RUS KIZI|Mahalle Kurgusu
Efsar çok büyük bir Rus Mafyasının tek kızıydı. Babası oğullarının hayatını tehlikeye atmamak için Efsar`ı varisi yapmış, Rus imparatorluğunun başına geçeceğini söylemişti. Lakin Efsar`ın isteği bu değildi.
Apar topar Rusya`dan kaçıp annesinin memleketi olan Türkiye`ye geldiğinde aklında sadece kafa dinlemek vardı. Tek istediği huzur ve mutluluktu.
Bu istek ta ki bir mahalle arasında karşılaştığı boş dairenin sahibiyle tanışana kadar sürdü. İlk başlarsa hiçbir şey hissetmeyen Hisar ev sahibini tanıdıkça ona başka duygular besledi.
Ama bilmediği bir şey vardı. Onların hikâyesi mutlu bitemezdi.
(Şiddet, argo, cinayet, ölüm içerir)
|
Kekre
Kekre: Senden nefret ediyorum.
Osi: Biliyorum.
Kekre: Senden hep nefret edeceğim.
Osi: Buna izin veremem, kekre.
🎬
Ellerimi masaya yaslayıp ona doğru yaklaşmaya çalıştım. Az önce var olan tiksinti yerini anlayışa bırakmıştı. "Tamam. Sadece şakaydı bu. Lütfen bana bunu tek söyle." Başımı iki yana salladım. Gözlerim doldu. "Yemin ederim tek bir kez bile bunun konusunu açmam." Yalvarır gibi baktım ona. Hayır, yalvarır gibi değil. Yalvardım ben ona. "Bana bunun gerçek olmadığını söyle, sarışın."
Gözlerinden bir damla yaş aktı. Ağlamasın. Ağlamasın. Ben onun yerine de ağlarım. Aktı bir göz yaşı sol gözümden. Haktan`ın iç çekip küfrettiğini duydum.
"Özür dilerim." Kısık ve acı çeken sesi ile nefesim kesildi. Neden özür diledi ki. Bu şaka için mi? Yemin ederim affederim. "Hepsi gerçek, Alp."
|
gönderilmemiş mektuplar
seni sensiz yazdım bugün de. göndermeyeceğimi, gönderemeyeceğimi bile bile yazdım. seni sana anlattım aşkla, öfkeyle. hiç duymadığın satırlarda gizledim adını. seni senden gizledim. seni benden sakladım...
|
SEBEPSİZ AYRILIK - ŞİİRLER
Kendi yüreğimden geçip kalemime dökülen şiirlerimi paylaşıyorum. Burada sadece içtenlik var…
|
Gözlerini Sımsıkı Kapat
"Tik tak tik tak tik tak
Gözlerini sımsıkı kapat,
Tik tak tik tak tik tak,
Oyun birazdan başlayacak. "
Biz kayıp ruhlardık, yaşayan ölülerdik, nefes alan kimsesizlerdik. Önümüze bir fırsat çıkmıştı ve o fırsatın bizi yakacağını düşünümemiştik. Kaybedecek neyimiz vardı diye girdiğimiz bu yarışmada çok şey kaybetmiştik.
"Tik tak tik tak tik tak,
Oyun şimdi başlıyor..."
|
Kendi Hayatımın Aktörü
Bazen hayatımızın nasıl şekilleneceğini bilemeyiz. Kararlarımız, doğrularımız bizi yanıltabilir. Asıl önemli olan onca yanlışa rağmen nasıl düzgün bir insan olarak kaldığımızdır. Karanlığa rağmen beyaz kalmak.
Aslında her insan bir roman her yaşanılan olay da birer derstir.
|
KAÇIŞ
Feray... Küçük yaşta büyümek zorundaydı. Hissiz, umursamaz ve asla gülmezdi. Yetimhanede, Ayaz ile tanışana kadar. Ayaz, onun ilk ailem dediği kişiydi. O iğrenç yetimhanede, bir tek Ayaz`ına güvenirdi. Ta ki, kurtuluş günlerinde, Ayaz`ın, Feray`ı bırakmasına kadar.
|
SESSİZ ÇIĞLIKLAR
Bir anda ortadan kaybolan bir yazar Verda Savrulmaz.
