Yeni Üyelik
[ tarih ] - Etiketin'de Kitap Listesi
Tarihi Aşk
2024 yılından işgal altındaki Osmanlı Devleti`nin son dönemlerine uzanan bir aşk hikayesi... Karakterler ve olaylar hayal ürünüdür. Ancak tek gerçek Mustafa Kemal Atatürk`tür.
3a önce
  Yazar@edosko
DÖNGÜ SAHİPLERİ
Göklerin yarattığı ilk varlıklar arasından kabul edilen iki Kadim Yüce, Göklerin cezası yüzünden sonsuz reankarneye yani döngüye sıkışmışlardır. Son döngülerindeyse kadın olan Yüce kurban edilir ve kurbanın olma şartı olan, imparatorluk topraklarına bereket gelemesi Gökler tarafından kabul görür. Gökler, adak olan kadına acıyıp onu tekrar hayata döndürür. Kadın, yeni hayatında onu öldüren imparatorun soyunda hayat bulur. Döngü eşiyse düşman ülkenin velihat prensi olarak yeniden doğmuştur. Bulundukları ziyafet sırasında Tanrı taşı denen yüzük sayesinde bu ortaya çıkar. Peki ya Döngü Sahipleri, bu yaşamlarında huzura erebilecekler midir? Tanrıların, Yücelerin ve de İnsanların gazabına maruz kalmış iki ruhun, gerçek ruhlarına kavuşma hikayesi... ... -Kitap kesiti- “Bizi takip eden kişinin babasının kuyruğundan ayrılmayan bir prenses olması ilginç doğrusu.” “Ne yapabilirim ki? Hayallerimi süsleyen prens aslında bir Tiran. Kim olsa merak ederdi. ” ... Her gece yanımda olmayı nasıl başarıyorsun?” Dedim yüzüne inmiş saçlarını geriye atarken. “Daha çok geceler yanında beni bulacaksın.” Diye kısık sesiyle cevap verdi.
3a önce
  Yazar@lovelylover
Ötanazi Nefesi
...hemen yan odanın kapı aralığından içeriye baktım. Kloms ve Dren yoktu. Sadece 15-16 yaşlarında kitap okuyan bir çocuk vardı. İçeri giren kadın elinde ki iğne ile yavaş yavaş çocuğa ilerledi. Gölgesi çocuğun üzerine düştüğünde çocuk bakışlarını kadına kaldırdı. Kadın iğneyi kavrayarak hızla çocuğun ağzını kapadı ve şah damarının hemen yanına iğneyi sapladı. Gözleri kayan çocuğa kocaman büyümüş gözlerimle bakarken görevli kadın çocuğu kucağına aldı ve kapıya doğru yöneldi. Hızlı adımlarla odaya döndüm. Lanet olsun. Burada neler oluyor?
3h önce
  Yazar@kurtxx
Portola Valley
" Her doğum içimizdeki sancının sesidir. " "Değerli sağlık çalışanları, Portola Valley kasabasında çalışacak bir ebe aranıyor. Kaliforniya`nın eşsiz manzarası karşısında büyülenerek minicik bedenlerin doğuşuna yeniden şahit olmak ; anne ve bebek arasındaki o mucizevi bağın kasabamızdaki mimarı olmak istemez misiniz ? " Yurt dışında yaşayan ve son sevgilisinden de olaylı bir şekilde ayrılan Bahar Danielle Johansen, bu ilanı görür ve kötü anılarını geride bırakmak için mesleğine sarılmanın en iyi ilaç olduğuna karar vererek şehirdeki konforlu hayatı bırakıp hayalindeki kasabaya doğru yola çıkar. Bahar, kasabaya adım atar atmaz felaket bulutları başından ayrılmadığında aslında hiçbir şeyin ilanda yazıldığı gibi eşsiz ve büyülü olmadığını fark eder. Kandırıldığını anladığında kasabadan ayrılmayı düşünür; fakat birden işler tersine döner ve kasabadan ayrılamaz. O, yaşadığı yere alışarak kalbindeki aşk tohumunu ekmeye başladığı bir zamanda tüyler ürperten bir cinayetin ortasında kalıverir. Seçenekler arasında sıkışan