Yeni Üyelik
[ distopya ] - Etiketin'de Kitap Listesi
G̴Ö̴K̴ ̴Y̴A̴K̴U̴T̴
"Bu savaşta bile bana üstün gelmeyi mi hayal ediyorsun?" Alaycı bir gülümseme dudaklarımda belirdi. "Beni kurban etmeyi düşündüğün her saniye, ne kadar akılsız olduğunu kanıtlıyorsun." Koruyucu bilmem nesi olduğu yerde hareketlendi. Sessizce bana doğru yaklaştı, aramızda neredeyse hiç mesafe kalmamıştı. Onun sıcak nefesini yüzümde hissedebiliyordum, gözlerini gözlerime dikti; bakışları derin ve karanlıktı. "Seni kurban etmek zorunda olmasam, gözlerindeki o kudreti diz çökmeye ikna edebilirdim deli genli." Bu kitabın yazarı olarak söylüyorum; hafızam silinirse, aynı kurguyu bir daha bu şekilde ben bile hayal edip de tekrar yazamam. Hatta hayatımın hiçbir döneminde bu kurgudan daha iyisini yaratmam mümkün değil desem yalan olmaz. Yazılma tarihi: 23.08.2023
3g önce
  Yazar@mavimsu_
Gece
Kayıp olanı bulmak için en yakınını feda eder miydin ? Peki diğer yarını bulmak için kendini feda etmen gerektiğini söyleseydim. Defne için hayat bu seçimden ibaretti aslında. Ya her şeyini kaybedecek ya da kendinden vazgeçecekti.
3g önce
  Yazar@allyy05
Ayın Karanlığı
HER PERŞEMBE BİR BÖLÜM YAYINDA... Uzak bir gelecekte, dünya üzerindeki kaynakların tükenmesi ve çevresel felaketler, insanlığı uzayda yeni yaşam alanları aramaya zorlamıştır. İnsanlar, bu süre zarfında Ay`da kurdukları ilk kolonilerle galaktik keşiflere başlarlar ve yaşam alanı bulmak için arayışlarını sürdürürler. Ancak, bu keşifler sırasında beklenmedik bir tehditle karşı karşıya kalırlar. Bu tehdit, çok zordur ve insanlık yeni bir tehlike ile karşı karşıyadır. Tehlikeyi bertaraf etmesi için görevlendirilen askeri bir birlik ve onların korkusuz komutanı, bu tehlikeyi durdurmak için harekete geçer. Tehlike ile karşı karşıya kaldıklarında, aşk kendini gösterir ve beklenmedik olaylar yaşanır.
2h önce
  Yazar@yazarcerenoktay
RAİLWAY KASABASI
Ne de olsa burası; Railway Kasabası`ydı... Burada sessizlik yaşatır, kelimeler öldürürdü...
2h önce
  Yazar@gizzemasllan
1919 | DÖNÜM NOKTASI
| DİSTOPİK FANTASTİK KİTAPTIR / SERİ ADI: YANSIMA SERİSİ | | KİTAP HİÇBİR ŞEKİLDE 1919 YILINDA GEÇEN SIRADAN BİR YUNAN VE TÜRK KIZI ARASINDAKİ AŞKI ELE ALMIYOR. | | OLAYLAR TAMAMEN FARKLIDIR. | | BU KİTAPTA TANRI VE TANRIÇALAR VARDIR, ONA GÖRE OKUMANIZ TAVSİYE EDİLİR. | | İLK DÖRT BÖLÜM OKUNMADAN KURGUNUN ANLAŞILMASI ZORDUR. | Firuze, 1972 yılında; alımlı, azimli, güçlü ve milli duygularını doruklarda yaşayan gençlerden sadece biridir. Zorlu yaşam koşullarının getirdiği azim ve hırsla bulduğu her işte çalışan Firuze, yirmi beşinci yaş gününden sadece birkaç gün sonra bir yaşlı bakım evinde işe başlar. Yirmi beşinci yaş gününün hayatının dönüm noktası olacağına inanan Firuze, girmiş olduğu işte yaşlı bir adamdan sorumlu tutulmuştur. Herkese karşı soğuk, mesafeli ve bunaltıcı olan adam ona gelince daha ılımlı ve hoşgörülü olmuştur. Zaman geçtikçe ihtiyar adamla daha da yakınlaşan Firuze, bir gün onunla birlikte gittiği mezarlıkta hayatının olması gerektiğinden yanlış ilerlediğini ve yanlış zamanda doğan doğru insan olduğunu öğrenir. O