İnce, karanlık sınırlar... Berfin, zihninde sürekli yaşadığı karanlık bir mağaradan sıyrılmaya çalışırken bir yandan da geçmişini hatırlamak için çabalıyor. Bir gün yaşadığı korkunç bir olay sonrasında hafızasını kaybeden Berfin, terapilerle geçmişine dönmeye çalışırken rüyalarında ve gerçek hayatta yaşadığı olaylar arasındaki ince çizgiyi fark edememeye başlar. Karmaşık duygularla baş etmeye çalışırken yaşadığı her olay onu daha da derin bir kuyuya itiyor. Berfin, geçmişini aydınlatmak için verdiği mücadelede hem kendi iç dünyasıyla hem de dış dünyadaki zorluklarla karşılaşıyor. Bu kurgu, hafıza kaybı, kimlik arayışı, fantastik evren gibi derin konuları ele almaktadır. Berfin`in içsel yolculuğuna eşlik ederken, insanın zihninin karmaşıklığı ve dayanıklılığı hakkında düşündürücü sorularla karşılaşacaksınız. Roman; fantastik, psikolojik gerilim, gizem gibi unsurlarını bir araya getirerek sizi ilk sayfadan son sayfaya kadar sürükleyici bir deneyime davet ediyor. Yayımlanma Tarihi: 13/03/2025 Uyarı: Yetişkin içerik(+18)

"Umarım kalbinin olduğu yerde bir boşluk vardır. Çünkü ben artık orada yokum ve bir başkasının olmasını kaldıramam..." ✨ Neva Dersim, eniştesi Örsal Sonkoç tarafından sahte evrak ve tanıdık aracılığıyla akıl hastanesine kapatıldıktan sonra hastaneden çıkar çıkmaz intikam ateşi ile yürüdüğü yolun sonunda kendisini anma töreninde bulur. Kayboluşunun ardından üç hafta geçen 29 yaşındaki Örsal Sonkoç`un ölü bedenine yazlık evlerinde ulaşan polis, olayın cinayet olduğuna karar verdiğinde kurbanın eşi Hazen Sonkoç ve aile yakınları sarsılmıştır. Polis, Örsal Sonkoç`un katilini ararken anma töreninde bir genç kızın söyledikleri herkesin kafasında soru işaretleri oluşturmuştur. "Ben Çilay Zümrüt. Örsal`ın sevgilisiyim..." Yoksa Örsal Sonkoç cinayeti bir aşk üçgeni yüzünden mi işlenmişti?

"Eğer senden vazgeçersem nefes alabileceğimi mi sanıyorsun? Unutma Ela. Ben senden vazgeçtiğim gün, bilki kendimden de vazgeçmişimdir." Hikayeyi daha iyi anlamak için KURŞUN İZİ kitabımı okumanızı tavsiye ederim. Orada yer alan Ömer Asaf`ın küçük çocuğu ve Bayırlı`nın çocuğunun hikayesi. (Spoi olmasın diye cinsiyet yazmadım) Ha o kitabı okumadan okuyamaz mıyım diye soracak olursanız, elbette okuyabilirsiniz ama daha iyi adapte olmak için önce o kitabımı okumanızı tavsiye ederim, karar size kalmış. Bir açıklama yapmayacağım, çocukluktan beri var olan bir aşka adım atacaksınız. Biri büyüyüp asker olurken, diğeri Ömer Asaf`ın emir komuta altında olduğu timin Üsteğmeni olarak karşılaşırlar. Ve hikâye böylelikle başlar.

Doğa artık eskisi gibi değil. Göz alabildiğine uzanan ormanlar solmuş, toprak nefes almakta zorlanıyor. Yeşilin hükmü sona ererken, bir avuç insan bu çöküşün ortasında yaşam mücadelesi veriyor. Ana karakterimiz, yıllardır dış dünyadan izole edilmiş bir toplulukta büyümüş, doğanın son sırlarını koruyan bir genç. Ancak beklenmedik bir olay, onu güvenli sınırların dışına çıkmaya zorlar. Gördüğü manzara, bildiği her şeyi sorgulamasına neden olur: Peki gerçekten doğa yok oluyor mu, yoksa ona ihanet eden biz miyiz? İhanetler, gizli kalmış gerçekler ve umudu yeniden yeşertme çabasıyla dolu bir hikâyeye hazır olun. "Yeşilin Son Nefesi", kaybolan bir dünyanın içinde yeşermeye çalışan bir umudun hikâyesini anlatıyor.