Kardeşini bulmak için her yolu deneyen Vera Savrulmaz.
Aylar geçti, gün geceye, gece güne verdi sırasını. Su damlaları gibi birikti günler ve acılar. Birbiri içinde kaybolup durdu saatler.
Vera son çare olarak özel dedektif Kenan Alp Güntekin`in kapısında buldu kendini.
Sırlar ve yalanlar dolu bir soruşturma. Gerçeğe yenik düşen yalanlar,acıyla savaşan umut.
Herşeye rağmen kardeşini aramaktan asla vazgeçemeyen Vera öğrendiği her gerçek karşısında daha fazla sarsılarak kenan ile birlikte arayacaktır kardeşini.
|
MERYEM
Adımdan mıydı kaderime sükut düşmesi... Adımdan mıydı her söze lâl olmak... Adımdan mıydı cevabım olduğu halde her soruya susmak... Hz. Meryem hürmetine koynuştu babam adımı. Ben Meryem, Allah`tan korkmamakla, kirlenmekle suçlanan ben anamın doğurduğu günkü kadar tertemizim... kimse bana inanmayı tercih etmesede ben susarak veriyorum savaşımı. Sabır ile sebata çıkacağım Hz. Meryem gibi...
|
AŞK VE VATAN
Bu gergin yüzbaşı muhtemelen Sadi yüzbaşıydı, masmavi çok güzel gözleri vardı, okyanus gibi, insanı içine çeken... Hemen toparlandım, ne diyordum ben! Of Songül!...
Birbirlerini ölesiye seveceklerinden habersiz iki insan, kaderin onları birleştirmesiyle hayata yeniden başlayacaktır. Belli edemeseler de birbirleri için korkacak, endişeleneceklerdir... Bu hikayemizde Sadgül`ümüzün farklı bir evrende ki hayatına misafir olacağız, umarım beğenirsiniz, farklı bir tür biraz ama ben yazarken çok hoşuma giderek yazdım...
|
ESARETİNE TUTSAK
Belgin Fersun Evin babasının vefatından dolayı teyze ve eniştesi ile normal bir hayat yaşamaktadır. dışarıdan bakan herkes bu şekilde görse de aslında içeride dönen farklı durumlar söz konusudur.
Bir gün Belgin`in isteği dışı gerçekleşecek bir evlendirme olur. Tabi Belgin`in bunu sindirmeye fırsatı olmadan kaçar. karşısına bir adam çıkar. Ona zorla evlendirilmeye çalıştığını ve ona yardım etmesini söyler.
Adam başta kabul etmese de daha sonra ikna olur ve bu durumu onaylar. Yabancı adamın arabasına binen Belgin aslında yazgısını değiştirecek bir hata yapmıştır. ancak bu hatanın geri dönüşü yoktur.
"Ben Belgin Fersan Evin. Bu benim altın bir kafese kapatılıp infaz edilerek başlayan hikayem."
-
"Hiçbir karşılaşma tesadüf değildir."
-Şems`i Tebrizi
-Esaretine Tusak adlı ilk kurgudur!
|
ÇAKMA DRAKULA (BAJİFUYU)
Ona ne ara bu kadar bağlandığımı bilmiyordum... Tek bildiğim şey onu ne kadar önemsediğimdi... Fakat artık yoktu! Onu geri getirmek adına her şeyi yapacaktım! Ben prens Keisuke Baji isem biricik sevgilim prens Chifuyu Matsuno`yu kurtaracağıma söz veriyorum!
|
Mahzen
Bu hayatı kim seçmişti?
Ben mi? Yoksa bir başkası mı?
Artık bu işkenceye dur demem gerekiyordu.
Kendimi öldürmemem gerekiyordu...
Çünkü biliyordum. Ben değil! Benim hayatımı mahfedenlerin ölmeyi arzulamaları lazımdı!
Bu yolda tek olsam da... Her şeyin üstesinden gelip onların ölüm`ü arzulamaları için elimden geleni yapacaktım...
Son nefesime kadar...
Kitabım tamamiy`le bana aittir.