günden sonra hiçbir şey eskisi gibi değildir. Zira Firuze, yanlış zamanın kelepçelerinden kurtulmuş ve kendi zamanı olan 1919`a kelepçelerin ezici izi ile ulaşmıştır. ____ 1919 yılında bir Türk`e yardım ettiği için idam kararı verilen Yunan subayı Andreas, dönüm noktası dünyaya geldiği zaman tarih çizgisinin yeniden şekilleneceğini ve o zaman her şeyin farklı olacağını söyler ve kimse inanmaz... İdam ettrilmeden birkaç gün önce ise gizemli bir Türk kızıyla karşılaşır ve tarih çizgisi yeniden şekillenir. [Bu kitap 2019 yılında kurgulanmış ve yayınlanmaya yeni cesaret edilmiştir. Aksilik çıkmadığı takdirde yeni bölüm haftada bir geliyordur. Bölüm haberlerinden ve kitap hakkında spoilerden haberdar olmak için instagramda mrsstarlice1 hesabından yazarı takip edebilirsiniz. Bu kitabın tüm hakları saklı olmakla birlikte çalınması, alıntılanması ve kopyalanması durumunda yasal işlem başlatılacaktır!]
2h önce
  Yazar@mrsstarlice1
KIYAMETİ ZORLAMAK
Yıl 2039; İstanbul Yunan işgalindeydi. Ofelya Zaharyas, dokunmanın, sarılmanın bile yasak olduğu sıkı kurallarla yetiştirilmiş bir genç kızdı. Kozasına sarılı altın bir kelebekken potansiyelinin farkında bile değildi. Sahte milliyetçiler, askerler, iş adamları, bozguncular etrafını kuşatmış ayağının kaymasını bekliyordu. Çağlar Kuzgun, ralli pilotu kimliğiyle kendini paravan altına almış Türk karşıtı bir Konstantinopolis askeriydi. Ülkesine yıllar sonra döndüğünde en büyük görevi Barış Bakanına destek vermek ve onu yükseltebileceği en büyük mevkiye yerleştirmekti. "İtalyan ralli pilotu Alfonso`nun asıl kimliğinin Çağlar Kuzgun olduğu ortaya çıktı!" "Barış Bakanı`nın kızı Ofelya Zaharyas, eski ismi Efsun Gümüş`ü kullanmak üzere babasına dava açtı!" İki tezat kutup. İki yaka. Konstantinopolis mi? İstanbul mu?
3h önce
  Yazar@zorronezi
Hai̇n Vâri̇s
"Karanlık saklar, ışıkta ise aydınlanır sırlar. Denge sizi korur, ta ki siz dengeyi bozana kadar." Bir zamanlar dünya her şeye sahipti. İnsanlara, hayvanlara, bitkilere... Görünen ve görünmeyen tüm varlıklar dünyanın muntazam dengesine boyun eğerdi. Her şey, dünyaydı. Ve dünya, her şeydi. Bir zaman sonra dengeyi bozguna uğratan varlıklar yayıldı evrene. Artık dünya her şeydi lakin her şeyin sahibi değildi. İçlerinde ki iyiliği yitirenler, kötülüğe tamah etmeye başladığında çok geçti. Zira güç, varolmuşları ikiye böldü. Sıradanlar ve Sıradışılar... Güçsüz olanlar ve gücüne güç katanlar... Avcılar ve av olduğundan habersiz olanlar... İnsanlık onlara kötülüğün efendileri dedi lakin dengeyi ilk onlar feshetti. Evrenler yazdı kaderin kalemi, bedelini ödeyecekti kötülüğün efendileri. Lanet, bir rahimde kenetlendi; karanlık doğdu, günışığı yok oldu. Bir Haini miras bıraktı kader, Eliana adında. Yüzyıllar önce kaçmıştı son varisi olduğu evrenden. Kalanların yaşamını da beraberinde götürdüğünü biliyordu. Tüm bunların yanı sıra düğümlenmiş bir akit, anılarını söküp aldı ondan. Yaşanmışlıkları sindi madalyonun ters yüzüne. Affetmedi onu kimse, hiçbir şey bilmezken. Yine de hepsi ışığın varisini suçladı. Halbuki onun tek suçu, karanlıktan kaçmaktı.
