Kitap Tür Kategorileri

gözümden yağmur gibi düşen damlalar yanağımdan süzüldü toprağına kavuşmak istercesine karşımdaki adamın yüzümdeki avuçlarının içerisine düştü. Annemin sesi kesildi, ortam sessiz bir hal aldı. İçli bir nefes alıp titreyen ellerimle gözyaşlarımı silmeye kalkıştım fakat o buna izin vermeyerek gözyaşlarımı baş parmaklarıyla nazikçe sildi. Nefesim kesildi, kalbim zamanla birlikte durur gibi oldu. Kumral adam bana tebessüm etmedi, bana beni tanırmış gibi baktı. Ya da durdu, ben bu anın içinde zamanla birlikte öldüm. Ve bir kere bile doya doya anne diyemedigim kadının sesi çınladı kulaklarıma, ama bu sefer korkmadım. Gözyaşlarını yalnızca kendin sileceksin küçük hanım. Bu acıyı yalnızca sen cekeceksin. Bende ona gelecekten seslendim. Hayır anne yanıldın. Bu defa ben kazandım.

Yer yüzüne karanlık çöktüğünde, insanların içine hüzün çöker. Benim payıma sen düştün. İşte o zaman ben geceyi sevdim. Ruhum gece oldu bana, içimde ki parlayan yıldızım sen oldun. Gece karanlıkta kalsam, ışıklarımı yakmam artık. Benim içimde parlayan umudum, Kocaman yıldızım var. Sen varsın. Sonra dedim ki, "Sen aklıma gelince, ben geceyi sevdim."

Yazgı gece yarısı çatı katında sesler duymuş ve yukarı çıkmıştı. Karşısında gördüğü manzara onu şok etmiştir. Babasının en yakın arkadaşı olan Kaya`nın yanına gönderilmiştir. Babası yüzünden öksüz kalan Yazgı`yı Kaya`nın gıcık oğlu Tugay`ın sabır sınavı beklemektedir. Yazgı`nın bu yeni hayatında aşk peşini bırakmayacak, çok hasar verecektir.

zor bir görevden gelen kadın askerin her yerde aranan bir mafya arabasına arabası ile kaza yapması ve gelişen olaylar

Bir aşk hikayesi

Eski sevgilisinin onu kullanıp attıktan sonra başka biri ile çıkmasına sinirlenen İlsu numarayı sinirden yanliş yazarak başkasına yazar

Herkesin hayatında zorunlu olduğu şeyler vardır, ama benim hayatım çoğunluklu zorunlulukla geçiyordu.

[Şiddet,kendine zarar verme gibi ögeler içermektedir!] Çocuktum ve yaşadığımız şeylerin kaderimiz olduğunu düşündüm. Büyüdüm ve anladım,bizim kader dediğimiz başkalarının tercihlerinin sonucuydu. İlahi adaleti bekledim. Sandım ki zamanla herkes yaptığının bedelini ödeyecek. Olmadı! Şans kötülükten taraf oldu! Bir tarafta sevdiğim adam ve geleceğim. Diğer tarafta geçmişim ve annem. Aşk durdurmaya yetmedi beni. Geçmişin beni yönetmesine izin verdim. Geçmişin kuklası olmayı kabul ettim. Herşeyi kaybetmeyi göze alarak. Belki de en çok kendimi yok ederek.

Eski uygulamamızda çok güzel dallarda sıralamaya girmiş ve çok iyi bir kitleye sahip olmuş bir kitaptır. Okuyucularımla beraber Kitappad’e geliyoruz. Hazır olun Tanrıça geri döndü. Ya da şey mi demeliydim? Oh shit here we go again… "Tanrıça" üçlemesi birinci kitap. Mitolojik yaratıkların ve tanrıların olduğu bir boyut..Bu boyut sadece Tanrıçalar da bulunan anahtar ile açılır ve ayna yoluyla seyahat edilebilmektedir. Fakat boyutta Diana`yı bekleyen şeyler oldukça karmaşıktır. Diana`nın yeni keşfettiği bu boyutta bir de güçlerini kullanabilmesi adına tanrılar okuluna gitmeli ve güçlerini kullanmayı öğrenmelidir. Gezegeni olduğunu sandığı dünyayı kurtarmak artık onun elindedir. Peki; Hayatını normal bir kadın olarak yaşayan Diana sizce bu yeni hayata alışabilecek midir? "Açık konuşmak istiyorum Diana. Seni hiç sevmiyorum ama-. "Lafını kesip cevap verdim. "Ne tesadüf Ares. Aynı duyguları birbirimize karşı besliyoruz." Arsız şekilde gülümseyip cümlesini bitirdi. "Ama seni çok arzuluyorum diyecektim." Bu olayların gerçek mitoloji ile bir ilgisi yoktur. Yazılanlar kurgudan ibarettir.

