SESSİZ ÇIĞLIKLAR
Bir anda ortadan kaybolan bir yazar Verda Savrulmaz.
Kardeşini bulmak için her yolu deneyen Vera Savrulmaz.
Aylar geçti, gün geceye, gece güne verdi sırasını. Su damlaları gibi birikti günler ve acılar. Birbiri içinde kaybolup durdu saatler.
Vera son çare olarak özel dedektif Kenan Alp Güntekin`in kapısında buldu kendini.
Sırlar ve yalanlar dolu bir soruşturma. Gerçeğe yenik düşen yalanlar,acıyla savaşan umut.
Herşeye rağmen kardeşini aramaktan asla vazgeçemeyen Vera öğrendiği her gerçek karşısında daha fazla sarsılarak kenan ile birlikte arayacaktır kardeşini.
|
Su Perisi’nin Hayal Mücadelesi
“Abi iyi ki varsın biliyorsun değil mi? Eğer sen olmasaydın zaten şu an ölm-“ derken sözünü hızlı bir şekilde kesmiştim.
“Su perisi sakın ağzından bir daha o kelime duymayacağım tamam mı? Sakın duydun mu beni?”derken ilk defa bu kadar ciddiydim.
Yüzüne baktığımda karşıdaki duvara bakıyordu.
“Su perisi sen iyi ki varsın ben iyi ki varım tamam mı?Ne yaşattılarsa geçecek güzelim söz ben yaşadığım müddetçe hepsini unutturacağım.Hepsini unutturacağım.Bana güveniyor musun?”dediğimde bakışları beni buldu.
“Sen varsan prensim ben hep iyiyim sana güvenmek mi?Sen şu an bana bişey yapsan veya desen derim abimin bildiği vardır.Sana sonsuz güveniyorum İrza prensim senin bu kolların bana aile sevgisi,abi sevgisi ,sevgi ve güvenden başka birşey vermez.”diyerek boynuma sarılınca bende onu sımsıkı sarmıştım.
|
Kardeşin Duymaz
"Ağabey!"
Sesimde ki yakarışı duymuş muydu? Ona olan muhtaçlığımı görmüyor muydu?
Ona yalvaran sesimi duyduğunu kasılan sırtından anlamıştım. Siyah gömleğinin ikinci bir deri gibi sardığı gövdesinde ki kaslar gerilmişti.
Bir umut besledim dudağımın kenarında. O umut salisesinde filiz verdi. Ama ağabeyimin sekteye uğramayan adımları onu benden uzaklaştırdıklarında, zalim bir canavar hayata tutunmak için fazlaca mücadele eden filizi kökünden söktü. Benden o kadar uzağa fırlatmıştı ki, artık ona ulaşmam imkansızdı.
Ben onu çok seviyordum, o da beni sevsin istiyordum sadece. Çünkü ağabeylerin kanatlarının altı, küçük kızları bütün kötülüklerden muhafaza eden o mağaraydı.
Hıçkırıklarım çaresizliğimin resmiydi. Onun kopyası olan siyah gözlerimden sicimle inen gözyaşlarımı elimin tersiyle sildim.
"Ağabey," diye hıçkırdım.
"Ağabey ben seni çok seviyorum!"
"N`olur bana sırtını dönme!"
|
Yıldızların Altında
Yıldızların altında alevlenen bir gizli aşk hikayesi...
`Benimki arkasından atlı geliyormuş gibi delicesine atarken o nasıl bu kadar sakin kalabiliyordu? Adil miydi şimdi bu? Ona hiçbir şey hissettirmiyor muydum yani?`
`Elimi ateşe dokunmuş gibi hızla çekerken bir anda bir soğukluk tarafından durduruldum. Bu Atakan abinin eliydi. Niye bu kadar soğuklardı? Tıpkı kendisi gibi...`
Bölümler şimdilik haftada bir yayınlanacaktır.
|
Ar-Ef
-Ulan "beni neden sevmiyorsun?" diye sorulur mu be adama sonra "seni baban bile sevmemiş ben mi seveceğim?" derse ne diyeceğim?
-Ben çok sonra anladım kimse sevilince sevilmiyor, özlediğinde özlemiyor, beklediğinde gelmiyor. Kafanı yastığa koyup gözlerini kapattığın an anlıyorsun. Değmiyor...