3h önce
  Yazar@efiahopia
Yeşil
Kanatya; Erkek egemenliği altında yaşayan ezilip hor görülen kadınların, sessiz çığlıklarının, kuru göz yaşlarının imzalarını havasında, suyunda ve taşında taşıyan bir ülkedir. Tüm pis işlerin yuvası olan bu ülke de kadınlar alınıp satılır, akıla gelebilecek her pisliğe sürüklenir. Hayatın tüm kötülüklerini bizzat kendi gözleri ile gören Lidya, babası tarafından kardeşleri ile birlikte genelev`e satılır. Çaresizce babalarına boğun eğen kızlarımız annelerinin cesareti ve azmi sayesinde satıldıklarını düşündüğü adam tarafından kurtarılıp bir takım eğitimlerden geçirilir. "Kanatya halkının kırgın kadınları! Yıllarca eziyet gördük, satıldık, hor görüldük. Ama artık bu sondur. Kadının erkeğe olan bu savaşın da tüm kadınların sesi olun ve savaşın! Ve unutmayın biz kadınlar güneşiz ve güneş batarsa karanlık gökyüzüne yuva yapar. Sizden karanlık olmanızı istiyorum... Karanlık olun ve yenin onları!"
1h önce
  Yazar@eylemm_aktas
ALDANIŞIN PORTRESİ
"Burada olmayı hak etmiyorsun, o senin yüzünden öldü. Defol git buradan!" Başım yeniden önüme düştü ve göz yaşlarım daha da hızlandı. Bir adım daha atmaya zorladım kendimi... "Yaşadığımız her şey senin suçun!" "Sen istedin o lanet yere gitmeyi, bizi sen ikna ettin!" "Keşke sen ölseydin!" Mezarlığın kapısından içeri güç bela bir adım atarken "Keşke..." diye fısıldadım ağlamaktan boğuklaşan sesimle. "Keşke ben ölseydim." Tutunduğum duvardan elimi ayırıp mezarların arasına doğru yürümeye başladım. Yağmur niye hiç durmuyordu? Madem yağıyordu içimdeki bu acı, bu yangın niye sönmüyordu? Gördüklerim, şahit olduklarım öyle korkunç şeylerdi ki... Hiçbir kuvvet silemezdi onları hafızamdan, hiçbir güç bu yangını çekip alamazdı yüreğimin ortasından. Suçluluğumda boğulurken derin bir nefes almaya çalıştım, kollarımı bedenine sardım çaresizce. Eskiden karanlıktan korkardım ama şimdi, hiçbir karanlık içimi saran hisler kadar katrana bulanmış olamazdı. Taze toprakla örtülmüş ve başına tahta bir kazığın çakılmış olduğu mezarın önünde durdum. Toprak kokusu ilk kez huzurlu hissettirmiyordu. Tahta kazıkta yazan isme bakamadım, yüzüm yoktu o ismi dudaklarımdan dökmeye. Usulca çöktüm mezarın başına ve elim ıslak toprakta gezinirken "Özür dilerim..." diye fısıldadım hıçkırıklarımın arasından. "Çok özür dilerim..." Alnım toprakla buluşuna değin eğildim ve hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım... Bir karar almıştım. Sonuçları çok ağır olmuştu... Çok... Ve pişmanlığım yaşananları geri alamıyordu. O geri gelmiyordu. Hepsi benim suçumdu. Ama bedelini ben değil o ödemişti.
