Kitap Tür Kategorileri

"Bunun zamanı değil ama ben seninle baş başayken bunu takmayı istedim." dediğinde kutuyu sol eliyle bir tık da açtı ve bana göstermeden yine sol eliyle içindekini aldı. Sağ eli hala sol elimi tutuyordu ve ben buna karşı çıkmıyordum. 6 saniye sonra yüzük parmağımdan, rahatça kayan yüzüğü incelemeden edemedim. Gümüş renkli yüzüktü. Halkanın ortası siyahtı ve üzerinde elmas yuvarlak taşlar yer alıyordu. Yüzüğün 6 yerden çıkıntısı vardı. Çıkıntıların ucunda beyaz elmaslar vardı. Ama bu... "Bu bir..." derken başımı kaldırıp Ömer`e baktım. "Bu bir taç." dediğimde alevli kara gözlerinin ardındaki parlaklık büyüdü şimdi çok eşsiz gülümsüyordu. Hem de daha önce rüyalarımda bile görmediğim kadar eşsizdi. "Evet, sen bir melikesin Elzem." dediğinde ne diyeceğimi bilemedim. Kendimi tutamadım ve tekrar boynuna sarıldım. Evet, o Han`dı ama ben gerçekten melike miydim?

Esrar dipteydi lakin dipten düşüyordu. "Hayata başladığında hayat sana her şeyi vermezdi. Hiçbir şeyi verirdi. Sen pes etmezsen hayat sana yeni kapılar açar, kapıların ardındaki mutluluğunu genişletirdi. Lakin o hiçbir şeyle her şeyden önce savaşmayı öğrenmeliydin.

MİT`TE gizli istihbaratçı olarak yer alan Asena Demirhan, Özel Kuvvetlere bağlı Turan timinin yurt dışında bilgilerinin ifşa olacağının haberiyle kendisi gibi gizli istihbaratçıların bulunduğu Ekip`iyle operasyon yapıp ,haini sağ ele geçirir . Turan Timi`nin Komutanı Pars Devrim Yıldızdağlı ile MİT ajanı Asena Demirhan lakabıyla Pusula ortak sorguya girer . Sorguda timinin satıldığını öğrenen Yüzbaşı sakin olamayıp adama zarar verir . Sorguya tek başına devam eden Pusula ,hainin verdiği ifadelerden kafası karışır ama görev Turan timine ait olduğu için sorgulayamaz. Sorgudan sonra yolları ayrılır . Fakat kendini kaderin ipini ele alabileceğini düşünen Şival`in oyunlarıyla yeniden bir arada bulurlar .

Lina, annesini kaybetmiş ve yetimhaneye alınmıştır. Kendisini evlatlık alan Mümtaz Bey ise eski bir devlet görevlisidir. Daha öncesinde içeriye attırdığı azılı düşmanı Necdet Karadağ , firar etmiştir ve uluslararası suçlu olarak kırmızı listede aranmaktadır. Fakat Mümtaz Bey`in bilmediği bir şey vardır. Bu bilmediği şey Necdet Karadağ ile olan mücadelesinde onun zayıf karnı olacaktı.

