Kitap Tür Kategorileri

Ölüm, kan, gözyaşı, küfür, tutku, aşk içerir.

Hoca tereddütle önüne dönünce hızla sıraların arasından geçip sınıftan çıktım. Tuvalete girdiğimde karşımda gördüğüm şeyle kaskatı kesildim. Karşımda bir kız vardı. Sarışın, uzun boylu... Bana arkası dönüktü. Tıpkı bahçedeki bekçi gibi yavaşça kafasını duvara vuruyordu ve hırıltılı sesler çıkarıyordu. Kapıyı açarak büyük hata ettiğimi aşırı hızlı bir şekilde kafasını bana çevirerek üzerime koşmasından anladım. Yüzü gözü her yeri kan içindeydi. Tam yanıma varmıştı ki kapıyı suratına kapattım. Çığlık atmamak için kendimi zor tutarken tuvalette ki kız kapıya vurup açmaya çalışıyordu. Tıpkı gece izlediğim filmdeki zombiler gibiydi. Yoksa... O gerçekten bir zombi miydi? *** İlk kitabım olduğu için küçük mantık hataları olabilir lütfen ona göre okuyunuz.

CİNAYET OKULUM`muza hoş geldiniz... Unutmayın öldürdüklerimize cinayet denmez sadece hak edenleri ortadan kaldırmak demektir...

"Gülüşü öyle güzeldi ki benim siyahlarımın içinde kalmış bir beyaz gibiydi..." Ünlü bir iş adamının (aynı zamanda mafya) katıldığı davette bir kadınla tanışır. İkisi birbirlerine ilk görüşte aşık olur. Kadın küçük yaşta anne ve babasını kaybettiği için amcasının evinde kalır. Evde yengesi ve kuzeninden şiddet gördüğü için duygusal bir boşluktadır. Adam kadına numarasını verir ve görüşmeye başlarlar. Gelin hep beraber bu hikayede neler olduğunu okuyalım.

"Hayat her zaman kolay değildir. Âşık olduğun kişi için ya değişirsin ya da değiştirirsin."

"Beni öldürmek için seri katil tutarsınız ama o seri katil bile benim izimden gelir." Bir masa, yirmi dört üye ve oyananan büyük bir kumar... Ülkenin aranan suçlusu, kızıl katili, bela ya da kahraman olarak anılan Gülşen Gümüşçüoğlu`nun acı dolu bir geçmişi vardır ve geçmişi geleceğine de yön verecektir. Babası Hakan Gümüşçüoğlu tarafından doğduğu andan itibaren bir işçi gibi kullanılan ve eğitilen Gülşen büyüdüğü zaman babasının emri üzerine kendisinin de bulunduğu masanın bir üyesini öldürecektir. Bu cinayetle Gülşen, kendisinin bile tahmin edemediği bir hızla o örgütün lideri ile ortak olacaktır. Ülkenin en güçlü yeraltı mafyası ile ortak olan Gülşen, amaçlarını gerçekleştirmek için her şeyi yapacaktır. Amaçları ortak olduğu adamın ülkenin en güçlü yeraltı mafyası Karan Asil Kandemir`in bütün gücünü elinden almak ve babasından intikamını almak olan Gülşen, bunu başarabilecek mi? Ülkenin en suçlu insanı, fazlasıyla tehlikeli olan kızıl katil Gülşen ile ülkenin en büyük örgütünün lideri, aynı zamanda ülkenin en güçlü yeraltı mafyası Karan Asil Kandemir`in ortaklığı nasıl olacaktır? Bu yolda yaşananları inişli çıkışlı bu hikayeyi okumaya hazır mısınız?

"Seni yaşatabilmem için önce öldürmem gerekiyordu."

"Ben ölümün ayak sesleri yim komutan, sen kimsin? "

Kıyamet`in içinde doğmuş bir nesil... Yaşamla, ölüm arasında ince bir çizgi... Ya hayatta kalacaklar yada o yaratıklardan birisine dönüşecekler... Kaderleri ne olacak? Yeni Nesil`in gözünden bir hayatta kalma mücadelesi...

"Seçilmiş kan, Eternal." "Kim ben mi?" "Öğreneceksin, sorumlulukların seni ezdiğinde daha iyi öğreneceksin!" Bir kız; geleceği ve geçmişi dengeleyen, bütün sorumlulukları kendine toplayan: karmaların karması..

