TÖRE (MEFTUN AŞIK)
Bir adam İki kadın bir kalp, iki bebek iki aile..
[Yorumlarınız ve voteleriniz benim için çok değerli.]
|
Melekler ve Şeytanlar
Hayatım boyunca hep eksiktim.
Arkadaşım, kardeşim, annem ve ilk aşkım hiç olmamıştı. Hiç bir zaman kalabalık aile sofralarına eşlik etmemiştim.
Ama babam vardı, bana hayatı sevdiren bir babam vardı.
Her ne kadar büyük bir aile sofrasında yemek yemeğe özensem de babam benim için çoğu şeyi anlamlandırıyordu. Hayatı, bu dünyayı bana öğretmişti. Bu dünya da olan kötülükleri zihnime ilmek ilmek işlemiş, beni büyütmüştü. Her ne kadar soyutlamış olsa bile bunu beni korumak için yaptığını biliyordum.
Çünkü ben farklıydım.
Biz farklıydık.
|
Farklı Hayatlar Aynı Yaşamlar
Desteklerinizi bekliyorumm
:)
______________________________________________________
Koş kızım koş, yarrağı yedik.
Bir yandan motoruma koşuyor bir yandan da Ahmet`i aramayı açmasını bekliyordum. Bu sefer büyük sıçmıştım. "Efendim Lidya" Ahmet tam 5. çalışta açmıştı yani bu da -kısa kes sinirliyim- demek oluyordu."Ahmet boku yedik Ahmet. Çabuk bizimkilere söyle benim dağ evini hazırlasınlar."dedim. "Yine ne oldu Lidya neden şıçtık?" bunu nasıl açıklaya bilirdim ki, Ahmet yaptığımız silah anlaşmasında silahı alacak kişiler silahı alacak kişiler değillermişmi diyecektim? Ben bunu düşünürken motoruma binmiş ve telefonumu kulaklığa bağlamıştım."Lidya ban cevap ver!" evet bu sefer Ahmet beni ahlatacaktı. "Şimdi şoyle ki Ahmet`ciğim, bizim anlaşma yaptığı-" dememe kalmadı ki Ahmet`in "Lidya senin eve baskın yapmışlar. Kimliğini mi gördüler yoksa?"
"Evet..."
|
Yollar ve Sırlar
Okuyun ilk bölümü tanıtım yerine geçer
|
KISSASA KISSAS
WATTPAD`DE 10.467 OKUNMAYA SAHİP KİTAPTIR. BÖLÜMLER BURADAN DA GÜNCELLENECEKTİR.
Elimdeki fotoğraf makinası ile gecenin bir vakti önümdeki manzaranın fotoğrafını çekiyordum. Bir yandan da korkudan yerinden sökülecek kalbimi sakinleştirmeye çalışıyordum. Ben Melek. Sırf işinden olmasın diye olay bir haber bulmak için mafya adamlarının gözlerinin önünde işlediği cinayete elinde tuttuğu fotoğraf makinasıyla şahit olan Melek... Ormanın derinliklerindeki Melek...
Elimdeki fotoğraf makinası açık kumral saçlı, ela gözlü sert ve donuk bakışlı bir mafya liderinin elinde tuttuğu silah ve yüzüne sıçrayan kanlara odaklandığında `KLİKKKK!` diye bir ses böldü ölüm sessizliğini. Bu sesle beraber bir elimdeki fotoğraf makinasına bir de cinayet alanındaki mafya adamlarına baktım. Başta mafya lideri adam olmak üzere hepsi de bana dönmüşlerdi.
BU KİTAPTA GEÇEN TÜM KİŞİ VE KURUMLAR TAMAMEN HAYAL ÜRÜNÜDÜR.
KİTABIN İÇİNDE BULUNAN RESİMLER YAZAR TARAFINDAN BİZZAT GİDİP GÖRÜLEN YERLERDE ÇEKİNMİŞTİR.
TÜM HAKLARI SAKLIDIR
(Nereye sakladığımı unuttum!)
|
𝐌𝐀𝐑𝐒𝐄𝐋
Efsun Alev Zemheri ayakları üzerinde durabilen, iki kardeşine bakan, iş hayatında saygın bir yere sahip bir kadınken aynı zamanda Türkiye`nin en ünlü anonim olan `MARSEL` adındaki bir haber sayfasının sahibiydi.
