HARVEY VADİSİ
Harvey Diyarında her şey bir sır gibi.
Geçmiş savaşın altında yatan sırlar bir bir ortaya çıkıyor. Ve gelecek savaşın sonunun nasıl biteceği ise Prenses Alin`in elinde. Kraliçenin ortadan yok olmasıyla birlikte her şey alt üst olur. Bu büyülü diyarda güçleri dahi olmayan Prenses aşkın,sırların ve savaşın arasında sıkışıp kalır. Kapılar aralanıyor ve karanlık içeri sızıyor.
Peki bu savaşın kazananı kim olacak?
Aşk mı?
İhanet mi?
İyilik mi?
Yoksa kötülük mü?
Büyücülerin, cadıların, canavarların ve perilerin olduğu bu diyarın kapıları size açıldı...
|
Mavi Minibüs (Final)
Kitap sevgilisinin düğününe giden bir aşık ile başlıyor . Hayatı tam bitti derken küçük bir karşılaşmayla tepe taklak oluyor.
|
GEL BENİMLE
Bambaşka yerlere götürecek tarihi bir rüya...
Bitti dediğin yerden başlar hayat... Yeter ki sen yaşamak iste. Kapanan kapılara ağlamak yerine yepyeni başlangıçlara adım attığını hissettiğin an düştüğünü sandığın yerden kalkacak, çok daha güçleneceksin...
Bu hikaye artık sona geldiklerini düşünen hayatların bir araya gelerek güçlenecekleri. Bir başına kuru dal gibi kaldığını düşünen yitirmişlerin, birlikte yıkılmaz bir gövde oluşturmayı öğrenişlerini anlatacak.
Kimsesizler Kimse olacak adını yitirenler ad bulacak... İmkansız kelimesi anlamını yitirecek. Hayata tutunmak yeniden anlam kazanacak.
Bambaşka hayatlar, birbirinden uyumsuz 9 farklı karakter. Acısıyla tatlısıyla dramıyla komedisiyle en önemlisi aşk ile kurulacak çok güçlü bir aile...
Merak mı ettin? Öyleyse, GEL BENİMLE...
|
Valet de Denier | Texting
Tamergndgn: Bana yardım edeceksin.
Alizebrk: Hayır.
Tamergndgn: Bana yardım et.
Alizebrk: Yok.
Tamergndgn: Bakar mısın lütfen?
Alizebrk: Yok, bakamam.
|
Hislerimiz Bile Bize Düşman
Ela:Ben artık dayanamıyorum
Ela:O kızı seviyor oluşuna katlanamıyorum!
Murat:Ne demek istiyorsun?
Ela:Seni sevdiğim halde seninle arkadaş
olmaya devam edemem
Murat:Ela sen ciddi misin?
|
Işığı Bırakma
Gerçek ortaya çıkacak ve bu benim hiç de hoşuma gitmeyecekti. Onu benden almalarına izin veremezdim, vermezdim. Buna kimse cesaret etmemeliydi.
" Beyefendi bırakır mısınız çocuğu lütfen? Sinirlenmeye başlıyorum artık."
` Hanımefendi bakın, tanıyorum diyorum neden anlamak istemiyorsunuz?`
" Ya ben nereden emin olacağım tanıdığınıza, alnınızda yazmıyor ki. Çağan çocuğum sen tanıyor musun bu adamı ?"
` Hayıy öyetmenim `
" Bakın gördünüz mü tanımıyor çocuk işte sizi "
` Hasbinallah, Çağan amcacığım ama ayıp oluyor tanımıyorum falan. Hadi bak uğraştırma bizi alıp götüreyim seni babana. Bizi bekliyor merak etmiştir neden gelmedik hâlâ diye.`
" Beyfendi polis çağıracağım gitmezseniz artk."
|
Aşk Şarabı 🍷(Yarı Texting)
Mahize; Ruhum, ruhuna sarılıyor. Hissediyor musun?
Mahize; Hissettiğinde, bana yaz olur mu? Çünkü seni hissetmek istiyorum.
Mahir; Hissetmiyorum, bana yazma olur mu?