Asker konulu bir kitaptır, kişiler ve kurumlar tamamen hayal ürünüdür. Ruh, insanın dipsiz bir kuyusudur. Sen ruhunda dolaştığını sanırsın ama onun ne kadar derin olduğunun hiçbir zaman farkına varamazsın. Ta ki biri çıkıp orayı talan edene kadar. "Yanacaksınız, yakacaklar. Canınızın acımasını önemsemeyecekler." Parmaklarına sarılı urganı sertçe gerdi. Parmak boğumları giderek beyazlaşırken gözleri, alev topuna dönüşmüştü. "Nefesinizi kesecekler." İki farklı asker; Asena Eyşan Boduroğlu ve Mete Mert Çakır. Birbirlerinden haberi olmadan aynı göreve atanırsa en fazla ne olabilir ki? "Bugün bir tehdit mektubu aldım MMÇ`den gelmiş." *Tüm hakları saklıdır.*

"ya size kimsiniz diyorum" "Sana sus dedik" "Ve gözlerimi neden bağladınız? Yüzünüzü görmemi istemiyor musunuz?" "Ya o çeneni kapa ya da ben kaptmasını bilirim" "Tamam her şeyi geçtim ama beni neden kaçırdınız?" Şakağımda soğuk bir metal hissettim. "Pe-peki tamam sustum. Sakin olun" Şu an her ne kadar cesur ayaklarına yatsam da korkudan geberiyorum. Korkumu belli etmemek için yarım saattir bir şeyler saçmalıyorum. "Son bir şey daha sorabilir miyim?" "HAYIR!" mübarek bu nasıl bir ses, kulağımı deldi. "Tamam ya" Bir kaç dakika sonra başımdaki adamlardan birinin telefonu çaldı. "Buyrun efendim" "..." "Evet efendim hallettik" "..." "Tamam efendim hemen getiriyoruz" Adam telefonu kapattı ardından ayaklarımdaki ipin çözüldüğünü hissettim. "Ne oluyor?" "Senden kurtuluyoruz" "Peki ben sizden kurtuluyor muyum? "Tch, hayır "

Her geçen gün canım daha da yanıyordu fakat o bunun farkında değildi...

``Kimsesizlerin sesi Lavinia...``

Bir gece arkadaşıyla partiye giden Hera, Parti`nin sonunun cinayetle biteceğinden habersizdir. Eve geldiğinde arkadaşının cansız bedenini bulur ve tam bu sırada Gölge İblisi ile yolları kesişir ve kendini fantastik bir evrende bulur

13 uğursuzluğunu yine göstermişti. Tarih felaketlerini 13` te saklıyordu sanki ...

HOŞGELDİNİZ... Ben kötü olmak istemedim beni hayat buna zorladı beni kalpsiz sevgisiz acımasız... Ama Kalben sana karşı böyle değilim sen beni gözlerinle sesinle büyülüyorsun sana karşı çok sevgim ama bu benim kurallarımı dinlemeyen birine işkence etmeyeceğim anlamına gelmez... -Kara KILIÇ-

Mardin Mezopotamya`nın kalbidir, töre ve aşiretin tam merkezinde oluşan bir berdel, erkek kardeşinin yanlışına kurban giden bir kadın, Mardin topraklarında gaddar olan bir ağanın kollarına düşer ve onların hikâyesi tam da burada başlar... Kitabıma şans verip benimle bu hikayeyi yaşamaya varmısınız? ❗+18 SAHNELER İÇERİR. ❗YETİŞKİN İÇERİKTİR. ❗BU KİTAP 3 AĞUSTOS 2024 TARİHİNDE YAZILMIŞTIR. ❗BU KİTAP KOPYALANAMAZ. ❗KİTAPTA BULUNAN TÜM SAHNELER TAMAMEN HAYAL ÜRÜNÜ OLUP, GERÇEKLE BİR ALAKASI BULUNMAMAKTADIR. ❗ LÜTFEN BAŞKA KİTAPLARIN REKLAMLARINI YAPMAYIN. ❗YORUMLARDA SAYGI ÇERÇEVESİNDE BULUNALIM, HAKARET VE BENZERİ TARTIŞMALARA GİRMEYELİM... O ZAMAN HAZIRSANIZ SİZLERİ "MEZOPOTAMYA`NIN KALBİNDE" BEKLİYORUM ❤️

Ben Sare, Sare Ateşharman 18 yaşıma kadar bir çok kez şiddet gördüm ama bardağı taşıran son damla babamın zorla evlen dediği adamın bana taciz etmesi ve benim onu öldürmem oldu Sadece benmiyim katil olan yoksa herkes mi aynı

Dünyaca aranan katil, Sıla arkadaşının ölümü ile aşık olacağı kurbanını bulur sorun şu ki öldüreceği kurbanıda bir katildir

Dudakları boynuma baskı uyguladı, "sonum senin ellerinden olsun yar." ...