Yaptığı haberlerde herhangi bir sorun görmese da bazıları onun gibi düşünmüyordu. Ayakları üzerinde duran, kendini ezdirmeyen Efsun adı gibi insanları etkisi altına alırken, bir kişiyi hem etkisi altına almış hem de alevler içinde yakıyordu.
Peki bu aleve Efsunda katılacak mıydı?
|
KOF
Bugün tam bir ay oldu buraya geleli. Dört duvarın arasındayım. Küf kokuyor burası, biraz da is. Derin bir koku çekiyorum içime, işte diyorum kendime; İşte benim yaşama sebebim bu.
Zar zor sığdığım yatak bu gece bana dar olmakta kararlı, uyku denen o lanet şey girmiyor gözüme. Bedenim bir külçeden farksız, dört gündür uyumamışım. Yine girmiyor. Gözümü her kapattığımda cesetler beliriyor o karanlıkta. Ceset denmez ona, olsa olsa leştir o. Derdi amcam yanımda olsaydı. Haklı, leşti her biri.
`İlk günler kusarsın sürekli, uyuyamazsın, rüyana girer kabus ederler.` Demişti amcam, şimdi söylediği her şeyi yaşıyorum. Apansız bir ürperti geliyor engel olamadığım, rüyalarımı kabus ediyorlar epey bir vakittir.
Bunların hepsi birkaç aya mazi olacak, biliyorum. Ne artık rüyama girecekler, ne de leşlerini görünce kusacağım. Ben artık öldürmek için yaşayacağım.
Ben kim miyim?
Ben Dinçer, Dinçer Demirsoy. Başka da hiçbir şey değilim zaten. Hayatta bir şey olmak için işte şimdi tam da buradayım. Tek bir kelimeyle anlatamadığım bu şehirdeyim. Ölü kentteyim, ölü zırhlarının içindeyim, leşlerin her gün daha da arttığı bir mezarlıktayım.
|
ÖLÜM ATLASI
Ey gökyüzü! Duy şu sesimi, aşık olmak kalbi dipsiz kuyulara gömmekmiş. Duy sesimi gökyüzü, bu gece yağmur yağsın kalbimi kuyudan da olsa göreyim.
Her şeyinizi kaybederek başlayan bir dünya düşünün. Her şeye rağmen hayatta kaldığınız bir dünya… Gerçeği gördüğünüz, kanın kokusunu ellerinizde aldığınız, cesetlerle uyuduğunuz bir dünya düşünün. Burası ütopya değil, burası senin dünyan, benim dünyam ve bizim dünyamız. Bembeyaz bir çarşafın üzerinde işlenen bir cinayet gibiydi hayatım. İstemeden kana bulandım, elime aldığım buz gibi ağır silahın altında ezilmeyi düşlerken bedenim o silaha dönüştü. Bir ateş topu oldum; yaktım, yıktım. Ama ben kalbimi ateşe attım. Öyle bir ateş ki bu ona her dokunduğumda kor gibi yanıyordum. Cennet bana kucak açıyor sanarken cehenneme düştüğümün farkına varmadan yandım hemde. Elini uzatıp kurtaranım da yoktu, uyaran da. Zira yanımda ondan başka kimsem yoktu.
Ey ölüm! Sana yalvarmaktan başka çarem kalmadı. Alma onun canını. Ondan başka kimsem kalmadı benim. Bizi cezalandırmak istiyorsan al benim canımı, razıyım. Ben sevdiğim insanların cesetlerine sarılmaktan çok yoruldum ölüm. Bırak bu kez nefesine, kalbine sarılayım. Ey ölüm! İzin ver, aşık olayım.
|
Beyaz suikastçı
"Birbirini öldürmek için tutulan iki Katil"
Ben beyazım.
Siyah kadar yalnız.
Mavi kadar sonsuz.