Dudaklarıma çarpan sıcak nefesinin eşlik ediyor olduğu yağmur damlaları bir bir kızardığına emin olduğum yanaklarımın üzerine düşerken, dudaklarına takılı kalan gözlerim yüzüne tırmandı. Her konuştuğunda beni büyüleyen efsunlu sesiyle bir kez daha konuşmaya başladı. “Kararmış dünyamı aydınlatan bir ışık oldun” dedi baş parmağı usulca yanaklarımı okşadığında. Titreyen dudaklarıma değdi gözleri ve dudaklarını dudaklarıma yaslamadan önce son kez fısıldadı. “Yetmedi, yaşamama sebebim oldun.” Ve Atalay Aybars Türkel, asla yapmam dediği şeyi yaptı, bu sefer kaybeden o oldu. Çünkü o… Öptü beni! ..... Babası tarafından zorla bir evliliğe mahkum ediliyor, hayatı bambaşka bir dönüm noktasına geliyor. Evlendiği adamın bir mafya olduğunu, düşmanlarına karşı direndiğinin farkına varan Afra bu duruma karşı gelmek ister. Lakin sözünden dönmeyen Atalay Aybar Türkel sizce neler yapacak?

Bir akıl hastanesi ve içinde sıralı bir şekilde hastaları öldürmeye başlayan bir katil Bu bitmeyen cinayetleri çözmek için hastaneye sanki hastaymış gibi sokulan gizli bir ekip

❝ Baron örgütü liderliğinde olan Kamer çetesi İtalya’ya da büyük bir vurgun yaptı. İtalya’da dün sabaha karşı, uyuşturucu kaçakçılığı ve silah ticareti yapılan bir depoda yangın çıktı. FBI ve polis ekiplerinden aldığımız bilgiye göre vurgunu yapan Baron örgütü liderliğinde olan Kamer çetesi olarak bilinmektedir. Kamer çetesi, yapmış olduğu kaçakçılık sonrası depoyu yakmışlardır! Çok sayıda ölü ve yaralı vardır! Kırmızı bültenle aranan Baron kod adlı örgüt ve çete kurucusu, tüm dünya tarafından aranmaktadır. Yaklaşık yedi yıldır aranan Baron’un henüz kimliği tespit edilememiştir. ❞ Bu kurguda geçen kişi ve olaylar tamamen hayal ürünüdür! Gerçekle hiçbir alakası yoktur. Bu kurguda geçen karakter ve kelimeler bir başka kurgudan alınmamıştır. Benzerlikle çalıntıyı karıştırmayın! Fikir şahsıma aittir! Başka kurgulara benzememektedir. Okudukça anlayacaksınız ne demek istediğimi, bunun bilincinde yorum yapmanız rica olunur!

*Gizem, Tutku ve Karanlık Sırların Gölgesinde Bir Yolculuk* Bodrum`un kalbinde, zamanın durduğu bir otel: **Çıkmaz Sokak Oteli**. Dışarıdan bakanlar için sadece tarihi dokusu ve sessizliğiyle dikkat çeken bu mekân, aslında kaçakların, kayıp ruhların ve çözülmemiş hesapların buluşma noktasıdır. **Serhat**, otelin gece resepsiyonisti olarak yıllardır bu duvarlar arasında kaybolmuş, yalnızlığa mahkûm bir hayat sürer. Ta ki **Elmira Ivanova** adında gizemli bir Rus misafir gelene kadar. Elmira`nın masmavi gözlerinde saklı sırlar ve geçmişine dair karanlık ipuçları, Serhat`ı hiç beklemediği bir labirentin içine sürükler. Bir heykelin kayboluşu, eski bir borç listesi ve 1999 yılına uzanan kanlı bir hesap... Otelin koridorlarında yankılanan her adım, geçmişle bugünü birbirine bağlayan bir ipucuna dönüşür. Serhat, Elmira`nın manipülatif oyunlarına kapıldıkça, kendi gerçekliğini sorgulamaya başlar:

Bir Apartman, İki Gizli Hedef Genç bir kadın, mafyaya sızmak için görevlendirilir. Ancak mafya lideri, kadını manipüle ederek bilgileri ele geçirmeyi planlar. İkisi de birbirini kendi çıkarları için kullanırken, gizli bir oyun başlar.İntikam, ihanet ve gizli oyunlar arasında birbirlerinin tuzağına düşerler.

Mahalleye yeni taşınan Anna yeni lisesinde popüler gruba dahil olur. Anna bir başka grubun popüler kızının sevgilisi ile arasında değişik bir kimya olduğunu fark eder. Anna o günden beridir çocuğu her ne kadar kendinden uzak tutmak istese de çocuk onu takıntı haline getirmiştir.

Bir kaza sonucu görme yetisini kaybeden Zeliş, kazadan sonra rüyasında gizemli bir adam görmeye başlar..