4h önce
  Yazar@saniyesolak
ESRA
Askeri, distopya ve savaş içeren bir kitaptır Hemşire Esra, ağabeyi Hakan ile aynı hastanede görev yaparken çocukluk arkadaşı olan ama artık konuşmadıkları hatta ki kan davalı oldukları Kıdemli üsteğmen Ertuğrul Kalender ile karşılaşır. Her şeye rağmen aşık olan çift ülkenin savaşa girmesi ile birlikte kaderin aşklarına reva gördüğü bu esaret içinde bir birlerini ararlar, esir düşen Ertuğrul ve onsuzluktan akıl sağlığını yitiren Esra "bana ötükensin Esra, doğduğun andan beri ötükensin."
4h önce
  Yazar@pinkodaisy_
Av Çizgisi
Allak bullak bir gelecekte yolları kesişen iki düşman asker ve birbirlerine öğretecek çok şeyleri var. Peki siz bu geleceği keşfetmeye hazır mısınız?
1a önce
  Yazar@sk.acar
Visha’nın Zehri
Dinle, bu sesler yıkımının habercisi. Biliyorsun haksız bu yenilgi. Seni onlar değil, yalnızca kendi hırsların bitirdi. Şimdi arkana yaslan ve bekle sadece. Kurtuluşunun bileti Visha’nın zehri.
1a önce
  Yazar@helilith
KUTU
Yazma tutkusuyla yanıp tutuşan ancak tüm kapılar yüzüne kapanan acemi yazar Melisa, gerçek bir kitap yazıp sektöre damgasını vurabilmek için asıl mesleği gazeteciliği bile bırakmıştır. Ancak son yazdığı kitap da yayınevlerinin kapısından dönünce genç yazar bir kez daha umutsuzluğa kapılır. Bilmediği tek şey ise o geceden sonra yayınevleri tarafından suratına kapanan kapıların üzülmesi gereken son şey olacağıydı. Çünkü suratına kapanmak üzere olan çok daha tehlikeli bir kapı vardır. ☥ Başına aldığı sert darbeden sonra gözlerini açan Melisa, kendisini nerede olduğunu bile bilmediği kutu gibi bir odada bulur. Kocaman bir kutu gibi. Kameralarla ve hoparlörlerle dolu bu zindanda ihtiyacı olan her şey vardır ve kendisini kaçıran gizemli kişiyle sadece hoparlörden iletişim kurabilmektedir. Hayatının sınavına hazırlandığından habersiz olan genç kadın, buradan çıkabilecek midir? Peki, bu kaçırılmanın daha büyük bir oluşuma hizmet ettiğini öğrendiğinde hayatta kalabilecek midir? Copyright © Tüm Hakları Saklıdır
1a önce
  Yazar@buzlarkralicesi
Caldorin Efsanesi - Gerçeğin Gölgesi
Caldorin Efsanesi - Birinci Kitap Khyron diyarının kadim topraklarında sekiz krallık hüküm sürerken, Thalnia`nın kaderi karanlık sırlarla çevrilmiştir. Ateş perilerinin son umudu, lanetli bir geçmişin gölgesinde doğan Isolde, yıllar sonra eski dostu Victor ile karşılaştığında, masumiyet yerini ateşli bir çatışmaya bırakır. Thalnia`daki taht oyunları, sadece bu krallığın değil, tüm diyarın dengesini tehdit ederken, ihanet ve tutku genç kahramanları sınavdan geçirir. Victor`ın güç arzusu ve Prens Percival`in sevgi dolu ilgisi arasında kalan Isolde, başkaları için savaşırken kendini bulma mücadelesi verir. Ateşin kudreti ve gölgelerden yükselen gerçekler, Khyron diyarının kaderini sonsuza dek değiştirecek. •Yetişkin okurlar içindir• Not: Hikaye 18 yaş ve üstü okuyucular için uygundur. Cinsellik ve çıplaklık içerdiğinden bu uyarıyı yapmak zorundayım.
