Çifte kumar Ezw |
Çifte kumar
İki kumar.Çifte kumar.Birisi zehrini bulaştırdı diğeri sevgisini.İşk kumarda kaybettim ama ikinci kumarda yüklü miktarda kazandım…
|
Boy Meets (D)evil
Öldüğüm gün arkadaşlarımın ve ailemin beni ne kadar sevdiğini anlamıştım.
Neden öldürüldüğümü bilmiyordum.
Geride bıraktıklarım için üzülüyordum.
Hayatın önemini anlamıştım.
|
Kalbe Dokunan Kelebek
Başkalarının hatıralarını çaldığın gibi kalbinide alıp götürüyorsun.
Bana da öğretmeni isterim kalp nasıl çalınılır.
Suretini gölgelediğin gibi hatalarını da gizliyorsun.
Tüm hatalarını gizleyebilirim , yüzünü sevebilirsen.
Göz önündeyken bile görünmezsin.
Görünmezken bile görebilirim seni , gözlerimi kapatırsam.
Güvenilmez olduğun kadar güvenmezsin.
Güvenini kazanmak isterim sana güvendiğim an.
İyi bir yalancısın başkalarının doğrularını bildiğin sürece.
Tüm doğrularımı gösterebilirim yalan söylemediğin sürece.
Kaybedecek bir şeyin olmadığı için hırslısın.
Bana karşı kaybettiğin an kazandığını fark edeceksin.
Saçının rengini bile bilmezsin , beni hatırlamadığın gibi.
Sana seni anlatabilirim , beni affedebildiğin gün.
Ve ben hayatını çalıp yerine geçen biri olarak seni seviyorum kelebek .
Kendini seversen beni affedersin.
Çünkü ben kendini sevdiğin gün kendimi affedeceğim kelebek.
|
ÇIĞLIKLARIN CİNAYETİ
Bu yol intikam yoluydu, herkesin birbirine ihanet ettiği geçmişi vardı.
Neydi bu geçmiş?
Neden bileklikler felakete yol açmıştı?
Yolun sonunda 46 ve Elfida birbirlerini bulabilecekler miydi?
Ya yapılan ihanetler, gerçek aşklar ne olacak?
|
HER GÜNÜMÜ YAK
metanoia: Günlüğünü gerçekten çöp kutusuna mı atıyordun?
metanoia: İstenilmeyen şeyler imha edilir.
metanoia: Ve o defter benim ayaklarımın ucuna düştüğüne göre,
metanoia: Bu okumam gerektiği anlamına mı geliyor?
|
CADILAR KRALLIĞI
Dünyanın derinliklerinde, gölgelerin arasında saklanan bir gerçek var: Cadılar, yalnızca efsanelerdeki varlıklar değil, aynı zamanda iktidar ve korkunun sırlarını taşıyan karanlık varlıklardır. Bu dünya, büyüyle şekillenmiş, karmaşık ve tehlikeli bir labirenttir; her köşesinde ölüm ve ihanetin fısıldadığı karanlık bir sessizlik bulunur.
Dört grup cadı, kendi benzersiz güçleri ve karanlık sırlarıyla aralarında ayrılır. Gümüş Cadıları, geceyi ve ay ışığını kontrol ederken; Zümrüt Cadıları, doğanın derinliklerinden gelen güçleriyle doğayı şekillendirir. Alev Safirleri, ateşin kudretini ellerinde tutar, sarsıcı güçleriyle etrafı yok ederken; Gölgeli Obsidyenler, karanlığın en derin köşelerinde saklanır, zihinleri manipüle eder ve korkuyu besler.
Her grup, kendi zayıf noktalarına sahiptir ve yalnızca belirli materyallerle yok edilebilir. Bu materyaller, kadim ve lanetli sırların taşıyıcılarıdır. Ancak bu dünyada her şeyin bir bedeli vardır ve her güç, kendi içinde bir lanet taşır.
Karanlık bir gecede, masum bir kız çocuğunun hayatı, bu korkunç oyunların ortasında paramparça olur. Babasının cesediyle baş başa kalan küçük kız, bir avcı tarafından kurtarılır ve gizli bir sığınağa götürülür. Burada, onun yetenekleri ve kaderi, büyüyle şekillenen bu karanlık dünyada bir ışık arayışına dönüşür.