Yeni atandığı şehre giderken teröristler tarafından kaçılılan doktor. Ve hapis tutulduğu odada işkence görmüş bir askerin hikayesi. ~~~ Beni kollarımdan tutup odanın içine attılar.Hayvan herifler.Burdan hemen çıkmam lazımdı.Abim merakatan ölmüştür.Tam arkamı döndüm ve görďüklerimle gözlerim yerinde çıkarcasına açıldı.Her yeri yara bere içinde bi adam vardı. ~~~ Kitapta smut +18 sahneler vardır.

Alara küçükken yaşadığı olaylar yüzünden konuşma yetisini kaybetmiş bir gen kız zor yaşamından onu alıp çeken genç adam Sinan Ateş Güner ünlü mafya, iki zıt karakter bakalım hikaye sizleri bekliyor bu yolda sizle benimle misiniz ?

Bitince İlk Bölümler Düzenlenmeye Alınacaktır... Kararmış Tek Bir Hayat Vardı O Da Halin di kimse anlamadı ki Halin ne istiyor ne düşünüyor herkes ona kör sağırdı. peki şimdi o neden herkese kör ve sağır olamıyor. Sakın beni tehditle evlendire bileceğinizi sanmayın ben istersem evlenirim bu töreye bir kurban daha vermeyecem. Devran:Seni öyle bir cehenem bekliyor ki bu ceheneme geri dönmek isteyeceksin. Bende hepinize yemin ediyorum ki ben bu peçeli kadını karım olarak görmeyecem. Herkes bilirdi Halin` in başına buyruk halerini Kimse bu hanım ağaya laf edemezdi. biliyorlardı biri bişi yapsa şervan ağa onun kelesini acımadan alırdı. Hikayenin Çalınması Gibi Bir Durumda Yasal Yolara Başvurmaktan Hiç Çekinmem İyi Okumalar🌹💚❤️ Ey koca Şervan ağa herkesi yendin herkese lafın geçti de sevdiğin kızı koruyamadın. o gece Şervan ağa bir bir döktü göz yaşlarını sevdiği kadın bu gece evleniyordu. Halin sevdasına yandı ağladı ama kimse duymadı

Sobe yakalandın benden kaçabileceğini mi sandın ? Korku değildir ! ❌ Keyifli okumalar Esen kalın 😘

Okyanus, kadınlar için okulda bir beste söyleyerek gösteri düzenler.Okulun popüler, herkesin aşık olduğu fakat bir yandan da korktukları Aral, alt komşusu olan kızı seven, onunla sevdiği kadar da uğraşan biridir.O gösteriden sonra kızın fotoğrafını paylaşmasıyla işler karışır..

Kendimi bildim bileli bir suikastçıydım. En büyük dostum Azraile ruhları teslim eder, ölümü selamlardım. Kestiğim her nefes pelerinime işlenen yamalı bir günahtı. Ama onun için hangi sevabı izlemiştim?

Oysaki Çok severdim hayal kurmayı, inat etmeyi fakat elimden alınmıştı. Çekmek istediğim "mavi dolunay" gördüğüm son şey olmuştu. Ben en sevdiğim insan tarafından terk edilmiştim...

“İnsanlar ay’a benzer, kimseye göstermedikleri karanlık bir yüzleri muhakkak vardır.”

Pınar, peşindeki adamdan kurtulmak için sahte bir sevgili tutar. Ceketini kafamın üstüne örttüğünde, göz yaşlarımın arasında gülmeye başladım. “Şimdi de beni yağmurdan mı koruyorsun.” Bizi ve tüm dertlerimizi yeryüzünden temizlemek istercesine akan yağmur sırılsıklam etmişti onu. Ama pek de umurundaymış gibi görünmüyordu. “Bunun için bana para ödüyorsun. Ayrıca kendine dikkat et Çiçek. Her daim yanında olamam sonuçta.” Bana ismimle hitap etmemesi gerçek anlamda sinirlerimi bozuyordu. “Neden bana soy ismimle sesleniyorsun. Benim adım Pınar. Çiçek değil.” Gözlerimin içine baktı. Öyle derin bakıyordu ki, kendimi çırılçıplak hissediyordum karşısında. “Sen bana neden Yusuf değil Ali diyorsan, ben de sana aynı sebepten Çiçek diyorum.”