Burası karanlık şehirdi. Sınırlarına girdiğiniz anda sizi içine çeken bir kara delik. Hayatınızın artık bir önemi kalmadığı şehirdi. Hakkari, Yüksekova. Bu şehir size her şeyi yaşatabilir. Şunu yaşamam dediğiniz ne varsa, elbet bir gün yaşatır. Karşınıza neler çıkacağını bilmezsiniz. Bir tek şeyin çıkacağını bilirsiniz. Teröristler. Sınırda yaşamak, bunu bilerek yaşamaktan geçer. Hakkari sınırlarına girdiğiniz anda can güvenliğiniz elinizden alınır. Ve siz öylece bakakalırsınız. Size sadece izlemek düşer. Burada yıpranmamış bir hayat bulamazsınız. Mutlu, huzurlu yaşayan bir aile, arkasına bakmadan okuluna ilerleyen bir çocuk, akşamları rahatça evinin önünde oyun oynayan ve çocuklarını gönül rahatlığıyla izleyen anne babalar. Bunların hiçbirini yaşayamazsınız, göremezsiniz. Hiçbir şeyin garantisini veremezsiniz. Bir de en riskli gruptaysanız, her sabah özgürce uyandığınıza şükretmelisiniz. Çünkü bir gün bir şekilde eskisi kadar özgür olmadığınızı göreceksiniz. Askerler riskli grubun liderleri. Teröristlerin en nefret ettiği kişiler. Çünkü asker korur. Ve teröristler karanlık şehire güvenlik getiren her şeyden nefret ederler. İkinci sırayı doktorlar alır. Çünkü doktorlar iyileştirir. Ve teröristler, karanlık şehiri iyileştiren herkesten nefret eder. Üçüncü sırada öğretmenler. Çünkü öğretmen, öğretir. Ve teröristler, karanlık şehire umut getiren herkesten nefret eder. En büyük hedefleridir askerler, doktorlar, öğretmenler. Kaçma şansınızın çok az olduğu bu karanlık şehir, yaşamak kelimesine en uzak olan şehirdir. 🍁ASKER KURGUSU🍁

Bu yaşıma gelene kadar öğrendiğim en muazzam şey tepkisiz kalabilmek. Bazı insanlar size hayatınız boyunca unutmayacağınız şeyler yaşatır, sizde travma etkisi yaratacak şeyler yapar. Bu zamana kadar çoğu şeye katlandım artık bazı şeylere tepki vermemeye başladım, çünkü alışıyor insan acıya da alışıyor hayatının değişemeyeceğine de. İnanılmış kırılmış, şaşırmış ya da üzülmüş olsam bile, herkesin herşeyi yapabileceğini de öğrendim. - Mercan

Yılların geçişi, insanlığı hem derin değişimlere hem de yeni bir çağa taşıdı. Gelişmişlikleri arttıkça, bazı insanlar beklenmedik yeteneklerle doğmaya başladılar. Onlara "Yükselen" deniyordu; akılları zorlayan, sıradışı güçlere sahip bu bireyler Dünya`nın geleceğini şekillendirmeye başlamıştı. İlk başta, Yükselenlerin varlığı yaşamı kolaylaştırmış, insanların omuzlarındaki yükleri hafifletmişti. Ancak güç, bazılarının aklını çelmeye ve dengeyi altüst etmeye başladı. Güç hırsıyla deliren yükselenler, öngörülemeyen sonuçlara yol açtı. Dünya`nın dengesi sarsıldı, insanlar korku ve çaresizlik içinde yaşamaya başladı. Yükselenlere karşı artan endişe ve düşmanlık, toplumu parçalamaya başlarken, insanlar bu yeni varlıklardan kurtulma yollarını aramaya başladı. Arden, bu karanlık dönemde Dünya`ya adım atan bir prensti. Ancak Arden`in yolu, hiç de kolay olmayacaktı. Arden, karanlık bir kaderle doğmuş bir çocuğun hikayesini taşıyordu üzerinde. Onun omuzlarında, birçok gölgenin fedakarlığı ve umudu yatıyordu. Arden`in seçimleri, hem kendi kaderini hem de Dünya`nın geleceğini belirleyecekti. "Gölge ve Taç", güç ve fedakarlık temasını derinlemesine işleyen, gizem ve aksiyon dolu bir hikayeyi anlatıyor. Karanlıkla aydınlığın savaşı, umutla çaresizliğin dansı bu sayfalarda can buluyor. Başlangıç: 14.08.2024 Bitiş: -- Lütfen dikkate alınız ki hazırlamış olduğum yazılar, fotoğraflar ve resimler şahsıma ait değerli içeriklerdir. Bu içeriklerin izinsiz kullanılması veya çalınmasına izin vermiyorum.