Ancak bu dünyada hiçbir şey göründüğü gibi değildir. Cadıların arasında sızmış bir ajan, gruplar arasındaki dengeyi altüst etmek için beklemektedir. İhanet ve kargaşanın, karanlık güçlerin gölgelerinde nasıl yankılandığını keşfedin. Bir savaşın kapıları aralanırken, korku ve gizemin birleştiği bu dünyada hayatta kalmak için mücadele edecekler.
|
Aquilina1
Gümüş Mızrak
Birbiriyle müttefik olan iki krallığın gece hakimiyetini sağlayan iki suikast ekibi; Kızıl Kartel ve Ametist Armadası. İki krallığında gece ortaya çıkan bekçileri. Gündüz kim oldukları önemli değil. Çünkü onlar geceye aitler. Bir gün iki krallıkta da aynı şekilde iki cinayet işlenmesi sonucu, anlaşmalı olarak tek ekip haline gelen iki suikast ekibi yeni isimleriyle katili aramaya devam ederler. Her iki ekipte birleşmiş, Gece Yarısı Gangsterleri olmuştur. İki ekipte de kimsenin kimliği belli değildir. Kimsenin kimliği açığa çıkmaz.
|
Ahsen İzem Karasoy
Staj yaptığım hastanede aranan karışmış o kız çocuğu bensem?
|
ᴋᴀʏɪᴘ ᴢᴀᴍᴀɴɪɴ ᴘᴇşɪɴᴅᴇ
**Kayıp Zamanın Peşinde**
Yıl 2137. İnsanlık, ışık hızını aşan ilk uzay gemisi olan *Aetherion*’u inşa etmeyi başardı. Bu gemi, evrenin en uzak köşelerine seyahat edebilme kapasitesine sahipti. Ancak *Aetherion*’un en önemli misyonu sadece keşif değil, aynı zamanda kayıp bir medeniyeti bulmaktı: Chronoslar. Bu kadim medeniyet, zamanda yolculuk yapmayı başarmış ve bir anda tüm izlerini silmişti.
Geminin mürettebatı, bir grup seçkin bilim insanı ve askerlerden oluşuyordu. Her biri, farklı alanlarda uzmanlaşmıştı; kaptan Amara, askeri taktiklerde bir dâhi; Dr. Elias, zaman teorisi üzerine dünya çapında tanınan bir fizikçi; ve astrobiyolog Kael, evrenin en gizemli yaşam formlarını incelemede uzmandı.
İlk görevleri, galaksinin en karanlık bölgelerinden birine, *Nullus Abyss* adlı bir bölgeye gitmekti. Efsaneye göre, Chronoslar bu bölgede zamanda kaybolmuştu. Ancak bu sadece bir efsane miydi, yoksa ardında daha büyük bir sır mı yatıyordu?
Yolculuk boyunca gemide garip olaylar baş göstermeye başladı. Geminin sistemleri beklenmedik arızalar veriyor, mürettebat rüyalarında aynı gizemli sembolleri görüyordu: Bir saat, ama akrebi ve yelkovanı birbirine dolanmış, hareket edemez halde. Dr. Elias, bu sembollerin bir zaman tuzağına işaret ettiğini düşündü, ancak daha derine inmek için daha fazla veri gerekiyordu.
*Nullus Abyss*’e yaklaştıklarında, bir anda geminin zaman algısı bozuldu. Mürettebat, aynı anları tekrar tekrar yaşamaya başladı. Her seferinde aynı karanlık boşluk, aynı garip yankılar... Ama bir şey farklıydı. Her döngüde, aralarından biri eksiliyordu.
Kaptan Amara, mürettebatı bir arada tutmaya çalışırken, Dr. Elias bu döngünün bir parçası olabilecek bir ipucu buldu: Bir zaman kristali, sadece Chronosların yapabileceği türden bir teknoloji. Bu kristal, zamanda bir yırtık oluşturmuş olabilir miydi? Eğer öyleyse, mürettebat bu sonsuz döngüden nasıl kurtulacaktı?