Hissettiğim tek şey hayal kırıklığıydı. Onu kendimden bile daha çok severken, onun beni sevmiyor oluşu her şeyi alt üst ediyordu...
Yıllanmış şarap gibiydim, beklendikçe güzelleştim. O da şarap aşığıydı, bütün şişeler ona açılırdı...
|
ACI
Acı ne demek bazıları için bir bıçak veya kurşun yarası yada herhangi bir fiziksel acı. Hepsinin bir tedavisi vardır. Peki ya ruhun acı çektiğinde bir tedavi yöntemi var mıydı yada iyileştirir miydi?
Karşınızda iki yol var. Biri acı çekmek bir diğeri ise acı vermek olsaydı birini seçme hakkı verilseydi.
ACI ÇEKMEK Mİ? YOKSA ACI VERMEK Mİ? gideceğiniz yol karşınızda peki siz hangi yolu tercih edeceksiniz...
....
Hayatlarının en acı dönemlerini yaşatan insanlardan intikam almak isteyen, kendi adaletlerini sağlamak için beraber yaşamayı göze alan sekiz kişi.
Çocukluklarının katillerinden intikam almaya gelen, geçmişine küskün sekiz çocuk ruhlu insan.
Ne denirdi can yakan insanlara zalim, vicdansız, acımasız. Onlara Acı olmaya geliyorlar. Kural şu
"ACIMA ACIT!" Acırsan acıtırlar bundan dolayı acıma acıt...
"Kitabı beğeneceğinizi umuyorum. Şimdiden okuyan herkese teşşekür ederim..."
|
KIŞ SAVAŞI
Türkiye`nin yetiştirdiği ajanlardan biri olan Nisa, vahşete son verip savaşı durdurmaya yardım etmek için beşinci ajan olarak Rusya`ya gönderilir. Fakat Rusya`ya gittiğinde hiç beklemediği sürprizlerle karşılaşır.
|
Bi̇r Küçük Türk Kızı 2
Bu kurguda geçen tüm karakterler ve hikâye hayal gücüdür.
Gerçek Osmanlı tarihi ile bir ilgisi yoktur.
Yalnızca o dönemden ilham alınarak kaleme alınmıştır.
Kurgu Osmanlı 1720 (Lale Devri) dönemine değinecektir.
|
EDNA GÜNLÜKLERİ 2
TANITIM
Zamanın çok ötesinde kaderin taşları ile tutsak kılınan efsanevi bir geçmiş anlatılır Edna dilinde. Bu geçmiş öngörülemezliğin küllerinde geleceğin mezarlığına dönmüştü.
Tahmin edilemez gerçekliğe kırılan her bir kutsal yazıt ise zamanın kıvrımlarında kahramanları geçmişin kalıntılarına çeviriyordu.
Kötülüğün özgürce hüküm sürdüğü bu kaybolmuşlar devrinde, kaderin kırılgan taşlarında sürgün edilen geçmişin izleri saklıydı. Tüm bunları bulmaksa varisin yeni yolculuğu olacaktı.
Peki ya varis kendi geleceğinde savrulurken geçmişin silik izlerini bularak yolculuğuna kaldığı yerden devam edebilecek miydi?
Edna Günlükleri serinin ikinci kitabıyla sizlerle.
~~~~~~~~
Aygül MUDURLU
|
KAĞITTAN RÜYA
☘️TANITIM☘️
Bana kendinden bahset dedi spiker,
"Ben dedim."
Duraksadım sonra. Kimdim ben gerçekten! Acıdan ve kaybedişten başka neydi benim rüyalarıma ve payıma düşen!
İstekli bakışlarla beni izlemeye devam eden kadın gülümseyerek sorusunu yeniliyordu,
" Perrin Yavuzer kim? Bunca güzel kitabı nasıl kaleme aldı? Bunun sırrı ne? Bize kendinden bahset! Hikayenden bahset."
Sesi öylesine heyecanlıydı ki benden duyacaklarının umuduyla titriyordu. Belki de reyting rekorları kıracaktı bu söyleşimizle. Benden gelecek kritik bir cevap, kimsenin bilmediği bir gerçek onun hayatının hikayesi olacaktı.