yaralı ruhu, kalbindeki tohumun panzehrini aramaya başlar. Geçmişindeki ihanetlerden sıyrılamayan Bahar Danielle Johansen ile aşka inancı kalmayan Dedektif Brendan Wilder`ın hayatları bu kasabada kesişir.Kalplerindeki aşk tohumu tutkuyla harmanlanarak ruhlarında filizlenirken cinayetin soğukluğu bedenlerini ele geçirir. Üç tohum düştü zamana ; biri 1800`lü yıllarda filizlenirken diğeri 1979`un yaz yağmurlarıyla yeşerdi. Toprağa düşen sonuncu tohum 2016`nın sonbahar rüzgarlarıyla bir süre başka yollarda dans etti ve sonra yavaşça emilerek ıslak toprağa teslim oldu. Kalbinizin en derininde sakladığınız tohumu toprakla buluşturmanız dileğiyle .. B.A
3a önce
  Yazar@bsrarikan__
Karanliğin Ardinda
Victor, babam ve ben yeni yaşamımıza alışmaya çalışıyor yarı başarıyor yarı başaramıyorduk. Annemden sonra bir kardeşim olması fikri git gide cazip gelmeye başlamıştı. Onunla ilgilenmek bildiklerimi paylaşmak sevdiğim şeylere kardeşimi de yönlendirmeye çalışmak hoşuma gidiyordu. Yaş almaya devam ettikçe eğitimlerim daha da sıkılaşmış bende kafamı dağıttığından iyiden iyiye asılmıştım. Babam bizi şefklendirmek adına kimsesiz çocuklar için hem barınma hem eğitim amacı güden bir mektep dahi kurdurmuştu. Çocukluk anılarımdan en tatlı olanını o mektebin soğuk taş koridorları arasında bıraktım. Hala anımsadığımda gülümsüyorum.
3a önce
  Yazar@gizemmgurbuzz
Kral Kelebeği̇
Bir kitap yazdığını düşün. İçindeki krallık; entrikası bol, kardeşlerin bile birbirine düşman olduğu, taht için birbirleriyle mücadele ettikleri bambaşka bir evrende. Her kitapta olduğu gibi bunda da bir baş karakter var elbette. Günü geldiğinde tahtı alıp tacı giyecek, yeni kral olacak bu prens için her şey yolunda. Peki ya kitabın kötü adamı olarak yazdığın başka bir prens, öleceği gün odanda belirir ve kaderini değiştirmen için seni kitabın içine çekerse?
4a önce
  Yazar@cceccilia
Bi̇r Küçük Türk Kızı 1
Cahiliyet. Bir halkın kendi kendisini yok etmekte, dış politikalara bile gerek kalmaksızın halkını ahmaklaştırmaya çalıştığı ve başardığı bir oyundur. Sistem ve suyun çarkı böyle işler, bu çarka değen ve durduran taş olsa dahi saniyesinde parçalanır uyuyan halkın gözünü açmasına izin vermezdi. Biz kadınlar bu çarktan akan su, erkekler ise çarkı döndürmeye yarayan manyetizmaydık. Onların gözlerinde değersiz ezilmeye layık bir böcek, başımıza aklımızın yarısını örtsün diye verilen bez parçasıydık.Bu döngü içerisinde sıkışıp kalmış binlerce kadından birisiydim anneler, genç kızlar, küçük kız çocukları hepimiz bu çarkta heba edildik. Gizli gizli Medreseye gider, öğrenim almaya çabalar ama eninde sonunda yakalanırdık. Ben bu çarkın suyu olmaktan sonunda sezdim ve çarktan akan başka bir yol buldum, şimdiyse bulduğum yol Türk olduğum gerçeğini saklamakta ve bu döngünün çarkına taş olmaktan geçiyordu. ❗️Bu kitap tarihi kaynaklardan ilham alınarak yazılmıştır. Kaleme alınan savaş, harem, eğitim ve medrese hayatı tamamen bilir kişi ve araştırmaya dayalıdır. Araştırmaya ve kurguya yardımcı olan isimler: Atilla Kağan Kaya Salih Cerrahoğlu Ve İlber Ortaylı eserleri.