-Baksana umudumuz olmadan yaşıyoruz "lanetli" teriminin karşılığıyız biz.
-Bizim hayatımız şu; doğdu. Tutunmaya çalıştı. Tutunamadı. Rol yaptı. Öldü"
"Nereden bilebilirdik birbirimize bu kadar ait olduğumuzu."
"Ar-Ef isimli ilk kitaptır. İsim hakkı kullanıldığında yasal yollara başvurulacaktır. "
|
Emesya
Siz evinizde huzurla uyurken karşı evde belkide hayatlarının en kötü gecesini yaşıyorlar.
Sizin çocuğunuz doğarken birilerinin çocuğu ölüyor.
Siz gündüzü yaşarken dünyanın öbür ucunda gece yaşanıyor.
Ay yükselirken güneş batıyor.
İyi ve kötü, doğum ve ölüm, gece ve gündüz, ay ve güneş...
Hayat zıtlıklarla dolu, belki bu yüzden hayat, hayatttır.
Evrenin en unutulmuş, en tenha köşesinde bir gezegen, bu gezegende ise bir krallık, Emesya.
Emesya`nın ise iki prensesi, ay ile güneş kadar birbirinden farklı bu iki prenses, aslında birbirine bir o kadar benziyor. Sonuçta gece iken güneş, gündüz iken ay hep orda, sadece biz görmüyoruz.
Ayçıl ve Solis` in kraliçe olmak için verdikleri mücadele.
Bu hikayede her ne kadar periler olsada bu bir peri masalı değil.
Acı çekersin, kanını dökersin ve zamanı geldiğinde, krallığın için canını seve seve verirsin.
Ay ve güneşin peşisıra gelmesi çok nadirdir, bilirsiniz.
Bir ay tutulmasına hazır mısınız?
|
Başka Bir Dünya
Hansel ve Gretel bir cadı avında başarısız olur ve kendilerini bilmedikleri bir dünyada bulurlar.
|
Atlanti̇s'i̇n Kayip Kalbi̇
Eski sevgilisinin düğününde gelini kaçırıp kendisi gelin olarak ailesinin ve davetlilerin karşısına çıkarken Karbeyaz`ın tek düşündüğü minik, tatlı bir kaos yaratmak ve eski sevgilisinin kırdığı gururunu bir nebze rahatlatmaktı.
Fakat Karbeyaz bu sefer babasının ağından kurtulamayacaktı. Üstelik babasının ağının onu daha da fena bir ağa sürüklediğinden habersizdi. Ailesinin zoruyla gittiği psikiyatristinin mavi gözlerine bu derece tutulacağını bilse yine de oraya gider miydi?
💐
Doktor her şeyi bir çırpıda söylerken gözlerimi gözlerinden ayırmadan ayaklandım ve gülümsedim. Büyük elinin içinde kaybolan elimi kavradı ve sıktı. Ellerinden ellerime akan elektrik akımı afallamama neden olurken kirpiklerimin altından çehresine baktım. Elinin içinde hapsolan narin elim tir tir titriyordu ama bu titremeyi sadece ben hissedebiliyordum.
Bu güçsüz bir duygunun emaresi değildi, sezgilerime güvenirdim. Karbeyaz`ın kalbi ise birini seçtiğinde onu durdurabilecek bir gücün olduğunu sanmıyordum. Kalbimse seni seçti, doktor.
Ben Karbeyaz, ne yazık ki adım kadar temiz bir zihne ve de kalbe sahip değilim. Ben Karbeyaz, bugün beni deli olduğum için aldatan ve terk eden eski sevgilimin düğününe gerçek gelini saklayıp gelin olarak gittim. Gerçekten bir deli miyim? Olabilir.
Ben Karbeyaz Korel, Tuna Korel`in saçındaki beyazların sebebi, Nazlı Korel`in mavi kelebeği, sahibi olduğum bloğun okuyucuları için ise yalnızca Atlantis`im.
Ben Karbeyaz, kendine zarar vermesinden korkulduğu için ailesinin evine hapsolan, parfüm kokularında kayıp kalbini arayan bir kimyagerim.