2a önce
  Yazar@nouvvva
KUŞ GÖZÜ
- Bu hikâye Kara Kış Festivali`nde favori hikâyelerden biri seçilmişti. Bir bilimkurgu hikâyesidir. Başkan G`nin yeni projesi olan hapları aldığında Winston, bir süre dinlenmek istedi. Gözlerini açtığında her yerin karanlık olduğunu düşündü. Aynaya baktığında ise; bir gözünün tamamen siyah bir pıhtı ile kapandığını gördü ve görebilmek için gözünü yana çevirmesi gerekiyordu. Bu haliyle adeta bir kuş gözünü andırıyordu. Karantina, distopya ve yeni dünya hikâyelerini okumayı sevenleri beğenebileceği kısa bir roman. Aşk, arkadaşlık, insanlık ve merhametin sorgulandığı bir hikâye. - Konu, karakterler, kitap adı ve içindeki kurgu tamamen bana aittir! Lütfen kullanmayın veya çalmayın!
2a önce
  Yazar@withmeral
İpi Kesik Uçurtma / Kısa Hikayeler
Kısa Hikayelerimin Toplandığı Kitap. Her kitabın türü o bölümün başında yazmaktadır. 1) Kalbe Yazılan Pasajlar : -Kitap Türü: Romantik/Dram -Şükran, Poyraz`ı terk ettikten seneler sonra onunla bir kafede karşılaşır. Aralarında çözümlemeleri gereken seneler vardır. 2) Camdan Şişede Hayat : (2) -Kitap Türü: Dram -Kızı hasta olan çaresiz bir baba, bir gün deniz kenarında sarhoş olmuşken ayaklarının dibinde bir şişe görür ve hayatı değişir. 3) Güneş Son Kez Parlayınca : -Kitap Türü: Dram -İntihar etmek üzere olan bir kadının son dakikaları. 4) Küçük Balkabağının Çığlığı : (2) -Kitap Türü: Fantastik, Korku -Cadılar Bayramında yanlış eve giden çocukların macerası. 5) Prenses`in Gözyaşları -Kitap Türü: Masal -Ağlayamayan Prenses`in Şövalye`sini kurtarmak için ağlamak zorunda kalması. 6) Ötanazi Treni -Kitap Türü: Distopya, Gerilim -İdam cezasının bir roller coster ile verildiği ülkede bu sefer masumlar trene binerse? 7) Güneş Son Kez Parlayınca 2 -Kitap Türü: Dram -İvan Oğlunu Öldürüyor isimli tablodan ilham alınarak yazılmış bir kısa hikayedir.
2a önce
  Yazar@niksimiksi
Maskeli̇ Balo
Adınıza gelen gizemli davetiye ile napardınız? Muhtemelen onu çöpe atardınız. Ama ben o partiye gittim. Ve tek aralanan kapı köşkün kapısı olmadı, gerçeklerin kapısı da aralandı.
2a önce
  Yazar@yasemins_diary0
İkiye On Kala
Her sonun bir başlangıcı vardır. Her devrin bir bitişi, Her kralın bir yıkılışı, Zaten başlangıçlarda sonlara aittir. Asla gidenin olmaz hikaye, hikayeler kalanlara aittir. Ama ya bu sefer hikaye gidene ait olursa? Kılıç, kesik, bağrış sesleri kalana ait olursa? Giden bir devrin başlangıcı bir devrin sonu olursa? Yıkılmış bir devlet yeni bir kabusu kaldırabilirmi? Sene 2028 Olası bir savaş tehtidine karşı kurulan Kayser`de ortaya çıkan hain tüm dengeleri altüst etmektedir. Sadece iki şansı olan Kayser ya haini bulacaklar ve hayatlarına devam edeceklerdir ya da hainin onları çürütmesine ve İngilizlerin ülkelerini ele geçirmesine izin vereceklerdir. "Bir gün gökyüzüne bakma cesareti gösterirsen dikkatli bak. Sana olan sevgimi oraya yıldızlara sakladım. Sağında, solunda, önünde ve arkandayım." "Bu kitaptaki kurum, kuruluş ve olaylar tamamen hayal ürünüdür. Gerçeklikle bağlantısı bulunmamaktadır. Olası bir benzerlik sadece tesadüf olarak nitelendirilebilir."