``Gülüşünüz hanımefendi, ruhumun en derininde bir yara açtı...``

⚠ UYARI ⚠ bu kitap kan, cinayet, vahşet, küfür, şiddet ve argo içermektedir lütfe rahatsız olanlar okumasın !!! O eli kanlı bir katildi. O öleceğini bile bile yaşatmak isteyen adamdı. O yaşatmak isterken öldüren kadındı. Bazı hikayeler mutlu başlayıp kötü biter Bazı hikayeler kötü başlayıp mutlu biter Peki ya nasıl başladıysa öyle biterse Belki de herkes darmadağın olmuştur Belki hiç bir şey ve hiç kimse eskisi gibi değildir. * ölüm kapını çaldığında kollarımda olacaksın * " bana mısın?" " sadece... geçer mi bilmem ama sarhoş oluyorum sana"

Ece yıllar önce öz babası tarafından sürekli şiddete ve t*cavüze maruz kalmıştır.Günün birinde daha fazla dayanamadığı için evden kaçıp yetiştirme yurduna gitmiştir.1 yılın ardından yurda gelen ünlü iş adamı Hüseyin Akdemir ve eşi Cemile Akdemir Eceyi evlatlık edinirler.Ece 17 yaşına bastığı an kendisine ve kardeşine babasından intikam alacağına dair söz verir...

Sisli bir gecenin unutulmaz kan ve demir kokusu. Zevkler ve Hayatlar, Montajlar ve Şantajlar. ••• Kanlarının içinde boğularak biri, KATLEDİLDİ. Bu aramızdan birisi de olabilirdi? birileri de olabilirdi. O gece hepimiz bir partiye davetli olarak katılmıştık ama çıkışımız şüpheli ve korku dolu olmuştu. Heryeri kan ve demir kokusu kaplamıştı, eğlenmeye gittiğimiz o gece bir cinayete tanık olmuştuk. Bir silah sesi, çığlık, kanlı bir fotoğraf... ••• Ölümün en soğuk kış günlerinden biriydi bu Aralık ayı. Ölümün şehirimize kucak açtığı kanların eksik olmadığı kış günü. Kalbinden vurulmuş, vurulduğu odanın içi kanlarla boyanıp, mantar panosuna kanlı fotoğrafı yapıştırılan bir genç... ••• KANLI MONTAJ:Katliam ________________________

Son günlerde artan kadın cinayetleri hız kesmeden devam ederken kadın cinayetlerinin haberlerini sunan spiker kadının kız kardeşide bir cinayete kurban gittiğini canlı yayında kendi sunduğu haberde öğrense ne olurdu? Saniyeler önce sunduğum İran-İsrail savaşının görüntüleri bittiğinde elimize yeni ulaşan kadın cinayetinin haberini sunabilmek adına derin bir nefes aldım ve gözlerimi kağıtlarda gezdirdim. "Az önce kadın cinayetlerine kurban giden kadınların arasına bir yenisi daha eklendi. Vahşice katledilen Gözde Vural..." Vahşice katledilen Gözde Vural... Ne? Kardeşim... *** "İstanbulun nezih semtlerinde görünen erkek cinayeti ikiye çıktı. Polisler her yerde erkek cinayetlerinin nedenlerini araştırıyor ve kimin veyahut kimlerin onları canice katlettiğini araştırıyor. Gelişmeleri sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz." Aylar önce haberlerde dönüp dolaşan kadın cinayetleri gitmiş ve yerini erkek cinayetleri almıştı. Pişmanmıydım? Hayır! Vahşice katledilen kadınların arasında kardeşimde olduğu sürece hiç bir güç beni durduramazdı. Kendi sunduğum erkek cinayetlerinin haberleri bana tarifi edilemez bir mutluluk veriyordu. "Neden?" "Biliyor musun öldürdüğüm her erkeğe öldürmeden önce aynı soruyu sordum." "Ne cevap verdiler?" "Canım istedi." "Sen peki? Seninde mi canın istedi?" "Savcı uzatma! Bu dünyada adelet yoksa kendi adaletini kurarak kötülüğe kötülükle iyiliğe iyilikle karşılık vereceksin. Böyle sessiz kaldıkca cahiliye dönemine geçiş yapacağız. Ve ben artık haberlerde kadın cinayetleri görmek istemiyorum. Eğer kadın cinayetleri son bulacaksa erkeklerin soyunu tüketene kadar durmam." "Mühebbet alacaksın aptal kadın değer mi?!" "Diğer kadınlar için değer..." Haber spikeriydim ve bir gün kadın cinayetlerinin haberlerini sunarken kardeşiminde bu yolda kurban gidip, onun haberlerini sunacağımı bilseydim sabah uyanmak istemezdim