Ben Atlantis, kayıp kalbini arayan kayıp bir şehrin ta kendisiyim.
|
Kızıl Kurt
❗️Şiddet ve kan içerir❗️
Wattpad ve buradan kitabı okuyabilirsiniz.
Ben kim miyim?
Ben Türküm!
Ben Askerim!
Ben Asenayım!
İmkansızı başaran, Ülkesiyle, Atalarıyla gurur duyan bir Türk`üm.
Benim hikayem; ne bir yabancıyla başladı, ne de yolculukla. Benim hikayem savaşla başladı, kanla başladı, öfkeyle başladı.
Ben, Asena Bozkurt. Namı diğer Kızıl Kurt. Eğer bu hikayeyi okuyorsan, duygularını kontrol etmeyi sakın unutma!
|
Görünmeyen Veliaht
"Ben bu noktaya bir hizmetçinin rahminden geldim. Oradan buralara kadar gelebildiysem daha nereye kadar ilerleyebileceğimi düşünün ve benden korkun."
"Sırf kadınım diye beni bir kaleye attın. Tahtta hakkım olmadığını düşündün. Oysa senin görünmeyen ama en tehlikeli veliahtın bendim baba. Bunu göremedin. Kimse göremedi ama ben göstereceğime dair bir yemin ettim. Şimdi ise karşındayım ve sen ölmek üzeresin."
Saray ve saray ötesi...
Hepsi onun bir kız olarak doğmasından dolayı sevinmişti. Yeni bir veliahtın gelmemesi onları rahatlatmıştı ama bilmedikleri bir şey vardı.
Kralın tek kızı olan Leylim kimsenin görmediği ve beklemediği bir veliaht olur.
|
Ne Oluyor Ya?! Ebrar Kızğın |
Ne Oluyor Ya?!
Abi kurgusu ama klasik degilll
|
BİR BEYAZ ORKİDE
Fjjfjadjj nsndkwjd
|
KELEBEĞİ YAŞATMAK
Benim bu hayatta tek amacım vardı. O da kelebeği yaşatmak.
|
Geçmişte Yalanlar Gelecekte Yananlar
Seyit Necla Altay Lisesi yeniliğe açık bir lise olarak bir çalışmaya daha ev sahipliği yapmayı kabul etmişlerdi. Rehberlik servisinin tespit ettiği okulda devamlı problem yaratan grupları bir araya toplayarak ,ortak bir çalışma yürütmelerini istemişlerdi.
Bu sayede hem okulun huzuru sağlanacak hem de projenin başarısı okulun ismini daha da duyurmuş olacaktı.
Garip olan kısım bu çalışmada disiplin yolunu birçok kere arşınlamış öğrenciler bulunurken Okulda sıkça zorbalığa uğrayan Efsunun da kendini birden proje içerisinde bulmasıyla ortaya çıkmıştı. Adeta Kurtlar sofrasına düşmüş bir kuzu olmuştu.
Kendini girdiği bu çıkmazdan kurtarmaya çalışırken geçmişin tozlu tahtalarının arasından sıyrılan güneşin gerçekliğiyle yalpalayacak aslında hep karşısında duran gerçeklerle yüz göz olacaktı.
|
gerçek ailem merve |
gerçek ailem
Esra 17 yıl sonra bütün hayatının yalanlar üzerine kurulduğunu öğreniyor .
|
Sade Hayat
*On yedi yaşında ki Mina Akkurt Annesi ve babası boşandıktan sonra büyük bir kuyunun içine düşmüştü...*
*Baba tarafı akraba`lar ve abileri`nin kumpasına düşen kız Annesi`nin ikinci evliliğinde ki sorun`lar ve üvey babası`nın istismarı yüzünden hayatı kararmıştır.*
*Mina`nın tek arkadaşı olan Sinem Balcan arkadaşı`nın yanında durup Ona destek olmuştur. Sinem Türkiye de yaşadığı için ve Arkadaşı`nın yanında olamadığı için üzülüyordur...*
*Peki Mina Akkurt`un Annesi Zeynep Akkurt İkinci kocası dan boşanıp yakın arkadaşı olan Ecem`in eski arkadaşı Giray Alp Sönmez ile tanışıp evlenmek isterse?*
(Not: bu Tamamen Hayal gücü ile yazılmış bir kitaptır... Alkol, Şiddet, Taciz, Zoraki evlilik, Aile dışı şiddet ve uygunsuz sözler bulunmaktadır.)