Gerçekten kimdi Perrin?
Birkaç saniye kadar düşündüm, aklımı sorguladım önce. Orada yoktu Perrin hiç olmamıştı. Kalbimi araladım sonra ve kendimi orada aradım. Kimdim ben? Aradıklarım orada ayan olmuştu.
Saniyeler sonra döndüm kadına, küçük bir tebessüm ederek duymak istediklerini söylemeye başladım.
"Bir unuttur yaşamak derler bilirsiniz. Bende bin umut oldu kaybedişlerden yazılan satırlar. Hepsi kâğıttan rüyalarımın yazıldığı kırık dökük satırlardı. Umutlar ömrüm boyunca benden gitmekten vazgeçmedi bense onları kovalayıp yazmaktan. Hayatımın tamamı buydu. Ben bu kadardım aslında. Ama yazdıklarım hiç var olmadığım kadar büyük oldu. Bu çelişki sizce de anlamsız değil mi? "
Sonra sustum. Herkes sustu. Konuşacak tek şey vardı artık. Bu enkazın hiç vazgeçmeden küllerinden doğmasını bilen umutları. Her çöküşünün üzerine yenilerini inşa edecektim kâğıttan rüyalarımın. Vazgeçmek insanın en baştan kendini kendini elleriyle mezarına koyması değil miydi? Benimse ölmeye hiç ama hiç niyetim yoktu.
☘️☘️☘️
|
Bir Müzik Aşk Masalı🩷🎶🎤
Kitappad Versiyon
Bu Masal Bir Rock Star ve Bir Kızın Hikayesi
💖🎸💜
|
Psikopat Çete
İYİ OKUMALAR, OYLARINIZ İLE DESTEĞİNİZİ BEKLİYORUM :)
O buradaydı. Bulmuş muydu beni? Gözlerimin içine bakıp her bir adımda bana yaklaşmasının başka anlamı olamazdı! Peki şimdi ne yapacaktım? Kaçmalı mı yoksa kalmalı ve sonumu mu beklemeliydim?
|
BAŞIMIN TACI
BIÇAKÇI aşiretinin ağası Hüseyin Alaz`ın töre denen saçmalıklar silsilesi ile mücadelesini ve hiç ummadığı bir zamanda uğradığı saldırı sonucu tanıştığı doktor Tuğsem`le çekişmeli ilişkilerini okumaya ne dersiniz. Urfa`nın sert ağasının gri mavi gözlü şirin öğretmenle sınavı da belki dikkatinizi çeker.
Kitappad de bu isim ile yayımlanan ilk ve tek hikayedir. Çalınma durumunda yasal yollara başvurulacaktır
|
Fedai̇(Mucid-I Cevher)
"Havlumu ver !"
Banyo duvarına asılı duran havluyu arkamı dönemden uzatırken bir yandan da vereceği davet listesini okuyordum.
"Davet liseteniz bu kadar. Eklemek istediğiniz başka isim var mı ?"
Duşa kabinin kapısı aralanıp çıktığında bende arkasýndan ilerlemeye başladım. Yatak odasının kapısına geldiğinde kapının eşiğinde durdu ve bana döndü.
"Kendi ismini ekle. Bu sefer sende geliyorsun ."
Tam ağzımı açmaya hazırlanırken yüzüme kapanan kapı ile cevabımı çoktan almıştım.
Ben Maral Zâde. Giray Erarslan nın Fedaisi ...
|
Sivrisinek Katili
Gösterişli bir balo salonunda çalışan Vincent`ın kendine dair sırları ve son derece kurnaz bir kafası vardır.
Ama etrafını sarmış kan emicilerle başa çıkabilecek midir?
(komedi, kısmen)
|
MARSEL VE SÂHİR
Marsel latin kökenli bir kelimedir. Anlamı Güneş ışığı , güçlü, şanslı demektir
Sâhir ise geceleri uyanık kalan uyuyamayan demektir.