3a önce
  Yazar@rmysaygit
Bütün İnsanlar Ölmeli
Ana karakterlerin hikayeleri için onca zamanlık çabaları görmezden gelinen bütün kötü karakterlere saygıyla... Belirsiz bir zaman sonrası yakın gelecek... Dünya`nın her yerinden gelen temsilcilerden oluşan meclisin son toplantısı daha açılış konuşmasında gerçekleşen tek kişilik bir saldırı ile bölünür. Saldırganın kürsüden bütün insanlara tek bir mesajı vardır. Bir yıl sonra bugün herkes ölecektir. Blöf mü gerçek mi? Aşırı bir iddia mı yoksa soğukkanlı bir gerçek mi? Milyarları öldürmeye tek bir insanın psikolojisi dayanabilir mi? Durdurabilecek kimse gerçekten yok mu? Gizemli bir yabancıyla rahatsız karşılaşmalardan başka hiçbir ortak yönleri olmayan birkaç genç, diktatörler, manyaklar, dahiler ve... Aşk uğruna edilmiş iki farklı tek yemin.
3a önce
  Yazar@sezeyeee
Kizil Kiyamet
Yıl 2514. Dünya beş büyük savaşla sarsılmış. İlk iki savaş iki binli yıllardan önceye dayanırken sonraki üç savaş insanlığın sonunu adım adım getirmiş. Nükleer savaş. Su savaşı. Ve. Toprak savaşı. Dünya, adım adım yok oluşa giderken insan formu da yaşam mücadelesinde, yeniden var olma gayesindeydi. Ancak kısırlık tüm savaşlardan daha acımasız bir düşmandı. Yok olmak insanlığın kaderiydi. Tek çare, tekrar doğmaktı... *** "Neden test yaptırdığını benden gizledin, Samira?" "Nedenini tahmin etmek çok zor değil bence Hillary. Kimse bilsin istemedim." "Elbette zor değil Sam ama benden saklaman için hiçbir neden yok ki ortada." Gözleri benden uzaklaşıp kokpitteki mühendisleri inceledi birkaç saniye. Bizi dinlemediklerine kanaat getirdiğinde sesini iyice alçaltıp asıl olanı dile getirdi. "Hem zaten negatif çıkmış sonuçlar." Derin bir nefes aldım. Bunun olacağını bildiğim için sorduğu soru beni fazla etkilememişti ancak bir anda olunca bocalamaktan geri duramamıştım birkaç saniye. "Pozitif çıkma olasılığına karşı alınan ufak bir tedbir diyelim." dedim. "Aylarca hatta belki de yıllarca bir kuluçka makinesine dönmek son isteyeceğim şey bile değil. Bencillikse bencillik Hillary." *** Kurgunun tüm hakları şahsıma aittir.