*Kitabın başlama tarihi: 08/11/2024*
(kitap bittikten sonra düzenlenecek.)
Lütfen zorbalama yada olumsuz yorum yazmayın.
Yorumlarınızı severek ve isteyerek okuyacağım.
•°•* Sevgilerle Naz...*•°•
|
Kurtlar Vadisi
Nereden bilebilirdim ki yaşamımın bir fırtına estirmeye ait bir görev olduğunu!
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
- Bu benim ilk kurgum bence bir şans vermelisin.
- (Ç)alınması, kopyalanması durumunda yasal işlemler başlatılacaktır.
- Argo ve küfür vardır.
|
Ateşin Gecesi
Çocukluğundan beri abi dediği kişiye sonradan aşık olmak nasıl bi duygudur ?
Gecenin hayatında bi anda tamamen değişmesinin sebebi ne olur ? Ya her şey daha kötü olursa , hayaller için gidilen yollar var ama o yollar ya hiç bitmezse. Yani demek istediğim dikenli olan bir yol nasıl yürüyebilir dikenli çünkü canın acır ayağına batar işte hayallerime giden yolda böyleydi.
İşte tam bu sırada şu şiiri okunuyor Geceye
" Ben seni kötüleyemem hiç .
Çiçekli bir yol vardı yürüdüm derim.
Ayaklarıma dikenler battı ama ben ormanda böyle
şeylerin olabileceğini söyledim derim . "
Ve sonrasından gelen gülüş....
Şuan gitti galiba bütün derler bütün sorunlar....
:)
|
Hiç İyi Değilim Yüsra Nazlı Erdinç |
Hiç İyi Değilim
Önce iki üvey kardeş, sonra bir adam, sonra bir sarışın giriyor kitaba. Bu garip bir açıklama oldu ama anlayacaksınız:)
|
Bilinmeyen Gerçekler
"Hayat her zaman istenildiği gibi gitmezdi." Tüm yaşamımı değiştiren o gerçekler öğrendiğimde yaptığım tek şey olaylara ayak uydurmaktı tıpkı bir robot gibi.
Lakin öğrendiğim o sırla beraber robot gibi davranmayı kestim.
Her ne olursa olsun hepimizin hayatını yola sokacaktım. Bir kardeş olarak yapmam gereken şeyi yapacaktım.
Sahi, sır neydi?
|
Stadyum
Küçük bir ilçede doğup büyüdüm.Babamı lise yıllarımın sonuna geldiğimde kaybetmiştim evi abim geçimiyle geçindiriyorduk lise son sınıfta abimden para isterken utanıyordum abim babamda. Kalma berber dükkanını işletiyordu. Ben ise gazetede gördüğüm bir ilanla mankenlik ajansına gittim ve ordan manken olarak çıktım başlarda abim çok tepki gösterdi ama şuan ülkeleri gezip abim ve anneme yettiğinden fazla para yolluyor evimizin gelirine destek sağlıyordum . Abim ve annemlerden uzakta yaşıyordum.
Bir gün arkadaşlarımla beraber Fenerbahçe maçına gitmeye hazırlanıp çıktık evden ülker stadyumuna gittik. Galatasaray ve Fenerbahçe maçına hazırlanan futbolcuları izliyorduk en önden yerimizi almıştık fakat yandaki adam çok dikkatimi çekmişti sürekli beni izliyordu ve maç bitmişti heee zamanki gibi Fenerbahçe kazanmıştı maç sonu futbolcularla fotoğraf çektirmek için otobüslerinin orda bekledim Tadić ile fotoğraf çektirmek için hazırlanırken arkadan bir el ağzıma kapandı ve beni bayıltı.
(Hikayem tamamen kurgudur hiç bir olay kurum gerçek değildir tamamen hayal ürünüdür!) iyi okumalaaar!
|
MİLAT
Göğün İncileri ayak bastığında ait oldukları topraklara,
Göklerin ve Arz`ın anahtarlarını bulacak üç karındaş.