"Tanrı evreni yaratmadan önce sonsuz bir boşluk vardır derler ya seni o boşluğa sakladım ben seninle ben...insanlar sonumuz geldiğini sandığında ve biz ise o boşlukta birbirimize sarılıyor olacağız.
sen ve ben sonsuzluğa hükmedecegiz daima`
saçımdan tırnaklarına kadar sizlamistim o gün bedenim agriyordu.
kanıyordum.
gökyüzü hiç olmadığı kadar kasvetli ve dünya bir o kadar dardı sigamiyorudm.
her aldığım nefes son nefesimmis gibi göğsüme batıyordu...
her aldığım nefes son nefesimmis gibi göğsüme batıyordu..
sanki...sanki ruhum bedenimi terk ediyor da ölümün sancısını çekiyordum...
|
Fırtına Öncesi Sessizlik---Onurcan Demir
***O kadar ölüm görmüştü ama çocukluğu beraber geçen adamın, onun için herşeyi göze alan, en önemlisi de ölümü göze alan adamın gözünün önünde şehit olması daha ağır gelmişti. Ne yapacağını bilmiyordu. Bu kafayla mesleği bırakmalı mıydı ? Yoksa herşeye rağmen intikamını almalı mıydı ? Bunları düşünürken yan taraftaki yazlıkta başının etini yiyen kadınla uğraşıyordu...***
En yakın arkadaşının ölümünü gözünün önünde gördükten sonra uzun bir süre emekliliğe ayrılmaya kara veren bir bordo berelinin karşısına çıkan kadından sonra hayatını değişmesini konu alan bir kitap. İyi okumalar.
|
KARANLIK DENİZ
Bir tarafta topraklarında deniz yoluyla uyuşturucu ve kadın ticareti dönmesini istemeyen Trabzonlu Karabulut ailesinin büyük oğlu Kartal,
Diğer tarafta o topraklarda hüküm sürmeye çalışan Gürcü Baron Amiran Tamaradze`nin kukla olarak kullandığı adamın kızı Aslı.
Trabzon`un Deli Fırtınası ve her şeyden habersiz genç bir kız.
"Bu deniz ne dost ne düşman tanır; herkesi sürükleyen karanlığın sonunda sadece denizin kendisi kalır."
Bu savaşı kim kazanacak?
.
şiddet, tutsaklık, gerilim, korku
bu mini hikaye bunlardan ibaret.
psikolojik.
|
Karanlık Duygular Şevval Çalkan |
Karanlık Duygular
Şu anlık bir kapa yok en kısa sürede tasarlayıp yayınlayacağım
|
SERİ KATİLLER(+18)
...............................................
İki seri katil karşılaşınca ne olur? Angela ve Nicolas ikilisinin muhteşem uyumu olur.
..............................................
|
KARTAL SEVDASI
Doğu ve Batı Aşk`ı. İhanete uğradıktan sonra filizlenen yeni Aşk....Sevdaları. Bir çok zorlukla başa çıktılar. Peki Aşklarına sahip çıka bilecekler mi?
Doğulu Asker ve Batılı bir Savcı iki farklı dünyaların farklı törelere sahip iki insan.
|
İntikamın Gölgesi
5 yaşında yetimhaneden alınıp örgütte eğitim alan. 23 yaşına ordan kaçan bir kız ve onu öldürmek için tutulan bir katil. Sizce bu kitap bu kadar sademi hayır hiç bilemeyeceğiniz ters köşeler, kaos, kavga, gürültü burada hepinizi kitaba bekliyorummm.
Amineeminetk <3
|
Bir Öpücük Bin Bela
Bir kurşun... İki aile... Ve bir öpücükle başlayan bela.
Yabancı bir adamın öpmek ne kadar tehlikeli olabilirdi? Yada bir öpücük daha ne kadar şanssızlık getirebilirdi ona!
Tanrının lanetiydi belki de bu ` bir öpücük bin bela ` ve ardından yaşayan filmlere konu olacak hayatı.
Bi öpücük... Bir kurşun... İki kalp... İki farklı hayat.
Sevgisiz büyüyen çocuk ruhlu bir kadın Seraphine ve tüm sevgi , ilgiye rağmen ailesinden nefret eden Adeline.
Bir öpücük... Bir kurşun... Bir kaza ve iki farklı cehennem.
Bir tarafta ailesi onu sevsin diye çabalayan Seraphine, diğer tarafta onu seven ailesinin canını yakmaktan zevk alan Adeline.
Peki iki kadının yaşadığı bu cehennemin kapıları aralanırsa ve o zaman tüm sırlar bir bir ortaya dökülürse o zaman ne olur?
|
Duran Kalpler
En yakınlarınızın ihanetini ögrenseniz ne hissedersiniz?
Peki bu ihanet ölümcülse?
Yurt dışına gidişi ile başlayan olaylarda Venüs`e eşlik eder misiniz?