Bir müzik hayata döndürebilir seni, Söyle o halde melodiyi. Bir ritim tut aklında, döndür dilinde, Dudakların fısıldasın çaresizliği... Adım Mehir benim, bende ay gibi, Geceye çökeceğim. Ve onunla tamamen karıştığımda, kendi melodimle bağıracağım. Karanlık, ışığı yanmayan bir sokakta gözlerimin içine baktığında uzun zaman sonra ilk defa bir umut yeşermişti içimde. Adım Mehir Aydemir ve bu yola Kunter Kasım Karademir ile ilk adımımı attığımda karanlığın beni daha da içine çekeceğinden, aslında aydınlıkta olduğumdan haberim yoktu.

•Yıllarca Abisinin arkadaşına aşık olan Kumsal• •Ve Kumsaldan etkilendiği için ondan uzak durmaya çalışan Alaz• Kumsalın artık hisslerini içinde tutamayıp Alaza anonim olarak yazmasıyla başlar her şey. Hikayeme bir şans verirseniz sevinirim<3 Not: hikaye wattpad heseabımda güncel olarak yazdığım bir kitaptır.

Defne, annesinin intiharıyla hayatı değişen genç bir kadındır. Zeki, hırslı ve başarılı bir öğrenci olan Defne, geçmişini geride bırakıp yeni bir hayat kurmaya çalışsa da annesinin ölümüne dair şüpheli detaylar onu rahat bırakmaz. Yıllar sonra Komiser Yalçın, annesinin ölümünün aslında bir cinayet olabileceğine dair yeni ipuçları bulur ve Defne`yi sorgulamaya başlar. Ancak Defne masum olmadığını bilmektedir. Çünkü annesi, onun elleriyle ölmüştür. Defne, kaçmak için eski bir arkadaşı olan Burak`tan sahte kimlik ister, ancak beklenmedik bir ihanetle karşılaşır. Sevgilisi Harun`un, aslında ona oyun oynadığını anlar. Harun`un, annesiyle geçmişte gizli bir ilişkisi olduğunu ve bu olayın ölümle sonuçlandığını keşfeder. Ancak Defne`yi asıl ürküten şey, annesinin geçmişinde onlardan daha tehlikeli bir adamın varlığıdır: Kadir. Kadir, yıllar önce kaybolmuş, ancak şimdi geri dönmüştür. Ve Defne`yi izliyordur. Defne, annesinin ölümüne dair asıl gerçeği öğrendiğinde, onun sadece Harun`un değil, aynı zamanda Kadir`in de hedefi olduğunu fark eder. Sonunda, Defne`nin evine gizemli bir mektup bırakılır: "Karanlık geçmişinden kaçamazsın. Yakında görüşeceğiz." Defne, kim olduğunu bilmediği bu adamın gölgesi altında, geçmişiyle yüzleşmek zorunda kalır. Ama artık sadece kaçmak değil, hayatta kalmak zorundadır.

Lia ve o her daim ayakta duruşu ile karşısındaydı yine elinden geleni ardına koymadan gözlerinde hiç bir korku olmadan karşısındaydı peki bu savaşı kazanabilecek miydi

Gerilim, fantastik ve aşk temalı bu kitapta, baş karakterlerimiz olan Aselya ve Arel`in maceraları anlatılmaktadır. Aselya kendi okulunda tam bir örnek öğrenciyken, Arel ise kendi okulunda sürekli huzursuzluk çıkaran sorunlu bir öğrencidir,kendi okulunda karıştığı kavga bardağı taşıran son damla olur ve okuldan atılır. Bunun üzerine Aselya`nın okuluna nakil öğrenci olarak gider ve tüm gariplikler Aselya ile Arel`in karşılaşmasıyla başlamış olur. Bu iki gencin geçmişi ve geleceği birbirine mi bağlıdır?

Beril ölmüştü. Salonumun ortasında kanlı bedenini bulmuştum. Ben ve aynaların aksindeki kadın ağlamıştı, ilk görüşümüz müydü? Elimize aldığımız kırmızı boyanın tuvale her darbesi sanki bu suçu biz işlemişiz gibi elimize yapışmıştı. Sahi Beril`i kim öldürmüştü?

Gençlik hayatında işlemediği bir suç yüzünden hayatı ters kelepçe altına alınan adam yıllar sonra af çıkması ile özgürlüğüne kavuşur. Adam bir yıldönümü partisinde yıllar sonra sevdiği kadını görür. İftira atan düşman adamın içerden çıktığını öğrendiğinde yeni planlar kurma çabasında olur. Küçük bir ihtiras yeni bir aşkın başlangıcına neden olur.