Herhangi bir çalınma hususunda yasal haklara başvurulacaktır!
|
UNUTMA
Eski bir şarkının melodisi, fütursuzca asfaltı ağlatıyordu. Geçip gidilen yollarda ,süslü kelimelerin izi yoktu. Etrafı saran melodinin içinde, sıkışıp kalmış bir kaybediş vardı. O gün sokağın başındaki bir restorantta , eski bir şarkının melodisi kol geziyordu. Ve o gün , şarkı gökyüzündeki biri için açılmış gibiydi. O şarkı ve o sokak... bir zamanların en büyük aşkına şahitlik etti. Seksen üç yaşındaki Alicia Clark tam da o gün hayata gözlerini kapattı. Alzheimer hastası bu kadının gökyüzüne gitmeden önce son sözü " Unutma!" oldu. Kim bilebilirdi ki bu hasta ve yaşlı kadın için, bu kelimenin ağırlığını. Bir söz vardır. Birinin sesini, kokusunu, adını unutabilirsiniz. Ancak onun size ne hissettirdiğini unutamazsınız, diye. Ne kadar doğru söylenmiş bir söz!
Alicia Clark`ın sessiz sedasız gidişinin ardından, torunu büyükannesinin evine yerleşir. Ve orada büyükannesinin sır gibi tuttuğu geçmişinin kapılarını açar. Evin arkasındaki ağacın altında gömülü bir defter bulur. Ve defterin adı "UNUTMA" `dır. Defter Alicia`nın 20`li yaşlarındaki unutulmaz aşkını ve onunla geçirdiği anlarına ev sahipliği yapmaktadır. Gabriel adındaki genç bir adamla çok büyük bir aşk yaşamış olan Alicia , hayatının büyüleyici anlarını yaşamış ve sevdiği adamı bir kaza sonucu kaybetmiştir.
Gabriel ve Alicia`nın birlikteliğinde , Gabriel`in sevdiği kadından istediği tek söz " Lütfen Beni Unutma ! " dır. Bu sebeple Alicia, Gabriel`le geçirdiği her anı günlüğüne yazmıştır. Fakat zaman içerisinde Alzheimer hastası olan kadın, her şeyi unutmuştur. Tek bir şey dışında! Unutma kelimesinin kalbinde bıraktığı yakıcı hissi…
Alicia`nın ölümüyle birlikte , Alicia ve Gabriel` den geriye sadece " UNUTMA" kalır. Ve bu günlüğü bulan Alicia`nın torunu ,büyükannesinin bir zamanlar yaşadığı büyük aşkını, onun satırlarından dinleme şansını yakalar.
|
Küçük Yeşil Bulut
Masal hayatın kötü yüzüyle çok kez karşılaşmasına rağmen renklerini ve umutlarını kaybetmemiştir.
Mezun olmanın mutluluğunu yaşayamadan babası tarafından Norveçte yaşayan Dayısının yanına postalanmasıyla hayatı aniden değişir.
Yaşantısı yeşil gözlü devi görmesi ile değişecek Hayatında kaçan yıldızın ardındaki bulutu görecektir.
" Bazen kayan bir yıldıza yetişememek seni her zaman bekleyen bulutu fark etmeni sağlar."
Kitap Wattpad`de yaklaşık kırk beş bölüm kadar yayında. Buraya düzenledikçe atacağım.
|
Aşeka ~ Kış Güneşi
(Gerçek aile de içerir)
Bu kitap hem eski bir asker ve kaçak bir kadının hikayesini konu alıyor.
hemde ailesinden koparılmış bir çalı kuşunun ailesini bulmasını konu alıyor.
************
Kanatlarımı kopardılar benim uçamayayım diye...
Oysa ben adım gibiydim bir çalı kuşuydum... Kızıl renkli bir çalı kuşu. Yanlız ve korkmuş bir şekilde hiç bilmediğim topraklarda bir yabancı gibiydim herşeye. Fakat o geldi...
O geldi ve yabancı olduğum bu şehri bana yuva yaptı...
******
Onun için dudaklarım aralandı ve sesim bir sis bulutu gibi etrafımızı sardı...