Saliseler, Saniyeler, dakikalar... Saatler... Günler, haftalar, aylar... Yıllar... Zaman sürekli olarak akıp gider. Şu an yaptığın, birkaç saniye sonra senin geçmişin olacaktır. Fakat bir sorun var. Şu an senin elinde değil. Ama senin şimdilerine sahip çıkman gerekiyor. Pusulayı bulmak zorundasın. Bulmalısın ki; kurtulasın. Bulmalısın ki; şimdilerine, geçmişine sahip çıkasın. Bulmalısın ki; o seni bıraksın.

“İnsanları kendi tabirinle gol atacak kaleden ibaret görürken, sen aşkı biraz zor bulursun.” “Sen beni merak etme, ben aşkı çoktan buldum.” ✨✨✨ Dila kardeşini futbol kursundan almaya giderken kim bilebilirdi hayatının aşkını orada göreceğini? Popüler bir futbolcu olan Burak aşka tövbeliyken eğitim verdiği kişinin ablasını bu denli sevebileceğini nereden bilebilirdi? Bu sevimli tehlikeli ikilinin arasındaki romantik komedi tadında olayları okumak ister misiniz? Buyrun hoş geldiniz 🌸

Ben kendi hayatımın tanrısı olacağım,belki sizinde...

📣❗️+18❗️Yetişkin Unsurlar İçerir. Okurken bunu dikkate alın. Kökleri cehennemde, dalları ise dünyada olan bir zakkum, ne anlama gelir ki... Gelin hep birlikte görelim.

Araştırma gazetecisi olan Mila Malaza`nın kardeşi Umut Malaza bir gece intihar ederek vefat etmiştir. Lakin Mila kardeşinin intihar ettiğine değil, öldürüldüğüne inanmaktadır. Bu yüzden kapsamlı bir araştırma yapıp bazı sonuçlara varmış ve kardeşinin katili olabilecek dört kişi bulmuştur. Bu dört kişiyi daha iyi araştırmak adına Nara isimli spor merkezine yazılmış ve ipucu aramaya, şüphelileri dikkatle incelemeye almıştı. Sizce Mila katili bulabilecek mi? Peki katil kim? Neden Umut`u öldürmüş? Bu soruların cevabı Kıs Sesini Duymasınlar Evreninde gizli. Bu hikayede herkes sesini kısmak zorunda. Peki sen senini kısmaya hazır mısın? &&&

İntikam neydi? Soğuk yenen bir yemek mi? Unutmak mı? Peki ya affetmek? Saye`ye göre sadece bir oyundu. Ama sonu ölümden bile daha tehlikeli bir oyun, belki de bir kumar. İkiz kardeşine yapılan zorbalıkların intikamını almak için and içen Saye, kardeşinin gölgesi olup tüm yapılanların bedellerini ödetebilecek miydi? Peki bu intikamı alırken insanlığından vazgeçecek kadar kendinden vazgeçebilir miydi? Lütfen beğenip, yorum yapmayı unutmayınız :) . . . Koltukta oturmuş bir ayna misali kendisini izliyordu sanki. Ona bakarken aynaya bakmış gibi hissediyor, bende dışarıdan böyle mi gözüküyorum diye merak ediyordu. Sarı saçlarını örmeye çalışan, boncuk gözlerine rimel süren kardeşini uzun uzun izledi. Her bir kirpiğine dokundurduğu rimelin fırçasını tutuşunu izledi. Kesinlikle dışarıdan böyle gözükmediğine emin oldu. Kardeşi çok daha nazik, sevecen, yardımsever ve insan canlısı bir kızdı. Kendisi ise biraz daha soğuk, aykırı ve insanlar tarafından sevilmeyendi. Peki kendisine dış görünüş olarak neredeyse birebir benzeyen bu kız nasıl oluyordu da dışarıdan bu kadar farklı gözükebilirdi?