4a önce
  Yazar@ursuula1
Eve Dönüş
Yaşlı katedral bencil insanoğlunun kadim sırlarını sonsuza dek saklayamazdı. Hayatı bulanıklaştıran hayalet sırlar vardır. Kimse görmez, duymaz, bilmez ancak biz ruhumuzun karanlık uçurumlarıyla birlikte yaşamanın ağırlığı altında durmaksızın ezilirdik. Tıpkı Elizabeth Bloom gibi. Elizabeth Bloom bakmakla yükümlü olduğu büyükannesi ile oldukça sıradan bir hayata sahiptir. Sığındığı Paris`in büyüsü onu hiç etkilememişti 1968`in sonbaharına kadar. Ethan Moreau, Elizabeth`in hayatını bulanıklaştıran adam. Radikal kararlar ve de dönüm noktalarından ibaretti hayat. Belki de taze kararlar, hayattaki dönüm noktalarının başlangıcı, ilk adımıydı. İnci Alabora, kızıyla birlikte 2024`ün yazında ardında bıraktığı ülkesine geri döner. Tek hedefi büyükannesinin ona anlattığı masallarla yazarlık kariyerinde emin adımlarla ilerlemektir. Sonbaharda büyükannesini ziyaret ettiği sırada büyükannesinin yazılarının arasında elli yıl önce yazılmaya başlayan mektupları bulur. Okuduğu kağıt parçası onu, tanımadığı birini bulması adına tekrardan okyanus ötesine sürükleyecektir. Artık İnci`nin beyaz sırlarının yanısıra devasa sırlar karaya vurmuştu. Ve eve dönüş başlamıştı. Bu hikaye Elizabeth`in, Cora`nın, Grace`in, İnci`nin eve dönüş hikayesiydi. Günün birinde herkes evine geri dönerdi.
4a önce
  Yazar@roses_shah
Zamanın Sırlı Hediyesi
“Yağmurlu günlerde burası daha da bir güzelleşir” rafların arasında dolanırken.”Her bir eşya,her bir kitap Kendi hikayesini fısıldar.” Elime geçen ilk kitabı alıp sayfalarını çevirdim. Yağmurun tınısı, sayfalardaki kelimelerle birleşerek beni bambaşka zamanlara yerlere götürdü. Dışarıda yağmur durmaksızın yağıyordu, Ama içeride, zaman durmuş gibiydi.Her şeyin bir hikayesi vardı ve ben o hikayeleri keşfetmeye hazırdım. Raflar arasında dolanırken, eski bir Saate rastladım. Zamanın dokunduğu Yüzeyi hafifçe çizilmiş, ancak hâlâ Zarif bir şekilde parlıyordu. Yaşlı Kadın benim saate olan ilgimi fark etti ve yaklaşıp konuşmaya başladı. “O saat, büyükbabamdan kalma,” dedi Usulca.”O, her saat bir anı anlatır gibidir. Sende duyabiliyor musun?
4a önce
  Yazar@rose_wp84
Aftiel
Yıl 1919 İzmir işgal altında. Farklı bir dünya ve boyuttan dünyaya, işgali bitirip savaşı sonlandırmakla gönderilen Aftiel ve Belial, Türk ve Yunan kimliklerin içinde karşı karşıya kalır. Bir zamanlar benzer bir savaşın içinde Aftiel`e büyük zarar veren ama aynı zamanda ona aşık olan Belial bu defa ne yapacaktır?