Biri görecek göğün verdiklerini,
Biri toplayacak yerin verdiklerini,
Biri hükmedecek dehr`e ve böylece başlayacak MİLAT` ın altın çağı.
|
This is Açelya (Alen)
Gerçek ailem kurgusu...
10 yaşına kadar yetimhanede büyümüş ve ailesi olmadığı için akran zorbalığına uğrayan Alen,
Varlıklı bir aile tarafından evlat edinilen ve aile içerisinde psikolojik şiddete uğrayan Açelya...
İkiside aynı kişiydi , iki türlü de hayatı berbattı kurtulmak istedikçe daha da derine batıyordu.
Peki ya kaderin bu oyunlarına alışmışken bir anda ortaya , gerçek ailesi çıksaydı ne hissederdi. Her şeyi görmezden gelerek kaderin oyunlarına boyun mu eğerdi yoksa kaderin oyunlarını bozmaya mı çalışırdı işte bunları öğrenmek istiyorsanız sizi kitabıma davet ediyorum...
|
Kırık Zincirler
Yaşanan bir kaza sonucu dağılan bir aile... Bu ailenin farklı farklı yetimhanelere dağıtılan yedi çocuğu yıllar sonra en büyük çocuk sayesinde bir araya gelir.
Ve bu kitapta, Kalkan ailesinin birleşme hikayesini anlatır. Bol eğlence, aksiyon ve gerçek sevginin bulunduğu bu kurgunun kahramanları okuyucularla buluşuyor!
"Çiçekler açar elbet, mühim olan beklemektir."
|
Sana Emanet
Kim hayatını çalan adama oğlunu emanet edebilir ki ?
Behir Akad Alpuğan , bunu yapmıştı.
Bunun hata olup olmadığını zaman gösterecekti
|
Bilinmeyen Diyarlara
Bir hastane köşesinde üç kişilik odanın en sonundaki pencere kenarında kimsesiz ve tek başıma; pişmanlık ve öfkeyle hayatıma gözlerimi kaparken. Yeni bir yaşama bilinmeyen bir diyarda merhaba diyeceğimi kim bilebilirdi ki.
Alisa Aydoğan küçücük bir kulübenin tek göz odasında bulunan büyük divanda ,büyükannesinin kolları arasında kısık sesle mırıldandığı masalları dinlerken oldukça mutlu ve huzurluydu.Başka hiçbirşeye ihtiyacı yoktu.Zamanı geri alabilse dönmek istediği tek an o zaman olabilirdi.Ne kadar acımasız bir dünyada yaşadığını bu sayede biraz olsa unutabilirdi.
Hem de kulağına fısıldadığı masalları daha dikkatli dinler Masal sandığı o evrenin gerçekte var olduğunu gördüğünde bu kadar şok olmazdı.
Bilinmeyen diyarlarda kötü bilinen bir insan olmak mı?
İşte bu sadece Alisanın başına gelebilecek bir olaydı.
|
Katliamın İzleri
Beni dinle, kitabı okuma, önemli değil sadece bu yazıyı oku. Farkında ol boykot et!
4 Eylül 2024. Çocuklar aç, anneler kocasız, babalar çocuksuz tam 333 gündür Gazze’de.
Ben geleceğe bir umut için ve farkındalık için yazıyorum bunu, ancak müslüman halk aralarındaki farka, farklılıklara bakmadan el ele verirse bu katliam durur. Ama acısı dinmez. Bu acı hiç bir türlü dinmez. Bakın bize sabah kahvaltıda o yerine bu çoktı diyerekten burun kıvırıyoruz önümüzdeki nimete. Bakın günde kaç milyon para, yiyecek giysi ihtiyaç sahipleri yerine dışarıyı umursamayan burnu havada nankörlerin eline geçiyor.
Şimdi sana söylüyorum kitabı okuma hiç önemli değil, ama anla asla bu nankör insan evlatları gibi olma.
Bak o insanlar hala Allah yolunda bunca acıya katliâma rağmen. Sen günde üç öğün yemek yerken şikayet mi ediyorsun?
Sadece farket, boykot et.
Diyosun ya hani herkes zaten alıyo ben alışarsam çok mu bir şey değişecek diye. Evet, düşündüğünden fazlası değişecek.
Farkında ol, boykot et!
|
0% |