğüm ve benim için herkesi tehlikeye atacak olan elleri kanlı o adam. Ademcik elmasına kadar muhteşem olan, bir ressam tarafından detayı detayına işlenmiş o zarif insan.
Aren gözlerini kapattı. Yutkundu. Derin bir nefes verdi. Aren`i doğru cümleleri ararken bocalamasını görmek tanıklık etmek istediğim bir şey miydi? Emin değildim.
“Gece, o gün ağır aksak ve sessiz, omurganı zedeleyen ürpertici tınısıyla seni ölüme davet edecek. Ve o daveti kabul etmemen için daima yanında olacağım, Elzem`im.”
|
Zihin Hırsızı
...Rüyamdaki adam kimdi neden rüyama girdi bilmiyordum ama bu karşılaşmanın beni en derin korkularımla yüzleşmeye zorlayacağını rüyamın ilk saniyelerinden beri biliyordum. Çünkü bazen, en büyük korkularımız sinsice zihnimize yer edinir ve bizlere oyun oynamak isterdi. Ama o gece oyundan ziyade bir gerçek vardır ki o adamın gözlerinde, gerçeklik hissetmiştim.
Sıcacık bir Lise hikayesi
|
0% |