4a önce
  Yazar@symdaldalli
Kizil Kiyamet
Yıl 2514. Dünya beş büyük savaşla sarsılmış. İlk iki savaş iki binli yıllardan önceye dayanırken sonraki üç savaş insanlığın sonunu adım adım getirmiş. Nükleer savaş. Su savaşı. Ve. Toprak savaşı. Dünya, adım adım yok oluşa giderken insan formu da yaşam mücadelesinde, yeniden var olma gayesindeydi. Ancak kısırlık tüm savaşlardan daha acımasız bir düşmandı. Yok olmak insanlığın kaderiydi. Tek çare, tekrar doğmaktı... *** "Neden test yaptırdığını benden gizledin, Samira?" "Nedenini tahmin etmek çok zor değil bence Hillary. Kimse bilsin istemedim." "Elbette zor değil Sam ama benden saklaman için hiçbir neden yok ki ortada." Gözleri benden uzaklaşıp kokpitteki mühendisleri inceledi birkaç saniye. Bizi dinlemediklerine kanaat getirdiğinde sesini iyice alçaltıp asıl olanı dile getirdi. "Hem zaten negatif çıkmış sonuçlar." Derin bir nefes aldım. Bunun olacağını bildiğim için sorduğu soru beni fazla etkilememişti ancak bir anda olunca bocalamaktan geri duramamıştım birkaç saniye. "Pozitif çıkma olasılığına karşı alınan ufak bir tedbir diyelim." dedim. "Aylarca hatta belki de yıllarca bir kuluçka makinesine dönmek son isteyeceğim şey bile değil. Bencillikse bencillik Hillary." *** Kurgunun tüm hakları şahsıma aittir.
4a önce
  Yazar@turkanntuncc
BALAMANIN MİRASI
Orta Çağ’ın karanlık ve büyüleyici atmosferinde geçen Balaman Efsanesi, bir halkın inanç, sadakat, ve hayatta kalma mücadelesini konu alıyor. 10. yüzyılda Türk ve Kürt kökenli Balaman ailesinin serüvenini anlatan bu destan, bizi hem tarihî gerçeklerle hem de fantastik unsurlarla dolu bir yolculuğa çıkarıyor. Önder Deli Hakan’ın mirasını sürdüren Balaman halkı, inançları ve gelenekleri uğruna kendi topraklarını savunmak için düşman ordularıyla yüzleşir. Ailelerinin sadakat yeminlerine bağlı kalan savaşçı Kaan ve dostları, ihanetin ve fedakarlığın acı tadını tadarak zorlu bir kaderin pençesinde kıvranır. Ancak sadece kılıçların ve zaferlerin değil, aynı zamanda kalplerin savaşıdır bu; yeni inançlar ve eski bağlılıklar arasında sıkışan kahramanlarımız, kendilerini ve ait oldukları toprakları yeniden tanımaya başlar. Balaman Efsanesi, tarih ve efsanenin iç içe geçtiği, sadakat ve ihanetin ağır sınavlardan geçtiği bir hikaye. Bu roman, cesaret ve kararlılığı konu alarak tarihin karanlık sayfalarında yaşayan efsanevi bir ailenin izini süren herkes için sürükleyici bir okuma deneyimi sunuyor.
Zamansal sorun
  Yazar@melik710
Dağların Ardındaki Uğultu
Ulu vadinin ardındaki dağlarda ve dağların ardındaki ulu vadide hep bir uğultu vardı. Ancak bu uğultuyu sadece onun parçasına sahip olanlar duyabilirdi. Onu sadece onun çocukları duyabilirdi. Ancak uğultu ona layık olana doğru cevapları verirdi. Bir şamanın görüşü vardı. Uğultuların yol gösterdiği bir kurtarıcı gelecek ve tüm katliamları ve esareti bitirecekti. Dünyayı kurtaracak ve huzuru sağlayacaktı Zayıf düşmüş insanların umudu olacaktı. Uğultu dağları ve vadileri çepeçevre sarmış ve oradaki tehlikeleri haber veriyordu. Ve tehlike kaçınılmaz bir hal aldığında, sevilmeyen kurtarıcı herkesi kurtardığın da, sadece kendisini kurtaramamış olacaktı.
1a önce
  Yazar@lonelevia
HASARLI
Bu açıklamayı kendim dolduracağım
2a önce
  Yazar@baharicel
Canavar Dük'ün Karısı
Kont`un kızı Anastasia, küçüklük arkadaşı olan Dük ile evlendirilir. Ancak Anastasia hiç beklemediği şeylerle karşılaşır. ... "Beni sevmediğinizi biliyorum ama yinede odama girip beni öldürmeye çalışmanız büyük bir saygısızlık Dük Brown. Geceliğimin eteklerini sıkıyordum sinirden. Bu evliliğe zorlanmış olabilirdi ama bende zorlanmıştım. Tek istediğim sessizce yaşamaktı. " Niyetim sizi öldürmek değildi Leydim. Sadece sizi bu adamdan korumaya çalışıyordum. " İri cüssesi önümden çekildiğinde yerde yatan adamı yeni görmüştüm. Kahverengi saçları kendi kanıyla ıslanmıştı. Önümde ölü bir beden yatıyordu, benim odamda biri ölmüştü. Midem kasılmaya başladığında dizlerimi tutamaz hala gelmiştim. Bayılacağımı anladığımda bir yere tutunma ihtiyacı ile ellerimi etrafta savurmuştum. Sıcak bir bedene tutunduğum da son hatırladığım keskin yeşil gözlerdi.