Evet diyorsanız bekleniyorsunuz...
|
Ceset Ruhu
Lisede başlayan kayıplarım, mafyalığımı simgeledi. Ardı arkası kesilmeyen mektuplar. Dostumun katili ensemde yıllardır.
|
Ateşle İmtihan
Texting bir kurgudur....
Umutluyum• Birinden değil 7 kişindende umutluyum ●
Sadece biri kalbimin derinine girsede , o derin denizde 7`si içinde boğulurum.
♤♡♧MAFYADA♤♡♧SAKSI♤♡♧
siz: mafyada saksı ne Bulut özürlüsü
Kizıl yürek: salak işte
kafama meteor düşse yeri şu an lan
Bay Bilgin: bu bulunduğun bölge için imkansız Tuğrul
Kibrit Yanar: her şeyi de bil be bilge kuşum
ayrıca Bulut gurubu açmış o yok ortada
Yanar Yakar: Telefonuda kapalı lan
Bir Tutam Tuz: bir şey diycem guruptaki 8. kişi kim?
0539...: yeter ya ben niye bu guruptayım?
ayrıca siz kimsiniz?
Siz: asıl sen kimsin?
0539...: şakamı ya bu ben masım masum ev arkadaşımı boğmak istediğim için mi bu ceza
Yanar Yakar: evet arkadaşlar ilk defa en az bizim kadar deli bir adam bulduk sanırsam
Bir Tutam Tuz: bizim kadar deli mi bilmem ama deli olduğu kesin
0539...: ne anlatıyon dayııı
atın beni guruptan at
Bay Bilgin: sen çıksana ?
0539 ...: telefonumun sağ üst köşesine basamıyom napayım?
Kızıl Yürek : niye öldürüyolar mı?
0539...: ne bu? espiri mi?
Kızıl Yürek: heee beğenemedin mi?
0539...: bence önümüzdeki 3 yıl espiri yapma sen
Siz: YETER LAN!
kimsin sen birader?
0539....: lan sakal mı gördünüz bende enayiler.
kızım lan ben!!
Yanar Yakar: s¡kt¡r lan
İsmin ne?
0539...: sanane?
Bir Tutam Tuz:arkadaşlar sakin olun
Gerilim yaşamayalım boş boş
Bay Bilgin: sen niye basamayonki sağ üst tarafta?
0539...:kırık telefonum çünkü
Kibrit Yanar: belliki Bulut yanlışlıkla almış guruba seni söyleriz atar gelince
0539...yazıyor...
0539...çevrim içi...
0539...çevrim dışı...
Bir Tutam Tuz:Kibrit dövseydin kızı
Kibrit Yanar:ne dedim ulan ben şimdi
Havada Bulut:naber gençlik
|
KART OYUNLARI:MİHRİBAH
Asel Ezgi ve Karan Arın Saygı,
Asel Ezgi,bir öğretmendir ve kötü bir evlilik geçmişi vardır zorda olsa eşinden boşanır ama aynı mahkemede başka bir kişide boşanır,boşana kişi gelecekteki en yakını olur ve bir mafyadır...
Karan Arın Saygı,Bilinmiş bir mafya,kötü bir evlikik geçmişi vardır,boşanma için gittiği mahkemede gelecekte en yakını olacak kişiyi görür.
Ayrıca Karan Saygı Iblis Çeğirdeğini ele geçirmek için çeşitli projeleri vardır...
|
AMED' İN GÜZELİ
Abisinin hatası yüzünden küçük yaşta töreye kurban edilen Ezo Leyla Eroğlu.
Kardeşinin yaptığı hata yüzünden küçük bir çocukla evlenmemek için memleketi terk eden Alaz Xidrekan .
"Baba lütfen yalvarırım ben daha çok küçüğüm okulum var baba lütfen verme beni onlara " diye yalvarıyordu babasının ayaklarının dibinde çökmüş halde.
Annesi zerrin hanım `ın ise içi yanıyordu biricik kızları oğlunun hatası yüzünden töreye kurban gidiyordu.
Başını yana çevirip zorla yutkundu sidar ağa ve ona yalvaran kızına baktı.
"Keşke kızım keşke elimden bir şey gelse"
"Baba ben... ben e-evlenemem... ben yapamam lütfen baba ."