Bugün dersim erken başlıyordu. Saat yedi de orada olmam gerekiyordu. Ama dün akşam Araf’a söylemeyi unuttum. Şimdi ise hazırlanmak için banyoya girdim. Çıktığımda, hazırladığım kıyafetleri üzerime geçirdim. Tamamdım artık aşağı ineceğim sırada tartışan Araf ve Selim amcanın sesini işittim. İş ile ilgili olabileceğini düşünüp bir merdiven indim ki Araf’ın “Nalin, gerçeği öğrenmeye çok yakın!” demesini işittim. Ve onları dinlemeye başladım. “Arslan’ın gelişi hiç iyi olmadı. Her şeyi anlatacak!” dedi. Kime neyi anlatıyordu ya!? “Nalin, öğrenmeyecek!” dedi Selim amca sertçe. “O bana çocukluk arkadaşım Gökhan ve Asmin’den kalan iki hatıra Arslan ve Nalin! Yıllar önce bizden aldılar ve öldü diye bilirken; dayısına vermişler ve yıllardır gerçek ailesi sandığı kişilerin gerçek kimliğini öğrenirse bizim açımızdan hiç iyi olmayacak!..” dedi. Söylediklerini algılamaya beynim yetmiyordu. Ne demek ya gerçek ailesi değil, ne demek lan! Arslan... Ne yani ailem, ailem değiller mi? Arslan benim abim mi? Dona kalmıştım. Tek bir adım atamıyordum, olduğum yerde kilitlenip kaldım resmen! Gerçek neydi? Gökhan ve Asmin kim? Araf kim? Selim kim? Arslan kim? Ailem kim? Kim lan bunlar!? Madem gerçek saklanıyordu benden, bu puzzle oyununu ben tamamlayacağım...

Adam, abisinin katili olduğunu düşündüğü kadının peşine düşer ve kadınla yanlışlıkla bağ kurarsa... Dela Ezgi Abacı. Abisinin söylemiyle Dela. Babasının söylemiyle Ezgi. Bir beden içinde acının hakimiyetini sürdürdüğü iki karakter... Alaz Ali Aldar. Kanlı koltuğun asıl sahibi. *** Abisinin ölümünü bile içine atan adam, benim yaralarım için gözyaşı döküyordu... *** 🥂 TIMARHANE KAÇKINI 🥂

Birbirinden tamamen farklı iki genç, toprak ve yiğit ortada ise bir ceset kim bilebilirdi ki ? Bir ceset`in onları bu kadar yakınlaştıracağını " iyi seyirler.

Çağla Atasoy son derece zeki, güzel ve her erkeğin aklını başından alabilecek bir genç kızdır. Aynı zamanda da kısmen ünlü sayılan bir müzik grubunun solisti olan Çağla, ailesi tarafından her zaman mükemmel olmaya zorlanmış biri olarak tam anlamıyla mükemmeldir. Grubuyla yine ufak çaplı bir konser verdikleri sırada annesinin onu arayıp “acil eve gel” demesiyle kendini bir anda yaşadığı şehirden çok uzakta olan “Kan Şehri”nde bulur. Adından bile anormalliğini ortaya koyan bu garip şehir, garip olduğu kadar korkunçtur da. 18 yaşında ve üniversiteye daha yeni geçmiş olan Çağla bu ani şehir değişikliğinden sonra üniversiteye hiç bilmediği bir şehirde başlayacak olmanın heyecanını yaşar. Tüm bunların üstüne okulun daha ilk haftasında tatsız şekillerde tanışmak zorunda kaldığı üç çete liderinin takıntıları arasında kalmasıyla işler iyice içinden çıkılamaz bir hâl alır. _______ “Girenin çıkamadığı bu şehirde üç çete liderinden kurtulmam imkansız gibiydi.” -Çağla Atasoy