4h önce
  Yazar@rubyss
Rüya ve Kabus: Efsanelerin Tarihi
Bu kitapta öncü rüya koruyucu şövalyeleri ile kabus gözcülerin tarihini okuyacaksınız. Savaşın patlak verdiği veya onların kim olduğu ile ilgili kısa bir kitap. 10.35 de feyyazın eline aldığı tarih kitabı
2a önce
  Yazar@handelendin
Bizim Devrimiz
Bizim devrimiz başlıyor
3a önce
  Yazar@asenasoy
Var Olan Yaşam - Frostgard
"Ay ışığı aydınlatsın seni, Işıldasın gözlerin, bul aşkını bir gece yarısı vaktinde. Sakın sana ihanet etmesine izin verme, gör gerçekleri ay ışığının altında. Kalbin dolup taşacak, diyeceksin ki neden ben diye? Söyleyecek sana ait olan senden çaldığı kehanetlerini, Nova inanma sen Mars`a, aptallık yapma. Sığın Venüs`e, sarsın seni güvenli kollarıyla. Gezegenler senin dostun, bir evin var bunun içinde, Bul onu, bir ay ışığının altında. Karanlığının seni sarmasına izin ver, gör her şeyi açıkça, Bir bütün oluştur sonra saldır arkanda ki sana sadık ordunla..." Bu şarkıyı annem bana boşuna öğretmemişti. Bu şarkı Frostgard`a aitti. Bu şarkı, benim gezegenime ait ve benim gezegenime özeldi.
2a önce
  Yazar@mervediyelim
Smyrna 1919
Yıl 1919.. İşgal kuvvetlerinin abluka altına aldığı o eşsiz şehir İzmir, namı-değer Smyrna.. Bir tarafta egemenliğini ilan eden işgal kuvvetleri, Diğer tarafta ay yıldız uğruna, bağımsızlık savaşı veren asil bir millet. Lakin kader.. İzmir semalarında bir çok insanın kaderini derinden etkileyecekti. Kim bilebilirdi ki.. ... "Hiç bir bayrak masum insanların ölmesini sağlayan bir işgali haklı çıkaramaz."
3a önce
  Yazar@minemoia
Muhafız 1: Kaderin Kitabı
Ben bir muhafızdım ve tıpkı benden öncekiler gibi ben de Türk`ün kutsallarını canım pahasına korumalı, onları kötü emellerinden sonuna kadar muhafaza etmeliydim.