"Beyim bir şey yapasın kurbanın olayım bir şey yapasın benim kızım küçüktür onu hor görürler."
"Elimden bir şey gelmez hanım görmezmisin gelse zaten yaparım canımı bile veririm ... ama yapacak hiç bir şey yoktur elim kolum bağlıdır ."
Diyerek kızının önüne çöktü sidar ağa ve kocaman sarıldı canından çok sevdiği kızına .
"Beni affedesin kızım ben seni koruyamadım affedesin kızım ben sana baba olamadım "
Genç kız başını kaldırıp ona kızarmış gözlerle bakan babasına baktı ve ayağa kalktı .
burnunu çekip derin bir nefes verdi ve babasının gözlerinin içine baktı hiç bir duygu olmadan .
"Bugünü hiç unutmayasın sidar ağa çünkü ben hiç unutmayacağım her zaman aklımda olacak sen oğlun için kızını töreye kurban ettin keşke abim kadar değerim olsaydı ama yemin ederim ki bu gün düştüm ama elbet ayağa kalkacağım işte o zaman herkes ezoyu görecek !"Diyerek hızlıca merdivenleri çıkmaya başladı.
Genç kız daha on altısında bir çoçuktu ezo onun hayellerini ve hayatını çalmışlardı. Ama elbet bir gün devran dönerdi...
Wattpad kitabıdır.
Terk etmek #1🥇
|
Vatan Çiçeği
İsminin anlamı "çiçek" olan kadın ve adı Toprak olan adam.
Adam plastik bir çiçeğe benzetti kadını.
Plastik çiçekler toprağa tutunamazdı.
O, Toprak`a tutunamadı.
Kadın o çiçeği aldı, namlusuna taktı. Silahını ateşlediğinde namludan çıkan çiçek vurdu adamı, öldürdüğü her kişi için bir çiçek kurban etti kadın.
Ben istediğim kadar yazayım, siz istediğiniz kadar okuyun, bir yere varamayacağız, bir şey başaramayacağız. Plastik çiçekleri ne kadar sularsak suluyalım, onları açtıramayacğız.
Şarkıda da dediği gibi,
"Su vermeye benzedik
plastik çiçeklere..."
-0-0-0-0-0-0-0-0-0-0-0-0-0-0-0-0-0-0-0-
Dikkat! Bu hikayede geçen tüm olaylar, kurumlar, yerler ve kişiler tamamen hayal ürünü olup hiçbir gerçeklik payı barındırmamaktadır. Bu hikaye, şiddet ve argo içermektedir.
|
Suna'm
Suna ailesinden gmrdüğü şiddet ve abisinin tacizinden sonra ailesinden kaçar sokaklarda yaşamaya paşladığı zaman çukurun sahibi yani onu Aras baba yanına alır ve onu eyitip sağ kolu yapar.
Bir süre sonra gerçekler ortaya çıkar ve suna gerçek aişsei diye bildi insanlar gerçek ailesi deyildir.
Peki Suna 8 abi bir ikiz ve iki tane küçük kardeşe alışabilecekmi.
Hepberaber göreceğiz.
Hayalet okuyucu olmayın işk kitabım olduğu için hatalar olduğunun farkındayım okurken söylerseniz sevinirim.
Kitap bittikten spnra düzenlenmeye alınacaktır.
|
SEN YADA HİÇ
(Mahşerin Üç Atlısı)
Sözlüğümde üç kelime vardı benim Lavinya sen,yada,hiç…
|
Kanlı Motif
Asker ve şifacının saklanmış hikayesi
Karanlığın mahzenine hapsedilmiş ruh, bir çiçek ile güneşe bakabilir.
...
Bir günlük içerisine gizlenmiş hayat hikayesiydi onların ki. Farklı dünyaların insanlarıydı onlar. `Asla` kelimesi onlara verilmiş bir addı. Ama sorun da bu kelime değil miydi? İnsan `Asla` ların kölesi olmaz mıydı? Onların hayat hikâyeleri bir mendille başladı ve paslı bir kutuya hapsedildi.
Yıllar sonra paslı kutu tevâfuk eseri Sare`nin eline geçti. Meraklı bir kişiliğe sahip olan bu genç kız, Meyra ve Üzeyir`in hikayesini aydınlığa kavuşturmak için elinden geleni yapacaktır. Lakin küçüklükten Müslümanlara kin besleyen, çetelere katılmış olan Samuel, Sare`nin hayat hikâyesine dahil olacaktır.