Ah, canım sevgilim, derin bir okyanustayım
Hiç kimse gelmiyor, bırak bеni, konuşayım
En azından bugün, bugün de sonbahardayım
Soracak olursan ben şimdi uzaklardayım
Mırıldandığım nakaratla birbirimize daha çok yaklaştık yağmur bizi ıslatıyordu fakat biz aşktan sırılsıklam olmuştuk zaten.
Ve ardından bu şarkının başka bir nakaratı döküldü dudaklarımdan
Saçların ıslanır, ellerin bana bağlanır
Utanır söylemez, diz çöküp sana yalvarır
Dudakların bana nasıl da yakınken öyle
Bu rüyadan biri, biri beni uyandırır...
Hiç uyanmak istemediğim bir rüyaydı bu. Ve bu rüya bir öpücükle taçlandı...
|
Kara Sevda (funka)
Nişanlısını kaybeden ve kaybettikten bir yıl sonra sevgilisi olan Kağan aslında onu sevmediğini anlayınca yarı yolda bırakmıştı şimdi aynı karargahda aynı timde olacaktı onları bekleyen bir sürü hayat oyunu vardı
|
Şok Haber
*GEREKSİZ KÖTÜ YORUM YAPMAYIN*
ARGO İÇERİR!
#2 Acı
#3 Kısa Hikaye
"Kardeşim, n`oldu açık açık söylesene!" Burnumu çektim ve gözlerimden akan yaşları sildim. "Kardeşim, Sidelya`yı kaybettik." Ofladı. "Buluruz kardeşim ya buluruz."
"Kardeşim, öbür anlamda kaybettik." dememle arkadan Yavuzer`in bağırış sesi geldi. "BEN KIZIM SAYIYORUM ONU KARDEŞİM OLMASINA RAĞMEN KIZIM GİBİ KORUYUP KOLLUYORUM! SANA GÜVENEREK EMANET ETTİM BEN KIZIMI!"
"KIZIMIN ÖLÜMÜNE SEBEP OLDUN!"
|
Peşinde +18
Sahte bir birliktelik ile evlenen bir çift.Aşık bir adam,Hedefleri olan bir kadın.Örgütü bitirmek için çabalayan Yara.Her şeyden habersiz bir adam;Ayaz Şendan.
Bu bir kumardı.
Ayaz bu kumarın içindeydi ama Yara kumardan kaçmamıştı.
Yalnızlığımın eseriydi Yara;
Acılarımın vücut bulmuş haliydi Ayaz. Ne onlar böyle olmak istedi ne de ben onları böyle yazmak istedim.
Yanlızlık Acıyla birleşince mutlu olur mu?
Sanırım okuma vakti...
|
YANLIŞ KADER
Geçmişimi bir toprağın altına gömerken o günler de bıraktığım herkesten koşarak uzaklaşmıştım. Giderken büyük bir bomba patlatmış ve hepsinin benden nefret etmesine neden olmuştum. Ben, beni seven kim varsa onların içlerine benim için öfke tohumları ekmiştim. Benden nefret etmelerine neden olduktan sonra da arkama bile bakmadan hepsini terk etmiştim.
Yıllar geçmişti ve şimdi geri dönüyordum. Kalplerine nefret tohumu ektiğim insanların karşısında duracaktım ve bundan bir saniye bile nefret etmeyecektim çünkü ben bunu hak etmiştim. Onlara yalan söyleyip, kendimden nefret ettirdiğimde geri döneceğimi asla bilmiyordum. Bunu planlamamıştım, hayat söylediğim yalanın cezasını çekmem için beni tekrardan buraya göndermişti.
Kaçtığım yere, koşarak geri dönüyordum. Vuslat Mahallesinden bir sonbahar akşamı kaçmıştım ve yine bir sonbahar gecesi geri dönüyordum.
Karşılaşacağım her şeyi önceden biliyordum. Bütün mahalleli benden nefret ediyordu çünkü onların sevdiği insanların kalbini kırmıştım. Çünkü ben onları, ailem dediğim insanları paramparça etmiştim.
Geri döndüğümde neler yaşardım, hayat bana ne getirirdi bilmiyorum ama Vuslat mahallesine adım attığım andan itibaren savaşmam gerektiğini biliyordum. Beni orada istemeyecekleri ama ben orada kalacaktım. Hatamın bedelini ödeyecektim ve bana bunu kalbini ilk paramparça ettiğim insan ödetecekti. Hatamın acısını herkesten daha çok kırdığım kardeşlerim ödetecekti.