---
|
Bir Gece Ansızın
Merhaba bu benim ilk kurgum umarım beyenirsiniz keyifli okumalar dilerim..
|
Gurfa
Gözlerim, babamın ölümüyle başlayan bu karmaşık yolculuğun kararmış sokaklarında dolaşıyordu. Kalbim, bir yandan intikam ateşiyle yanarken diğer yandan geçmişin karanlık koridorlarında kaybolmuştu. Babamın ölümü bir sır perdesini aralayarak beni gizemle örülü dünyanın içine çektiğinde ; anılar, beni her adımda daha da sarhoş eden bir içki gibi acıydı. Gerçekler yanan bir mum gibi içime damlıyordu. Geceleri, şehrin sessizliğinde kaybolmuşum gibi hissediyordum, iz süren bir avcının pençesindeymişim gibi...
Kimdi babamın gerçek katili? Cevapları ararken, kendi geçmişimle yüzleşmekten kaçamamıştım. Görünmez bağlantılar, aile sırları ve yıllarca örtbas edilmiş gerçekler arasında kaybolmuştum. Her ipucu, beni daha derinlere götürüyordu, adeta geçmişin kilitli kapılarını kırar gibi...
Katilin izini bulmaya çalışırken aralanan güven kapısı, Ateş’i benliğime davet ediyordu.
Ben bu yolun rüzgarında savrulurken, Ateş benimle beraber her defasında takılıp düştüğüm karanlık çukura dalıyordu.
Ben zehirli bir sarmaşıktım, o ise her yeri küle çeviren ateşti...Beni yakıp kül mü edecekti? Yoksa toprağımı ısıtıp yeşermeme bir sebep miydi?
Belki de en zorlayıcı olanı, babamın ölümüyle başlayan bu serüvenin, aslında benim kendi içsel gizemlerimi çözmeme yol açmasıydı. Kim olduğumu, nereden geldiğimi sorgularken, kendi karanlık köşelerimde yabancılaştığımı hissediyordum.
Bu yolculuk, sadece bir katili bulma değil, aynı zamanda kendi varoluşumu sorgulamam için bir dehlizdi.
O halde Ben bu hikayede kimdim?
|
BULANIK
Watty açılana kadar buradayız.
Gözlerimin kapanmasına saniyeler kala ölümle yüz yüze gelmiş bedenim, bütün sevdiklerimin soğuk ruhlarına karışıyordu. Herkes ölmüştü ve sıra bendeydi, ölecektim. Saçlarımda hissettiğim azrailin parmakları bana huzur veriyordu, çünkü ben fark etmeden celladıma aşık olmuştum. Aşk ölümdü, ölüm ise huzur. Ben kollarında öleceğim adama aşık olmuştum ve onda huzur bulmuştum.
|
Işığı Bırakma
Gerçek ortaya çıkacak ve bu benim hiç de hoşuma gitmeyecekti. Onu benden almalarına izin veremezdim, vermezdim. Buna kimse cesaret etmemeliydi.
" Beyefendi bırakır mısınız çocuğu lütfen? Sinirlenmeye başlıyorum artık."
` Hanımefendi bakın, tanıyorum diyorum neden anlamak istemiyorsunuz?`
" Ya ben nereden emin olacağım tanıdığınıza, alnınızda yazmıyor ki. Çağan çocuğum sen tanıyor musun bu adamı ?"
` Hayıy öyetmenim `
" Bakın gördünüz mü tanımıyor çocuk işte sizi "
` Hasbinallah, Çağan amcacığım ama ayıp oluyor tanımıyorum falan. Hadi bak uğraştırma bizi alıp götüreyim seni babana. Bizi bekliyor merak etmiştir neden gelmedik hâlâ diye.`
" Beyfendi polis çağıracağım gitmezseniz artk."
|
Kayıp Su Varisi
Birden bire kaybolan varisler ve yataklarının üzerinde bulunan not...
-Kayıp Su Varisini Bulun-
Lanetli bir kitap, sonuna gelenlerin gerçeği öğrenip garip bir şekilde öldüğü...