Bu kitap geçmiş ve gelecek arasında mekik dokuyan bir hikayedir. Ve bu hikayenin sonunda geçmiş ve geleceğin birbirine nasıl sımsıkı bir şekilde bağlı olduğunu göreceğiz.
"Sadece erkek, kadına çiçek hediye etmez. Kadınında erkeğe hediye edebileceği bir çiçek vardı. Onlardan birisi de Cennet Kuşu Çiçeği`dir. Her iki ırkta farklı anlamlara gelen bu çiçek, bir hayat döngüsünün başlangıcıdır."
kitap tasarımı bana ait
|
YÜREKTE CEVHER (TAMAMLANDI ✔️)
Instagram: azimet340
Erkeklik belden aşağıda geçer.
Belden üstü yürek ister.
Yüreğin varsa eğer erkek kadın ne farkeder.
Kadın olmasının dışında bir erkekten farkı olmayan gerektiğinde merhametli gerektiğinde acımasız birine dönüşen Cevher Aslan ve Aslan Karabey`in dünyası.
Denizlerinde boğulup göklerinde can bulduğum.
Güçlü kadın karakter severler buyrun...
|
KURUMUŞ KAN KOKUSU
“O sadece bir hayal.” dedi karşımdaki kadın. Sarı gür saçlarını geriye doğru savurdu. “O sadece bir anı.” dedi bu sefer. Yüzünü göremesem de onun ruhunu kendime yakın hissetmiştim. “O sadece bir yaşanmışlık Sera. “ Bana adımla hitap eden nadir bir kişi daha. “O sadece bir geçmiş ve sen bu geçmişi sildin. Kendine ant içtin. Şimdi sözünü tut. Geçmişini unut ve geri dön.” dedi kadın.
Gördüğüm sadece saçları ve bedeniydi, yüzünü göremiyordum. Sesi bir yerden tanıdık gelse de çıkaramamıştım. Bense konuşamıyordum. Ellerim, ayaklarım ve bedenimdeki tüm uzuvlarım buz kesmişti. Dudaklarım mühürlenmiş gibiydi.
Bir anda kadın kaybolduğunda buz kesen her yerim yanmaya başlamıştı. Çığlık atmak istiyordum, dudaklarım mühürlenmişti. Bir yardım sesi bekliyordum, kulaklarım çınlamadan başka bir şey işitmiyordu. Beni kurtarması için o kadının kaybolduğu yere bakıyordum, gözlerim karanlıktan başka bir şey görmüyordu.
Ben kimim? dedim kendi kendime.
Ben neyden ibaretim? diye sordum bu sefer.
“Hiçlikten ve karanlıktan.” dedi bu sefer karanlıktan gelen bir ses. Kulaklarım çınlıyordu ancak ben tüyler ürpertici bir ses duyuyordum. “Sen bir hiçsin Sera.” diyordu o korkutucu ses.
Bir anda o karanlıktan bir çocuk çığlığı duydum.
Bir çığlık daha.
Sonra başka bir çığlık daha.
Duydum sesini. Çaresizdi.
Sonra yerden bir kan geldi. Çıplak ayaklarımın etrafını kapladığında kanın sıcaklığını hissettim. Kan ayaklarıma değer değmez daha çok yandım.
Bacaklarıma baktığımda çıplak vücuduma doğru belirginleşen damarlarımı gördüm. Damarlarım, vücudumun her yerinden belirginleşip patlayacak kadar canımı yakıyordu. Vücuduma tırmanan her bir damar alev gibiydi.
Aynı çocuğun daha acılı bir çığlığını duydum. Ben çığlık atamıyordum ama o çocuk ölümüne bağırıyordu. Anlamıştım. Onun da canı yanıyordu.
Peki, o çocuk kimdi?
|
Yanlış Liman
Avukat olan Derya bir cinayetin peşindedir. Bir gün stajer doktor olan ve bı o kadar da gizemli Deniz ile tanışır. Biryandan geçmişin bıraktığı yaraları sarmaya çalışırken biryandan da davanın peşinde koşmaktadır.
Altı üstü bir cinayet vakası diyerek aldığı davanın onun kabuk bağlamış yaralarını kanatacağından ve kendini bir trajedinin içinde bulacağından habersizdir.
|
0% |