Geri dönüyordum ve artık hiçbir şey eskisi gibi değildi.
Her şey eskisi gibi olabilir miydi yoksa her şey daha da mı karışacaktı bilmiyordum ama savaşırken sadece onlarla değil kendimle de savaşacaktım.
Savaş başladı, yere ilk ben düştüm.
Savaş devam etti, ayağa kalktım.
Savaşın sonu gelecekti, kim kaybedecekti, işte asıl mesele buydu.
|
Karanlık ve Aydınlık
İki ülke düşünün birbirlerine düşman ve bu düşmanlıktan doğacak bir aşk hikayesi
|
Kanlı Arayış
Yıllardır kardeşimi arıyordum ve bulamıyordum kardeşimi bulabilmek için polis olmuştum ama kardeşimi koruyamadım gibi bulamıyordum da en kötü abiydim kardeşini bulabilecek miydim
|
Aşeka ' Sarmaşık'
Hergün yeni bölüm!...
Hiç beklemediği şeyler yaşayan Peri..
Karısın yokluğunda bir çare arayan Aslan ve minik kızına sahip çıkmaya çalışan Aslan....
Küçük yaşta annesini yokluğuyla sınanmış minik bir ahu...
Hayata tutunmaya çalışan çekirdek bir ailenin acılar içindeki hikayesi...
|
YETER Kİ BİL (Kısa kitap)
Sevgisi evren tanımayanlara...
Sevmiştim, uzaktan uzağa. Acı çeke çeke. Kendimde ona tüm bu duyguları açıklayacak cesaret yoktu. Kaldı ki, onunla bir kere bile göz göze gelmemiştik ki. Sahi, adımı bile bilmeyen birine gidip nasıl olurdu da `seni seviyorum.` diyebilirdim? Ona açılacak olursam öyle herkesin herkese söylediği gibi kuru kuruya sevdiğimi söylemezdim tabi.
"Seni seviyorum. Evet, seni öylesine çok seviyorum ki bunun bir takıntı olmasından korkuyorum. Sevmesem bilir miydim her öğlen kahve içmezsen ders çalışamadığını? Bilir miydim, çok yorgun olduğunda saçlarını karıştırdığını? Bilmezdim tabi. Bilmezdim. Adını bile bilmezdim tıpkı senin gibi. Ama biliyorum. Çok düşündüm. Bu bir takıntı değildi çünkü senden bir beklentim olmadı. Çok hayal kurdum ama bunları gerçekleştirecek kadar özgüven sahibi de değildim. Tüm bu olumsuzlukların yanında tek bir şey olumluydu. O da seni sevmem. Beni sev diye söylemiyorum. Sadece bil. Kötü hissettiğinde sana duvar olabileceğimi. Birazcık bile karşılık beklemeden ve gram umutlanmadan. Bana gülümsersen bile umutlanmam ben. Seni sevdiğimi bil, yalnız hissetme diye bil."
Ve yeter ki bana bir kere gülümse...
________
Not: 7 bölüm + 1 özel bölümlük, kısa kitaptır.
|
Aşk & Feryat
Mardin, dillere destan Mardin....
Devran Kadırhan için canını gömdüğü toprak olan Mardin, Feryat olan mardin...
Devran 6 yıl önce terketmişti bu şehri bu ülkeyi, 6 yıl önce can vermişti bu topraklara....
Yeniden dönmüştü memleketine hala kan kokan memlekete...
6 yıl önce gittiği bu topraklardan, berdelle yeniden mahkum olucaktı bu topraklara...
Dendiği gibi "herşeyden kaçarsın, ama kaderinden kaçamazsın" devran bunu anlıyacaktı....
|
KIRIK KALBİN PORTRESİ (ASKIDA)
"Biriyle tanışmak için bir nedene ihtiyacımızın olması gerektiğini bilmiyordum."
"Neredeyse iki yıldır aynı okulda okuduğun biriyle böyle aniden tanışmak için mi? Evet bir nedenimizin olmasına ihtiyacımız var."
"Senden hoşlanıyorumdur belki?"