Kendisini gizleyen su krallığı varisin kaybıyla bir toplantı ister ve gizem için adım atılmasını teklif eder.
Peki buldukları gerçek gerçekten gerçek midir?
|
BEN KÖTÜ BİRİ DEĞİLİM ! (TextingXDüz yazı)
"Sadako`nun yaşamak için tek umudu kağıttan bin Turna kuşu yapmaktı. Benim ise tek dileğim bana bakarken gözlerinin içinin güldüğünü görmekti."
|
AZREAL
Azreal, üstün başarıları sayesinde 19 yaşında dedektif olmuştur ama kişiliği yüzünden sürekli amirleri ve meslektaşları ile sorun yaşamaktadır. İdealleri yüzünden sürekli kovulan Azreal, geçmişini hatırlamakta zorluk çekmektedir. Azreal, gece sürüşune çıktığı vakit bir olaya karışır ve hayatı bir daha geri dönemeyeceği bir çıkmaza girer.
|
Siyahın Yansıması
WATTPAD DE 7,91M OKUNMA!
Manevi ailesini kaybeden ve bundan dolayı manevi kardeşiyle arası açılan Berra Derin duyduğu hakaretlere, gördüğü dışlanmaya daha fazla dayanamayıp soluğu İstanbul`da alır. Kendine yeni bir yol çizmeye karar verirken hesapta olmadığı bir şey olur. Kaan Erdinç ile yolları kesişir.
Kaan Erdinç`in geçmişi açığa çıkmasıyla beraber Berra kendini siyah beyaz dünyasında bulur. Bu dünyadan kendini uzaklaştırmak isterken Kaan`ın eli Berra`nın hep üstünde olur.
ALINTI
"Gideceksin dedim!" Dudağının arasından tısladı. Sinirli hali beni korkutuyordu. Fakat gitmemi istiyordu. Burasının benim için tehlikeli olduğunu söylüyordu. Beni mi düşünüyordu? Sanırım bu son soruyu bin defada tekrarlasam usanmayacaktım. Çünkü söz konusu bendim.
"Benim hakkımda hiç bir şeye karar veremezsin anladın mı?" Yüzüne avazım çıktığı kadar bağırdım. İki ellerimle omzuna bastırdım. "Hiç bir yere gitmiyorum, bunu o taş kafana sok!" Kaan`ı omzundan iterek odadan koşar adımlarla çıktım. Arkamdan "Berra!" Diye kükredi.
Asansörün kapısı açılınca `0` düğmesine bastım. Kapının hızlı kapanması için düğmeyi zorladım. Kapı yavaş yavaş kapanırken gözlerimi kapattım. Rahat bir nefes verip gözlerimi açtım. Asansör kapısının arasında el görünce çığlık attım. Tek eliyle asansörü durdurdu! "Sen manyaksın!"
Yüz ifadesi beni çok ürkütüyordu. Üstüme doğru gelince kendimi kapana sıkışmış gibi hissettim. Hızlı bir hareketle herhangi bir asansör düğmesine bastı. Asansör ani bir çekimle durdu. Işıkların sönmesiyle gözlerimi kapattım.
"Kes şunu!" Soğuk ve güçlü elini çenemde hissettim. Çenemi sıktığında acıyla inledim. Refleks olarak iki elimle, çenemi sıktığı elini tuttum. İtmeye çalışıyordum fakat gücüne karşı gelemiyordum. Ne yaptığını idrak etmeye çalışırken nefesini tenimde hissettim.
|
Armağan
Efsanelere inanır mısınız?
Vampirlere ya da Kurtadamlara?
Peki ya avcılara inanır mısınız?
Sıradan bir Şirket`te, sıradan bir hayat süren, sıradan bir adamın hayatına hoşgeldiniz. Bir akşam mesaisinden sonra, hayatı sıradan olmayan bir biçimde değişen adamın hayatına..
|
Perde Arkası
Yetimhaneden kaçan Luisa`nın her şeyin bir bedeli olduğunu anladığı andı. Yaşadığı güvensizliklerle beraber dışarıdaki hayatın düşündüğünden çok daha teklikeli olduğunu fark ettiği andı...
|
EJDERHA VARİSİ VE GENÇ SÜVARİLERİ
"Kanatları sana özgürlük, ateşleri yoluna aydınlık, bedenleri sana sonsuz güç versin."