Deva ve kocası Harun, birbirini deliler gibi aşık bir çifttir. Herkesin imrenerek baktığı bu çifttir fakat bir gün her şey tepetaklak olur. Deva’nın telefonuna gelen bir çağrı, bütün dünyasını başına yıkar. Kocası, bir ormanda ölü bulunmuştur… Üstü kapatılmaya çalışılan bir cinayete dönüşen dosya hem Deva’nın hem de Harun’un kardeşi Emre’nin intikam duygusunu körüklemeye başlamıştır. Bir gün, katili bulmak ve kendi adaletlerini sağlamak için girdikleri yol, onları zehirli bir tünelin içine sokar.

Sevmek nedir? Kim sever? Kim sevilir? Aşk nedir? Aşık kimdir? Kalbin ağrısı mı? Gözün kararı mı? yoksa kor ateşte yanmak mı aşk? Haketmek mi? hüzün mü? mutluluk mu aşk?

Yakında yayınlanacaktır…

Beklenmedik bir çağrı sonucunda hızlı gelişen olaylar. Buz kalpli bir çete lideri masum bir melek. Kanlı bir savaş galibi kim olacak.

Aşk öldürür mü?" az önce yüzünde oluşan gülümseme sorumun etkisiyle yok olmuştu. " Motorların, onlara da aşık değil misin?." omuz silktim " Evet ama motorlarım cansız." " Dikkatini dağılırsa her ikisinde de ölürsün Arya canlı da olsa cansızda." elindeki benzin şişesini yere bırakırken iç çekti tüm yaşanmışlıklarının gözünün önünden geçtiğine emindim ve onun tabirince haklıydı evet aşk öldürürdü.

"Adliyede bu kadar ürkek değildin ne oldu da en ufak bir seste irkilir oldun?" Karşısında ki adamın bir ay sonra sözleşmeli evlilik yapacağı adam olduğunun bilincinde olarak tehditine kulak asmaz ve içinden sırıtır. "Rolümü iyi oynuyor olmalıyım." Gülmeye başlayarak adamın sorgulayan bakışları eşliğinde yüksek topuklularının üzerinde doğrulur. "Zincirleriniz de egonuz kadar dandikmiş...Roman bey." Avukat Vera Hanzade, iş adamı Roman Ahsuvar ile yapacakları gizli evlik sözleşmesi gerçekleşmeden önce onun gerçek yüzünü ortaya çıkarmak için bir plan kurar. Plan basittir, babası Roman`ın pis işlere bulaştığını öğrenince Vera`yı evlendirmekten vazgeçecektir. Ama işler beklediği gibi gitmez oynadığı oyun onu olduğundan daha büyük bir çıkmaza sokar.

Maysa üniversite son sınıf öğrencisidir. Hayatta her şeye sahiptir. İyi bir aile, arkadaş çevresi, akademik başarı. Ama hiç bir şey göründüğü gibi değildir. Maysa`nın yakın arkadaşı her zaman onu kopyalamış ve hayatının her anını ondan çalmıştır, buna sevdiği adamda dahildir. Arkadaş grubu ile eğlenmek için girdikleri eski bina çöktüğünde sevdiği adamın bir kolonun altında kaldığını görür ve o son gördüğü görüntü olur. Gözlerini açtığında bir ay öncesine gitmiştir ve ne olursa olsun ölümünü engellemelidir. Sadece bir şansınız olsa ölümle yer değiştirir miydiniz?

...``Çevremde bir sürü gölge vardı ve ben elimi onların karanlığına bulamaya hazırdım.``... Gizli ajanların tehlikeli dünya ile mafya liderlerinin entrikaları arasında sıkışıp kalan bir aşk hikayesini konu alan bu romanda, gerilim ve tutku dolu bir serüven sizi bekliyor.

Geçmişin geleceğe yatırımı .