***
"İnsan en çok kendine veda eder, kırık bir kalple birlikte..."
Günlerin birbirini takip ettiği bu dünyada kendi içinde tabut taşıyan ruhun gözyaşları da saklanırdı. Esra çocukluğu boyunca ailesi ve arkadaşları tarafından yaşadığı psikolojik şiddet yüzünden herkesten uzak bir alan kurmuştu kendine. Kimseye güvenmiyordu. Yaşaması için tek sebep kendisiydi onun için. Hayatı her zamanki gibi sıradan ilerlerken bir gün hayatına giren yeni insanlarla her şey tamamen değişmişti. Yeni bir hayat, yeni bir düzen, belki de yeni bir şehir... Esra kendini korumak için içine sığındığı sert kabuğundan kurtulup insanlara şans verebilecek mi?
|
Aşk'a Sürgün
"Herkesin
Bir umudu vardır,
Bir savaşı,
Bir kaybedişi,
Bir acısı,
Bir yalnızlığı,
Bir hüznü...
Çünkü herkesin bir gideni vardır...
İçinden bir türlü uğurlayamadığı..."
Uğurlamaya çalışsa da izin vermeyen;
Aşkı,
Savaşı,
Sızısı,
Acısı
İmkansızı..
İmkansız mıydı artık kalbime yağan hasret, fikrime yağan sen yağmurlarının seni bana geri getirmesi?
Gerçi getirse de affedebilecek miydim?
Bizi bir hiç uğruna harcayan Sen`i..
Sen atsan da kalbindeki yerimi; Hala kalbimde yerini sakladığım Sen`i..
Affedebilecek miydim?
|
Balkan Kızı
"Sen bu ruhsuz kalbin ruhu oldun."
Adelin Angenov 28 yaşında bir örgüt kolu.
Doğduğundan beri babasına özlem duyarak yaşayan Adelin ve Anıl herşeyin başladığı o günde bir parçalarını kaybettiler. Adelin o günden sonra herşeyinden vazgeçmesi gereken çıkmaz bir yola girmişti. Adelin 15 yıl boyunca intikam için örgüte sızarak en iyi eğitimleri almıştır. Örgütün en güvenilir kişisi olan Adelin gizlice Türk askerlerine Siyah Orkide kod adıyla muhbirlik yapmaktadır. Çünkü Adelin`in sızdığı örgüt Türklerin yıkmak istediği örgüttür. Ta ki Adelin bir Türk askeri ile karşı karşıya kalana kadar...
O gün herşeyin başladığı ikinci gündü. Adelin Angenov yeni acılarla yüzleşecek, yeni tuzakları atlatacaktı. Ama herşeyin üstesinden gelebilecek miydi?
Bu kaderi değil, kalbi değil, aklıyla karar verecekti. Çünkü Adelin acılarına gülerdi.
-Ben Adelin, acılarım benim mutluluğumun anahtarı olacaktı.-
|
Kardeşin Duymaz
"Ağabey!"
Sesimde ki yakarışı duymuş muydu? Ona olan muhtaçlığımı görmüyor muydu?
Ona yalvaran sesimi duyduğunu kasılan sırtından anlamıştım. Siyah gömleğinin ikinci bir deri gibi sardığı gövdesinde ki kaslar gerilmişti.
Bir umut besledim dudağımın kenarında. O umut salisesinde filiz verdi. Ama ağabeyimin sekteye uğramayan adımları onu benden uzaklaştırdıklarında, zalim bir canavar hayata tutunmak için fazlaca mücadele eden filizi kökünden söktü. Benden o kadar uzağa fırlatmıştı ki, artık ona ulaşmam imkansızdı.
Ben onu çok seviyordum, o da beni sevsin istiyordum sadece. Çünkü ağabeylerin kanatlarının altı, küçük kızları bütün kötülüklerden muhafaza eden o mağaraydı.
Hıçkırıklarım çaresizliğimin resmiydi. Onun kopyası olan siyah gözlerimden sicimle inen gözyaşlarımı elimin tersiyle sildim.
"Ağabey," diye hıçkırdım.
"Ağabey ben seni çok seviyorum!"
"N`olur bana sırtını dönme!"
|
0% |