EJDERHA VARİSİ VE GENÇ SÜVARİLERİ
|
Kekre
Kekre: Senden nefret ediyorum.
Osi: Biliyorum.
Kekre: Senden hep nefret edeceğim.
Osi: Buna izin veremem, kekre.
🎬
Ellerimi masaya yaslayıp ona doğru yaklaşmaya çalıştım. Az önce var olan tiksinti yerini anlayışa bırakmıştı. "Tamam. Sadece şakaydı bu. Lütfen bana bunu tek söyle." Başımı iki yana salladım. Gözlerim doldu. "Yemin ederim tek bir kez bile bunun konusunu açmam." Yalvarır gibi baktım ona. Hayır, yalvarır gibi değil. Yalvardım ben ona. "Bana bunun gerçek olmadığını söyle, sarışın."
Gözlerinden bir damla yaş aktı. Ağlamasın. Ağlamasın. Ben onun yerine de ağlarım. Aktı bir göz yaşı sol gözümden. Haktan`ın iç çekip küfrettiğini duydum.
"Özür dilerim." Kısık ve acı çeken sesi ile nefesim kesildi. Neden özür diledi ki. Bu şaka için mi? Yemin ederim affederim. "Hepsi gerçek, Alp."
|
EDNA GÜNLÜKLERİ 2
TANITIM
Zamanın çok ötesinde kaderin taşları ile tutsak kılınan efsanevi bir geçmiş anlatılır Edna dilinde. Bu geçmiş öngörülemezliğin küllerinde geleceğin mezarlığına dönmüştü.
Tahmin edilemez gerçekliğe kırılan her bir kutsal yazıt ise zamanın kıvrımlarında kahramanları geçmişin kalıntılarına çeviriyordu.
Kötülüğün özgürce hüküm sürdüğü bu kaybolmuşlar devrinde, kaderin kırılgan taşlarında sürgün edilen geçmişin izleri saklıydı. Tüm bunları bulmaksa varisin yeni yolculuğu olacaktı.
Peki ya varis kendi geleceğinde savrulurken geçmişin silik izlerini bularak yolculuğuna kaldığı yerden devam edebilecek miydi?
Edna Günlükleri serinin ikinci kitabıyla sizlerle.
~~~~~~~~
Aygül MUDURLU
|
KAĞITTAN RÜYA
☘️TANITIM☘️
Bana kendinden bahset dedi spiker,
"Ben dedim."
Duraksadım sonra. Kimdim ben gerçekten! Acıdan ve kaybedişten başka neydi benim rüyalarıma ve payıma düşen!
İstekli bakışlarla beni izlemeye devam eden kadın gülümseyerek sorusunu yeniliyordu,
" Perrin Yavuzer kim? Bunca güzel kitabı nasıl kaleme aldı? Bunun sırrı ne? Bize kendinden bahset! Hikayenden bahset."
Sesi öylesine heyecanlıydı ki benden duyacaklarının umuduyla titriyordu. Belki de reyting rekorları kıracaktı bu söyleşimizle. Benden gelecek kritik bir cevap, kimsenin bilmediği bir gerçek onun hayatının hikayesi olacaktı.
Gerçekten kimdi Perrin?
Birkaç saniye kadar düşündüm, aklımı sorguladım önce. Orada yoktu Perrin hiç olmamıştı. Kalbimi araladım sonra ve kendimi orada aradım. Kimdim ben? Aradıklarım orada ayan olmuştu.
Saniyeler sonra döndüm kadına, küçük bir tebessüm ederek duymak istediklerini söylemeye başladım.