İki çekirdekten gelen Ruh bir seçim yapar . İnsan bedenine kendini hapsetmeden önce kendine bir yansıma seçer. Ruh eşi bu demektir ne de olsa . İnsan bedenine hapsolan Ruh sürekli eşini arar. Ancak insan bedeni sadece seçimler ile yaşar . Ruhun ızdırabını göremez olur, bilemez olur, unutur. Ta ki beden eşi bulup da ruhun dili çözülene dek . Ruh huzura kavuşur. Peki ya Ruh huzura kavuşamazsa ve kendine yeni bir ruh eşi bulursa ?
|
Acının Tonları
Acının Tonları Rihem
Romantik Dramda DİĞER PLATFORMDA bu kitabı çok sevmiştiniz. Şimdi bu platformda. :)
|
MELİNİA
Gerçek mi? Gerçek sandığımız şeyler ya bir yanılsama ise o zaman doğru bildiğimiz her şey gerçeklikten çıkıyor.
Ben mi? Bende kim olduğumu bilmiyorum. Gizemli sırrın içinde kayboldum. Bu sırrı ortaya nasıl çıkartabilirim?
Beni karanlıklar ardından izleyen kim?
Bu okul... Büyük bir sır saklıyor. Bunu ortaya çıkaracağım...
Ben Melinia. Gerçeğin peşinde koşan kız.
|
yaz yağmuru
bilmem kaç yüz kişi içinden,
gördüm deli gözlerini birden.
belki tanımazdım seni
o konsere gelmesen.
MERAS grubunun gitaristi Baran, konserlerine gelen seyircilerden birini beğenmiştir.
☾☼✩°。⋆⸜ 🎧✮
190423 - 280923
© 2023 temmuz I @madslice
yaz kurgusu - mini kurgu
|
OTEL
Eliz, Eliz`in fenomen erkek arkadaşı Seymen,Eliz`in ikizi Eva ve en yakın arkadaşları Ulaş bir video çekmek için ıssız adı duyulmuş bir ilçeye giderler. Burada kaldıkları otel ise ilçenin adının duyulmasının en temel noktasıdır. Kendilerini ölümcül bir kedi fare oyununda sıkışmış bulan dört genç hayatta kalmak için savaşmak zorundadırlar.
|
VEYL ATEŞİ
... Çektim elimi bileğinden. Bu yanlıştı. Kadınlar, zorla sıkabileceğimiz bileklerin sahibi değillerdi. Parmak uçlarımı arkamı dönerken ona uzattım ve "Tutmak istersen diye!" hastaydım, ayakta duracak halim yoktu o yüzden!
Kısa bir an sonra parmak uçları, kemikli parmak uçlarımı buldu! Düşmedi zihnime bir sapığın elimi okşayan acımasız dokunuşları! Belki de her şey bugün avuçlarımı göz yaşlarıyla yıkadığı içindi; belli ki zihnimide yıkıyordu! Parmak uçlarımı kazıtıryordu...
Çilekli süte ihtiyacım var!
Veyl`in ateşi avuçlarımı yakarken; bir kez daha babama, kendisi büyük yüreği küçük Yağız`ı kurban ederken tek ihtiyacım olan şey sadece çilekli süttü!
Yeşil gözlere bakarken çilekli süt içmek, bu deli adamın sancılı dağlarına bir kadın; köksüz gönlüne de çiçekler bulaştıracaktı.
CİNSEL İSTİSMARA MARUZ KALAN GÜZEL BİR ADAMIN HİKAYESİ!
|
YAZGI
Birkaç Yüzyıl Önce
Önünde duran lahit mezara bakarken yanına yaklaşan yardımcısının önce önünde eğildiğini duyumsamış, ardından da sessizliği dinlemişlerdi bir süre.
"Bitti dimi? Artık kimse geri gelmeyecek"
"Savaş bitti efendim"
"Sence bir gün geri gelir mi?"