"Cehennemine hoşgeldin Efsa kızılşahoğlu" "Kime cehennem olacağı belli olmaz Miran ağa"

Hep Berceste`m, diye severdim seni. Çok güzeldin çünkü, onlarca kişinin arasından sen seçilmiş gibiydin. Çok değerliydin benim için. Öyle çok severdim ki seni, nazar değdireceğim diye iltifat etmeye bile çekinirdim. *** Havaalanında mumla mühürlenmiş bir zarf bulan Kayla, merakına yenilip zarfı açar ve içinde muntazam bir şekilde katlanmış kağıtlar bulur. Kağıtları okumaya başladığında bunun bir kadına yazılmış, çok eski bir aşk mektubu olduğunu anlar. Bu mektup Kayla`nın hayatında bir yer oluşturabilecek midir? Belki de bulduğu mektup ona yepyeni dünyanın kapısını açacaktır, kim bilir... !! Tek bölümlük kısa hikaye!!

Lavin Bilgen, kötü bir eşin gölgesinde kaybolmuş benliğini yeniden kazanmaya çalışırken kendini, Evran Aslan’ın ağına düşmüş bir halde bulur. Bu ilişki, ona hayatın sunduğu gerçek tutkuyu ve gücü yeniden keşfetme fırsatı verir. Aynada görmek istediği neyse o olmak isteyenlere..

Her salı yeni bölüm! Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde insanların bilmediği sadece fantastik canlıların yaşadığı bir diyar varmış. Bu diyarın adı Orinlafec’miş. Elementallerin, Wangunların, Lekesizlerin, Avcıların, Elflerin, Büyücülerin ve daha nicelerin yaşadığı yermiş Orinlafec. Bu diyar da kötü olaylar pek yaşanmaz türler kendi aralarında barış ve huzur ile yaşarmış. Tabii yüzyıllar önce ki bir lanetin kötü mirasını taşıyan büyücüler haricinde... Gel zaman git zaman derken bir gün olan olmuş Orinlafec’in üzerine kara bulutlar çökmüş. Korkunç bir dehşet baş göstermişti. Irkların hepsi korku içinde bir sonraki ölümü bekliyordu. Durdurulamaz güçte bir katil; sabah selamlaştıkları Elementleri, yemek arasında muhabbet ettikleri Wangunları, güvenliklerini sağlamak için uğraşan Lekesizleri teker teker öldürüyordu. Türlerin, hepsi tehlikedeydi. Onlara sorarsanız birisi değildi, Büyücüler. Hayır, sorun sadece vahşet başladığından beri hiçbir cadinin ölmemesi değildi. Büyücülerin korkunç bir geçmişi vardı ve saygınlıklarını yüzyıllar önce kaybetmişlerdi. Artık günah keçisi onlardı ve işlenen en ufak suçta bile akla gelen ilk türdü. Yıllarını Element olma hayaliyle geçiren, ancak büyücü olduğunu öğrendikten sonra dünyası başına yıkılan Hayley Ve... Normal dünyada yaşayan, güçlerinden bihaber olan ikizler, Efil ile Efsun. Hayley ve ikizlerin bu garip durumu tüm Güçler Kurulu’nun hareketlenmesini sağlarken tek yumurta ikizi olan Efil’in bir Elemantal, Efsun’un ise bir Büyücü olması hem Sihir Bakanlığı hem de Orinlafec’in kraliyet ailesini ayağa kaldırmıştı. Hiçbir zaman birbirinden ayrılmayan ikizler iki düşman ırka mensupken bu durum onların kardeşlik bağına zarar verecek miydi? Her şeye rağmen sevgi her daim kazanabilir miydi? Hayley ve Efsun sevdiği birçok kişiyi ardında bırakarak atılmak zorunda oldukları cadı dünyasına alışmak üzereyken patlak gösteren bu olaylar hiçte iyi olmamıştı. Suçlu olarak bilindikleri için okullarına müfettiş ve güvenlik görevlileri gönderilmiş, baskı kurulmuştu. Onları bekleyenler bununla sınırlı değildi. Sevdiklerini kurtabilecekler miydi? Geçmişleriyle yüzleşebilecekler miydi? Geleceklerini göz ardı edip katili bulacaklar mıydı? Katil kimdi?

Karşımda duran adama bakıyordum gozlerıne hissiz, duygusuz , özellikle ruhsuz olan gozlerıne bır orman kadar yesıl ve bır o kadar da derın gozlerıne…

Aşık olmak benim zaman ayıramadığım birşeydi...