"Bir unuttur yaşamak derler bilirsiniz. Bende bin umut oldu kaybedişlerden yazılan satırlar. Hepsi kâğıttan rüyalarımın yazıldığı kırık dökük satırlardı. Umutlar ömrüm boyunca benden gitmekten vazgeçmedi bense onları kovalayıp yazmaktan. Hayatımın tamamı buydu. Ben bu kadardım aslında. Ama yazdıklarım hiç var olmadığım kadar büyük oldu. Bu çelişki sizce de anlamsız değil mi? "
Sonra sustum. Herkes sustu. Konuşacak tek şey vardı artık. Bu enkazın hiç vazgeçmeden küllerinden doğmasını bilen umutları. Her çöküşünün üzerine yenilerini inşa edecektim kâğıttan rüyalarımın. Vazgeçmek insanın en baştan kendini kendini elleriyle mezarına koyması değil miydi? Benimse ölmeye hiç ama hiç niyetim yoktu.
☘️☘️☘️
|
Tanık
Geceyi -atımı- bağladıktan sonra şöylece dolandım çiftlikte. Ne de güzeldi...
O sırada babam beni çağırdı "Kızım hadi gel yemek hazır." "Tamam babacığım hemen geliyorum!" çiftlikte şöyle bir dolaştım artık hava zifiri halini almış, gündüz kendini geceye bırakmıştı. Tam o sırada bir silah sesi duyuldu ve bir daha. Öylesine korkmuştum ki neredeyse küçük dilimi yutacaktım. Hemen sesin geldiği yöne doğru koştum bu bizim iki katlı şirin evimizden gelen bir sesti. Eve girdiğimde her yerin yerle bir olduğunu ve cam kırıkları olduğunu fark ettim. sonra aklıma beni buz kestirecek o düşünce geldi... Babam! mutfağa koşuşturdum -babamın olduğu yere-. Sadece 9 yaşında olan ben hiçbir çocuğun görmemesi gereken bir şeyi gördüm, babamın kanlar içindeki cansız bedenini...
|
Kan ve Gül
Savcı Gül Yosun, Stajyerliği yeni bitirmiştir. Fakat stajyerlikten sonra alacağı ilk vaka, onun hayatını derinden etkileyecektir.
Ben Gül Yosun. 14 yaşında iken 10 yaşındaki kardeşi ile sokağa atılan, 15 yaşında iken dakikalarca taciz edilen, 16 yaşında kız kardeşi öldürülen, kız kardeşinin intikamını almak için çocuk esirgeme kurumu denen çöpüğe giren o kadınım. Başka türlü savcı olamazdım. Okumam, okutulmam gerekti. Şu zaman kadar solmamıştım, soldurulayamacaktım. Ben Savcı Gül Yosun. İntikam ateşiyle yanarak, gümbür gümbür geliyorum.
|
Gecenin Varisi #1 (Tamamlandı)
Huzurlu bir krallığın tek prensesi olan Morrigan türüne göre çok genç bir yaşta, güneşin bile neşeli olduğu bir günde yaşamının ne kadar değişeceğinden habersiz baharın gelişini kutlamaktadır.
Kötülüğün kadim temsilcisi yeniden yükselmeye başladığında beraberinde kirli bir ihaneti de getirir. Bu ihanetin ardından yola düşen genç Morrigan`ın rotasını, daha önce hiç kimsenin duymadığı bir kehanet çizer.
Prenses tehlikeli yaratıkların, habis varlıkların ve uğursuz efsanelerin onu beklediği bir yolda yürüyecek ve kendi hikayesini kendisi yazacak. Ensesinde ölümün uğursuz nefesiyle üstleneceği rol tüm dünyanın geleceğini belirleyecek.
İyinin ve kötünün bin yıllardır süregelen savaşı Morrigan`ı nasıl bir geleceğe hazırlayacak?
Sahi, birkaç saat mükemmel olan bir hayatı ne kadar değiştirebilir?
Aşkın, ihanetin, kayıpların ve tehlikenin etrafını sardığı bir genç kızın kaderine yürüyüşüne şahit olacaksınız.
Kapak Tasarımı: @miraclenoir
#1 fantastikevren-26.02.2023
#3 efsane-29.08.2023
#1 elf-11.10.2023
|
Ölüm okulu
Gizemli bir okul . Sadece seçilen kişiler orada okuyacak . 700 kişi arasından hangi iki arkadaş grubu hayatta kalırsa , ödül ile mükafatlandırılacak ...
|
0% |