"Sanmıyorum efendim...Prenses Hidra artık sonsuz uykuda... Kalbini de almışlar amcanız tarafından emredildiği gibi ve nerde olduğu konusunda kimsenin bir bilgisi yok"
Zamanın çok öncesinde ortaya dökülen bir yoldu aşk... Hangi insanoğlu yolundan şaşmadan, pusulasını kaybetmeden dahası ona saplanıp kalmadan yoluna devam edebilmişti ki? Diyarlar öncesinde zamanın hükmünde kaybetmişti aşk onları ve bir sonsuzluğa hapsetmişti. Kollarının arasında taşıyıp lahite yerleştirdiği genç kadının varlığını sonsuza kadar kaybettiğini biliyordu, kalbininse bedeninin aksine bir kutuya hapsolacağını...
Geçmişten günümüze uzanan bir aşk hikayesi... Bu Gülşah ve Kürşad`ın hikayesi...
|
Ateş Klanı 2
Ateş Klanı romanının devam serisi olan bu kitapta Alia ve Gain`in biricik kızları Ayana ve genç gözü kara kabile reisinin hikayesiyle devam ediyoruz. Bir yanda klanına aşık ve babası tarafından tam bir ölüm makinesi olarak vampir olup aile mirası olan ateşin gücünü taşımak üzere yetiştirilmiş Ayana ile diğer taraftan kabilesine şef olmak için dış dünyadan dönen, bu dünyadaki yegane amacı anne ve babasını öldüren vampirlerin kökünü kurutmak olan Onile. içine düştükleri zoraki durumdan kurtulabilecekler mi? Yoksa bu imkansız birliktelik olası bir trajedi ile son mu bulacak? Gelin birlikte okuyalım...
|
Uzaktan Karadenizli
Annesi ve babası boşanma raddesinde olan Zeynep aralarının düzelmesi için elinden gelen her şeyi yapar ve nihayetinde kendini hiç tanımadığı bir yerde, Karadeniz`in dumanlı dağlarında bulur. Daha oraya geldiği ilk gün olaylı geçmiştir. Zeynep doğup büyüdüğü kenti, İstanbul`u, özlemektedir. Karadeniz`e adaptasyon sağlama sürecinde ünlü bir doktorun oğlu olan Hakan`la arkadaşlık yapmaya başlar. Zeynep`in de en büyük hayali doktor olmaktır ve Hakan`ın babasından öğrenebileceği çok şey olduğunu düşünür. Bu sebeple de doktorun yanında çalışma şansını elde edebilmek için elinden gelen her şeyi yapmaya hazırdır. Ve Zeynep`in karadeniz macerasını bu şekilde başlar...
|
Ekru: Kan Koyusu
Hiçbir şey söylemeden bir kaç saniye bakıştık, sonra beni zorla koltuğa oturttu. Koltuğun kolçaklarına ellerini dayayıp yüzüme doğru tehlikeli bir mesafede eğildi. "Ben seni taciz ettim mi?" dediğinde sesi buzdan beter yakıcıydı. Aynı tonu saklayan gözlerimi gözlerinden ayırmadan -ayıramadan- "Hayır!" dedim. "Peki sana zarar verdim mi?", "Hayır!" mümkünmüş gibi daha da yaklaştı bana, dizleri dizlerime dayanmıştı. "Güzel! Tehdit de etmedim?" Dişlerimin arasından konuşuyordum. Savcı sadece şoka girmiş gibi izliyordu bizi. "Etmedin!"
"O zaman benim hakkımda ne diye suç duyurusunda bulunacaksın? Sana iş teklif ettiğim için mi?"
Hiç acele etmeden sakince "Haneye tecavüzden suç duyurusunda bulunacağım! Anladın mı?" dedim. Savcı öksürerek boğazını temizlediğinde gözlerimizde süren savaş ateşkes imzaladı. Ani bir hamleyle benden uzaklaşan Alaz, karşımdaki koltuğa kendinden emin ama gerilmiş bir halde oturdu. "Şimdi Firuze Hanım, şikayetçi olmak yerine uzlaşmacı olmanızı rica ediyorum. Alaz Bey ise bir daha bu gibi girişimlerle sizi rahatsız etmeyecek, öyle değil mi Alaz Bey?" Bana bakan gözleri bu sözlerle savcıya çevrildi. "Aynen öyle Ayhan Bey!" Savcı gülümsedi ve bana döndü, "Tamam mıyız, Firuze Hanım?" bakışlarımı Alaz`dan ayırmadan,"Değiliz! Ben uzlaşmayacağım! Suç duyurusunda bulunacağım." dedim. "İstirham ederim, yapmayın böyle..." savcı sözlerini bitirmemişti ki Alaz dahil oldu konuşmaya, bakışlarını üzerime dikmişti yeniden. "Firuze Hanım çok istiyorsa işleme alın suç duyurusunu! Boşa zaman kaybetmekten hoşlanıyor zannımca."