Korku en büyük düşmanızdır yada dostunuzdur işte bunu ayırt etmek çok zordur. Bazen korktuğumuz şeyleri yapmamız bize bir şeyler katar cesaret verir. Bazende korkularımız başımıza gelebilecek şeylerden bizi korur. Ama bu sevgi konusunda öyle değildir çünkü bu sizin elinizde olan bir şey değildir, karşınızdaki kişinin ne düşündüğünü bilemezsiniz.

yakında uptadelicem sospwğğwslslslsşsiisğsşsşs

Uğur baba baskısıyla büyüyen bir delikanlıdır. Ondan atıcılık ve silah dersleri alır. Bey babanın asıl amacıysa oğlunu her işine karışan başarılı polis memuru Komiser Zafer`e karşı kullanmaktır. Bu oyunda Uğur Özsakarya`ya Bersu Karaca`da yardım edince işler daha da çetrefilli bir hal alır.

Kendimi sokağın daracık yerinde buldum kafamı sağa sola doğru götürüken arkamda bir nefes hissettim ona doğru dönünce ellerini bir peçeteyle beraber götürdü ve en son gördüğüm o küçük Işık’ta gözüken ela gözleriydi

Evren, lanetli varlıkların istilası altında kalırken, Jeager`ların adaleti Ozen`in ihanetiyle gölgelenmişti. Kâinat, bir zamanlar Jeager`ların koruduğu denge ve düzeni ararken, şimdi kötülüğün gölgesinde umutsuzca çırpınıyordu. Ta ki seçilmiş olan, umut ışığı gibi belirene kadar...

Psikolojik gerilim ve korku kurgusudur psikolojiye ilgisi olanlar okuyabilir. Freud ve Adler gibi önemli isimlerin sözleride yer almaktadır. Erkek arkadaşını öldürmekle suçlanan bir kadın, cevaplar bulmaya çalışırken ölümcül bir akıl oyunun içine girer ve asıl tehlikenin yeni başladığını öğrenir. https://www.youtube.com/watch?v=IcJIYupauLA linkinden tanıtım videosuna bakabilirsiniz.

Bir ateş yanarken o ateşe kendi ayaklarınızla yürüdüğünüzde kimi suçlayabilirsiniz ateşi mi onu yakanı mı kendinizi mi yoksa o ateşin sizi yakacak güce sahip oluşunu mu

"SALLANCAĞIMDA Kİ YUVŞAK " ***  

Kitabımz her yaş için uygundur iyi okumalar dilerim.

Ölüm Sessizlik Çığlıklar ... Hepsinin bir yaşama amacı vardı.

Yanmış bedenler, asılmış cesetler, kokuşmuş ormanlar ve bitip kül olmuş koca bir şehir. Kayıp ebeveyinlerden habersiz birbirini arayan genç insanlar. Kimi kardeşini, kimi ailesini arar olmuştu. Kayıplar arasında hayatta kalmaya çalışan bir grup genç ve lider gördükleri bir kız, MATRON... Sizlerde bu kayıplar içinde kaybolmak istiyorsanız, bir şans vermeniz yeterli. `MATRON` adlı ilk seridir. İyi Okumalar dileriz.

Amcası ve yengesine emanet edilen bir genç kız. Gölgeli bir yer olarak anılan bir şehre götürülür... Olduğu kasabadan bir kez bile çıkmayan bu genç kız bu şehirde neler ile karşılaşacaktı. Ruhu kaybolan insanlar etten ve kemikten ibaretti artık... Perdeler açılmış ve ilk sahne başlamıştı. Kırmızı perdeler ve ihtişamlı kostümler ile süslenen sanatçıları kimse umursamıyordu. Koltuklar doluydu ancak hepsi sağırlaştırılmış ve körleştirilmişti. Şimdi kim duyacak ve görecekti? Güneş mi ışık mı gölgelerdi bizi,yoksa kimsesizliğe alışan gözler mi bir umut gölge ismini vermişti bu karanlığa? Kim kahraman kim suçluydu? Genç kızın bu hikayedeki yeri neydi? Işıklar kapandı etraf karanlık,küçük ışık huzmeleri yansıdı kırmızı perdeye,açıldı iki yana ve başladı ilk sahne. Peki,siz? Siz bu gölgeye,bilinmezliğe rağmen varmısınız izlemeye ve keşfetmeye?

Sonsuz bir yolun en derin köşelerinde ,muhtaç bir prangaya ruhum