3a önce
  Yazar@turkanntuncc
ARAF GÜNCELERİ:GİRİFT
Eviniz neresiydi ya da ev kelimesinin sizin için anlamı neydi? Kendimle ilgili hatırladığım tek şey 18 yaşıma girdiğim gündü.Ondan sonra doğum günümü kutlamaya zamanım bile olmamıştı. Her şeyin sizin zihninizle varolduğu bir hayat düşünün.bir ağacın kökleri gibi evrenin her yerine kök salmış duygular karmaşasının ortasındanız.Bilmecede sizsiniz,cevapta. Peki bu sonsuz labirentin çıkışı neresi? Distopyalara inanın,Fenrirlere Maranlara bu zamana kadar duymuş olduğunuz tüm halk efsanelerine inanın. Çünkü inanmadığımız,imkansız olduğundan emin olduğumuz her şey bu hayatın en ücra köşesinde bizimle birlikte nefes alıyorlar. Gerçeklikten şüphe edin şu anınızın gerçek olup olmadığını sorgulayın. Yaşadıklarımız sanrıdan mı ibaret yoksa bizlerde başka evrenlerdeki insanlar için ücra köşelerde olanlardan mıyız? Gerçeklik herkeste farklı bir anlam bulacaksa eğer,bizim gerçekliğimizi öğrenmek için efsanenin en başına gitmemiz gerekiyor. Araf`ın Güncelerinde ben bile yolumu bulamamışken benimle birlikte kaybolmaya hazır mısınız?
2h önce
  Yazar@dileeekkkkk
OD
"Dipsiz bir uçurumun içine baktığınız zaman, o da sizin içinize bakar." Öyle tonlamalar yapıyordu ki, ses tonu her defasında bir şişe şarap içmişim gibi başımı dönderiyordu. Konuşmaya başladığı an, sıradan yüzü bir anda tüm detayları ile mükemmelleşiyordu. Masada benden başka kimse etkilenmişe benzemiyordu. Hatta onu kimse duymamıştı. Herkes her gün saat 10`da başlayan hayvan insan toplatılmasına dikkat kesilmiş, zevk içinde toplatılmayı izliyorlardı. "Haklısın. Kötülüğe maruz kaldıkça normalleşmeye başlıyor." diye cevap verdim. Nazikçe gülümseyip boşalan yemek tabaklarını toplayarak işinin başına geri döndü. O bir
2h önce
  Yazar@evren.odds
RUHUN ÖZÜ
Yakın gelecekte insanoğlu, insan beyninin sınırlarını ve insan ruhunun özünü merak ederek bu konu üstünde yoğunlaşmaya karar verir. Ancak ülkeler ve insancıl koşul sınırları bu konunun kurcalanmasını istemez. Bu nedenle ZAVRAM adında gizli bir topluluk gözlerden uzak bir diyarda bu tez için özel bir üs kurmaya karar verir. Fakat zihin ve ruhla uğraşmanın ölümcül sonuçları olacaktır. "Parlak ışık ve yoğun kulak çınlaması eşliğinde geçen bir kaç saniyenin ardından zor bela odakladığım gözlerimin gördüğü duvardaki kalın harflerle yazılmış yazı başımdan aşağı kaynar sular dökülmesine neden oldu. Ben, basit bir organ mafyasının ya da fidyecilerin eline düşmemiştim. Ben Zihin Araştırma ve Ruh Analizi Merkezi`ndeydim!!!
2a önce
  Yazar@bukettbebekk
Lavi̇ni̇a
Nüfusun korkutucu derecede arttığını düşünün. Kontrol edilemeyecek derecede. İnsanların açlıktan birbirini yediği bir dünya olduğunu düşün. Bu korkutucu sorunlara bulunan çözüm de elbette korkunç olacak. Çözüm belki mantıklı sayılabilirdi ama kimse her sene 18 yaşındaki bir milyon genci bir araya getirip birbirlerini öldürmeye zorlamanın insani olduğunu savunamaz. Baştan söyleyim bu kitapta hiç kimse sisteme karşı çıkıp bunu değiştirmiyor. Çünkü bu sistemin bir kölesi olmaya mahkumlar. Hepimiz gibi.
2a önce
  Yazar@yaseminforbooks
Basamak
Sırtımda hissettiğim bir kaç parmakla bilincim yerine gelmiş olacak ki sertçe sırtımı iten parmakların sahbinin sesini duymaya ve algılamaya başladım. "Uyan artık uykucu denek! Geç kalacaksın!" Arkamda ayakta dikilmiş beni uyandırmaya çalışırken bir yandan da söylenmeyi ihmal etmeyen Arya'ya döndüm.
3a önce
  Yazar@elizabenn
Loading...
0%