Kısık gözlerle yeniden içimi deşmeye başladığında duruşumdan ödün vermedim. "Haklısınız, sizin gibi nüfuzlu bir beyefendi! için işleme alınan suç duyurusunu ekarte etmek pek kolaydır!Çamuru üzerime sıçratmaktan hoşlanmam! ...
|
Yalnızlığın 20 Evresi
İçinde birden fazla kişiyi taşıyanların,intikam ateşiyle yanan ruhların,acı dolu bir dünyada kalplerine binlerce hançer saplanmış olanların hikayesi.
|
Gece Koyu
Dolunay ışığının çayırın güzelliğini aydınlattığı bulutsuz, berrak bir gecede, birbirlerine aşık ve elleri birbirinden ayrılmayan kadın ve erkek, her ne kadar birbirlerinin ellerini tutmaktan vazgeçmeseler de iki ayrı yere yöneldi.
Her ikisi de geçmişlerinden yorgun ve yaralıydı. Gökteki ay ışığının geleceklerini aydınlattıkları çayırda yine el ele dinlendiler.
|
Ölmeden Bir Dakika Önce
Dino Buzzati demis ki; "Senin kendi içinde kilitlenen kapıların var mı?" Belki de bu cümle aldı beni çoğu yerden ve gönderdi çoğu yere. Çünkü içimde kilitli olan kapıların ardında hep bir hikaye yattığına inandım.
Şimdi de sizlere bütün kapıların kilitlerini kırmak adına bir balta bıraktım.
Mecazen bakacak olursak, olay yerini erken terk edenin ilk şüpheli olduğu,
Asıl katil hala olay mahallindeyken başkasının kaçak ilan edildiği,
Birileri ruh devrini yaşarken tüm dünya varlığını da ardında bırakmak zorunda kaldığı,
Sıfırdan başlamak isterken yaralı bir hayvan gibi acı çektiği yere geldik hep beraber...
Burası dünyaydı, yani yarım kalmışlıkların yeri...
Çok uzun bir geçmiş ve çok kısa bir gelecekten geldim sizlere. Adım Belgi Deran ve soyadım İmerler. Adım kısa bir gelecek olacak, soyadım ise uzun bir geçmiş. Kısa gelecekler heyecan verirken, uzun geçmişler can alacak kadar acıtıcı olabiliyormuş sizinle anlayacağım. Kabuslarım kabuslarınız olacak, gözyaşlarım da hepimizin boğazında takılı kalacak eminim ki. Çünkü karşımda duran adam bana güvenilir bir durak, sonu bilinmez bir de acı bıraktı.
`Ben yıkımım.` dediğinde anlamalıydım aslında onu. O cümleyi ilk duyduğumda zihnim kavramalıydı. Bir doğal afet nasıl ki dünyaya ait olmayanı sürükleyip götürüyordu, o da öyleydi. Ben çok uzun bir geçmiş ve çok kısa bir gelecekten gelmiştim fakat o tamamen savaşın kendisiydi. Geçmiş veya gelecek değil, ismiyle soyismiyle, kanıyla kemiğiyle, Noyan Cenker Visam olarak, savaşmanın kendisiydi.
Ve savaşlar insanlara her daim çok şey öğretirdi.
O da bana öğretmişti.
Savaşlar, gözyaşlarının ev sahibiydi.
O da benim ev sahibim...
Peki ya inceldiği yer, burası. Kopsun mu?
|
0% |