3a önce
  Yazar@gecekusud
MARSEL
Mısır`a gitme planımın hasta olmamla suya düşeceğini bilemezdim. Uçağın kalkış saatinde hastanede olacağımı bilmediğim gibi . Vizem, otel rezervasyonum, tur biletim talihsiz hastalığımla altüst olmuştu. Hastalığın beşinci günü ve ben daha fazla kısıtlı yıllık iznimde evde durmayacağım. Mısır, benim için bir yıl daha ulaşılamaz olmuştu çoktan. Hayallerimin hep seneye ertelenmesi laneti liseden beri üstümden kalkmış değil. Daha fazla evde durmanın anlamsız olduğunu, eh biraz da inatçı yanımın şaha kalkmasıyla kamp çantamı hazırlamaya koyuldum. Mısır`a gidemeyecek olmamdan dolayı, lanet hastalığımın beni eve kapatmasına da müsade etmeyeceğim. Kısa bir kamp, zedelenmiş sinirlerime iyi geleceğini şimdiden benimsemiştim. Nerden bilebilirimdim ki, bu kampın benim için dönülmez son olacağını. ******* Korkma. korkma. korkma... Korkuyorum... Onları anlamıyorum belki ama beni öldüreceklerini biliyorum. Buraya ait değilim sadece şaşkınlar. Şaşkınlar ama tepki vermeleri uzun sürmeyecekti biliyorum. Ve yaşamak için önümdeki, ölümün pençesinde olan kadını kurtarmak zorunda olduğumu da biliyorum. Kurtarabilirsem belki yaşamama izin verirler. Sahi yaşasam bile eskisi gibi olabilecek miydim? ******* Zamanım az kalmıştı. Yeryüzünün kızıydım ben. onlara göre ışığın kızı... Karanlıkta bana ölüm olduğunu belki de bu kadar geç farketmemeliydim. Yaşamak için daha fazla zamanım olur muydu? Karanlığına girdiğim gün ölümüme doğru sayacın açıldığını bilsem, aşık olmana izin verir miydim? Benim savaşımı kaybettik, geç olmadan seninle verdiğimiz savaşı kazan. Belki o zaman huzur bulur başka evrende ruhum. ******* "Seni kaybedemem Marsel. Seni kaybedersem, herşeyimi kaybederim. Sen olmadan, savaşı kazanabilir miyim zannedersin. Benim savaşım sensin, sensiz yıkılsın herşey." Seni kaybedersem asıl o zaman karanlığı yaşatırım bu şehre. Sonra senin için gelirim Marsel.
3a önce
  Yazar@mavikelebekkiz
Asil Lale
Ben Raziye, Cihan Padişahı Sultan Süleyman Han`dan olma, Baş Haseki Mahidevran Sultan`dan doğma. Bahtsız Şehzade Mustafa`nın kız kardeşi Raziye. Bir kez ailemi kaybettim bir daha kaybetmeyi tahamülüm yok.
4a önce
  Yazar@darkqueen
Vahşi Zambak
"Biz ölüyoruz ama onlar da kazanamıyorlar." -Aliya İzzetbegoviç *** Kadın, gözlerini kendine doğru gelen üniformalı adamın yüzüne dikti. İçindeki çocuk gözü yaşlı bir şekilde geçmişteki varlığına tutunurken kadın bunun artık olmadığına ikna olmuştu. Yeşil gözleri, içinde karmaşık duygular barındırıyordu. Adamın yaklaşmasını istemiyordu, ama beklemekten başka bir şey yapamıyordu ve bildiği şey iç güdüsel olarak, artık ona güvenmediğiydi. Nikola Vedran`ın gözleri kadına doğru kaymıştı, Hena`nın kıvırcık saçları rüzgarda savruluyordu, yüzü eskisi gibi yumuşak değildi oldukça sert bir ifade oluşmuştu yaşananların etkisiyle. Vedran sertçe yutkunup başını daha da havaya kaldırdı. Bir kaç adım kalmıştı aralarında o zaman durdu. İçi ikiye bölünmüştü bir yandan sarılmak istiyordu diğer yandan ise silahı bırakamıyordu. Fakat bildiği tek bir şey vardı, kalbi hala onun için atıyordu. -Şeyma Daldallı
4a önce
  Yazar@symdaldalli
Miğfer
Sıla Ayar
Miğfer
Kitap bitince açıklama yazılacak
4a önce
  Yazar@slrzyn
Stêra
Eylem Taşdemir
Stêra
Yanan koca bir şehrin ve sistemin onları nasıl bir hayata süreklediğinin zorluklarla ettikleri mücadelenin haklı buldukları davanın peşinden gitmeleri onları iki sevdanın ateşinde yakıp kavuruyordu...! Haklı bir dava`nın haklı direnişi, bir onur meselesi, bir sevdaydı hissettikleri, Ser verip sır vermeyen yiğitlerin, asi kadınların haklı mücadelesiydi.! Stêra sevdasının yolundan ilerledi.. Mêm stêra`ya duyduğu özlemini şiirlere dökerek anlattı bizlere.. Ah stêra ne güzeldir seni anlamak, seni yazmak ve hissetmek..! √√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√√ Not: yazdığım kurgu tamamen şahsıma aittir. Çalma veya kopyalama durumunda gerekli yasal işlemler yapılacaktır. Başlangıç tarihi:12/05/2024
4a önce
  Yazar@eylem_demirtas
Loading...
0%