Gerçekliğe Dönemeyenlere.... Roya İlkbahar krallığının varisidir ama kendi halkına göre oldukça farklı bir kişiliğe sahiptir. Roya bir gün krallığının kütüphanesinde daha önce girmediği bir bölümünde bir kitap bulur. Bu kitap onu Sisepia Diyarının lanetini bozması için hangi yolları seçeceğini söyler. Peki ya Roya Sisepia Diyarının lanetini bozabilecek mi?

Kayıp ihbarı; 20`li yaşlarının başında bir genç kız. Sarışın, 1.69-1.70 boylarında. Varlıklı bir ailenin tek kızı. Kayıp mı yoksa kaçak mı? &&&&& Bir kayıp olayına tanık olsanız ne yapardınız? Elinizden geleni mi yoksa daha fazlasını mı?

"Ne diyorsun sen?" Ayağa kalkarken "Diyorum ki..." diye başladı cümlesine, yerden baksırını alıp üzerine geçirirken de cümlesine devam etti. "... Benimle buraya gelmenin yalnızca iki nedeni var gibi göründü bana. Ya orada insanlara içindeki öfkeni atamadığın ve öfkeni benim üzerimde boşaltmak istediğin için geldin... Ya da para için..." Tüylerimin diken diken olduğunu, her hücremin öfkeden gerildiğini hissederken son eklediği şeyden sonra otomatik olarak elim yanağına gitmişti hızla. "Bu kez fiyatın ne?" **** Yaşamak için *topluma göre* yanlış yollar deneyen bir kızın hayat hikayesi... **UYARI: Gerçek bir hayat hikayesinden uyarlanmıştır.**

Karda yanan bir ateş, karın erimesine mi neden olur? Yoksa ateşin sönmesine mi?

Valoria krallığının Kraliçesi Anna ve Kral Philip`in kızı olarak dünyaya gelen elysia ,krallıkta büyük bir sevinçle karşılandı, onun doğumuyla kurak topraklarına yağmur yağmış eski güzel haline geri dönmüştü halk güzeller güzeli prensesin mucizeler taşıdığını düşünüyorlar güzel dileklerde bulunuyorlardı çünkü Elysia, krallığın geleceği için umut vaat eden bir prenses olarak dünyaya gelmişti. Küçük yaşta krallığın göz bebeği olmuş 3 abisi ile iyi anlaşmış onların minik Kardeşi olmuştu Elysia`nın en yakın arkadaşları ve koruyucularıydı onlar. Birlikte oyunlar oynar, maceralar yaşar ve krallığın etrafındaki ormanlarda keşifler yaparlardı. Ancak, Elysia`nın hayatı 10 yaşında trajik bir şekilde değişti.

UNUTMAYA MECBUR BIRAKILMAYA İNAT, CESURCA YAŞAMAYA...🍷 ( Bazı noktalar da şiddet, işkence, pedofili gibi unsurlar bulunacaktır. Okuyacak olan hassas kişilere önermiyorum) "Gözlerin, içinde sakladığı acıları haykırır gibi bakıyor, dilinden düşemeyen sözcük dizeleri gözlerinden okunuyor gibi... Uzun süre bakınca hissettiğim sarsıntılar yüzünden kalbimde depremler oluyor sanki... Sanki o depremin altında kalmış bir enkaz gibi hissediyorum kendimi Bergüzar. Gözlerinin derinliği boyumu aşıyor..." Yanıma iyice yaklaşıp alnını alnıma yasladı. " Sana söz Bergüzar. Sana söz sana eksik kaldığın ne varsa öğreteceğim." " Konuşmayı unutan dilini, saatlerce susmayacak hale getireceğim." " Unuttuğun her bir bilgiyi sana bizzat ben öğreteceğim. Bilmediğin her ne varsa sana ben öğreteceğim Güzar`ım..." " Senin bütün eksikliklerini ben tamamlayacağım. Yarım kaldığın, boşluğa sarılı her bir yarını kendimle dolduracağım. Sana söz veriyorum ki bunları yapacağım" " Sadece bana inan, olur mu?" Bu cümleyle başladı, bittiğini düşündüğüm hayatım. Sonuna geldiğimi düşündüğüm hayatım bu cümleyle yeniden var olmuşa dönmüştü sanki. Ben Bergüzar. Sıradan bir Bergüzar... Beni sıradışı olduğuma inandırmaya çalışan bu adam sayesinde hayatın benliğime vurduğu prangalardan kurtulmuştum. Ailem tarafından küçük yaşta esir edilen benliğimden, karanlık mahzenin ıssız merdivenlerinden onun sayesinde çıkmıştım ve özgürlüğün ne olduğunu öğreniyordum... Beni sıradışı yapan bu hayat hikayeme siz de canlı şahit olacaksınız. Tıpkı beni tanıyan, tanıyacak olan herkes gibi...

Kupa kızı ve Serseri`nin hikayesi...